ondan vaz mı geçmeliyim?

princessleia

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
26 Ağustos 2021
42
-3
36
25
Merhaba, arkadaşlar. Burada daha öncesinden yazılan mesajları okuyordum. Ancak, şu an ilk defa kendimle igili bir şey yazmaya cesaret edebiliyorum. 23 yaşındayım tazecik avukatım. Daha öncesinde hiç erkek arkadaşım olmadı ve şu an hoşlandığım birisi var.. Ama hareketleri çok dengesiz. Bazen diyorum o da benden hoşlanıyor. Bazen de diyorum kendimi kandırıyorum. Arkadaşlarım ümitsizliğe kapılmamam gerektiğini söylüyorlar ama ben içten içe beni arkadaşı olarak gördüğünü hissediyorum. Bilemiyorum.. Biz şimdi aynı iş yerinde çalışıyoruz ve aslında çok farklıyız. Yani biraz keko gibi de. Ama bence temiz kalpli bir insan. Daha öncesinden kesinlikle olmaz diyebileceğim tarzda bir insan için kalbimin bu kadar atması da ilk başta tuhaftı açıkçası. Ancak, ben bunu kendi içimde hallettim. Yani şu an çok sorun değil gibi de.. Bilemiyorum. Onu görünce kalbim hızlanıyor. Böyle yanaklarını felan mıncırasım da geliyor. Aslında çok ağırbaşlı birisi ve benim yanımda çocuksulaştığını şımardığını da hissediyorum. Bu ilk başta hoşuma da gidiyordu açıkçası. Neyse gelelim asıl mevzuya, benim canım sıkkın olduğunda canımın neden sıkkın felan olduğunu da sorguluyor. İş yerinde küçük olduğum için bana korumacı da davranıyor. Ancak bazen bana tabiri caizse askerlik arkadaşı gibi davranıyor. Kaç kez benim bir kız olduğumu ve benimle böyle konuşmaması gerektiğini söyledim ama ağzından yanlışıkla çıktığını felan söyledi. Bir de ben ilk başlarda kız arkadaşının olup olmadığı ile ilgili araştırma yapmayı bekleyip kendimi dizginlemeye çalıştım. Kız arkadaşı olduğunu ya da aklında birisinin olduğunu bildiğim bir insan için en başından kendimi dizginlerdim diye düşünüyorum. 14 şubat öncesi ofiste yemek yerken konuşuyorduk bir abla benim planlarım olup olmadığını sordu. Ben de o an böyle şeylere inanmadığımı söyledim. Sonra o abla benim hoşlandığım şahısa sordu. O da benim böyle şeylerle işim olmaz dedi. Veee benim orada içim ısındı arkadaşlar. O an kendim gibi düşündüm. Sonra ben o ve başka bir erkek iş arkadaşımızın fotoğrafını çektim. O da 'yok oğlum benim işim olmaz böyle şeylerle' dedi. Meğersem yalan söylemiş. Ben bu anlarda inanılmaz ümitlendim arkadaşlar. Bazen gözümün içine dik dik bakarak konuşurdu. Dedim o da bana boş değil. NE SAFMIŞIM! Geçen hafta işte canı sıkkındı. Bende neden canının sıkkın olduğunu sordum. Hatta biraz ısrarcı davrandım. Çünkü olmamasının oluyormuş gibi olmasından daha iyi olduğunu düşünüyorum. O da 2 ay önce ayrıldığı 4 yıllık kız arkadaşından bahsetti. Meğer ben onun her bir bakışına her bir sözüne anlam yüklerken onun bir kız arkadaşı varmış. Kız arkadaşından kötü bir şekilde bahsetti. Kız bunu aldatmış. Ancak ben içten içe soğuduğumu hissediyorum ondan şimdi. Bilmiyorum. Kafam allak bullak. İşte her gün de görüyorum. İşimi bıraksam onu da bilmiyorum. Bana biraz akıl verin
 
gözünüzde fazla büyütmeyin, ne diye işi bırakacaksınız onun yüzünden. adam size umut verecek bir şey de yapmamış ayrıca, siz bakışından sözünden anlam çıkarmışsınız, kendinize benzetip yakın bulmuşsunuz. neyse şimdi sevgilisi de olmadığına göre size karşı bir hissi varsa elbet zaman içinde bir şeyler olur. bekleyin bakalım.
 
işte bu kız arkadaşından bahsederken mesela sen benim kız arkadaşımsın. Ben bu hareketinden rahatsızlık duyduğumu söylesem sen yine bu hareketi yapar mısın dedi. Arada canım benim felan diyor. Bir de neden kız arkadaşı olduğunu sakladı. Ben en başından bilseydim kendime bunu yapmazdım..
 
