- 11 Aralık 2018
- 36.953
- 227.779
-
- Konu Sahibi mutemadiyenuzgun
- #1.141
Siyasetçi yakının varsa ya da millet vekili falan olursan neden olmasınTürkiye’de yaşayanların kaderi mi yani? Türk insanının genetiği bu şekilde falan mı? Pekala hem devlete atanayım hem çok maaş alayım denilebilir
bende çok isterdimTürkiye’de yaşayanların kaderi mi yani? Türk insanının genetiği bu şekilde falan mı? Pekala hem devlete atanayım hem çok maaş alayım denilebilir
Ben onlar için de geçerli diye biliyorum , çünkü ben kalp için bi Prof hocaya muayene olmam gerekiyordu önceden üniversitedeymiş , fakat sonradan oradan ayrılıp muayenehane açmış hastaları oraya yönlendiriyorlardı özele geçti burdan ilişiği kesildi diye yanıt aldımÖğretim üyeleri için geçerli değil galiba o değil mi? Birçok prof var çünkü hem tıp fakültesinde hem özel hastanede çalışan.
Ay olur mu kim koltuk takımını yarıştıracak. Aldıkları evin storunu kim konuşacak. Bu ay ne kadar ekonomi yaptıklarını kaç gr altın aldıklarını, yeni değiştirdikleri arabayı en uygun fiyata BİZ aldıkları kim konuşacak. 1,5 yıldır çatladı tayfa öğretmenler odasının dili olsana konuşsa.Bu öğretmenlik bu kadar zorsa bırakın abi mesleği. O kadar yoruluyorsanız bırakın yorulmayacağınız bir iş yapın.
Eskiden serbestti ama birkaç yıldır yasakBen onlar için de geçerli diye biliyorum , çünkü ben kalp için bi Prof hocaya muayene olmam gerekiyordu önceden üniversitedeymiş , fakat sonradan oradan ayrılıp muayenehane açmış hastaları oraya yönlendiriyorlardı özele geçti burdan ilişiği kesildi diye yanıt aldım
Evet önceden serbesttiEskiden serbestti ama birkaç yıldır yasak
Sanırım değil ya da farklı uygulamalar var. Düzenli gittiğim prof özel muayenehanede muayene edip tahlillerim için üniversiteye gönderiyor son 6-7 senedir.Eskiden serbestti ama birkaç yıldır yasak
Belki şartları vardır. Biz de ameliyat için özel hastanede bir profa gitmiştik, burda olursanız çok pahalı olur üniversitede de çalışıyorum aynı zamanda oraya gelin orda yapalım demişti. Neyse konu dışı oldu baya, teşekkürlerBen onlar için de geçerli diye biliyorum , çünkü ben kalp için bi Prof hocaya muayene olmam gerekiyordu önceden üniversitedeymiş , fakat sonradan oradan ayrılıp muayenehane açmış hastaları oraya yönlendiriyorlardı özele geçti burdan ilişiği kesildi diye yanıt aldım
Yazmayı unuttum, öğle arasında yemekhaneden aldığım bir dilim ekmeği bahçede yiyebildim. Çünkü bahçedeki çocukların başında durmam gerekiyordu. Yemek yiyecek zamanım bile yoktu çok Şükür (!)Öğretmenim, size dünümü anlatayım.
Sabah 7'ye gelirken uyandım, kızım hastaydı onu giyidirip, biraz karnını doyurup ilaçlarını verdim. Hasta kızımı eşimin teyzesine emanet edip okula gittim. 8'den önce okuldaydım. 8.30'a kadar servis karşıladım. Her gün uyarmamıza rağmen maske takmadan gelen öğrencileri tek tek uyardım tekrardan. Ama bugün gene maskesiz geldiler maalesef. Okulda hiç işi olmadığı halde okula girmek için direnen velilerle sinir harbi yaşadık. Okula alamayız dediğimiz halde okula girmek için direndiler.
