- 1 Kasım 2011
- 1.966
- 1.608
- 448
- Konu Sahibi turkmengelini
- #41
demek türkçe ögretmenisn desene meslektasız
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
ben çok beğendim:)ilk mesaja öykünün başını ekledim.ilk mesajın devamı...
9 nisandan 15 nisana kadar sabahlara kadar konuştuk. 15inde yanıma geldi... Otobüsten indiğinde heyecandan ölecektim. Nasıl biri bilmiyordum. Kamera açmamıştık büyü bozulmasın diye. Nasıl güler, nasıl kızar bilmiyordum.
Otobüsten indiğinde, kendime verdiğim onlarca sözü unuttum. El değildi, bendi...yanıma gelir gelmez sarıldı. Ama yalandan değil, sıcacık..sanki hep benimdi de beş dakika önce otobüse binip gitmekten vazgeçmişti. Yine de toparlandım, geri çekildim. Taksiye bindik, yol üstündeki ilk kuyumcuda durdurdu taksiyi. Asla yapmam dediğim şeyler listesi hızla doluyordu ve benim başım dönmeye başlamıştı.
Alyans seçmemi istedi. "herkes benim olduğunu bilsin" dedi. En yakın arkadaşımı arattı. En yakın pastanede 3 kişilik sade bir törenle yüzük taktık...oradan fakülteye...hocaların koridorunda her bulduğu kapıya girdi, "biz evleniyoruz el öpmeye geldik" dedi...
Bir kaç gün kalıp gitti.
O zaman "türkmen düğünü" isimli oyunda başroldeydim. Ilk zorbalığını oyunda sevgilimi oynayan arkadaşı dövmeye kalkarak gösterdi.zorla dışarı çıkardık. Neymiş çocuk bir maniyi çok manalı okumuş...
Sonra bir gün face şifremi istedi. Vermedim, kavga çıktı...verince de anında listedeki tüm erkekler silindi..kısıtlamaları günden güne arttı...ama ben aptal aşık umursamadım.
Sonra bir gün "oyunu bırakacaksın" dedi. Dinlemedim.
Sonra bir gün "artık kantinde erkeklerle grupça oturmayacaksın" dedi...ne yapsam aynı şehirdeki arkadaşları hemen yetiştiriyordu..
yaza kadar arada gelip giderek sürdü...
Bu arada ben babamları arayıp durumu saygı çerçevesinde anlattım. "evlenmek istiyor" dedim. "gelmek istiyorlar" dedim.babam izin vermedi. Haziranda eve geldim. Babam annem de dahil kimseyle konuşmuyordu. Sonunda ikna oldu, temmuz başında hem nişanımız hem dini nikahımız yapıldı.
Benim kabusum da resmen başladı...
O yaz bir kere uyandım ve anneme ayrılmak istediğimi söyledim, tokat attı.
Okul başlayınca, hangi derse girip girmeyeceğime bile karışıyordu. Mesela tiyatro hocasına gıcıktı bu yüzden o ders yasaktı. Neredeyse kalıyordum. Sahte raporla kurtuldum.
Okuldan yurda, yurttan okula...yemekhaneye giderken haber veriyor, tuvalete girerken "işim uzun açamazsam kızma" diyordum. Her şeyimi esir almıştı.
Ben bu arada kendime zarar vermeye başlamıştım. Koluma kesici aletlerle çizik atıyor, saçlarımı yolarak tutam tutam koparıyordum. şiir yazmam yasaktı.adını ilk duyduğum hocaların topluluğu da...nişanlı kızın ne işi vardı orada...
Alışveriş, dışarda yemek, sinema...hepsi izin almalar ve izin çıkmaması döngüsünde yitti...