Kendimi ezik ve pasif görme nedenim


mezun olduktan sonra iki farklı yerde is deneyimim oldu hanimefendi
suan çalışmıyorum ve evet calismayi kısa bir zaman oncesine kadar düşünmüyordum
sadece etiket olsun diye veya hayiflanmak için özel üniversiteye para vericek kadar enayi değil ailem,parayı sokaktan toplamıyoruz..veya hayiflanmak için yine enayi gibi ders calisipta kendimi de yormam!!!
ayrıca evde oturuyorum diye egitim sistemini sorgulayam mı elestiremem mı???
yuh artık ya yuh onu bile hak gormuyormusunuz evde oturanlara!!!!
ben daha ne diyim!!!!

pes...
 
Son düzenleme:
hatta o kadar enayi bir aılem var kı bestecim ve hatta ben o kadar etıket meraklısı bır ınsanım kı bu sene tekrar unıversıte sınavına gırıp 4 yıl okumayı dusunuyorum hem de mezun oldugum okulda..
yahu ne kadar enayı bır aılem var benım yaa kafayı yemısler walla
 

Cekhu ya diyorsunuz ama siz de ev hanımlığına karşı fobik olmuşsunuz


Burada da hakaret ediyorsunuz yasakkelime , siz de bırakın bence millet kendini nasıl huzurlu hissediyorsa öyle olsun, ister çalışsın ister çalışmasın hakaretlerinizle çerçevelemeyin
 
Son düzenleme:
depresifpollyana ben yoruldum walla kendimi ifade etmeye çalışmaktan,bir lafı 5 kere tekrar etmekten..kendi konumda yazdığım koca yazıdan bir cümleyi alıyor kes-yapıştırıldı yapiyo..ben orda destan yazmisim ama o özenle tek bir cümleyi alıyor..hani televizyon programlarında yapıyorlar ya,onun gibi..
3 farklı başlıkta aynı konu üzerine bir sürü yorum yaptım..bı tarafımı yırttım ama yok napiyim..
 

sen kendini geliştirmediysen üniversiteye suç atamazsın! hiç stajın olmadımı? stajlarında ne yaptın sorması ayıptır? onu öğretmedi bunu öğretmedi deme hakkın yok maalesef ancak şöyle diyebilirsin, ben öğrenmedim diye. yalan mı? öğrenmek isteseydin tabikide bir yolunu bulurdun, çoğu zaman kendi yükümlülüklerini yerine getirmiyorsan ne olmasını bekliyorsun? Gidip ilgili kurum ve kuruluşlarda ücretsiz çalışma teklifinde bulundun mu mezun olduğunda? teoriyi pratiğe dökemedikten sonra nasıl öğrenme bekliyorsun ki?

ayrıca oldukça mantıksız birşey söylemişsin.. devlet kendi eğitimine güvenmiyor diye.. sanırım çok dar bir bakış açısıyla bakıyorsun olaya.. sınav olmasının sebebi arzın talepten fazla olması ve bir şekilde belirli kişilerin elenmesi, yoksa senin dediğin gibi devletin kendi eğitimine güvenip güvenmemesiyle alakası yok.

kararını kendin almadın mı? seçimini kendin yapmadın mı? seni zorla birileri ekonomi üniversitesine mi yazdırdı? kendi aldığın kararın sonuçlarınada katlanacak olan sensin, doğru yaptıysan sen yaptın yanlış yaptıysanda sen yaptın. Hayatındaki hayal kırıklıklarını beklentilerinin karşılanmamasının nedeni sadece sensin, bu herkes için geçerli, başka bir neden aramana gerek yok..
 



hanımefendi siz Almanya da yaşıyorsunuz, Türkiye de mi yetiştiniz yoksa hep orada mıydınız bilmiyorum. ama Türkiye deki eğitim sisteminin eleştirilemez olduğunu asla düşünmüyorum. Siz de kendi ağzınızla söylemişsiniz teoriyi pratiğe dökemedikten sonra nasıl öğrenme bekliyorsun ki? teorik bilgiyi üniversite size vermez, siz çalışarak söke söke alırsınız. Bu durumda da üniversitedeki eğitim sorunu ortaya çıkmıyor mu? Kendi kendinizi cevaplamışsınız zaten...
 

