Seaborne :Ayten'cim benzer bir durumu çok yakın arkadaşım yaşadı. O da 86'lı, 3 sene önce evlendi. Geçen sene boşandı şimdi ailesinin yanında bir de 3 yaşında oğlu var yanında... Aynı senin gibi ailesinin istemediği bir evlilik yaptı, hemen de hamile kaldı. Eşi de ne eviyle ne çocuğuyla ilgilendi, aldatmalar, şiddet... Ayrıldı tabi ama ailesinin yanında da huzurlu değil. Sürekli o evde yükmüş gibi davranılıyor, hatası yüzüne vuruluyor. Evlenirken okulu bırakmıştı, ailesi de çalışıyor, mecbur evde sabahtan akşama kadar iş yap, çocuk bak. Hayatı bundan ibaret. Bunu neden anlatıyorum;
Eşinin durumu hakkında ben yorum yapamam. Ama arkadaşımın düştüğü çıkmaza düşmeni de istemem. O yüzden tüm kapıları kapatmadan önce evliliğini eşinin karakterini iyi değerlendir.
Herşeyden önce sakın bir iyi anınıza denk getirip hamile falan kalma, KORUN! Şu koşullar altında bir çocuk sahibi olmak yapabileceğin en büyük hata olur. Senin elini kolunu bağlar, ya ailene ya eşine bağımlı hale getirir.
Okulun çok ÖNEMLı! Ailem geri kabul etmez diyorsun. Hiç bir ailenin çocuğunu öyle bir durumda ortada bırakacağına inanmak istemiyorum. Yine de yukarıdaki örnekteki gibi döndüğün ev çıktığın ev gibi olmayacaktır. Sen ekonomik özgürlüğünü eline almak zorundasın ki onların eline bakmayasın. Yeri geldiğinde kapıyı vurup çıkabilesin. Bunun için yapman gereken en önemli şey okulunu bitirip, meslek sahibi olman. Sen kendi ayakların üstünde durabilir olduktan sonra, istemezlerse istemesinler. Eğer ailenin seni kabul etmeyeceğinden %100 eminsen, eşini bir süre daha her koşulda çekmeyi göze al! Sadece okulun bitip, bir iş sahibi olana kadar! Bir sürü arkadaş tavır yap, süründür, burnundan getir falan demişler. Tabii ki yanlışını ödüllendirmeyeceksin ama bunlar da evde gerginlik yaratıp seni daha da mutsuz etmekten başka sonuç doğurmayacak hareketler. Bense uyanık ol diyorum. Yanlış bir hamleyle tüm hayatını zehir etme kendine.
Eşini çok sevdiğini söylüyorsun, sana çok iyi davrandığını, evden işe işten eve yaşadığını söylüyorsun. Bunlar iyi şeyler. Belki de senden önceki dönemdeki alışkanlıklarını kırmakta zorlanıyor. Belki hatasını anladı, gerçekten düzelecek, her şey yoluna girecek. Ama kadınlara telefon vermesi, şifrelerini değiştirmesi, bir de kriz anlarında sana bağırıp çağırma hakkını kendinde görmesi de bi o kadar kötü... ıyi düşün.
Eşin konusunda sana tavsiyem. Bağırıp çağırmadan, kıskançlık krizlerine girmeden konuşmaya çalışman. Eğer o affedilmek, sen de affetmek istiyorsan güvenini kazanana kadar şunları uygulamaya çalış;
Şeffaf olmasını iste. Msn, mail adreslerini, şifrelerini seninle paylaşsın. Telefonu ortada sesi açık şekilde dursun. Dışarıdayken ulaşılabilir olmaya özen göstersin. Zoruna da gitse, bu dönemde senin güvenini yeniden kazanana kadar "Neredesin? Ne yapıyorsun?" sorularına düzgün cevap verebilsin. Unutma ve unutturma: Bu durumu yaratan onun hatası! Ama sen de onun özel alanlarına saygılı olduğunu hissettir. Bu durumun geçici olduğunu, yoksa onu öyle adım adım takip etmeye meraklı olmadığını, güven üzerine kurulmuş bir ilişki istediğini belirt. Mesela maillerine baksan da bunun lafını etme, bilmesin ne sıklıkla takip ettiğini.Telefonunu karıştıracaksan onun fark etmeyeceği zamanları seç ya da sadece oyun oynayacağım, fotoğraf çekeceğim gibi bahanelerle eline al, tepkilerini ölç. Normal hayatınıza dönmeye çalış. Bu olayları ısıtıp ısıtıp önüne koyma, bir hatası olmadığı sürece tavırlı davranma. Bir de eşinin gözünden bakmaya çalış olaylara. Kimse hatalı da olsa hatasının sürekli yüzüne vurulmasından hoşlanmaz. Sürekli peşinde birinin olması her hareketinin sorgulanması hissi stres ve sıkıntı yaratmaktan, gereksiz tartışmalar çıkarmaktan başka hiç bir işe yaramaz. Yapacak adam zaten yapacaktır. Sen de artık durumun farkında olduğun için belirtileri görürsün. Yine telefonlar saklanmaya başlıyorsa, şifreler değişiyorsa, yeni adresler alınıyor ve gizleniyorsa o zaman da artık görmezden gelmenin bir anlamı yok.
Çok uzun bir mesaj oldu, aslında daha da yazabilirim ama sen zaten ne demek istediğimi anlamışsındır. Kendin için en iyi olacak şekilde davran. Zaten eşini yeterince iyi tanımadan evlenerek bir büyük hata yapmışsın. Sinirle, düşünmeden hareket ederek bu hatana başka büyük hatalar ekleme. Ne eşine ne ailene muhtaç kalma.
Umarım bu kötü durum seni en mutlu edecek şekilde sonuçlanır.