-
-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Kirli Çıkılar )))
- Konu Sahibi Varyemez
- Başlangıç Tarihi
-
- Etiketler
- birikim birikim yapan kadınlar tasarruf yatırım
rüyamda yeni doğan bebek bezi tavsiye ediyordum bir arkadaşa
şimdi a 101 indirim kataloğunda bebek bezlerini gördüm
selin ve badecan bir sürü bebek malzemesi var bu hafta şansınızabence fırsatları değerlendirin
senfat canımcım aklıma geldin bezler çok uygun bak istersen
ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM. akla gelmek düşünülmek güzel.
cuma gece yarısı hepsiburada ya girdim. huggies bebek bezleri 20 tl ye düşmüş. 50 tl üzeri de kargo bedavaydı. 3 paket aldım. yarına gelir. bu fiyattan ucuza geliyor. denemeyenlere yazmak istemedim. pişik yaparsa bez elinde patlar diye.
ben de farmasi gibi tüm bebek bezi markalarını denedim. deneyimlerimi paylaşayım isterseniz. bebek 4-5 aylık oluncaya kadar prima organik ya da prima aktif bebek kullandım. daha sonra tüm bezleri denedim. primadan sonra huggies oldukça güzel. daha sonra evy baby ve can bebe geliyor. bebeğiniz biraz büyüdüğünde her bezden bir paket almak ve denemek gerekiyor. ben de hiç biri pişik yapmadı. molfiks çok ses çıkarıyor hışır hışır ve çiş yaptıgında çok ağırlaşıyor, öne dogru sarkıyordu, ancak pişik yoktu. sağlık açısından bir sorun olmadı. bimin bebek bezlerini de evybaby (evyap- türk) üretiyor. izmire gittiğimde annem devam sütü aptamil almış, bebek bezi de ülkerin ürettiği baby star almıştı. pisleyecek atacaksın nasıl olsa, boğazından kısma, bez çöpe gidiyor, ucuzu alabilirsin, sık değişiyor dedi. 2 paket 60 lı almıştı. o sıralar ishal oldu bizimki, 10 dak. bir bezi çıkarıp çöpe attım. dedim iyiki ucuz bez varmış evde.
şu primanın krallıgını yıkmak gerekiyor ancak huggies falan da sanırım nivea ile aynı üretici firma.
topiğimizin en süslü ve bakımlısı pepeti hatun, ben burdayım.
gökce görmedik tabi
haa bir de papatya var
selincim çok güzel demişsin ama benim kocam bunları hayatta yapmaz bende yoruldum sustum artık.
- 25 Temmuz 2012
- 1.122
- 165
- 73
bayat ekmekten bahsetmişsiniz
biz bu sıralar bayat ekmekleri biriktirip güvercinlere atıyoruz hergün.
ya mutfağın balkonundan ya da parka gittiğimiz zaman..
yeni hobimiz bu:)))
kuuu mama ye (kuş mamanı ye) diyoruz onlar da ayaklarımızın dibine gelince çok mutlu oluyoruz
dün akşam duvarda küçücük bir örümcek gördük çok sevdik sevindik Allahıııım anlatamam sanki daha önce de görmüş gibi
örümcek de kuşlar gibi yanımıza gelsin istedik..
öööce mama ye (örümcek mamanı ye diyerek örümceğe ekmek atmaya çalıştık)
ekmeği eline vermedik ama hayali baya bi ekmek attık...
bakalım bu aralar hayvanları beslemekle meşgulüz bir de hala kitap aşkımız devam ediyor uyurken bile yanında kitapları var..
iyi şeyler bunlar
..bir de dili tam çözülse daha iyi olacak bakalım..
biz bu sıralar bayat ekmekleri biriktirip güvercinlere atıyoruz hergün.
ya mutfağın balkonundan ya da parka gittiğimiz zaman..
yeni hobimiz bu:)))
kuuu mama ye (kuş mamanı ye) diyoruz onlar da ayaklarımızın dibine gelince çok mutlu oluyoruz
dün akşam duvarda küçücük bir örümcek gördük çok sevdik sevindik Allahıııım anlatamam sanki daha önce de görmüş gibi
örümcek de kuşlar gibi yanımıza gelsin istedik..