Merhaba, arkadaşlar. Burada daha öncesinden yazılan mesajları okuyordum. Ancak, şu an ilk defa kendimle igili bir şey yazmaya cesaret edebiliyorum. 23 yaşındayım tazecik avukatım. Daha öncesinde hiç erkek arkadaşım olmadı ve şu an hoşlandığım birisi var.. Ama hareketleri çok dengesiz. Bazen diyorum o da benden hoşlanıyor. Bazen de diyorum kendimi kandırıyorum. Arkadaşlarım ümitsizliğe kapılmamam gerektiğini söylüyorlar ama ben içten içe beni arkadaşı olarak gördüğünü hissediyorum. Bilemiyorum.. Biz şimdi aynı iş yerinde çalışıyoruz ve aslında çok farklıyız. Yani biraz keko gibi de. Ama bence temiz kalpli bir insan. Daha öncesinden kesinlikle olmaz diyebileceğim tarzda bir insan için kalbimin bu kadar atması da ilk başta tuhaftı açıkçası. Ancak, ben bunu kendi içimde hallettim. Yani şu an çok sorun değil gibi de.. Bilemiyorum. Onu görünce kalbim hızlanıyor. Böyle yanaklarını felan mıncırasım da geliyor. Aslında çok ağırbaşlı birisi ve benim yanımda çocuksulaştığını şımardığını da hissediyorum. Bu ilk başta hoşuma da gidiyordu açıkçası. Neyse gelelim asıl mevzuya, benim canım sıkkın olduğunda canımın neden sıkkın felan olduğunu da sorguluyor. İş yerinde küçük olduğum için bana korumacı da davranıyor. Ancak bazen bana tabiri caizse askerlik arkadaşı gibi davranıyor. Kaç kez benim bir kız olduğumu ve benimle böyle konuşmaması gerektiğini söyledim ama ağzından yanlışıkla çıktığını felan söyledi. Bir de ben ilk başlarda kız arkadaşının olup olmadığı ile ilgili araştırma yapmayı bekleyip kendimi dizginlemeye çalıştım. Kız arkadaşı olduğunu ya da aklında birisinin olduğunu bildiğim bir insan için en başından kendimi dizginlerdim diye düşünüyorum. 14 şubat öncesi ofiste yemek yerken konuşuyorduk bir abla benim planlarım olup olmadığını sordu. Ben de o an böyle şeylere inanmadığımı söyledim. Sonra o abla benim hoşlandığım şahısa sordu. O da benim böyle şeylerle işim olmaz dedi. Veee benim orada içim ısındı arkadaşlar. O an kendim gibi düşündüm. Sonra ben o ve başka bir erkek iş arkadaşımızın fotoğrafını çektim. O da 'yok oğlum benim işim olmaz böyle şeylerle' dedi. Meğersem yalan söylemiş. Ben bu anlarda inanılmaz ümitlendim arkadaşlar. Bazen gözümün içine dik dik bakarak konuşurdu. Dedim o da bana boş değil. NE SAFMIŞIM! Geçen hafta işte canı sıkkındı. Bende neden canının sıkkın olduğunu sordum. Hatta biraz ısrarcı davrandım. Çünkü olmamasının oluyormuş gibi olmasından daha iyi olduğunu düşünüyorum. O da 2 ay önce ayrıldığı 4 yıllık kız arkadaşından bahsetti. Meğer ben onun her bir bakışına her bir sözüne anlam yüklerken onun bir kız arkadaşı varmış. Kız arkadaşından kötü bir şekilde bahsetti. Kız bunu aldatmış. Ancak ben içten içe soğuduğumu hissediyorum ondan şimdi. Bilmiyorum. Kafam allak bullak. İşte her gün de görüyorum. İşimi bıraksam onu da bilmiyorum. Bana biraz akıl verin

işte bu kız arkadaşından bahsederken mesela sen benim kız arkadaşımsın. Ben bu hareketinden rahatsızlık duyduğumu söylesem sen yine bu hareketi yapar mısın dedi. Arada canım benim felan diyor. Bir de neden kız arkadaşı olduğunu sakladı. Ben en başından bilseydim kendime bunu yapmazdım..

ya şimdi böyle keko diyince de haksızlık etmeyeyim de. Camdaki kız hayri gibi

işte her gün gördüğün bir insandan vazgeçmek çok zor. Kendisi yüzsüz yüzsüz odama gelir yine o şımarık hareketlerini yapar her gün..

