-Bir olay varsa,
Sanki olayın tarafı gibi değil de,bir psikolog gibi yaklaşırım konuya..
Ve empati kurma çabam hat safhadadır her zaman..
Halbuki olayın tarafıyım yahu niçin karşımdakinin attığı kazığı,neden attığıyla,hangi duyguyla bunu yaptığıyla ilgileneyim değil mi
Kazık,kazıktır! Hasta mıyım neyim

Bir hata varsa,kes cezasını olsun bitsin işte..
-Bir karar alırken mesela,Mantık her zaman işlemeli diye düşünürüm..Buna da sinir oluyorum aslında he

Sende aklına esen şekilde yap et dimi..Mantıklı mı,hayata geçmeli mi diye düşünme hindi gibi

(Ama o kararı aldıktan sonra da derhallll uygulamalıyım.. Tez canlılık da var yani..)
Kasmadan yaşamalı,geldiği gibi.. Akışına bırakmalı.. Biraz gamsız da olabilmeli..
Herkesin hata yapma lüksü vardır..
Bırakmalı başkaları dert etsin bizi biraz da..
vs vs vs..
Ama ben evin çalışkan,hatasız çocuğuyum ya kusursuz olmalıyım.. Hep anlayışlı,hep affeden,hep büyük,hep doğru olan!
-Fazla gururluyum.. Gereksiz..

-İnatçıyım,hırslıyım..Aklıma koyduğumu gerçekleştiririm.. Olmazsa,uykularım kaçar
-Görüntüme fazla önem veririm.. Bu da saçma işte ama öyle.. Çabalarım bu konuda..
Şimdi aklıma gelenler bunlar :26: