- 10 Şubat 2013
- 516
- 577
- 123
Offf yine küsüz kocamla.
Çok sık küsüyoruz.
İkimizde burnundan kıl aldırmayan cinsteniz hele eskiden küslüğümüz çok uzun sürüyordu.
Kimi zaman akraba ziyaretinde barışıyorduk, kimi zaman çocuklar barıştırıyordu, kimi zaman misafirler oluyordu
ondan barışıyorduk.
Birbirimizi çokta seviyoruz ama bu huyumuzdan bir türlü vazgeçemedik. Yetiştirilmemizden kaynaklı bir sorun diye
düşünüyorum. Onun anne babası da çok sık kavga ederlermiş, benimkinlerde.
Farkındayız hatamızın ama bunca yıllık -küsme- hastalığı çabuk geçmiyor.
Şükür düzelmeye başladık, çünkü ikimizde düzelmek istiyoruz. Bu çok önemli diye düşünüyorum.
Yoksa kişi kendi değişmeyi istemedimi kesinlikle değişim olmuyor, aynı nokta çakılıp kalınıyor.
O kadar çok seviyorum ki onu anlatamam. Ama küs olduğumuz günlerde gözüme bir başka gözüküyor.
Sanki bunca yıllık aşkım değil de düşmanımmış gibi görüyorum onu. Eminim onda da durum aynı.
Eskiden küslüklerimiz o kadar uzun sürerdi ki 2 ayı bile bulduğu olurdu. Kızgınlığımda çoktan geçerdi ama
gurur yokmu gurur devam ettirirdim(k). Evin içinde konuşmazdık, bir birimize değmemeye çalışırdık, bir birimizi
inat edecek şeyleri bulur onları yapardık.
Bu durumu konuşuyoruz da ama daha tam çözüme erdiremedik, aldığımız yolda takdire şayan çok çaba sarf ediyoruz.
Yavaş yavaş süreyi düşürdük. Başlarda 2 ay olan küslük süremizi, 1 buçuk ay, 1 ay, 15 güne indirmeyi başardık.
Ve şu an 3-4 günde deyiz yakında bunuda aşacağımıza eminim, çünkü aynı evin içinde yabancı olmak değil iki
sevgili, dost, arkadaş olmak istiyoruz.
İsteyince Rabbim de veriyor zaten.
Küslüklerimizi nasıl mı bitiriyoruz. İlk küskünlük anı şu an için o süre bizde 3-4 günde sabitli.
O gün geçince birimizden biri ya olur olmadık esprilerle karşı tarafı güldürüyor, ya sevdiğimiz bir filmi
açıyor, ya süpriz bir hediye alıyor, ya da sarılıyor. İtiraf etmeliyim en etkilisi sarılmak bütün buzları eritiyor
kocamın sıcacık kolları.
Evlenmeden önce küsmenin çok büyük bir hastalık olduğunun farkında değildim.
Çünkü bir arkadaşınla, ya da bir akrabanla küstünmü aynı evin içinde olunmadığından açtığı yaraların farkında olmuyordum.
Evlendikten sonra anladım ne beter bir şey olduğunu küslüğün.
Aynı evin içinde iki yabancı, bir birleriyle konuşmayan ve bir birini sinir eden ama birbirini sevipte küs iki
insan görmek çok büyük bir zulummüş. Hem kendime hem kocama büyük eziyet.
Bu durumun farkına varınca arkadaşlarım ve akrabalarımla olan ilişkilerimde düzene girdi, kocamla beraber bu hastalığı
tedavi ediyoruz.
Allah'ın izniyle yakında bu hastalıktan kurtulacağız.
Küsme hastalığı çok betermiş bunu anladım.
Aman diyeyim sizde de bu hastalık varsa hiç vakit kaybetmeden tedavi olun.
Yoksa sevdiklerinizi bu hayattayken kaybedebilirsiniz.
En feci olan da zaten bir insanı sağ iken kaybetmek değil midir?
