Konu sahibesini kastetmiyorum ama genel olarak gelinlerin girdikleri aileye ısrarla samimiyet kotası koymaya çalıştıkları kanısındayım.
- Ben yabancıyım! (Hayır, siz bir ailesiniz.)
- Kimse kimseyi sevmek zorunda değil! (Birbirinizi sevmedikçe tam anlamıyla iman etmiş olmazsınız, iman etmedikçe de cennete giremezsiniz demiş peygamberimiz. En azından peşin hükümlü olmamak lazım.)
- Bana bu şekilde davranamaz! (Kimsenin kimseyi üzmeye, incitmeye, onur ve gururunu kırmaya hakkı yok,ama burada sınırlar çok iyi belirlenmeli, burnumuzu büyüterek kibire giriyorsak orada bir durup düşünmek lazım.)
- Herkes yerini bilecek! (Bu gelinler içinde geçerli.)
- Kv' nin evinde hiçbirşeye elimi sürmem! (Kimse kimseye hizmetçilik yapmak zorunda değil, en azından yaşını almış bir insana hizmetçilik yaptırmayacak kadar yardımcı olmak lazım.)
- Ben kimseyi idare etmek zorunda değilim! (Kız kardeşimi arkadaşlarımdan ayıran en önemli şey, birbirimize kızdıktan hatta bazen çığrından çıkacak kadar sinirlendirdikten sonra bile, birbirimizi özlememiz, sevmemiz, ve birçok şeyi hoş görebilmemizdir. Kendimizi ezdirmeden aile olmanın verdiği samimiyetle elbette bazen birbirimizi idare edebilmeliyiz.)
Tabi herşeyin başı iyi niyet, Allah kötü insanlarla karşılaştırmasın...