öööce mama ye (örümcek mamanı ye diyerek örümceğe ekmek atmaya çalıştık)
ekmeği eline vermedik ama hayali baya bi ekmek attık...
bakalım bu aralar hayvanları beslemekle meşgulüz bir de hala kitap aşkımız devam ediyor uyurken bile yanında kitapları var..
iyi şeyler bunlar
..bir de dili tam çözülse daha iyi olacak bakalım..
- 8 Nisan 2011
- 12.310
- 3.420
- 248
ben uyudum topik de uyumuş şükür..
3 sayfayı görünce derin bi ohhh çektim
akşama kuru fasülye ve bulgur pilavı var.
ve benim canım o 40 günde yetişen tavuklardan istiyor hem de felaket..
dolaptaki hindi bile gözükmüyor gözüme:18:
şöyle teflonda bol baharatlı kendi suyunda:18:
bayat ekmekleri saklamanın sonu yok.
hani ekmeklerin yarısı şeklinde ekmekler var ya onlardan alsana.
küçük ekmek yani.
kendinize güvenemediğinizde de 2 tane alırsınız artanını hemen buzluğa.
pepeticim, bizim bu arkadaş bekar kaç yaşında ve evlenemiyor, aslında psikolojik temelli.
sadece beni değil sanki kimsenin mutlu olmasını istemiyor.
herkesi müdüre karşı ya da birilerine karşı galeyana getiriyor ben olsam şunu derdim bunu derdim diye.
ama bakıyorsun kendi bi idarecinin önüne geçince kedi gibi.
ben idareciye nasıl davranılması gerektiğini onddan öğrendim.
milleti gaza getirse de kendi tatlı ve güzel dille her işini yaptırıyor.
yarın hepimiz okuldayız. şefime söylemiştim birlikteyken bi toplantı yapalım diye.
aslında herşeyi saydırmak istiyorum ama o zaman da ipler tamamiyle kopar..
şeytan diyor ki, şu an yanına çektiği arkadaşın arkasından söylediklerini de saydır, bi daha milletin arkasından konuşmaya cesaret edemesin.
inan şu odadan kim çıkarsa hemen başlıyor. bi erkekte görmek çok garibime gidiyor. zümrem de olması da ayrı bi konu bu konuya bi çözüm getirmesi gerek hiç birimizin gitmeye niyeti olmadığına görre o kendini düzeltecek başka çaresi yok.
şu an birinci cephede benim olmamın nedeni şu:
kendi erkek, ve donanımdan iyi anlıyor aslında tek anladığı da o, ve millete hava atıyor ayrıca da bizleri eziklemeye çalışıyor.
oysa o da yazılımdan anlamıyor ondan gelen çocuklar yazılımda hep tıkanıyorlar benimkiler takır takır maşallah. ama ben kimseye bahsetmedim bundan herkes her konuda iyi olacak diye bişey yok.
ben kaç yıl en kötü laboratuarı kullandım pc ler adam değildi. ama beni bilgisiz ve beceriksizlike suçladı. arkamdan konuşmuş karanfil hoca da şunu bile bana soruyor diye. pislik oysa ki anlatırken ne kadar da insancıldı.
neyse ben evvelki yıl cıngarı çıkardım en yeni laboratuarı bana verdiler ama 3 yıl çıkma pc lerden gına gelmişti.
neyse bu yıl onlar çok zorlanndı lab da.
ben onlara hiç muhtaç olmadım. niye olayım ki düzgün bilgisayarı idare etmek de kolaydır.
bu ona çok koyuyor.
herkes bana muhtaç olsun kimse bensiz bişey yapamasın.. mantık bu.
labaratuarın yanından geçerken bile bu kıskançlığı gözlerinden anlıyorum.
sanıyorum ki(ben de az kurt değilim onun aklından geçenleri kimse bilmez ben tahmin ederim) diğer hocayı gaza getiriyor. "en kötü lab sende seneye de sen al o labaratuarı" diye.. ama bi desinler.. kendini attırırım o laboratuara hem bizden sonra geldi hem de hep en iyi şeylere kondu.
