Kendini baştan oluşturmak

Ben de kendimi bildim bileli rahatlığı çok severim

Dışarıda cıvıl cıvıl enerjisi yüksek pratik biriyim

Çalıştığım dönem de öyleydim zamanında yerime getirirdim her şeyi güzel çalışırdım

Evde sanki enerjim sömürülüyor yerimden kalmak istemiyorum.

bazen bulaşıkları bile eşim işten gelmeye yakın yıkıyorum

Ama bi misafirim gelecekse günler öncesinden yaparım

Evde pratiğim çok çabuk yaparım her şeyi ama canım yapmak istemiyor o motiveyi kendimde bulamıyorum

Bir de ben gurbetteyim kimse gelmeyecek rahatlığı mı bilmiyorum ama ben de size kısmen benzer durumdayım yavaşlık olarak değil ama rahatlık olarak ..
Belki de evet çoğu insan için geçerlidir. Rahatlığın mevcut olduğu durumlarda herkes biraz daha kendini bırakıyordur.
 
İyi günler herkese,

Benim sorunum:Kendim. Çocukluğumdan beri aşırı yavaş,uyuşuk,uykuyu seven bir insan oldum.Annem ve babam ise benim tam tersim. Çocukluğum hep eleştirilmekle geçti. Hızlı ol,hadi uyan,yerinden kalk hareket et. Bu ve benzeri sözlerle hep beni değiştirmeye çalıştılar. Annem ileride hayatında çok zorlanacaksın diyordu o zamanlar inanmıyordum ama çok doğruymuş.

Evlendim. Eşim annem babamdan daha hiperaktif biri. Sürekli planları işleri olan,oturmaktan hoşlanmayan, 5 dakikasını bile boş geçirmeyen birisi. Bu sefer de annemlerin bıraktığı eleştirilere o devam ediyor. Benim iyiliğim için söylediğini biliyorum ama kendimi değiştiremiyorum.

Elim çok yavaş. Çalışırken de bu sıkıntı oluyordu. Yapmam gereken işleri zamanında tamamlayamıyordum. Tolerans gösteriyorlardı ama onların da gözündeki eleştirel bakış beni iyice dibe sürüklüyordu.

Telefon bağımlısıyım. Günde 8-9 saatimi telefonla geçiriyorum. Spora başlasam 1 hafta sonra bırakıyorum. Aklımda hep hayallerim,planlarım var. Ama bu uyuşukluk yüzünden hiç birini yapamıyorum. Küçükken de aslında derslerim iyiydi ama tembellik yüzünden istediğim şeyleri bile başaramadım.

Benim sormak istediğim benim gibi olup sonradan kendini değiştirebilen var mı? Ben normal insanlar gibi olmak istiyorum. Canlı,enerjik,hayatı dolu dolu yaşayan biri. Bu arada soracak olanlar için kan değerlerimde bir problem yok düzenli kontrol ettiriyorum.

Bu şekilde devam etmek istemiyorum. Her gün kendi kendime çok kızıyorum. Kendimi sevmiyorum. Başka insanların başarılarını görünce bu hayatta oksijen tüketen fazlalık gibi hissediyorum kendimi.
Ama bir şeyi de soyleyeyim kimse atom karinca gibi hizli olmak zorunda da değil. Sadece yavaş da olsa işlerini aksatma ve telefonla fazla zaman harcama yeter
 
Benim ablam da senin gibiydi iki çocuğu oldukdan sonra mecbur oturmaya zamani kalmadi. Şimdi 1 saat içinde belki de 5 işin daliyca koşuyor. Ayni şeyleri annem de çok soylerdi. Eşi de kayinvalidesi de. Ama şimdi hizina yetişemiyorlar. Sana tavsiyem kendine bir program kurman. gunluk işlerini sirala. Mesela 10.00 -12.00 arasi evleri tamamen toparlamak, silmek supurmek,. Yarim saat dinlenmek, 12.30-14.00 kitap okumak ve saire. Işin için ayirdigin zamanda telefona bakma. Kenardan şarki aç, dizi aç ama eline alip da uzanma. Şimdi sen gunluk rutinlerine gore programini kur. Derler ki bir şeye alişmak için 21 gun devamli yapman gerekli zor da olsa. Ama 3 ay yaparsan artik zorluğu kalmaz gozunde. Tüm işlerini halledersen gunun sonunda çok mutlu olacaksin. Genelde telefon başinda zaman geçirilince insana gerçekten bu kadar zamani boşa harcamiş gibi geliyor. Mesela bir zamanlar oglen işim başlardi ben de sabah saat 11e kadar uyurdum. Sonra bazi işlerim oldu sabah erkenden çiktim ordan oraya koştum ve gerçekten çok yoruldum saata bir baktim ki saat sabah 11. Dedimki gerçekten benim bu uyuduğum zamana ne kadar da çok şey siğdirmak mumkun. O zamandan beri erken uyanmaya planla davranmaya, işlerimi aksatmamaya, bugunun işini sabaha birakmamaya karar verdim. Şimdi saat 6da bile uyanmak bana zor gelmiyor. Dedigim gibi 3 ayin sonunda zorluğu gider. Alişirsin
Tabi ben de evlenince ve çalışınca eskisine oranla hızlandım.

Dediklerinizi zaman zaman yapıyorum. Programlı yaşıyorum. Ama çok kısa sürüyor. Bu sefer bırakmamak için çabalayacağım.

Kesinlikle benim de aslında erken uyanmak hoşuma gidiyor. Çalışırken öğlen olduğunda ben de diyordum şu an evde uyuyor olacaktım burada kaç saattir çalışıyorum diye. Mutlu oluyorum zamanım verimli geçince. Aslında mislinlikten hoşlanmıyorum
 
Bende senin tam tersinim :D
Aynı anda 2-3 yemek yaparım mesela doğrar karıştırırım :D
Dün akşam işten sonra market, manav işini hallettim eve gittim yemek yaptım, mutfak topladım.
Zamanın değerli olduğunu ve sürekli işle geçmesi gerektiğine inanırım.
Boşa giden zamana üzülüyorum.
Hiç bir şey bulamazsam kitap okur yada yürüyüş yaparım.

İnsan yattıkça yatası gelir yani belki de ondandır.
 
Bende senin tam tersinim :KK70:
Aynı anda 2-3 yemek yaparım mesela doğrar karıştırırım :KK70:
Dün akşam işten sonra market, manav işini hallettim eve gittim yemek yaptım, mutfak topladım.
Zamanın değerli olduğunu ve sürekli işle geçmesi gerektiğine inanırım.
Boşa giden zamana üzülüyorum.
Hiç bir şey bulamazsam kitap okur yada yürüyüş yaparım.

İnsan yattıkça yatası gelir yani belki de ondandır.
Olmak istediğim insan 😀 evet yattıkça yatası geliyor insanın. Eskiden tv izlerken bile yatarak izliyordum. Artık onu aştım
 
Olmak istediğim insan 😀 evet yattıkça yatası geliyor insanın. Eskiden tv izlerken bile yatarak izliyordum. Artık onu aştım

Çalışıyor musun bilmiyorum ama işe girmeden bende öyleydim evde üstümü bile değiştirmek ölüm gelirdi.
Şimdi ise ede oturmam akşam 9 :D
 
Çalışıyor musun bilmiyorum ama işe girmeden bende öyleydim evde üstümü bile değiştirmek ölüm gelirdi.
Şimdi ise ede oturmam akşam 9 :KK70:
Çalışıyordum ayrıldım.Şu an evden bazı zamanlar çalıştığım bir işim var.
İşe gidince erken uyanma,zamanı verimli kullanma olmazsa olmaz zaten. Ama çalışırken de hayatımda iş yemek uyku dışında bir şey yoktu. O zaman da işten çıkıp spora giden insanlar bana inanılmaz geliyordu 🙂
 
İyi günler herkese,

Benim sorunum:Kendim. Çocukluğumdan beri aşırı yavaş,uyuşuk,uykuyu seven bir insan oldum.Annem ve babam ise benim tam tersim. Çocukluğum hep eleştirilmekle geçti. Hızlı ol,hadi uyan,yerinden kalk hareket et. Bu ve benzeri sözlerle hep beni değiştirmeye çalıştılar. Annem ileride hayatında çok zorlanacaksın diyordu o zamanlar inanmıyordum ama çok doğruymuş.

Evlendim. Eşim annem babamdan daha hiperaktif biri. Sürekli planları işleri olan,oturmaktan hoşlanmayan, 5 dakikasını bile boş geçirmeyen birisi. Bu sefer de annemlerin bıraktığı eleştirilere o devam ediyor. Benim iyiliğim için söylediğini biliyorum ama kendimi değiştiremiyorum.

Elim çok yavaş. Çalışırken de bu sıkıntı oluyordu. Yapmam gereken işleri zamanında tamamlayamıyordum. Tolerans gösteriyorlardı ama onların da gözündeki eleştirel bakış beni iyice dibe sürüklüyordu.

