- 31 Ekim 2014
- 3.782
- 9.370
- 208
Herkese merhaba, pazartesilere gıcık olan tüm KK sakinlerine selam olsun.
Yanlış anlaşılmasın tabi; pazartesileri seven, alarmın ilk sesiyle yataktan kalkan mutlu ve huzurlu azınlığa da selam olsun. Bi zamanlar ben de sizden biriydim. Gel gör ki şu sıralar ne siz beni anlayabilirsiniz, ne de ben sizi.
Zira siz huzurla deliksiz uyuyup sabah işyerinize bi güneş gibi dogarken ben rüyalarımda bile mesai yapıp sabah kafeini damardan almak suretiyle anca ayılıyorum.
Neyse ne diyoduk, pazartesi sendromu dedigimiz sevimsiz ruh hali bende öyle bi boyuta geldi ki son zamanlarda, etkileri daha pazar ögleden sonradan itibaren başlıyor.
Cumartesileri gününü gün eden ben, pazar günü yapılan planlara " hmmm yarın da iş var ama" diye burun kıvırır oldum. Hiçbi sey yapmak gelmiyo icimden.
Bataryası eskidiği için her an kapanabilir diye sürekli şarj cihazına bağlı tutulan laptop gibi pazartesiye enerji toplıcam diye kendimi üclü koltuga ve netflixe bağlayıp bütün gün öyle kalıyorum resmen.
Sonra rüyalarımda mesai yapıyorum demiş miydim? Mesai normal sartlarda pazartesi sabah saat 9'da baslıyo. Ama benim mesaim pazar gecesi kafamı yastıga koydugum an baslıyo, sabaha kadar aralıklarla devam ediyo. "Dur uyumadan yarın ne yapacagımı kafamda bi planlayayım?" "Gecen haftadan bitmeyen isleri nereye sıkıstırsam?" "Şu işin sonucunu deftere not almış mıydım?" derken uyku falan kalmıyo, gece rüyamda evraklar görüyorum.
Çok yogun bi dönemdeyiz, bi önceki haftadan birikip yeni haftaya tasınan isler canımı sıkıyo ama bunlardan kacış yok su asamada.
Özetle isi düzeltmem mümkün degil ama kendi ruh saglıgımı düzeltmem lazım. Yoruldum, sogudum, hevesim kacıyo artık gerçekten. Böyle yokuş aşagı motivasyonla da eninde sonunda bi seyleri atlıcam, hatalı bi işlem yapıcam, gözden kacırılan süresi geçen bi iş elimde patlayacak. Ne yapayım ben, nasıl kurtulayım bu sendromların en önde bayrak taşıyanından, moral motivasyon önerileriniz nedir?
Yanlış anlaşılmasın tabi; pazartesileri seven, alarmın ilk sesiyle yataktan kalkan mutlu ve huzurlu azınlığa da selam olsun. Bi zamanlar ben de sizden biriydim. Gel gör ki şu sıralar ne siz beni anlayabilirsiniz, ne de ben sizi.
Zira siz huzurla deliksiz uyuyup sabah işyerinize bi güneş gibi dogarken ben rüyalarımda bile mesai yapıp sabah kafeini damardan almak suretiyle anca ayılıyorum.
Neyse ne diyoduk, pazartesi sendromu dedigimiz sevimsiz ruh hali bende öyle bi boyuta geldi ki son zamanlarda, etkileri daha pazar ögleden sonradan itibaren başlıyor.
Cumartesileri gününü gün eden ben, pazar günü yapılan planlara " hmmm yarın da iş var ama" diye burun kıvırır oldum. Hiçbi sey yapmak gelmiyo icimden.
Bataryası eskidiği için her an kapanabilir diye sürekli şarj cihazına bağlı tutulan laptop gibi pazartesiye enerji toplıcam diye kendimi üclü koltuga ve netflixe bağlayıp bütün gün öyle kalıyorum resmen.
Sonra rüyalarımda mesai yapıyorum demiş miydim? Mesai normal sartlarda pazartesi sabah saat 9'da baslıyo. Ama benim mesaim pazar gecesi kafamı yastıga koydugum an baslıyo, sabaha kadar aralıklarla devam ediyo. "Dur uyumadan yarın ne yapacagımı kafamda bi planlayayım?" "Gecen haftadan bitmeyen isleri nereye sıkıstırsam?" "Şu işin sonucunu deftere not almış mıydım?" derken uyku falan kalmıyo, gece rüyamda evraklar görüyorum.
Çok yogun bi dönemdeyiz, bi önceki haftadan birikip yeni haftaya tasınan isler canımı sıkıyo ama bunlardan kacış yok su asamada.
Özetle isi düzeltmem mümkün degil ama kendi ruh saglıgımı düzeltmem lazım. Yoruldum, sogudum, hevesim kacıyo artık gerçekten. Böyle yokuş aşagı motivasyonla da eninde sonunda bi seyleri atlıcam, hatalı bi işlem yapıcam, gözden kacırılan süresi geçen bi iş elimde patlayacak. Ne yapayım ben, nasıl kurtulayım bu sendromların en önde bayrak taşıyanından, moral motivasyon önerileriniz nedir?