İşte böyle
klasik zümre çekişmeleri
a101 ve bim de bu garanti var.
hatta o kadar ki eşimin arkadaşı bim denetmeni.
bim mağazalarına müşteri gibi giriyor bi çikolata bişey alıyor yarısını yiyor beğenmedim diyor geri veriyor.
elemanlar geri alcak mı almıycak mı onun denetlemesini yapıyor.
Allah bereket versin canım..
güzel günlerde güzel şeyler için bozdurun inşallah.
3 sayfayı görünce derin bi ohhh çektim
akşama kuru fasülye ve bulgur pilavı var.
ve benim canım o 40 günde yetişen tavuklardan istiyor hem de felaket..
dolaptaki hindi bile gözükmüyor gözüme:18:
şöyle teflonda bol baharatlı kendi suyunda:18:
zeytincim en mantıklı cevabı pepeti vermiş
bayat ekmekleri saklamanın sonu yok.
hani ekmeklerin yarısı şeklinde ekmekler var ya onlardan alsana.
küçük ekmek yani.
kendinize güvenemediğinizde de 2 tane alırsınız artanını hemen buzluğa.
pepeticim, bizim bu arkadaş bekar kaç yaşında ve evlenemiyor, aslında psikolojik temelli.
sadece beni değil sanki kimsenin mutlu olmasını istemiyor.
herkesi müdüre karşı ya da birilerine karşı galeyana getiriyor ben olsam şunu derdim bunu derdim diye.
ama bakıyorsun kendi bi idarecinin önüne geçince kedi gibi.
ben idareciye nasıl davranılması gerektiğini onddan öğrendim.
milleti gaza getirse de kendi tatlı ve güzel dille her işini yaptırıyor.
yarın hepimiz okuldayız. şefime söylemiştim birlikteyken bi toplantı yapalım diye.
aslında herşeyi saydırmak istiyorum ama o zaman da ipler tamamiyle kopar..
şeytan diyor ki, şu an yanına çektiği arkadaşın arkasından söylediklerini de saydır, bi daha milletin arkasından konuşmaya cesaret edemesin.
inan şu odadan kim çıkarsa hemen başlıyor. bi erkekte görmek çok garibime gidiyor. zümrem de olması da ayrı bi konu bu konuya bi çözüm getirmesi gerek hiç birimizin gitmeye niyeti olmadığına görre o kendini düzeltecek başka çaresi yok.
şu an birinci cephede benim olmamın nedeni şu:
kendi erkek, ve donanımdan iyi anlıyor aslında tek anladığı da o, ve millete hava atıyor ayrıca da bizleri eziklemeye çalışıyor.
oysa o da yazılımdan anlamıyor ondan gelen çocuklar yazılımda hep tıkanıyorlar benimkiler takır takır maşallah. ama ben kimseye bahsetmedim bundan herkes her konuda iyi olacak diye bişey yok.
ben kaç yıl en kötü laboratuarı kullandım pc ler adam değildi. ama beni bilgisiz ve beceriksizlike suçladı. arkamdan konuşmuş karanfil hoca da şunu bile bana soruyor diye. pislik oysa ki anlatırken ne kadar da insancıldı.
neyse ben evvelki yıl cıngarı çıkardım en yeni laboratuarı bana verdiler
ama 3 yıl çıkma pc lerden gına gelmişti.neyse bu yıl onlar çok zorlanndı lab da.
ben onlara hiç muhtaç olmadım. niye olayım ki düzgün bilgisayarı idare etmek de kolaydır.
bu ona çok koyuyor.
herkes bana muhtaç olsun kimse bensiz bişey yapamasın.. mantık bu.
labaratuarın yanından geçerken bile bu kıskançlığı gözlerinden anlıyorum.
sanıyorum ki(ben de az kurt değilim onun aklından geçenleri kimse bilmez ben tahmin ederim) diğer hocayı gaza getiriyor. "en kötü lab sende seneye de sen al o labaratuarı" diye.. ama bi desinler.. kendini attırırım o laboratuara hem bizden sonra geldi hem de hep en iyi şeylere kondu.