Telefon bağımlısıyım. Günde 8-9 saatimi telefonla geçiriyorum. Spora başlasam 1 hafta sonra bırakıyorum. Aklımda hep hayallerim,planlarım var. Ama bu uyuşukluk yüzünden hiç birini yapamıyorum. Küçükken de aslında derslerim iyiydi ama tembellik yüzünden istediğim şeyleri bile başaramadım.

Benim sormak istediğim benim gibi olup sonradan kendini değiştirebilen var mı? Ben normal insanlar gibi olmak istiyorum. Canlı,enerjik,hayatı dolu dolu yaşayan biri. Bu arada soracak olanlar için kan değerlerimde bir problem yok düzenli kontrol ettiriyorum.

Bu şekilde devam etmek istemiyorum. Her gün kendi kendime çok kızıyorum. Kendimi sevmiyorum. Başka insanların başarılarını görünce bu hayatta oksijen tüketen fazlalık gibi hissediyorum kendimi.
Sanki beni anlattın.cocuklugumdada şimdide aynıyım ne yaptıysam degisemedim.bir işi hatta keyfe keder bir gezinti bile zul geliyor bana.cok efor sarf ettim ama bı değişiklik olmadı.artik değişmek için uğraşmıyorum ben kendimle barıştım herkes mecbur barışacak.herkes hızlı olsun ben ağır ağır yapıyorum işlerimi.cunku bu böyle öyle de devam edecek.yaratiliş
 
herkes çok aktif olmak zorunda değil ki. aileniz öyle eleştirmiş ki kendinize doğrusu buymuş gibi inandırmışsınız, hatta kimse bişey demese de öyle düşündüklerine inanıyorsunuz. bence kendinizi olduğunuz gibi kabullenin. çok uyumak mı mutlu ediyor? çok uyuyun. kimse gibi olmak zorunda değilsiniz. ben de çok duygusalım/hassasım mesela, yıllarca duygularımı bastırdım, herkes gibi olmaya çalıştım, yok olmuyor. kendimi kabul edip kendimi mutlu edecek şekilde yaşıyorum artık. şema çekiminden dolayı aileniz gibi enerjik ve sizi eleştirecek birini bulup evlenmişsiniz, hayatı yeniden keşfedin kitabını okumanızı tavsiye ederim şemaları anlatıyor. tabi şu da var, mesela farkında olmadan depresyonda olabilirsiniz, bunun sonucu olarak yavaş da olabilirsiniz, içinizden hiçbişey yapmak gelmiyor da olabilir. telefon bağımlılığınızın sebebi bu da olabilir.eğer hiçbir sorun yoksa ve yapınız buysa kendinizi böyle kabul edin, eleştiriyi kabul etmeyin kimsenin istediği gibi olmak zorunda değilsiniz. siz böyle eşsiz ve özelsiniz. disleksik biri karakterini yeniden inşa edip artık düzgün okuyacağım diyemeyeceği gibi, kimsenin kalıplarına girmeden kendimiz olmalıyız. ne yazık ki aileniz size destek olacağına eleştirerek kendinizde sorun olduğunu düşünmenize neden olmuş.
 
yapı dışında; çocukken de telefona bu kadar vakit ayırır mıydınız? telefon bağımlılığının sonucu da olabilir bu. dopamin detoksunu/dopamin bağımlılığını bir araştırabilirsiniz. aşırı telefon ve bu tarz uyarıcıya maruz kalmak konsantrasyon bozukluğuna yol açıyor.
 
Ben yazdiklarinizi okuyunca nedense hic rahatsiz olmadim. Bu huyunuz bana kötü gelmedi.

Ben sizin tam tersinizim. Hem hizli calisirim hem yavas insanlara tahammül edemem. Ama bazen de insanin durup kendine tembel olmaya izin vermesi gerekiyor diye dusunuyorum.

Hepimiz farkli farkliyiz. Sarisini, esmeri, uzunu, kisayi nasil kabul ediyorsak karakter özelliklerimizi de kabul etmek zorundayiz.

Yavas olabilirsiniz :) kendi kendinize hatirlatin, sizde “olmamis” bir sey yok.
 