Servis karşılama bittiğinde dersim başlamıştı. Koştur koştur derse gittim. Yoklama alırken 2-3 dk. oturdum. Sonra ders anlatmaya başladım. 40 dk boyunca ya tahtada yazı yazıyordum, ya da yazdıklarım deftere yazılıyor mu diye sınıfta geziyordum. Teneffüste oturamadan bahçeye indim. Bahçede sürekli maske çıkaran, birbirine yapışık gezen çocukları uyardım. Arkamı döndüğüm anda gene ya maskeler çıktı, ya birbirlerine yapıştılar. Kavga edenleri ayırdım, çocukların her şikayetine koşturdum. Zil çaldı, içeri girdiler. Koştur koştur gene dersime gittim. Gene 2-3 dk sadece defter doldurmak için oturabildim. 7 ders saati aynı döngü içindeydim.
Öğle arasında çocukları düzgün ve düzenli bir şekilde yemekhaneye aldım. Bahçeye çıktım, oradaki öğrencilere göz kulak olmak için. Gene 40 dk boyunca maske,mesafe,kavga mücadelesi verdim.
Okul çıkışı çocukları servislerine bindirdim, oturuyorlar mı diye kontrol ettim, serviste maskesini çıkaranlarla cebelleştim. İki servis yapmamak için çocukları tek serviste tıklım tıklım götürmek isteyen servis şoförüyle tartıştım. Çocuklar binip gitti. Bütün okulu dolaşıp açık klima vs. kontrolü yaptım. Hiç dinlenmeden 3.30 gibi okuldan çıkabildim.
Şimdi dışarıdan bir komşum kesin "ne yaptı ki, yarım günde eve geldi, bir derse girdi çıktı" demiştir kesin evinde yattığı yerden gündüz kuşağı programını izlerken.
Derste sorun çıkarıp düzen bozan öğrencilerden bahsetmedim bile.
Evet evet yarım gün çalışıp eve geliyorum.
Ha evde de toplantı tutanaklarımı ve ders planlarımı hazırladım.
Akşam ayaklarım sızlıyordu, migren atağım geldi. 2 ağrı kesici içtim, ona rağmen 2 saat kıvrandıktan sonra ağlaya ağlaya uyudum. Çocuğumun ödevini bile kontrol edemedim.
Evet evet tatilim çoktu değil mi? Hımmm şükretmeliyim. Şükrede şükrede bu hale geldik ama şükretmeliyim!
cotard yazdiklarin cok dogru, sevdigim de bir uyesin. ama simdi herkes gelip tek tek is yerinde ne yaptigini mi yazsin?Öğretmenim, size dünümü anlatayım.
Sabah 7'ye gelirken uyandım, kızım hastaydı onu giyidirip, biraz karnını doyurup ilaçlarını verdim. Hasta kızımı eşimin teyzesine emanet edip okula gittim. 8'den önce okuldaydım. 8.30'a kadar servis karşıladım. Her gün uyarmamıza rağmen maske takmadan gelen öğrencileri tek tek uyardım tekrardan. Ama bugün gene maskesiz geldiler maalesef. Okulda hiç işi olmadığı halde okula girmek için direnen velilerle sinir harbi yaşadık. Okula alamayız dediğimiz halde okula girmek için direndiler.
Servis karşılama bittiğinde dersim başlamıştı. Koştur koştur derse gittim. Yoklama alırken 2-3 dk. oturdum. Sonra ders anlatmaya başladım. 40 dk boyunca ya tahtada yazı yazıyordum, ya da yazdıklarım deftere yazılıyor mu diye sınıfta geziyordum. Teneffüste oturamadan bahçeye indim. Bahçede sürekli maske çıkaran, birbirine yapışık gezen çocukları uyardım. Arkamı döndüğüm anda gene ya maskeler çıktı, ya birbirlerine yapıştılar. Kavga edenleri ayırdım, çocukların her şikayetine koşturdum. Zil çaldı, içeri girdiler. Koştur koştur gene dersime gittim. Gene 2-3 dk sadece defter doldurmak için oturabildim. 7 ders saati aynı döngü içindeydim.
Öğle arasında çocukları düzgün ve düzenli bir şekilde yemekhaneye aldım. Bahçeye çıktım, oradaki öğrencilere göz kulak olmak için. Gene 40 dk boyunca maske,mesafe,kavga mücadelesi verdim.
Okul çıkışı çocukları servislerine bindirdim, oturuyorlar mı diye kontrol ettim, serviste maskesini çıkaranlarla cebelleştim. İki servis yapmamak için çocukları tek serviste tıklım tıklım götürmek isteyen servis şoförüyle tartıştım. Çocuklar binip gitti. Bütün okulu dolaşıp açık klima vs. kontrolü yaptım. Hiç dinlenmeden 3.30 gibi okuldan çıkabildim.