İşte böyle
klasik zümre çekişmeleri
canım istiyorsan al dene. beğenmezsen geri ver.
a101 ve bim de bu garanti var.
hatta o kadar ki eşimin arkadaşı bim denetmeni.
bim mağazalarına müşteri gibi giriyor bi çikolata bişey alıyor yarısını yiyor beğenmedim diyor geri veriyor.
elemanlar geri alcak mı almıycak mı onun denetlemesini yapıyor.
Allah bereket versin canım..
güzel günlerde güzel şeyler için bozdurun inşallah.
Son düzenleme:
- 25 Temmuz 2012
- 1.122
- 165
- 73
- 8 Nisan 2011
- 12.310
- 3.420
- 248
bayat ekmekten bahsetmişsiniz
biz bu sıralar bayat ekmekleri biriktirip güvercinlere atıyoruz hergün.
ya mutfağın balkonundan ya da parka gittiğimiz zaman..
yeni hobimiz bu:)))
kuuu mama ye (kuş mamanı ye) diyoruz onlar da ayaklarımızın dibine gelince çok mutlu oluyoruz
dün akşam duvarda küçücük bir örümcek gördük çok sevdik sevindik Allahıııım anlatamam sanki daha önce de görmüş gibi
örümcek de kuşlar gibi yanımıza gelsin istedik..
öööce mama ye (örümcek mamanı ye diyerek örümceğe ekmek atmaya çalıştık)
ekmeği eline vermedik ama hayali baya bi ekmek attık...
bakalım bu aralar hayvanları beslemekle meşgulüz bir de hala kitap aşkımız devam ediyor uyurken bile yanında kitapları var..
iyi şeyler bunlar
yerim ben o fıstığı yerimmmm
aynından bi tane!
Canım ya o gün olmasa bile bi gün mutlaka ayarlarız sen anlatacaklarını unutma yine:)))sirkeci, çakma aysima aslen gökçe :), kalperlası, senfat teşekkür ederim günümü kutladığınız için
amin inşallah seneye 5 nisan da ya avukat olmam ya da Ankara da olurum
bakalım hayat ne gösterecek
senfat doğru söylemiş gökçe biz özel çalışamıyoruz
ama çok iyi avukat arkadaşlarım var
yalnız inşallah Allah düşürmesin yolunu bir daha
sıkıntısız sorunsuz yaşa
karanfilce ben de bayılırım uykuya
hiç gelemem uykusuzluğa
üniversitede sadece bir sınav için sabahladım
ondan da kaldım zati
bir de yanlış sınıfta girmiştim sınava
listedeki numaraları yanlış görmüşüm uykusuzluktan
üzüldüm canım yaa
dün yürürken sana anlatacaklarımı düşünüyordum
eşlerimiz adaş da o aklıma geldiydi
bir daha ki buluşmaya alalım seni o zaman
bu arada kızlar mikrodalga hakkında ne düşünüyorsunuz?
ben evdekini kaldırdım muayenehaneye götürdüm
artık kullanmıcam
özellikle çocuklar üzerindeki etkilerini duydukça rüyalarıma girmeye başlamıştı
dedim kuşku içinde yaşayacağıma hiç kullanmam daha iyi...