herkes çok aktif olmak zorunda değil ki. aileniz öyle eleştirmiş ki kendinize doğrusu buymuş gibi inandırmışsınız, hatta kimse bişey demese de öyle düşündüklerine inanıyorsunuz. bence kendinizi olduğunuz gibi kabullenin. çok uyumak mı mutlu ediyor? çok uyuyun. kimse gibi olmak zorunda değilsiniz. ben de çok duygusalım/hassasım mesela, yıllarca duygularımı bastırdım, herkes gibi olmaya çalıştım, yok olmuyor. kendimi kabul edip kendimi mutlu edecek şekilde yaşıyorum artık. şema çekiminden dolayı aileniz gibi enerjik ve sizi eleştirecek birini bulup evlenmişsiniz, hayatı yeniden keşfedin kitabını okumanızı tavsiye ederim şemaları anlatıyor. tabi şu da var, mesela farkında olmadan depresyonda olabilirsiniz, bunun sonucu olarak yavaş da olabilirsiniz, içinizden hiçbişey yapmak gelmiyor da olabilir. telefon bağımlılığınızın sebebi bu da olabilir.eğer hiçbir sorun yoksa ve yapınız buysa kendinizi böyle kabul edin, eleştiriyi kabul etmeyin kimsenin istediği gibi olmak zorunda değilsiniz. siz böyle eşsiz ve özelsiniz. disleksik biri karakterini yeniden inşa edip artık düzgün okuyacağım diyemeyeceği gibi, kimsenin kalıplarına girmeden kendimiz olmalıyız. ne yazık ki aileniz size destek olacağına eleştirerek kendinizde sorun olduğunu düşünmenize neden olmuş.
Biraz aile,biraz toplumun eleştirileri. Hep şey denir ya aa çok çalışkan biri erkenden uyanır,eli çok hızlıdır,aynı anda kaç işi yapar,gözü açıktır,enerjisi çok yüksektir. Bunlar hep idealize edilmiş bir tek tip insanı anlatıyor. Ben de sanırım bu kalıplara uymadığımdan kendimi hep kötü hissettim. İş görüşmelerinde de çok şahit oldum kıpır kıpır insanlar hemen dikkat çekiyor.Öne geçiyor.

Kitabı alacağım teşekkür ederim merak ettim. Depresyonda değilim çünkü kendimi bildim bileli böyleyim 🙂 Beni hiç değiştirmeye çalışmayan dostlarım da var. Onların yanında kendimi aşırı rahat hissediyorum.

Kendimi seviyorum aslında.Sadece diyorlar ya en iyi versiyonunuza ulaşın diye. Ben bu tarz özelliklerimin beni durdurduğuna inanıyorum. Ama tabi değişmeyecek özellikler de var.
 
yapı dışında; çocukken de telefona bu kadar vakit ayırır mıydınız? telefon bağımlılığının sonucu da olabilir bu. dopamin detoksunu/dopamin bağımlılığını bir araştırabilirsiniz. aşırı telefon ve bu tarz uyarıcıya maruz kalmak konsantrasyon bozukluğuna yol açıyor.
Çocukken telefonlarda uygulamalar,vs yoktu. Hani mesajlaşmak dışında yapabileceğim bir şey yoktu. Ama o zaman da aşırı tv izlediğimi hatırlıyorum. Bütün dizileri,programları takip ediyordum. Dediğiniz doğru olabilir. Hayatımda hep ekran uyarıcısı olmuş. Teşekkür ederim araştıracağım.
 
Ben yazdiklarinizi okuyunca nedense hic rahatsiz olmadim. Bu huyunuz bana kötü gelmedi.

Ben sizin tam tersinizim. Hem hizli calisirim hem yavas insanlara tahammül edemem. Ama bazen de insanin durup kendine tembel olmaya izin vermesi gerekiyor diye dusunuyorum.

Hepimiz farkli farkliyiz. Sarisini, esmeri, uzunu, kisayi nasil kabul ediyorsak karakter özelliklerimizi de kabul etmek zorundayiz.

Yavas olabilirsiniz :) kendi kendinize hatirlatin, sizde “olmamis” bir sey yok.
Teşekkür ederim 🙂 Sizde olmamış bir şey yok cümlesi bu zamana kadar duymadığım bir şeydi sevindim bunu duyduğuma 🙂
 
Yani kimse bedensel olarak aynı hareketlilikte olmaz. Kimi insanın canı daha tezdir bi dakika yerinde duramaz filan. Ben de bedensel olarak kıpır kıpır değilim günde sekiz saatten aşağı uyursam mal gibi olurum ideal uyku sürem 9-10 saat. Bunlarda sorun yok. Ama günde sekiz saati telefon başında geçirmek depresyon gibi birşey. İnsan o sürede 100 sayfa kitap okur üstüne bi film izler çiçeklerine bakar ruhunu aktive edecek bi sürü şey yapabilir. Tiroide baktırın gluteni kesin su içmeyi arttırın ve hiç olmazsa günde yarım saat yürüyün. Ailenize hak verdim ben insan sizin telefon başında uyuşmanıza baka baka depresyona girer
 
İyi günler herkese,

Benim sorunum:Kendim. Çocukluğumdan beri aşırı yavaş,uyuşuk,uykuyu seven bir insan oldum.Annem ve babam ise benim tam tersim. Çocukluğum hep eleştirilmekle geçti. Hızlı ol,hadi uyan,yerinden kalk hareket et. Bu ve benzeri sözlerle hep beni değiştirmeye çalıştılar. Annem ileride hayatında çok zorlanacaksın diyordu o zamanlar inanmıyordum ama çok doğruymuş.