Adam arkadaşça davranmış , siz kendi kendinize gelin güvey olmuşsunuz.

Yakın arkadaşlar , bazen destek olmaya çalışırken boş ümitlere kapılmanıza da yol açabilirler. Artık ortaöğretim yıllarında değilsiniz. "Kızlar bana baktı , acaba hoşlanıyor mu benden" sohbetleri belli bir yaştan sonra kişiye zarar verir.

Adamın bir kız arkadaşı olduğunu yakın arkadaşları biliyordur. Kimse özel hayatını , iş hayatındaki insanlarla paylaşmak zorunda değil. Genelde iş hayatında : nişan gibi resmiyete dönük veya evlilik gibi resmi durumlar paylaşılır.

Gerçek hayattaki insanları dizi karakterlerine benzetip sahte bir hoşlanma yaşıyor dahi olabilirsiniz.

Adam hiçbir şey yapmamış. "Yüzsüz yüzsüz odama gelir" ne demek ?

İşyerinden beklentiniz çalışmak ve işinizde ilerlemek değil de erkek arkadaş edinmek mi ?
 
Merhaba, arkadaşlar. Burada daha öncesinden yazılan mesajları okuyordum. Ancak, şu an ilk defa kendimle igili bir şey yazmaya cesaret edebiliyorum. 23 yaşındayım tazecik avukatım. Daha öncesinde hiç erkek arkadaşım olmadı ve şu an hoşlandığım birisi var.. Ama hareketleri çok dengesiz. Bazen diyorum o da benden hoşlanıyor. Bazen de diyorum kendimi kandırıyorum. Arkadaşlarım ümitsizliğe kapılmamam gerektiğini söylüyorlar ama ben içten içe beni arkadaşı olarak gördüğünü hissediyorum. Bilemiyorum.. Biz şimdi aynı iş yerinde çalışıyoruz ve aslında çok farklıyız. Yani biraz keko gibi de. Ama bence temiz kalpli bir insan. Daha öncesinden kesinlikle olmaz diyebileceğim tarzda bir insan için kalbimin bu kadar atması da ilk başta tuhaftı açıkçası. Ancak, ben bunu kendi içimde hallettim. Yani şu an çok sorun değil gibi de.. Bilemiyorum. Onu görünce kalbim hızlanıyor. Böyle yanaklarını felan mıncırasım da geliyor. Aslında çok ağırbaşlı birisi ve benim yanımda çocuksulaştığını şımardığını da hissediyorum. Bu ilk başta hoşuma da gidiyordu açıkçası. Neyse gelelim asıl mevzuya, benim canım sıkkın olduğunda canımın neden sıkkın felan olduğunu da sorguluyor. İş yerinde küçük olduğum için bana korumacı da davranıyor. Ancak bazen bana tabiri caizse askerlik arkadaşı gibi davranıyor. Kaç kez benim bir kız olduğumu ve benimle böyle konuşmaması gerektiğini söyledim ama ağzından yanlışıkla çıktığını felan söyledi. Bir de ben ilk başlarda kız arkadaşının olup olmadığı ile ilgili araştırma yapmayı bekleyip kendimi dizginlemeye çalıştım. Kız arkadaşı olduğunu ya da aklında birisinin olduğunu bildiğim bir insan için en başından kendimi dizginlerdim diye düşünüyorum. 14 şubat öncesi ofiste yemek yerken konuşuyorduk bir abla benim planlarım olup olmadığını sordu. Ben de o an böyle şeylere inanmadığımı söyledim. Sonra o abla benim hoşlandığım şahısa sordu. O da benim böyle şeylerle işim olmaz dedi. Veee benim orada içim ısındı arkadaşlar. O an kendim gibi düşündüm. Sonra ben o ve başka bir erkek iş arkadaşımızın fotoğrafını çektim. O da 'yok oğlum benim işim olmaz böyle şeylerle' dedi. Meğersem yalan söylemiş. Ben bu anlarda inanılmaz ümitlendim arkadaşlar. Bazen gözümün içine dik dik bakarak konuşurdu. Dedim o da bana boş değil. NE SAFMIŞIM! Geçen hafta işte canı sıkkındı. Bende neden canının sıkkın olduğunu sordum. Hatta biraz ısrarcı davrandım. Çünkü olmamasının oluyormuş gibi olmasından daha iyi olduğunu düşünüyorum. O da 2 ay önce ayrıldığı 4 yıllık kız arkadaşından bahsetti. Meğer ben onun her bir bakışına her bir sözüne anlam yüklerken onun bir kız arkadaşı varmış. Kız arkadaşından kötü bir şekilde bahsetti. Kız bunu aldatmış. Ancak ben içten içe soğuduğumu hissediyorum ondan şimdi. Bilmiyorum. Kafam allak bullak. İşte her gün de görüyorum. İşimi bıraksam onu da bilmiyorum. Bana biraz akıl verin
Bence sabırlı olup bekle herzaman ki gibi davran gayet sakin ol…Onun ilişkisi varken sen yoktun öyle düşün şimdi tam da doğru zamanda sen varsın bence biraz beraber vakit geçirmek için zaman yaratmaya çalış bu sizi yakınlaştırabilir…X avm ye gidiyorum bi yere uğrayacağım vaktin varsa sen de gel bi kahve içeriz gibi spontane gelişen bir durum olmalı…bence senin burda kendini üzmen yanlış olayı akışına bırak…
 