yaa evet bu durum benim de kafami kurcaliyor,yeni ogrendim zararli oldugunu,onceki bozulmustu ,bilseydim hic almazdim.Bir tarftan atmak da istemiyorum,cok kullanmasamda,yemek istmak ve buz ozdurmek icin kullaniyorum.onun haricinde uzun uzadiya mikrodalgada birsey pisirmedim.zararlida olsa kullaniyoruz simdilik
Merhaba hanımlar nasılsınız?Biz ailecek çok hastayız dün eşimin iş çıkışına gittim bi kaç parça kıyafet almak için giderken pek bişeyim yoktu ama gittikten bir süre sonra halsizlik başladı boğaz ağrım vardı ama çok önemsemedim ama sonra duramayacak hale geldim eve geldik eşimde çok yorgundu arabayı zor kullandı neyse ben iyice kötüye gittim erkenden yattık hepimiz ama ben gece ateşlendim titreme tuttu,boğazlarımın acısından duramadım eşim annemleri aradı ama erkek kardeşimi uyandıramadı acile gitmek için ama ateşimde düşmedi sabaha kadar kıvrandım bi yandanda kasıklarım sancı yapıyodu sabah annem geldi sağlık ocağına gittik boğazım çok kızarmış hemen antibiyotik başladı dr ama hiç bir yerim tutmuyor.Bütün vücudum acıyor resmen şu andada çok iyi değilim annem gitti ,çağanda yanımda çok kötü grip olmuş yavrum bide bunun üstüne regl oldum hepsi üst üste geldi ölüyorum resmen.
derfatcım geçmiş olsun
karanfilce maalesef her ortamda bu insan tipleri var
Allah hepimizi iyilerle karşılaştırsın
biz de ekmek pek boşa gitmez
az bayatlayacak gibi olursa dilimlerim
üstüne toğurt-peynir-az yağ-domates karışmı sürerim doğru fırına
ya da hemen tost yaparım
en olmadı balkona ufalarım kuşlar yer
karanfilce maalesef her ortamda bu insan tipleri var
Allah hepimizi iyilerle karşılaştırsın
biz de ekmek pek boşa gitmez
az bayatlayacak gibi olursa dilimlerim
üstüne toğurt-peynir-az yağ-domates karışmı sürerim doğru fırına
ya da hemen tost yaparım
en olmadı balkona ufalarım kuşlar yer
- 6 Ağustos 2010
- 40.236
- 71.978
- 1.123
ollycan ben buna benzer bir yazı okumuştum yıllar önce ve mikrodalga fırın alma işini aklımdan silmiştim
Mikrodalga fırının zararları ,Mikrodalga fırının zararları nedir ? Mikrodalganın sebep olduğu hastalıklar nelerdir ?Günümüzde yaşam koşulları ve insanların teknolojiden faydalanmaları bir vazgeçilmez haline gelmiştir.Mikro dalga fırınlar çalışan insanların en büyük yardımcısı olarak mutfaklarda yerini almıştır. Kolay kullanımı olan ve enerji tasarrufu sağlayan mikrodalga fırınlar nasıl çalışır, nasıl kullanılır? Kolaylık sağlayan mikrodalga fırınların insan sağlığına zararları varmıdır neler zararlıdır.
Öncelikle mikro dalga fırınlar nasıl çalışır? Mikrodalgalar da radyo dalgaları veya ışın dalgaları gibi bir çeşit elektromanyetik enerjilerdir ve bizler mikrodalga fırınları kullanırken bu enerjiden faydalanırız.Bu enerji mikrodalgafırınlarda bulunan magnetron denen bir tüpten çıkan mikrodalga radyasyonlardır ve ısıtmak yada pişirmek istediğimiz yiyeceklerdeki molekülleri etkileyen bu radyasyondur.
Yapılan araştırmalar sonucu mikrodalga fırınlarda hazırlanan süt ve sebzeleri tüketen kişilerin kanlarında hemoglobin seviyelerinde düşmeler olduğu, kolestrol seviyelerinde artışlar yaşandığı yönünde tespitleri ortaya koymuştur.
