Çözüm Bulamıyorum

O zaman sen de düşünmeyeceksin. Bak benim de annemle babam boşandı iki tane kardeşim var evleneceğim sıralar çok düşündüm annem tek maaşları yapabilir mi kiradaydı o zamanlar. Nasıl yapar nasıl eder diye sonra bir ev fırsatı çıktı aldı çok borcu var ama en azından kendisini döndürebiliyor eşimde Allah razı olsun dolabını falan dolduruyoruz. Çünkü her ay bir hafta falan biz orada kalıyoruz. Ama senin annen gibi birisi olsaydı annem çalışmayıp sadece para isteseydi kendini acındırsaydı asla bir kuruş bile vermezdim.
Temel meselesi bu kendini acındırmak. Çözüm bulmak üzerine asla bir merakı yok.
 
Annen iş bulacak başka seçenek yok. 50sinde çalışmayan 70inde hiç çalışmaz, daha kardeşlerin küçük anne olarak çocuklarına bakmak zorunda. Girecek fabrikaya bi şeye çalışcak,min 15 sene çalışsa emeklilik hakkı olur zaten. 65-66 yaşa gelir.
Heralde sen senelerce bakarsın sonra diğer çocuklar büyür bedavadan yaşarım kafasında.
Kocası çocuğunu döverken önüne geçmeyen anne hiçbir şeyi hak etmiyor. Bıçak gibi kesmezsen hayatta zora gelipte çalışmaz. Nasılsa kızar bağırır ama yine bize bakar diyodur
 
Annen iş bulacak başka seçenek yok. 50sinde çalışmayan 70inde hiç çalışmaz, daha kardeşlerin küçük anne olarak çocuklarına bakmak zorunda. Girecek fabrikaya bi şeye çalışcak,min 15 sene çalışsa emeklilik hakkı olur zaten. 65-66 yaşa gelir.
Heralde sen senelerce bakarsın sonra diğer çocuklar büyür bedavadan yaşarım kafasında.
Kocası çocuğunu döverken önüne geçmeyen anne hiçbir şeyi hak etmiyor. Bıçak gibi kesmezsen hayatta zora gelipte çalışmaz. Nasılsa kızar bağırır ama yine bize bakar diyodur
Bana da öyle geliyor yani bağırır çağırır ama sonunda vicdan gösterir gibi düşünüyor. Şahitlik meselesinde de mesela ben yeterince yıprandım artık bu işlerle sizle uğraşmak istemiyorum dedim duruşmaya katılmadım. Ne bileyim üzülüp sonrakine katılıp şahitlik yaptım. Bir de onlar birinci derece yakınım olduğu için çekilme hakkım da vardı hadi yine neyse iyilik olsun onun gibi korkak adaletsiz biri olmayayım dedim.
 