Türkiyede saygın bir üniversiteden mezun oldum. Fakat sanırım siz teorik bilginin ne olduğunu bilmiyorsunuz! Üniversite TEORİK bilgi verir. Aksini hiç kimse idea edemez çünkü bu tüm dünyadaki üniversitelerin çalışma prensibi. Sanırım kelimelerin anlamlarıyla ilgili ufak bir sorunumuz var.. Her ülkede Türkiye'de de olduğu gibi Teorinin Pratiğe dönüştürülmeside elbette stajlarla iş deneyimleriyle oluyor. Master Programlarına bile başvurmadan bazı bölümler için X Sene iş deneyimi istiyorlar (Pratik).. Herşey insanın kendi elinde.. Elbette hiç bir eğitim sistemi mükemmel değildir, kötünün iyisi vardır. Ama burda sorun sistem değil, kişisel gelişim..
 
Lisedeki sınıf arkadaşım 1. sınıftayken okuldan ayrıldı. Gitti koaförlük eğitimi aldı. Şimdi kendi iş yerini açtı çatır çatır para kazanıyor. Gene çok yakın bir arkadaşım yüksek okulu bitirdi sağlam bi arkayla çok güzel bi iş buldu ve çevresindeki insanlar statüsü çok yüksek saygın kişiler yani çok kaliteli bi ortamda ve oda çok güzel bi maaş alıyor. bense 6 yıl boyunca okudum çabaladım çalışma hayatımda oldu ama maalesef şuan işsiz bi şekilde oturuyorum.
Eğitim asla hafife alınmaz ama şunuda unutmamak gerekir ki iş asıl insanın kendisini eğitmesinde bitiyor.
Kendini asla lise mezunuyum diye horgörme canım. Bence aksine şöyle düşünmen lazım. Evet ben lise mezunuyum fakat etrafımdaki kişiler üniverste okumuş insanlar ve ben onlarla gayet rahat iletişim kurabiliyorum. Demekki herşey diplomadan ibaret değilmiş. Ayrıca mesleki terimlerede kafa yorman çok saçma çünkü bi çok insan kendi uzmanlık alanındaki terimlerin anlamını bilmiyorken senin eğitimini almadığın bi konuda bilgi sahibi olman beklenemez.
Bi kaç arkadaşın yazdığı gibi eğer birgün sana ne mezunu oldugun sorulursa. Ben liseden sonra iş hayatına atıldım ve bazı durumlardan dolayı eğitimime devam edemedim dersin. Ayrıca açıkögretime yazılmanda senin için gerçekten iyi olur. Hiç birşey için geç kalmış değilsin. Belki o diploma senin iş hayatında bi fayda getirmez ama en azından sen bu üstündeki eziklik psikolejisi atmış olursun.
 

evet evet ben gelıstırmedım kendımı yoksa egıtım mukemmel dogru dıyosun ozur dılerım problem benım..
dar gorusluyum ben..
kusura bakma ıste cahıllık..kendımı egıtemedıgım ıcın boyle konusuyorum..
hıc yanı bos bos derslere gırıp cıkmısım 4 sene..
enayı gıbı zamanımı harcamısım..
kafam basmıyo demek kı benım..
dogru dıyosun coook dogru
sen haklısın ben haksızım
sen ıyı bılıyorsun ben bılmıyorum
vs
cok dogru...
 

Pardon haklısınız. "Pratik" yazacağıma "teorik" yazmışım. anlam karmaşası söz konusu olmuş.

Yazdığım yazıda "teorik" yerine "pratik" kelimesini koyarsanız demek istediğimi anlayacaksınız.

Hatta sizin için tekrar yazayım;

"hanımefendi siz Almanya da yaşıyorsunuz, Türkiye de mi yetiştiniz yoksa hep orada mıydınız bilmiyorum. ama Türkiye deki eğitim sisteminin eleştirilemez olduğunu asla düşünmüyorum. Siz de kendi ağzınızla söylemişsiniz teoriyi pratiğe dökemedikten sonra nasıl öğrenme bekliyorsun ki? pratiği üniversite size vermez, siz çalışarak söke söke alırsınız. Bu durumda da üniversitedeki eğitim sorunu ortaya çıkmıyor mu? Kendi kendinizi cevaplamışsınız zaten..."