Mikrodalgalara maruz kalanlarda tespit edilen bir başka nokta ise , bu kişilerde düşük kan basıncı,düşük nabızdır. Ve bir süre sonra sinir sistemindeki kronikleşmiş bozulmalarla yüksek kan basıncı ortaya çıkmaktadır. Bu dönemlerde kişilerde baş ağrısı, baş dönmesi, uykusuzluk, huzursuzluk,endişeler, mide ağrıları,göz ağrısı, sinirsel gerilim, konsantrasyon bozukluğu, katarakt, apandisit, kanser, kalp ve damar hastalıkları görülmektedir.
Mikro dalga fırınların yiyecekler üzerinde yaratığı etkilerle kanserin oluşumunu hızlandırdığı belirtilmektedir.Mikrodalga fırınlarda pişirilen veya ısıtılan yiyecekleri tüketenlerin kan serumlarında yüksek oranda kanser hücreleri görülmüştür.Mikrodalga fırınlarda pişirilen yiyecekleri tüketen kişilerin çoğunda mide ve bağırsak kanserleri görülmüş ve sindirim siteminde bozulmalar olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan araştırmalar, mikrodalga fırınlardaki ışınların yiyeceklerdeki besin değerlerini azalttığı yolundadır.Ve bu yiyeceklerde yapısal bozulmalar ortaya çıktığı belirlenmiştir. Bedenin ihtiyaç duyduğu bazı vitaminlerde mikrodalgalara mazruz kaldıklarında yok olmakta veyaz azalmaktadır. Et ürünlerinde de proteinler azalmakta.
Mikrodalga fırınların kullanımları esnasında o anda etki alanlarında bulunan kişilerin yaşam enerjilerinde azalmalar görülmüştür.
Bir çok evde hatta fast food restorantlarda, çok büyük kolaylık olan mikro dalga fırınların ne derece zararlı olduğunu biliyor muyuz?
Mikrodalgalar çeşitli ışın ve dalga radyolarıdır. Bunlar pişirme işlemi sırasında enerjiyi radyasyona çevirirler. Bu da pişirme işlemi sırasında bu zararlı maddenin yiyeceklere geçmesini sağlarlar.
İnsan yaşantısında ve zor yaşam şartlarında hızla gelişen teknolojinin bir ürünü olan mikrodalgalar çok masum ve pratik görüntüsünün altında gizli bir canavar barındırmaktadır. Radyasyonlu yiyeceklere maruz kalmanın sonucunda görülen rahatsızlıklar ise,tansiyon ve nabız düşüklüğü ile başlar,bunların yanı sıra, uykusuzluk, baş ağrısı, huzursuzluk ve sinir sistemi üzerinde etkileri görülmektedir.
Ayrıca, kalp rahatsızlıkları, damar rahatsızlıkları, görme bozukluklarının yanı sıra, kanserojen etkileri ve buna bağlı hastalıklar gözlemlenmektedir. Bunlar; Özellikle mide, bağırsak, kanserleridir.
Sindirim sistemi üzerinde de olumsuz etkileri görülmektedir.Ne yapmak gerekli mümkün olduğunca az kullanmak hatta kullanmamakta fayda vardır ama kullanmak gerekli ise; Aynı yiyeceği ikinci defa mikrodalgada ısıtmamak yararlı olacaktır.
Mikrodalga fırının zararları ,Mikrodalga fırının zararları nedir ? Mikrodalganın sebep olduğu hastalıklar nelerdir ?Günümüzde yaşam koşulları ve insanların teknolojiden faydalanmaları bir vazgeçilmez haline gelmiştir.Mikro dalga fırınlar çalışan insanların en büyük yardımcısı olarak mutfaklarda yerini almıştır. Kolay kullanımı olan ve enerji tasarrufu sağlayan mikrodalga fırınlar nasıl çalışır, nasıl kullanılır? Kolaylık sağlayan mikrodalga fırınların insan sağlığına zararları varmıdır neler zararlıdır.
