Nasıl çatır çatır hakkınızı savunuyorsunuz?

Evet. Babam sayesinde. Konuşmak, oyun oynamak, arkadaş edinmek kızmak için bahaneydi.
Kesinlikle doğru. Çocukken gördüğümüz baskılardan sonra çekingen oluyoruz. Hele bir yalnız yaşamaya çalışın mücadele verin o zaman insan içindeki savaşçıyı keşfediyor.
Ben şehir dışında yaşayarak kırdım bunu tek yaşayarak. İnsana çok şey katıyor. İş hayatı da keza öyle. Kimseye karışmasanız bile gıcık tipler kuyunuzu kazmaya çalışıyor. Bir şekilde aslana dönüşüyorsunuz ve savaşmaya başlıyorsunuz.
 
Böyle şeyler ya aileden gelir yapışır yada yaşayarak elde elde edersin o duyguyu. Benim babam ve erkek kardeşim çok sessizler vur enseye al ekmeği tipler mesela. Kim ne derse desin kızda bile susup yoluna devam ederler. Ama annem o annem var ya biri kırılacak darilacak kusecek hayatta umrunda olmaz söyler lafını bakar önüne. Bende çocukken öyleydim hep aksi biri. Snra evlendim bı sessizlesir gibi oldum baktım eziliyorum yok sayiliyorum ufak bir cinnet oh mis sonra şöyle lafı geç ben uzulecegime onlar üzülsün diye bakıyorum olaya
 
Başkaları için kendimi üzsem yıpratsam ezilsem kendimi ve çocuklarıma enerjim kalmaz. Hep kendime bunu hatırlatırım. Düzeltebileceğim birşeyse konuşurum zaman harcarım yoksa hayatımdan çıkartırım. Ben üzüleceğime kim üzülüyorsa üzülsün. Kişinin sınırlarını çizmesi gerek.
 
Mizaçla alakalı ama öğrenilebilir. Öncelikle evde kendi kendinize duygu kontrolü üzerinde çalışın. Ağlamak istediğiniz durumlarda içinizden ona kadar sayıp kendinize yalnız kaldığınızda ağlama izni vereceğinizi söyleyin ve gözyaşlarınızı kontrol edin.

Birine karşı hakkınızı savunmanız gerekirse sizinle aynı görünen birinin, bir ikizinizin olduğunu hayal edin. Ne dese siz kendinizi iyi ve sınırları ihlal edilmemiş hissedersiniz? Bu cümleleri kafanızda tasarlayın ve o ikizi canlandırın. Rol yapıyormuş gibi. İnanın insan kendine güveniyor-muş gibi, çok atılgan-mış gibi yapınca ve karşısındakiler onu öyle görmeye başlayınca kendi de inanıyor. Böylece bu durum rol olmaktan çıkıp gerçeğe dönüşüyor.
 
Bunun adı güç değil ki.
Adı üstünde ‘hak’.
Benim hakkım bu ve kendimi bile ifade edemiyorsam boşuna yaşıyorumdur diye düşünüyorum.
Hayatınızda belirli sınırlarınız olursa kolaylıkla yapabilirsiniz.
 
Susmak sanki benim görevimmiş gibi hissediyorum ama dün fark ettim ben artık boğuluyorum susarken, sessiz sessiz ağlarken boğuluyorum.
Sizin tek sorununuz hakkınızı savunamamak değil, evliliğiniz de yolunda gitmiyormuş, ki galiba bu konuyu açma amacınız eşinize karşı kendinizi savunabilmeyi öğrenmek.

Açtığınız konuların içeriklerine göz gezdirdim biraz, eğer sağlıklı bir iletişiminiz olsaydı zaten kendinizi savunmanız diye bir şeye gerek kalmazdı, sizi ve ailenizi aşağılayan, küçük gören bir eşiniz olduğunu anlatmışsınız konularınızda.
Sözlerinizin hükmünün olmadığı, kayınvalideniz bile sözlerine daha fazla itibar edildiği bir evliliğiniz varmış, lohusalığınızda sizi bebeğinizle yalnız bırakıp annesinin yazlığına bir ay tatile giden bir eşe kendinizi savunsanız dahi bir şey fark edeceğini sanmıyorum çünkü acı bir gerçek ama özür dilerim yazmak zorundayım sizi sevmeyen biriyle evlisiniz, bunun çözümü de kendinizi savunmaktan ziyade bundan sonrası için hayatınızla ilgili kararlar alıp uygulamaktan geçiyor, resti çekeceksiniz.
 