bence muhattap olma pek uzaklaş yani. çünkü sana karşı birşey hissediyor gibi durmuyor. konuşurken gözğne bakması gayet doğal birşey
 
Yani bence adamin hareketlerinde bisey yok zaten demissiniz askerlik arkadasi gibi davraniyor siz cok yanlis anlamissiniz adamla ilgili ben bir sorun goremedim sevgilisini analatacak kadar is ortaminda laubalilesmiyordur belkide ilk etapta ne bileyim benimde iste sevgilim varmi deseydi ne yapsaydi bu sebepten isten ayrilirsaniz siz cok daha yerlerden sebeplerden isten cikarsiniz yani gorende uzunca sure birlkte oldunuz biseyler yasadiniz sanar
 
ya şimdi böyle keko diyince de haksızlık etmeyeyim de. Camdaki kız hayri gibi
Keko ne bilmem de baya değişik birisi. Benim öyle şeylerle işim olmaz derken kız arkadaşla işim mi olmaz diyor yoksa 14 Şubat gereksiz bir gün o günle mi işim olmaz diyor?
Yoksa havalı görüneyim biraz ters yaparak mı diyor 😀
 
daha bir kadınla nasıl konuşulacağıni bilmeyen, askerlik arkadasi gibi konusan, sizin tabirinizle bu kekonun neyinden hoslandiniz?

Ben kaba Saba insanlari sevmediğim için, bu tarz insanları kim seviyor diye düşünürdüm hep. Bir avukat da sevebiliyormus böyle tipleri, hayret. Böyle adamlardan uzak durun, çok üzülürsünüz.
 
Bence de fena şekilde keko umarım avukat değildir:KK51:böyle yanıma gelip asker arkadaşıymışım gibi davranan bir avukatı hiç düşünemiyorum bir kaçık suda boğarım vallahi:halay:
 
4 yıl kısa bir sure degil ustelik aldatilmis ve daha taze şimdi onun gel gitleri olur guvensiz halleri olur, dramatik konusmalari olur illaki belki zamanla manipüle bile eder tabi ihtimalleri söylüyorum ama. Zor birisi ve zor bir iliski olur seviyorsan cok sabir cok emek lazim ve umdugun gibi de çıkmayabilir o yuzden ne isinden ol ne kendinden. İyi düşün oyle hareket et derim 🙂
 
ya allah aşkına gerçekten bir erkek için iş bırakmaktan mı bahsediyorsunuz? okuyup çabalayıp sonra işini bulup güzel bir yolda ilerlerken hoşlandığınız kişinin gelgitleri var diye işinizi mi bırakacaksınız? en ufak sorunda gemileri yakan bir tipsiniz muhtemelen, henüz yeni kalbi kırılmış birinden uzak durun derim. sizden ufaktan hoşlanıyorsa bile bir hevesle adım atar ama çok kısa sürer. sonra burada tekrar konu açarsınız ''sebepsiz yere benden ayrıldı napıcam'' diye.:kahve:
 
Adam arkadaşça davranmış , siz kendi kendinize gelin güvey olmuşsunuz.

