Değer verdikçe değersizleşiyoruz sanırım. Bende öyle oldu. Bana tapan diz çöken bir adamdan bir canavar yarattım. Kendi yarattığım insanı tanıyamaz olmuştum. Adamda ego tavan yaptı. Hep fedakarlık yapan her şeyi ona endeksleyen kendimi onun yüzünden zor duruma düşüren ben oldum. Bak o senin istemediğin şeyleri yapıyor. Hele düşmanınla arkadaş olması şerefsizlik. Bunu bende bekliyorum. Benimki de o kadar şerefsizlik yaptıki facebookunda ve akrabalarının sayfalarında elbet daha da kötülerini göreceğim. Bir arkadaş sevgiliden ayrılmakda neymiş. Evlat acısı vs. Demiş. Ben ona kızmıyorum. Aslında dediği doğru. Bize değer verilse sevse zaten yokluğumuza dayanmazlardı. Ben 5 yılda hiç bir şeyi gurur yapmadım aradım sordum. Ya bir defa arasan geberir misin. Demem o dur ki değmiyor üzüntüye. Ama işte keşke sevgiliden ayrılmak neymiş diyen arkadaşımız gibi düşünebilsek. Bu iğrenç adamlara üzülmek büyük hata. Valla bu hale ben getirdim bu adamı. Kendini bir halt sandı. Devamlı araya araya olacağı buydu. Ama şimdi eşşekten düşmüşe dönen o oldu. Çünkü ben bıraktım.
Birtanesi sen de ona gününü göster. Üzüldüğünü anlamasın. Eviniz yakın deemişsim. Onu görüyor musun ?
kesinlikle öyle.
değer verdim o da iyi olsun istedim. onu da yükselteyim istedim bu arada ben alçalmışım toplumun gözünde farkında değilim.
etraftakiler pohpohladıkça benim yanımda o zayıf kaldıkça bana kinlendi. etraftan kadınların talebi arttıkça ben ona yavşamadıkça kendini bir şey sandı.
hayatı benim yüzümden yaşayamadığını sanıyor, biz artık iki sevgili değil anne-çocuk olmuşuz. benim istemediklerimi yaparak isyan bayrağı çekiyor, bana gösteriyor dolaylı olarak ki kızayım tepki vereyim.
yoksa düşmanımla arkadaş olduğunu nerden bileceğim? arkadaşlarımın göreceğini söyleyeceğini biliyordu
yoksa kedi aldığını nerden bileceğim whatsappa koymasa.
benim tepkimi çekmeye çalıştıkça tepkisiz kalacağım. belki yazıyorumdur denk geliyordur bana inat yapmıyordur bile bilemem. her halükarda bir tepki vermemem gerekir yani sonucum değişmiyor.
evimiz yakın ama o doğu hizmetinde. evini kapatmamıştı arabası da duruyor (benim kendi arabam var aslıdna) anahtarları bende duruyordu onun evinde çalışıyordum kalıyordum falan benim evimde huzur olmadığından.
bana ben yokken bende çalışırsın benim kartımla dışardan yemek söylersin kamp gibi yaparsın demişti. 2 ay anca tuttu bu sözünü ki kart vermişti elime hiç kullanmadım.
ona en iyi sınavı kazanarak göstereceğim. hedefim olan üniversitede istediğim bölümü kazanacağım. o zaman çatlayacak. ortadan ikiye. ve o istemediği okula uzman olarak seve seve gelmek zorunda kalacak sırf beni görmek için.
tıpkı ben öğrenciyken beni görmek için poposunu sıkıp benim okulumda bölüm kazandığı gibi. yine sıka sıka gelecek.
sıkıntı şu ki ben kendimi çok salmışım. ben yolumdan çok sapmışım çok saptırmışlar. kendime çok kızıyorum geçen yıllarıma..