Son düzenleme:
Öncelikle sizi hakkınızı savunma ve cevap verme konusunda durduran şey ne onu tespit edin. Bazıları vardır, başkalarının kendileri hakkındaki düşüncelerine çok önem verirler. Çok korkarlar aman birisi benim hakkımda kötü düşünecek, beni sevmeyecek diye. Herkesle iyi olmak ve herkesin onu sevmesini beklerler. Bu gibi insanlar kendi değerlilik miktarlarını , başkalarının onlara olan sevgisi ile ölçerler. Yani beni sevmezlerse ben çok değersizim diye düşünürler. Kayınvalideye iyi davrandım neden beni çok sevmiyor? görümceme çok aşırı iyi davrandım neden beni çok sevmiyor? Kocamın dayağına öfkesine, sövmesine katlandim , neden beni çok çok sevmedi de başka kadına gitti??
İnsan önce kendine değer vermeli , bu değer başkalarının size sevgisi veya ilgisi ile ölçülemez. Siz sürekli eziklenir, susarsaniz insanlar bu davranışın sizin kişiliğiniz olduğunu düşünürler.
Bir de tabi iletişimde kullandığınız kelimelere dikkat etmek lazım. Örneğin sürekli özür dileyen siz mi oluyorsunuz, davraşlarınızın sürekli yanlış anlaşılacak korkusu ile mi yaşıyorsunuz, karşı taraf kırılır diye icinize mi atiyorsunuz, bir davranışınız karşı tarafın hoşuna gitmeyince hemen pişman olup kelkenleri suya mi indiriyorsunuz.... Eğer doğruysa tebrikler .... Semer vuran çok olacak
 
Susmak sanki benim görevimmiş gibi hissediyorum ama dün fark ettim ben artık boğuluyorum susarken, sessiz sessiz ağlarken boğuluyorum.
Susmak değil o dediğiniz , eşinizin sizi ezmesine , küçük düşürmesine , onemsememesine ve değer vermemesine izin vermek . Çünkü çok korkuyorsunuz aman evliliğim biter diye. Aslında siz evlilik kurumu üzerinden kendinize değer biciyorsunuz.yani bosanirsam değersizim , çünkü evlilik benim hayatımdaki tek başarı , eğer bu konuda başarısız olursam insanlar bana değer vermez. Size bir sürprizim var zaten değer vermiyorlar. ...
 
Evet son yazdıklarınız tamamen beni anlatıyor. Yorumunuz için teşekkür ederim. Yazdıklarınızı deneyeceğim.
 
Evliliğim bitmek üzere zaten ve inanın bu beni çok mutlu ediyor. Kurtulacağım diye seviniyorum.
 
D didem3856 eşinizi aldiniz eve herhalde.

Eğer öyleyse alacak bir hak bırakmamışsınız kendinize.
Yok hayır. Konuşmuyorum. Boşanmak istediğimi söyledim. Kabullenemediği hala. Konuşalım ortak yol bulamazsak ayrılalım dedi. Perşembe günü avukat işe randevum var. Yolumuz bu kadarmış.
 
Bıyık büküle büküle kaytan insan ...... şeytan olur derler.O kadar hakkını savunamayan insanları takan hassas biriydim ki sonra cazgır kafadan sakat bir aileye düştüm cingeneye dönmüştüm şu an hemen herkes çekinir laf söylerken iki kere düşünürler yeterince hirpalaninca dişleriniz cikiyor
 
Biz böyle değildik yaşarken olduk , bu kötü kaderi sonradan bulduk , aldana aldana ömürden olduk , bizi dogdugumuza pişman ettiler ....
 
ben küçücük çocukken de hakkımın yendiğini düşünüyorsam sonuna kadar didişirdim. sanırım haksızlığa tepki doğuştan var bende. sadece kendime değil oyun oynadığım bir arkadaşıma yapılsa onun için de uğraşırdım çocuk aklımla.
annemin karnından sol yumruğum hava "haksızlığa son" diye fırlamış olabilirim.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…