sanırım bittik...

Çok sevindimmmm:) demekki kocan da yumuşak huylu bir adam. Aferin sana da dikleşmemiş inatlaşmamışsın. Harika olmuş.
ben çok sevindim gerçekten...çok sert biri değildir ...yüksek sesle konuşmaz küfr etmez ...asabiyeti yoktur aslında sadece inatçıdır aynı ben gibi:))evet ben gittim yanına sizlerden destek alarak buradan yoksa kimbilir neler olurdu belki haftalarca konuşmayacak sonunda gidip dilekçeyi verecektim...buradaki hanımlar evlenme diyorsa evlenmeyecek boşanma diyorsa boşanmayacaksın:)bir bildikleri vardır diyorum kendi kendime ....hepinize sonsuz teşekkürler...güzelsiniz iyisiniz...cansınız...
 
Bütün mesajları okudum ve gözümde böyle kibar, hassas, sakin ve naif biri gibi canlandınız :)

Yakın zamana kadar bir iş tecrübem yoktu. Ama hep çalışmak isterdim. Ekonomik bağımsızlık, sosyalleşmek, evde oturmaktan ise gününü daha farklı, dolu dolu geçirmek vs... Ama hiç de öyle dışardan göründüğü gibi değilmiş. Vardiyalı değil normal mesai saatleri de olsa masa başı da olsa çalışmak gerçekten çok zormuş. Eşinizin gecesi gündüzü birbirine girmiş ve bir günde 12 saat ayakta çalışmak, düşüncesi bile, gerçekten inanılmaz yorucudur. Bir de psikolojik tarafı var, hergün binbir çeşit insanla muhattap olmak, sabretmek... Gerçekten de zor ve stresli bir durum. Eminim, eşiniz, söylediği gibi çok yoruluyordur. Biraz daha anlayışlı olabilirsiniz bu konuda. Sürekli 'boşanma' lafı ve düşüncesi sizi de evliliğinizi de yıpratır. Çok çok önemli bir mevzu olmadan bu boşanma konusunu hiç aklınızdan geçirmeyin, bence.

Umarım bundan sonra, beraber daha çok hoşça vakit geçirirsiniz. Televizyondan bahsetmişsiniz, gözü hep orada diye. Televizyon izlerken pasif durumda olduğumuz için, insan baya dinleniyor. Bu da, özellikle yorgunken, çok keyif veriyor. Kızınıza, resim defteri ve boya kalemleri alarak oyalayabilirsiniz. Hem peşinizde dolanmaz sürekli hem de yaptığı resimleri size ve babasına gösterir. Ayrıca beraber vakit geçirmek için, eşiniz, kızınıza hergün bir masal okuyabilir. Özellikle resimli masal kitapları çocukların çok ilgisini çekiyor. Bunun dışında, evdeki herkes başka işlerle meşgul olsa da aynı odada oturmak bile beraber vakit geçirmektir. Sürekli muhabbet halinde olmasanız dahi, arada birkaç kelimelik kısa konuşmalar da sizi birbirinize yakınlaştırır.

Çok uzattım, farkındayım. Eşiniz ile muhabbetiniz çok güzel, sizi seviyor ve değer veriyor. Şanlı birisisiniz ve mutlu bir evliliğiniz var. Bunun değerini bilin ve birbirinizden hemen vazgeçmeyin. Huzurunuz daim olsun. Sevgilerle.
 
Bütün mesajları okudum ve gözümde böyle kibar, hassas, sakin ve naif biri gibi canlandınız :)

Yakın zamana kadar bir iş tecrübem yoktu. Ama hep çalışmak isterdim. Ekonomik bağımsızlık, sosyalleşmek, evde oturmaktan ise gününü daha farklı, dolu dolu geçirmek vs... Ama hiç de öyle dışardan göründüğü gibi değilmiş. Vardiyalı değil normal mesai saatleri de olsa masa başı da olsa çalışmak gerçekten çok zormuş. Eşinizin gecesi gündüzü birbirine girmiş ve bir günde 12 saat ayakta çalışmak, düşüncesi bile, gerçekten inanılmaz yorucudur. Bir de psikolojik tarafı var, hergün binbir çeşit insanla muhattap olmak, sabretmek... Gerçekten de zor ve stresli bir durum. Eminim, eşiniz, söylediği gibi çok yoruluyordur. Biraz daha anlayışlı olabilirsiniz bu konuda. Sürekli 'boşanma' lafı ve düşüncesi sizi de evliliğinizi de yıpratır. Çok çok önemli bir mevzu olmadan bu boşanma konusunu hiç aklınızdan geçirmeyin, bence.

Umarım bundan sonra, beraber daha çok hoşça vakit geçirirsiniz. Televizyondan bahsetmişsiniz, gözü hep orada diye. Televizyon izlerken pasif durumda olduğumuz için, insan baya dinleniyor. Bu da, özellikle yorgunken, çok keyif veriyor. Kızınıza, resim defteri ve boya kalemleri alarak oyalayabilirsiniz. Hem peşinizde dolanmaz sürekli hem de yaptığı resimleri size ve babasına gösterir. Ayrıca beraber vakit geçirmek için, eşiniz, kızınıza hergün bir masal okuyabilir. Özellikle resimli masal kitapları çocukların çok ilgisini çekiyor. Bunun dışında, evdeki herkes başka işlerle meşgul olsa da aynı odada oturmak bile beraber vakit geçirmektir. Sürekli muhabbet halinde olmasanız dahi, arada birkaç kelimelik kısa konuşmalar da sizi birbirinize yakınlaştırır.

Çok uzattım, farkındayım. Eşiniz ile muhabbetiniz çok güzel, sizi seviyor ve değer veriyor. Şanlı birisisiniz ve mutlu bir evliliğiniz var. Bunun değerini bilin ve birbirinizden hemen vazgeçmeyin. Huzurunuz daim olsun. Sevgilerle.
Öncelikle iltifatlarınıza çok içten teşekkür ediyorum...uzun yazmış olmanız konusunda ise rica ediyorum ne kadar hoş yazmışsınız belkide benim öfkeyle fark edemediğim birçok detay var bu yazıda...bazılarını yapıyor olmakla birlikte yazdıklarınızdan birçoğunun bana yardımı çok fazla oldu...öncelikle tv izlemesine artık daha az sinirleneceğim...çünkü dinlendirdiğini bilmiyordum cidden...12 saat ayakta çalışıyor ve 40 yaşına yakın bir adam için evet sanırım bazen acımasız oluyorum.tek düze ve rutin hayatımızın içinde onunla zaman geçirmek kızıma çok iyi geliyor.aslında biraz daha anlayış ve sakin yaklaşmayı deniyorum...kırılgan bir yapım var sanırım onunda etkisi ile bitecekse bitsin yoluma gideyim en azından görmem diye düşünüyordum...fakat kızım buna hazırmı bilemiyordum...şimdi anlıyorumki iyiki yapmamışım...tekrar zaman ayırdığınız için teşekkür ediyorum....sevgilerimle...
 
Back
X