Şimdi dışarıdan bir komşum kesin "ne yaptı ki, yarım günde eve geldi, bir derse girdi çıktı" demiştir kesin evinde yattığı yerden gündüz kuşağı programını izlerken.
Derste sorun çıkarıp düzen bozan öğrencilerden bahsetmedim bile.
Evet evet yarım gün çalışıp eve geliyorum.
Ha evde de toplantı tutanaklarımı ve ders planlarımı hazırladım.
Akşam ayaklarım sızlıyordu, migren atağım geldi. 2 ağrı kesici içtim, ona rağmen 2 saat kıvrandıktan sonra ağlaya ağlaya uyudum. Çocuğumun ödevini bile kontrol edemedim.
Evet evet tatilim çoktu değil mi? Hımmm şükretmeliyim. Şükrede şükrede bu hale geldik ama şükretmeliyim!
Evet dediğiniz gibi belki belirli bir şartları vardır ben de teşekkür ederim iyi günlerBelki şartları vardır. Biz de ameliyat için özel hastanede bir profa gitmiştik, burda olursanız çok pahalı olur üniversitede de çalışıyorum aynı zamanda oraya gelin orda yapalım demişti. Neyse konu dışı oldu baya, teşekkürler
Öğretmen değilim inşallah bir gün atanırım ama öncelikle şükür . Şükretmedikçe geçinemediğini düşünüp mutsuz olabilirsin. Asgari ücretle millet nasıl geçiniyorsa öğretmen maaşıyla da pekala geçim olurÖğretmenlere sormak istiyorum nasıl geçiniyorlar. Bir tatile gitmeye niyetlendik sadece yol parasi bir kisi250 lira. Öğretmenevinde kesinlikle yer yok. Otellere bakamadım bile o kadar pahalı. Tatil yapmak istesek ancak her odasında başkasının kaldığı pislik içindeki pansiyonlarda kalıp yapabileceğiz sanırım. Küçümsemek için söylemiyorum ama lise terk bir tanıdığımiz var müteahhit benden ayda 7 8 bin kazanıyor. Boşuna mı okudum diyorum bazen şimdi yazın alacağım maaş zam gelirse 5 bin olur herhalde ne çocuğu ozel bir krese vermeme yetiyoe ne de tatile ancak karnımizi doyuruyoruz öğretmenim ve bunları yapabiliyorum diyenleri merak ediyorum nasıl yapıyor
Ya o kadar güzel yazmışsınız ki anlatacak tek bir şey bile kalmamış teşekkür ederim kendi adımacotard yazdiklarin cok dogru, sevdigim de bir uyesin. ama simdi herkes gelip tek tek is yerinde ne yaptigini mi yazsin?
bak sen yorulmussun ama tatilin var, gorece iyi de bir maas aliyorsun ulkenin geri kalanina gore. bir de gelsin mesela asgari ucretli fabrika iscisi yazsin gun icinde ne yaptigini, ayin sonunu getiremedigini vs. bu boyle bir dongu maalesef. herkesten daha iyi sartta olani da daha kotu sartta olani da var.
konu zaten buradan basladi. kimse ogretmenler hic yorulmuyor, yatiyorlar demedi ama “en cok biz yoruluyoruz” demek hic dogru degil. ulkede belli bir kesim haric yorulmadan para kazanan var mi?
bak mesela babam 72 yasinda, bu sabah saat 5te ameliyata girdi. henuz de cikmadi hic konusmadik. cikinca arar normalde. tatil yok. gitse bile yarida kesilip doner genelde.
anlatmaya calistigimiz sey su, ulkede hic kimse emeginin karsiligini kolay kolay alamiyor. herkes cok yoruluyor, herkes cok rahat yasamak istiyor ama yok yani. bu carkin icinde ogretmenler nerede bir ö harfi gorseler hemen “biz biz biz en cok biz yorulduk” dedikleri icin belki de dikkat cekiyorlar. isin niteliginin yogun olmasi niceliginin az oldugu gercegini degistirmiyor ki. calisma saatiniz az diger insanlara gore, dolu ve yorucu geciyor olabilir ama az. tatiliniz de diger insanlara gore cok. bak neden cok demiyorum veya az olsun demiyorum. ama cok iste. belki siz bu tatilin, maasin vs isinizin karsiliginda yetersiz kaldigini dusunuyorsunuz ama bu zaten ulke insaninin genel sorunu. insani sartlarda yasayan bir toplum degiliz biz.