Öncelikle mikro dalga fırınlar nasıl çalışır? Mikrodalgalar da radyo dalgaları veya ışın dalgaları gibi bir çeşit elektromanyetik enerjilerdir ve bizler mikrodalga fırınları kullanırken bu enerjiden faydalanırız.Bu enerji mikrodalgafırınlarda bulunan magnetron denen bir tüpten çıkan mikrodalga radyasyonlardır ve ısıtmak yada pişirmek istediğimiz yiyeceklerdeki molekülleri etkileyen bu radyasyondur.
Yapılan araştırmalar sonucu mikrodalga fırınlarda hazırlanan süt ve sebzeleri tüketen kişilerin kanlarında hemoglobin seviyelerinde düşmeler olduğu, kolestrol seviyelerinde artışlar yaşandığı yönünde tespitleri ortaya koymuştur.
Mikrodalgalara maruz kalanlarda tespit edilen bir başka nokta ise , bu kişilerde düşük kan basıncı,düşük nabızdır. Ve bir süre sonra sinir sistemindeki kronikleşmiş bozulmalarla yüksek kan basıncı ortaya çıkmaktadır. Bu dönemlerde kişilerde baş ağrısı, baş dönmesi, uykusuzluk, huzursuzluk,endişeler, mide ağrıları,göz ağrısı, sinirsel gerilim, konsantrasyon bozukluğu, katarakt, apandisit, kanser, kalp ve damar hastalıkları görülmektedir.
Mikro dalga fırınların yiyecekler üzerinde yaratığı etkilerle kanserin oluşumunu hızlandırdığı belirtilmektedir.Mikrodalga fırınlarda pişirilen veya ısıtılan yiyecekleri tüketenlerin kan serumlarında yüksek oranda kanser hücreleri görülmüştür.Mikrodalga fırınlarda pişirilen yiyecekleri tüketen kişilerin çoğunda mide ve bağırsak kanserleri görülmüş ve sindirim siteminde bozulmalar olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan araştırmalar, mikrodalga fırınlardaki ışınların yiyeceklerdeki besin değerlerini azalttığı yolundadır.Ve bu yiyeceklerde yapısal bozulmalar ortaya çıktığı belirlenmiştir. Bedenin ihtiyaç duyduğu bazı vitaminlerde mikrodalgalara mazruz kaldıklarında yok olmakta veyaz azalmaktadır. Et ürünlerinde de proteinler azalmakta.
Mikrodalga fırınların kullanımları esnasında o anda etki alanlarında bulunan kişilerin yaşam enerjilerinde azalmalar görülmüştür.
Bir çok evde hatta fast food restorantlarda, çok büyük kolaylık olan mikro dalga fırınların ne derece zararlı olduğunu biliyor muyuz?
Mikrodalgalar çeşitli ışın ve dalga radyolarıdır. Bunlar pişirme işlemi sırasında enerjiyi radyasyona çevirirler. Bu da pişirme işlemi sırasında bu zararlı maddenin yiyeceklere geçmesini sağlarlar.
İnsan yaşantısında ve zor yaşam şartlarında hızla gelişen teknolojinin bir ürünü olan mikrodalgalar çok masum ve pratik görüntüsünün altında gizli bir canavar barındırmaktadır. Radyasyonlu yiyeceklere maruz kalmanın sonucunda görülen rahatsızlıklar ise,tansiyon ve nabız düşüklüğü ile başlar,bunların yanı sıra, uykusuzluk, baş ağrısı, huzursuzluk ve sinir sistemi üzerinde etkileri görülmektedir.
Ayrıca, kalp rahatsızlıkları, damar rahatsızlıkları, görme bozukluklarının yanı sıra, kanserojen etkileri ve buna bağlı hastalıklar gözlemlenmektedir. Bunlar; Özellikle mide, bağırsak, kanserleridir.
Sindirim sistemi üzerinde de olumsuz etkileri görülmektedir.Ne yapmak gerekli mümkün olduğunca az kullanmak hatta kullanmamakta fayda vardır ama kullanmak gerekli ise; Aynı yiyeceği ikinci defa mikrodalgada ısıtmamak yararlı olacaktır.