Evlendim. Eşim annem babamdan daha hiperaktif biri. Sürekli planları işleri olan,oturmaktan hoşlanmayan, 5 dakikasını bile boş geçirmeyen birisi. Bu sefer de annemlerin bıraktığı eleştirilere o devam ediyor. Benim iyiliğim için söylediğini biliyorum ama kendimi değiştiremiyorum.

Elim çok yavaş. Çalışırken de bu sıkıntı oluyordu. Yapmam gereken işleri zamanında tamamlayamıyordum. Tolerans gösteriyorlardı ama onların da gözündeki eleştirel bakış beni iyice dibe sürüklüyordu.

Telefon bağımlısıyım. Günde 8-9 saatimi telefonla geçiriyorum. Spora başlasam 1 hafta sonra bırakıyorum. Aklımda hep hayallerim,planlarım var. Ama bu uyuşukluk yüzünden hiç birini yapamıyorum. Küçükken de aslında derslerim iyiydi ama tembellik yüzünden istediğim şeyleri bile başaramadım.

Benim sormak istediğim benim gibi olup sonradan kendini değiştirebilen var mı? Ben normal insanlar gibi olmak istiyorum. Canlı,enerjik,hayatı dolu dolu yaşayan biri. Bu arada soracak olanlar için kan değerlerimde bir problem yok düzenli kontrol ettiriyorum.

Bu şekilde devam etmek istemiyorum. Her gün kendi kendime çok kızıyorum. Kendimi sevmiyorum. Başka insanların başarılarını görünce bu hayatta oksijen tüketen fazlalık gibi hissediyorum kendimi.
Şuan oblomov u okuyor olmam ve bu konuya denk gelmem😊 istemeseniz de başlamalısınız . Herkes her şeyi çok istekli yapmıyor. Bir alanda tutkusu varsa onu istekle yapiyo sadece yoksa diğerleri sadece hayata daha iyi devam etmek için
 
atalet ataleti, hareket hareketi getirir. eğer sizin hayatınızda bir disiplin yoksa, iş, okul, kurs, spor gibi tabi ki yan gelip yatarsınız telefon elinizde. eskiden de kumanda elinde tv karşısında bir nesil geldi geçti. size özel bir durum değil bu. elbette yaratılış mizaç gereği bazı insan hızlı yürür, bazı insanın ağır hareketleri vardır. bakın bazen aynı insanın hayatında da majör ve minör dönemler olur. evlilik biter boşanırsın ne yapacağını bilemezsin al sana atalet dönemi, okul biter iş bulamazsın. sonra bir işe başlarsın gece 9-10 a kadar çalışırsın. hafta sonunu mumla çekersin. spor tiyatro disiplinli ve devam zorunluluğu olan bir uğraş bulun değişmek istiyorsanız. kabullenmeyin tembelim diye. 3 ay evden çıkmadığımı bilirim. olur öyle dönemler. yapacak iş bulun ;)
 
Hipoaktiviteyi duymamıştım. Siz yazınca baktım belirtilerine. Evet çoğu bende var.

Ama şöyle bir durum da var. Ben mecbur kaldığımda işleri gerektiği gibi yapıyorum. Mesela bir misafir gelecek normalde 3 saatte temizlediğim evi 1 saatte temizliyorum. Ya da çalışırken patronum bir saat verdiğinde ve biraz sert davrandığında o saate kadar işi tamamlıyordum.

Benim sorunum daha çok rahatlık. Yani rahat ortamım varsa yaydıkça yayıyorum kendimi. Birde ayrıntılara aşırı önem veriyorum. Yemek yaparken,temizlik yaparken,çalışırken her şey mükemmel olsun tertemiz olsun diye yavaş yavaş yapıyorum. Mutfakta neredeyse hiç kaza yaşamam. Her şeyi dikkatli ve yavaş yaptığım için.
Teyzem var sizin gibi
Öyle yavaş ki bir okadar da temiz titiz çok düzenlidir.
Gelini ise tam tersi hızlı ve pasakli ,çok dağınık🤣 Bu konu da hiç anlasamazlar. Teyzem iki gün evde olmasın o evi afedersin b**k götüryr.
 
Back
X