çalışan bütün insanların rutini buÖğretmenim, size dünümü anlatayım.
Sabah 7'ye gelirken uyandım, kızım hastaydı onu giyidirip, biraz karnını doyurup ilaçlarını verdim. Hasta kızımı eşimin teyzesine emanet edip okula gittim. 8'den önce okuldaydım. 8.30'a kadar servis karşıladım. Her gün uyarmamıza rağmen maske takmadan gelen öğrencileri tek tek uyardım tekrardan. Ama bugün gene maskesiz geldiler maalesef. Okulda hiç işi olmadığı halde okula girmek için direnen velilerle sinir harbi yaşadık. Okula alamayız dediğimiz halde okula girmek için direndiler.
Servis karşılama bittiğinde dersim başlamıştı. Koştur koştur derse gittim. Yoklama alırken 2-3 dk. oturdum. Sonra ders anlatmaya başladım. 40 dk boyunca ya tahtada yazı yazıyordum, ya da yazdıklarım deftere yazılıyor mu diye sınıfta geziyordum. Teneffüste oturamadan bahçeye indim. Bahçede sürekli maske çıkaran, birbirine yapışık gezen çocukları uyardım. Arkamı döndüğüm anda gene ya maskeler çıktı, ya birbirlerine yapıştılar. Kavga edenleri ayırdım, çocukların her şikayetine koşturdum. Zil çaldı, içeri girdiler. Koştur koştur gene dersime gittim. Gene 2-3 dk sadece defter doldurmak için oturabildim. 7 ders saati aynı döngü içindeydim.
Öğle arasında çocukları düzgün ve düzenli bir şekilde yemekhaneye aldım. Bahçeye çıktım, oradaki öğrencilere göz kulak olmak için. Gene 40 dk boyunca maske,mesafe,kavga mücadelesi verdim.
Okul çıkışı çocukları servislerine bindirdim, oturuyorlar mı diye kontrol ettim, serviste maskesini çıkaranlarla cebelleştim. İki servis yapmamak için çocukları tek serviste tıklım tıklım götürmek isteyen servis şoförüyle tartıştım. Çocuklar binip gitti. Bütün okulu dolaşıp açık klima vs. kontrolü yaptım. Hiç dinlenmeden 3.30 gibi okuldan çıkabildim.
Şimdi dışarıdan bir komşum kesin "ne yaptı ki, yarım günde eve geldi, bir derse girdi çıktı" demiştir kesin evinde yattığı yerden gündüz kuşağı programını izlerken.
Derste sorun çıkarıp düzen bozan öğrencilerden bahsetmedim bile.
Evet evet yarım gün çalışıp eve geliyorum.
Ha evde de toplantı tutanaklarımı ve ders planlarımı hazırladım.
Akşam ayaklarım sızlıyordu, migren atağım geldi. 2 ağrı kesici içtim, ona rağmen 2 saat kıvrandıktan sonra ağlaya ağlaya uyudum. Çocuğumun ödevini bile kontrol edemedim.
Evet evet tatilim çoktu değil mi? Hımmm şükretmeliyim. Şükrede şükrede bu hale geldik ama şükretmeliyim!
Ve o işçi o saatler arasında tuvalete bile izinle gidiyor yerine başkasını koyuyor o parça eksik olmasın diye koştur koştur tuvalete gidiyor, En azından Öğretmenlikte 40 dakikada 1 rahat rahat tuvaletine gidiyorsun yani Artık günlük çalışma saati değil 8 saat en az 10 saat hatta 12 saat olan yerler bile gördüm yani. Şimdi gene aynı yere dönecek konu, o zaman onlarda okusaymış denecek ama orada çalışan işçilerinde çoğu okumuş kişi zaten, biz de bunu anlatmaya çalışıyoruzçalışan bütün insanların rutini bu
Sadece size özgü bir şey değil ki
forevermorrenk gibi haftada 63 saat çalışıp , hiç senelik izin kullanmayan işçi ne yapsın ?