Pratiği olmayan üniversite öğrencisi iş hayatına atıldığında sudan çıkmış balığa dönüyor. Okunan ayrı işleyiş ayrı oluyor. Ama bunu sana üniversite vermiyor.Okurken yapılan stajlar da çok üzgünüm ama Türkiye şartların da öğrenciye telefonda konuşma, fax-fotokopi eğitiminden daha fazlasını çoğu zaman vermiyor. Okuduğum bölümden örnek vermem gerekirse, bize derslerde anlatılan o muhteşem işletmeler, iş akışları...vs ben şimdiye kadar rastlayamadım ve çevremde de rastlayanını duymadım. Belki Holdingleşmiş büyük şirketlerde vardır, o kadar. Çoğu firmada kurumsallaşmak adına bürokratikleşmiş...vs

Üniversite bana birşey vermedi demek hata olur, ama üniversite eğitimi eleştrilemez değildir ASLA.
 
üniversitede teorik eğitim alınır. bunu pratiğe dökmek iş hayatında uygulayabilir hale getirmek zamanla ve tecrübeyle olur ve insanın kendini geliştirmesiyle olur. ben üniversiteye gittim armut piş ağzıma düş olamıyor maalesef. pratik üniversitenin işi değildir. pratik edinmek kendini geliştirmek kişinin kapasitesine ve yapmak istediklerine bağlıdır. ayrıca ünivden aldığı eğtimi kendini farklılaştırmada kullanabilmesine bağlıdır. her eğitim sistemi eleştirilebilir, hiç biri zaten dört dörtlük olamaz. ama bizim ünivler işe yaramaz, deyip bu eğitimi çöpe atmak mı daha mantıklıdır yoksa biyerden başlayarak kendini geliştirmek mi bu da kişeye kalmış birşey işte. ister evde oturur habire eğitim sistemine şuna buna laf eder, isterse de kendini geliştirip bişeyler üretir. şöyle bir örmek vereyim. aynı ünivden mezun hatta dönem arkadaşı olan iki tanıdığımızdan birisi kapağı devlete atayım rahat edeyim mantığındaydı ve sınavla devlet kadrosuna girmişti. ve senelerdir devlette aynı işi yapmaya devam etti. ne uzadı ne kısaldı. diğeri ise bir firmada en alt seviyeden başlayıp hiç gocunmadan sadece öğrenmek için çalıştı ve şaunda işiyle ilgili aranan isimlerden ve maddi durumuda bu süreç içinde hayal edemiyecekleri seviyeye ulaştı. böyle işte iki tane aynı ünivden mezun kişi bunlar. ayrıca bu ünivde anadoluda bir üniversite. yani ODTÜ, boğaziçi değil.
 
diğer arkadaşlar gibi ben de açıköğretim okumanı taviye edebilirim.Ayrıca bu konu ikiniz arasın da bir sorun teşkil etmedikten sonra bence bir problem yok.Kendini geliştirmenin bir sürü yolu var.Bol bol okuyabilirsin.Lise mezunu olman ortamda çekingen olmanı gerektirmez bence.Kendi içini rahatlatmak istiyorsan sürekli haber oku kitap oku.Hobiler edin böylece kendine daha çok güveneceksin benden nacizane bir tavsiye umarım yardımcı olabilmişimdir.
 
cnm bence takma kafana emin ol karşındaki insanlar bunu öğrensede seni küçümsemezler.önemli olan kendini yetiştirmen.bak benim eniştem uzman doktor ablam lise mezunu ama çok okur, hiçte kafasına takmıyor ne mezunu olduğunu.zamanla atlatıcağını düşünüyorum.
 
her üniversite okuyan her şeyi bilecek diye bir şey yoktur.kim ne bölüm okuduysa o konuda uzmanlaşır.bir matematikçi, muhasebecinin bilançosundan bir şey anlayamaz.her ikisi de bir kimyagerin bileşiklerinden hiç anlamaz.onlar kendi eğitimini aldıkları bir konu hakkında konuşuyorlarsa, sen üni mezunu da olsan bilmediğin kelimelerle karşılaşırsın.ben 2 üni mezunuyum.bu beni her konuda bilgili ya da üstün yapmaz.eğitim aldığım konularda bir şeyler biliyorum demekttir.kalan konular zaten genel kültürdür.onu da geliştirmek istiyorsan ne bulursan okursun, tv de bilgi veren programlar izlersin.biter gider.
 