- 6 Ağustos 2010
- 40.236
- 71.978
- 1.123
- 23 Aralık 2009
- 5.907
- 2.250
- 248
darkcan ben bdvlerde fake konular buluyon mesajlar düşüyon da niye haber etmiyon acep
sen de mi bizi beğenmiyon
Sorma pek bi eğlendim. Tam size haber etecektim mesai bitti. Eve geldim.
Konuyu kaldırmışlar galiba
Yazık oldu valla iyi malzeme çıkardı daha bize ordan
- 21 Nisan 2011
- 6.178
- 7.098
- 398
selam kızlar:)))) iş çıkışı pazara gittim:))
pazar bu sefer çok soğuktu:)
1 kilo salkım domates:2.5 tl
1 kilo çengelköy salatalık:2 tl
yeşil soğan+maydonoz:1 tl
1 kilo muz:3 tl
yarım kilo mantar:3 tl
1 kilo çilek:2 tl
2 kilo patates:1 tl
yarım kilo ıspanak:1 tl
1 kilo patlıcan:2 tl
1.5 kilo portakal:2 tl
1.5 kilo elma:2 tl
4 limon:1 tl
bu kadar:) yanımda eşim olunca obur herşeyden almak istio dahada meyve alcaktı ben durdum
gerekirse marketten alırız diye:)))
yemekte
fırında mantar ve fellah köftesi yaptım:)
bu ara topikte fellah köftsi fırtınası eserken bende faydalanim didim:)
bugün iş yerinde çok yoruldum yahu:) k.çım yer görmedi ordan oraya ordan oraya herşey üst üste geldi ama olsun bunun için burdayım bu yüzden para kazanıorum didim avuttum kendimi:)))) ama ayaklarım şişmiş:)
biz nisan ayında birikim yapamıcaz galiba:)))) olursa süpriz olur:)
ben asıl birikimi hazirandan sonna yapıcam
uçuşa geçicem inş:))))
araba için çektiğimiz kredi bitio,günüm bitio,kredi kartı borcumuz her ay sabit 200 tl ye inio(eşimin cep teli+BES 'i),ben evde olcam için benzinede bu kadar harcamıcaz:))
her ay minimum 2.000 atmayı planlıorum kısmetse:)
pazar bu sefer çok soğuktu:)
1 kilo salkım domates:2.5 tl
1 kilo çengelköy salatalık:2 tl
yeşil soğan+maydonoz:1 tl
1 kilo muz:3 tl
yarım kilo mantar:3 tl
1 kilo çilek:2 tl
2 kilo patates:1 tl
yarım kilo ıspanak:1 tl
1 kilo patlıcan:2 tl
1.5 kilo portakal:2 tl
1.5 kilo elma:2 tl
4 limon:1 tl
bu kadar:) yanımda eşim olunca obur herşeyden almak istio dahada meyve alcaktı ben durdum
gerekirse marketten alırız diye:)))
yemekte
fırında mantar ve fellah köftesi yaptım:)
bu ara topikte fellah köftsi fırtınası eserken bende faydalanim didim:)
bugün iş yerinde çok yoruldum yahu:) k.çım yer görmedi ordan oraya ordan oraya herşey üst üste geldi ama olsun bunun için burdayım bu yüzden para kazanıorum didim avuttum kendimi:)))) ama ayaklarım şişmiş:)
biz nisan ayında birikim yapamıcaz galiba:)))) olursa süpriz olur:)
ben asıl birikimi hazirandan sonna yapıcam
uçuşa geçicem inş:))))
araba için çektiğimiz kredi bitio,günüm bitio,kredi kartı borcumuz her ay sabit 200 tl ye inio(eşimin cep teli+BES 'i),ben evde olcam için benzinede bu kadar harcamıcaz:))
her ay minimum 2.000 atmayı planlıorum kısmetse:)