Sizin şartlarınız da çok çok çok iyi demiyorum ama en azından bir kadın olarak gündüz 3.30 da bile işten çıkıyor olmak büyük lüks insanlar bundan bile şikayetçi olmanıza tepki gösteriyor.
Gündüz 3 de çıkılan iş yok en erken 18 artık çıkış saatleri iş olsa da olmasa da hiç iş yoksa bile o saatleri doldurmaya mecbur işçi.
Öğretmenim, size dünümü anlatayım.
Sabah 7'ye gelirken uyandım, kızım hastaydı onu giyidirip, biraz karnını doyurup ilaçlarını verdim. Hasta kızımı eşimin teyzesine emanet edip okula gittim. 8'den önce okuldaydım. 8.30'a kadar servis karşıladım. Her gün uyarmamıza rağmen maske takmadan gelen öğrencileri tek tek uyardım tekrardan. Ama bugün gene maskesiz geldiler maalesef. Okulda hiç işi olmadığı halde okula girmek için direnen velilerle sinir harbi yaşadık. Okula alamayız dediğimiz halde okula girmek için direndiler.
Servis karşılama bittiğinde dersim başlamıştı. Koştur koştur derse gittim. Yoklama alırken 2-3 dk. oturdum. Sonra ders anlatmaya başladım. 40 dk boyunca ya tahtada yazı yazıyordum, ya da yazdıklarım deftere yazılıyor mu diye sınıfta geziyordum. Teneffüste oturamadan bahçeye indim. Bahçede sürekli maske çıkaran, birbirine yapışık gezen çocukları uyardım. Arkamı döndüğüm anda gene ya maskeler çıktı, ya birbirlerine yapıştılar. Kavga edenleri ayırdım, çocukların her şikayetine koşturdum. Zil çaldı, içeri girdiler. Koştur koştur gene dersime gittim. Gene 2-3 dk sadece defter doldurmak için oturabildim. 7 ders saati aynı döngü içindeydim.
Öğle arasında çocukları düzgün ve düzenli bir şekilde yemekhaneye aldım. Bahçeye çıktım, oradaki öğrencilere göz kulak olmak için. Gene 40 dk boyunca maske,mesafe,kavga mücadelesi verdim.
Okul çıkışı çocukları servislerine bindirdim, oturuyorlar mı diye kontrol ettim, serviste maskesini çıkaranlarla cebelleştim. İki servis yapmamak için çocukları tek serviste tıklım tıklım götürmek isteyen servis şoförüyle tartıştım. Çocuklar binip gitti. Bütün okulu dolaşıp açık klima vs. kontrolü yaptım. Hiç dinlenmeden 3.30 gibi okuldan çıkabildim.
Şimdi dışarıdan bir komşum kesin "ne yaptı ki, yarım günde eve geldi, bir derse girdi çıktı" demiştir kesin evinde yattığı yerden gündüz kuşağı programını izlerken.
Derste sorun çıkarıp düzen bozan öğrencilerden bahsetmedim bile.
Evet evet yarım gün çalışıp eve geliyorum.
Ha evde de toplantı tutanaklarımı ve ders planlarımı hazırladım.
Akşam ayaklarım sızlıyordu, migren atağım geldi. 2 ağrı kesici içtim, ona rağmen 2 saat kıvrandıktan sonra ağlaya ağlaya uyudum. Çocuğumun ödevini bile kontrol edemedim.
Evet evet tatilim çoktu değil mi? Hımmm şükretmeliyim. Şükrede şükrede bu hale geldik ama şükretmeliyim!
evetVe o işçi o saatler arasında tuvalete bile izinle gidiyor yerine başkasını koyuyor o parça eksik olmasın diye koştur koştur tuvalete gidiyor, En azından Öğretmenlikte 40 dakikada 1 rahat rahat tuvaletine gidiyorsun yani Artık günlük çalışma saati değil 8 saat en az 10 saat hatta 12 saat olan yerler bile gördüm yani. Şimdi gene aynı yere dönecek konu, o zaman onlarda okusaymış denecek ama orada çalışan işçilerinde çoğu okumuş kişi zaten, biz de bunu anlatmaya çalışıyoruz