Yakın arkadaşlar , bazen destek olmaya çalışırken boş ümitlere kapılmanıza da yol açabilirler. Artık ortaöğretim yıllarında değilsiniz. "Kızlar bana baktı , acaba hoşlanıyor mu benden" sohbetleri belli bir yaştan sonra kişiye zarar verir.

Adamın bir kız arkadaşı olduğunu yakın arkadaşları biliyordur. Kimse özel hayatını , iş hayatındaki insanlarla paylaşmak zorunda değil. Genelde iş hayatında : nişan gibi resmiyete dönük veya evlilik gibi resmi durumlar paylaşılır.

Gerçek hayattaki insanları dizi karakterlerine benzetip sahte bir hoşlanma yaşıyor dahi olabilirsiniz.

Adam hiçbir şey yapmamış. "Yüzsüz yüzsüz odama gelir" ne demek ?

İşyerinden beklentiniz çalışmak ve işinizde ilerlemek değil de erkek arkadaş edinmek mi ?
İlk öncelikle bu empatiden yoksun yorumunuz üzdü bunu söylemek isterim :( Elbette işimde ilerlemek ve bana verilen işleri yapmak birincil hedefim. Mezun olduğum ve yüksek lisansa da kabul aldığım okul hakkımda da keşke bir fikriniz olabilseydi.. işten çıkma isteğim duygularımı çok yoğun yaşamamdan ve açıkçası başka bir iş bulma yönünde de kendime güvenmem dolayısıyladır. Dediğim gibi hiç erkek arkadaşım olmadı ve bir genç kızım. Ergen değilse de bir genç kızım.. Ancak sahte bir dizi karakterine benzeterek aşk yaşayacak bir ruh hastası değilim.. Ben sadece benim gibi burada belki yanlış bir kişiden hoşlanan insanlar vardır ve onların da tecrübeleri vardır diye yazdım. Kendisi ile araya mesafe koyma kararları aldığımda bir değil birden fazla odaya gelmesi davranışını yüzsüzlük olarak değerlendirdim :) Belki başka bir şey de diyebilirdim
 
Adam arkadaşça davranmış , siz kendi kendinize gelin güvey olmuşsunuz.

Yakın arkadaşlar , bazen destek olmaya çalışırken boş ümitlere kapılmanıza da yol açabilirler. Artık ortaöğretim yıllarında değilsiniz. "Kızlar bana baktı , acaba hoşlanıyor mu benden" sohbetleri belli bir yaştan sonra kişiye zarar verir.

Adamın bir kız arkadaşı olduğunu yakın arkadaşları biliyordur. Kimse özel hayatını , iş hayatındaki insanlarla paylaşmak zorunda değil. Genelde iş hayatında : nişan gibi resmiyete dönük veya evlilik gibi resmi durumlar paylaşılır.

Gerçek hayattaki insanları dizi karakterlerine benzetip sahte bir hoşlanma yaşıyor dahi olabilirsiniz.

Adam hiçbir şey yapmamış. "Yüzsüz yüzsüz odama gelir" ne demek ?

İşyerinden beklentiniz çalışmak ve işinizde ilerlemek değil de erkek arkadaş edinmek mi
Kendisi iki defa kız arkadaşının olmadığı yönünde yalan söyledi. Herkesin özel hayatı ile ilgili açık olduğu anda.. Evet bir ilişkim var diyebilirdi.. özel hayatının detaylarını vermesine gerek yoktu hiçbir zaman..
 
Yani bence adamin hareketlerinde bisey yok zaten demissiniz askerlik arkadasi gibi davraniyor siz cok yanlis anlamissiniz adamla ilgili ben bir sorun goremedim sevgilisini analatacak kadar is ortaminda laubalilesmiyordur belkide ilk etapta ne bileyim benimde iste sevgilim varmi deseydi ne yapsaydi bu sebepten isten ayrilirsaniz siz cok daha yerlerden sebeplerden isten cikarsiniz yani gorende uzunca sure birlkte oldunuz biseyler yasadiniz sanar
Hayır ama kendisine iki defa soruldu. Evet benim bir birlikteliğim var diyebilirdi. Yok benim öyle şeylerle işim olmaz dedi... ki ikinci olayda kendisi dahil iş yerindeki en yakın üç kişiydik.. söyleyebilirdi..
 
Back
X