Merhabalar, bir dönem burada çok fazla konu açıyordum. Beni hatırlayanlar muhakkak çıkacaktır. Sonra yanlış anlaşılmaya başladım uzun bir süre girmedim. Şimdi yeniden çıkmazdayım ve yine tavsiyelerinize ihtiyacım var.
Nasıl özet geçebileceğimi bilmiyorum. Gerçekten bilmiyorum. Beni hatırlayan çıkarsa ki muhakkak çıkacaktır üç beş paragraflık konularım bile gündüz kuşağının o ah vahlık olaylarını geçebilecek kadar kötüydü. Çok kısa özet geçmem gerekirse çok kötü bir babam vardı yani hep kötü olmuştu. Psikolojik şiddetin gerçekten dibini gördüm. Ama kötülüklerinin patlama noktası eve metresini getirmek istemesi ile yaşanmıştı. O gün yaşadığımız büyük kavga sonrası bizi tehditleri ile evden uzaklaştırdı. Günlerce hatta aylarca başka bir yerde kaldık. Eve uzaklaştırma almamıza rağmen onun tehditleri yüzünden eve gidemedik. En son annemin ailesinin yaşadığı şehre taşınmaya karar vermek zorunda kaldık. Tüm bu geçen aylar gerçekten kabus gibiydi. Ben amcamların evinde KPSS çalışmaya çalışıyordum. İnsanların lafları, acımaları, istenmemek en son aylar sonra eve eşyalarımızı almak için girdiğimizde benim pedlerimin iç çamaşırlarımın çantalarımın bile o yabancı kişiler tarafından çalınmış olması... Sonra şehir değiştirdik. Annemin ailesi ona bir ev tuttu. Tam bir düzen oluşmaya başlamıştı ki deprem yaşandı. Canımızı çok zor kurtardık. Başkalarının yardımı ile çevre illerin birinde bir ev tuttuk. Sonra ben atandım. Yani çok kötü olaylar çok kötü şeyler oldu özet ile bu şekilde bahsedebilirim. Ama gerçekten bu süreç içerisinde ömrümden ömür gitti gerçekten çok çok fazla hırpalandım.
Geçen zamanlar içinde annem yeğeninin çocuğuna bakmaya başladı, yardım parası alıyordu bir de kira desteği de alıyordu bu şekilde geçiniyordu. Arada ben de market alışverişi falan yapıyordum. Boşanma davası sürüyordu hani boşanırsa babasından maaş da kalacağı için bir tık daha iyi olacaktı.
Bu arada annemi de çok sevmem. Hatta sevmediğim için bir dönem burada da bir linç yemiştim. Ama beni hayatımın hiçbir dönemi korumadı kollamadı. Babam okumasın dediğinde ona yaranmak için "Okumasın ben mi diyorum okusun?" diye destekleyen biriydi. Örneğin bir gün babam bir bahane bulup bana vurmuştu. Sonra yatışmıştı. Odama gidip saatlerce süren açlığın ve aralıksız ağlamanın etkisi ile uyumuş muydum bayılmış mıydım bilmiyorum. Gözümü araladığımda o adamla birlikte sohbet etme ve gülme sesleri geliyordu. Yirmi dört saatten fazla aç kalmıştım saatlerce ağlamıştım bir kere gelip bakmadı ne oldu bu diye. Böyle bir sürü anı var. Sadece aynı mağduriyeti aynı çaresizliği o ara paylaştığımız için aynı safa geçmek iyi anlaşmak durumunda kaldık. Sonra galiba onun için de üzülmeye ona da acımaya başladım. Ona minnettar olabileceğim tek konu ise belki de bizi bırakıp gitmemesiydi. Bu zaten onun ekstra bir iyiliği değil belki. Yani hayvanlar bile yavrulayınca bırakıp gitmiyor. Bu yüzden minnettar olmalı mıyım bilmiyorum. Onun o evdeki varlığı metres sıfatlı kötü kadınların eve girip çıkmasına engel oldu. Bu kadar yani. Mesela ben hep hem okuyup hem çalışıp öyle böyle kendi kendime mücadele ile okudum. Hiç yoktan haftanın bir günü bir merdiven silseydi elime tutuşturmaya çalışsaydı yani benim için ufacık bir çabası olsaydı duygusal olarak farklı hislerim olabilirdi. Ama yapmadı. Babamın eli bana kalktığında bir defa önüme geçseydi mesela belki başka hissederdim ama olmadı.
Ben depremle birlikte yıkılmış bir şehre atandım. Zor günler geçirdim. Ama sonuç itibariyle düzenli bir gelir kazanabildiğim için de şükrediyordum. Başta bir villanın üst katını kiraladım. Sonra artçılar üst üste olunca hasar aldı. Çıkmak zorunda kaldım. Bir apart dairesine girdim. Bina hasar raporuna sonradan ulaşabildim. Çok da güvenilir olmadığını görünce oradan da üç beş aya çıktım ve konteynera geçtim. Aylar oldu konteynerda kalıyorum.
Bugüne gelirsek biliyorsunuz ki kiracılara ödenen kira desteği bitti aylar önce. Annemin kirası 4500 gibi bir şeydi. Sadaka gözüyle bakıp veriyordum ben. Ev sahibi aradı bugün dokuz bin yapmak istediğini söyledi sekiz yüz lira da aidat bu arada.
Annem artık kira desteği almıyor. Ödenen yardım da bitti. Yeğeninin çocuğuna bakıyor ama bu da çok komik bir rakama beş bin gibi bir şey veriyorlar. Boşanma davasına hiç istemeyerek katılıp şahitlik yaptım buna rağmen süreç uzadı boşanamadı da. Yani babasının emekli maaşını da alamadı. Çalışmak da istemiyor. Yani biliyorum hangimiz güle oynaya keyfi olarak çalışıyoruz ki diyeceksiniz ama istemiyor yani. Başkası olsa bu kadar emek verip çocuk bakıp böyle bir ücret alacağıma bir işe girer çalışırım der ama yok iş nerede diyor ben bu yaştan sonra gidip nerede çalışacağım diyor her tarafım ağrıyor hasta ben yapamam diyor diyor da diyor yani.
Ben ise konteyner odanın içinde gerçekten çok bunaldım. Artık eve çıkmak istiyorum ve çıkarsam minimum on beş yirmi bin kira vermem gerekecek. Peki bu kadının bu yeni kirası ne olacak?
Yani başkası olsa çocuğuna kıyamaz bu kadar gece gündüz çalışıyor bu kadar zor koşullarda yaşıyor daha da yük olmayayım der ama yok. Yakamdan paçamdan yapılmışlar ve zerre gururları yok. Kardeşim hâlâ ona istediği kıyafet almıyorum diye başka ablaları falan örnek gösteriyor öyle insanlar. Başkalarının ailelerini kıskanmaktan bıktım artık. Ya iyi bile değil sadece normal bir ailem olsaydı benim ne suçum ne günahım vardı diye sorgulamaktan çok yoruldum.
İçim gerçekten çok bunaldı. Gerçekten fikirlerinize çok ihtiyacım var. Ben bu kadına nasıl bir çözüm bulacağım?

Annenize çözüm bulamazsınız.Benzer şeyleri yaşamış biri olarak söylüyorum.Bazı aileler böyledir kendine kurban evlat yetiştirir.Para kazandığı an başına çökerler.Versen sen kendini idare edemezsin vermesen vicdan yaptırırlar ele güne rezil ederler.
 
Back
X