HAKAİK
Çok sık küsüyoruz.
İkimizde burnundan kıl aldırmayan cinsteniz hele eskiden küslüğümüz çok uzun sürüyordu.
Kimi zaman akraba ziyaretinde barışıyorduk, kimi zaman çocuklar barıştırıyordu, kimi zaman misafirler oluyordu
ondan barışıyorduk.
Birbirimizi çokta seviyoruz ama bu huyumuzdan bir türlü vazgeçemedik. Yetiştirilmemizden kaynaklı bir sorun diye
düşünüyorum. Onun anne babası da çok sık kavga ederlermiş, benimkinlerde.
Farkındayız hatamızın ama bunca yıllık -küsme- hastalığı çabuk geçmiyor.
Şükür düzelmeye başladık, çünkü ikimizde düzelmek istiyoruz. Bu çok önemli diye düşünüyorum.
Yoksa kişi kendi değişmeyi istemedimi kesinlikle değişim olmuyor, aynı nokta çakılıp kalınıyor.
O kadar çok seviyorum ki onu anlatamam. Ama küs olduğumuz günlerde gözüme bir başka gözüküyor.
Sanki bunca yıllık aşkım değil de düşmanımmış gibi görüyorum onu. Eminim onda da durum aynı.
Eskiden küslüklerimiz o kadar uzun sürerdi ki 2 ayı bile bulduğu olurdu. Kızgınlığımda çoktan geçerdi ama
gurur yokmu gurur devam ettirirdim(k). Evin içinde konuşmazdık, bir birimize değmemeye çalışırdık, bir birimizi
inat edecek şeyleri bulur onları yapardık.
Bu durumu konuşuyoruz da ama daha tam çözüme erdiremedik, aldığımız yolda takdire şayan çok çaba sarf ediyoruz.
Yavaş yavaş süreyi düşürdük. Başlarda 2 ay olan küslük süremizi, 1 buçuk ay, 1 ay, 15 güne indirmeyi başardık.
Ve şu an 3-4 günde deyiz yakında bunuda aşacağımıza eminim, çünkü aynı evin içinde yabancı olmak değil iki
sevgili, dost, arkadaş olmak istiyoruz.
İsteyince Rabbim de veriyor zaten.
Küslüklerimizi nasıl mı bitiriyoruz. İlk küskünlük anı şu an için o süre bizde 3-4 günde sabitli.
O gün geçince birimizden biri ya olur olmadık esprilerle karşı tarafı güldürüyor, ya sevdiğimiz bir filmi
açıyor, ya süpriz bir hediye alıyor, ya da sarılıyor. İtiraf etmeliyim en etkilisi sarılmak bütün buzları eritiyor
kocamın sıcacık kolları.
Evlenmeden önce küsmenin çok büyük bir hastalık olduğunun farkında değildim.
Çünkü bir arkadaşınla, ya da bir akrabanla küstünmü aynı evin içinde olunmadığından açtığı yaraların farkında olmuyordum.
Evlendikten sonra anladım ne beter bir şey olduğunu küslüğün.
Aynı evin içinde iki yabancı, bir birleriyle konuşmayan ve bir birini sinir eden ama birbirini sevipte küs iki
insan görmek çok büyük bir zulummüş. Hem kendime hem kocama büyük eziyet.
Bu durumun farkına varınca arkadaşlarım ve akrabalarımla olan ilişkilerimde düzene girdi, kocamla beraber bu hastalığı
tedavi ediyoruz.
Allah'ın izniyle yakında bu hastalıktan kurtulacağız.
Küsme hastalığı çok betermiş bunu anladım.
Aman diyeyim sizde de bu hastalık varsa hiç vakit kaybetmeden tedavi olun.
Yoksa sevdiklerinizi bu hayattayken kaybedebilirsiniz.
En feci olan da zaten bir insanı sağ iken kaybetmek değil midir?
HAKAİK