Yersiz kaygılar yaşıyorsun bence, benim eşim iki üniversite mezunu arkadaşları kimi yüksek lisans yapmış kimi doktora vs. Muhakkakki onlarla bir araya geliyoruz. Beni herkes çok iyi tanıyor ve lise mezunu olduğumu da biliyorlar. Hatta ben bu arada sınava girip açıköğretime kaydımı yaptırdım ve bitirdim bile. Ama inan ihtiyaç duyup söylemedim bunu konu bile olmadı yani. fakat bunu kendimi eksik hissettiğim için değil işimde daha iyi bir yerlere gelebilmek adına yaptım. Fakat kendimi bu arada çok geliştirmiştim, bol kitap okuyarak, gazete ve televizyondan gündemi takip ederek. Kendime ilgi alanları oluşturarak kendimde çoğu açığı kapattığıma inanıyorum. Ki ben eşimle evlendiğimde ve sonrası 4 sene lise mezunu olarak geçirdim.Sonradan açık öğretimi okudum. Ama bu dört sene zaman zarfında hiç böyle bir eksikliği yaşamadım. Sonuçta öyle olsaydı emin ol bizi hayatlarına katmaz arkadaş grubuna sokmazlardı bile. Eşim benimle herzaman gurur duydu hala da öyle. Arkadaşları da öyle beni hep gıptayla izlerler. Söylerlerde.... Onlar ünv.anılarını anlattığında hiç de konunun dışında kalmıyorum, konuyla ilgili emsal örneğim varsa bende lafa lisedeyken diye başlıyorum.... Vallahi kaba olucak ama öyle angutlar varki, üniversite bitirmiş güya ufku açılmıştır belli bir dağarcığa sahiptir diyorsun iki kelimeyi bir araya getiremiyorlar.Ben şu an bir kurumda müdür olarak çalışıyorum mesela ki lise mezunu iken başladığım bir işti, eleman alımlarında %90 ünv. mezunu geliyor başvuruya... ah diyorum yazık senin oralarda geçen dört senene... sadece kitap okuyup sınava girmişsin...sana hiççç ama hiç bir şey katmamış. Fakat bilmen gereken en önemli şey ise, herkes bu hayatta akademik eğitim alıcak diye bir kavram yok, heee olsa çok güzel olur keşke olsa ama maalesef yok öyle birşey. Ama gerçek olan herkesin muhakkak iyi yaptığı birşey vardır. Bu iyi bir yemek bile olabilir. İyi bir yemek yaparak o akşamki muhabbeti sadece yemek üzerine dönmesini bile sağlayabilirsin, takdir sadece eğitimden gelmiyor insana......
 
@concealed
arkadasım yazılarını takıp edıyorum. yerden goge kadar haklısın ve mantıklı cumlelerın var. kendı adıma tesekkuretmek ıstıyorum hoscakalman
dılegıyle a.s.
 
üniversitede alınan teorik bilgiden bahsetmissiniz..hani evde oturup üniversiteyi elestiremem ya ben..öyle bir hakkim yok ya benim..ama size sadece sunu soyliycem; ben grafik tasarım okudum..grafik tasarımın Temel teorik tasidir bir afişi veya bir kartviziti baskıya hazırlamak,bilgisayardaki renklerle baskı sırasında kullanılan renklerin farklı olması..bunlar benim okuugum bölümün teorik bilgileridir..bir grafikerin bir şeyi baskıya hazirlayamama gibi bı durumu olamaz..bu matematik bölümü okuyan birinin trigonometri vs ogretilmemesiyle aynı şey..grafikerlik hakkında en ufak bir fikri olan demek istediğimi anlayacaktir..
bir grafiker mezun olduktan sonra ise girdiğinde kimse ona kardesim baskıya hazırlamayı biliyomusun demez veya o kisi ben baskıya hazirlamayi bilmiyorum diyemez..nasıl ki hepimiz 2*2 nin 4 ettigini biliyorsak bir grafikerde bunu bilmek zorundadır..bu da sizlerin dediği teorik bilgidir ve üniversitede verilmedir..bana bunu öğretmediler..ben bunu calstigim yerde öğrendim meslek lisesi mezunu bir kızdan..ona lisede öğretmişler..
ama pardon ya ben çalışmıyorum dolayısıyla bu durumu elestiremem..çok pardon..
 

nerelerdeydin hayırdır a.s.
 
sevgili başlık sahibi arkadaşım;

sana aşağıda mevlana'nın bir sözünü yazıyorum. Ne zaman kendini bu şekilde hissedersen hatırlaman için;

" ne fark eder bir kör için
cam da bir, elmas da
sana bakan bir kör ise
sakın kendini camdan sanma"
 
Cevap yazabilmek için giriş yapmalı veya kayıt olmalısınız.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…