arkadaşlar selamlar, bu siteye yeni üye oldum. umarım yardımcı olabilirsiniz. Lütfen kim ne düşünüyorsa, yazsın.
öncelikle hassas bir konu bu. ben ne yapacağımı bilmiyorum. aklınızdan benimle ilgili kötü sıfatlar geçerse lütfen kendinize saklayın. biliyorum mükemmel değilim, ama önce bir okuyun yazacaklarımı. ilk defa böyle bir şey yazıyorum ve samimiyetime inanın lütfen.
sevgilimle 2009 yılının mayıs ayında tanıştık ve o ay birlikteliğimiz başladı. temmuz ayında ayrıldık. eylül ayında yeniden barıştık. fakat aralık'ta yeniden ayrılmak zorunda kaldık çünkü askere gitti.
eylül'den aralık ayına kadar olan kısımda hemen her günümüz birlikte geçti ve çok güzel günler yaşadık. bu zaman zarfında ailesiyle tanıştım, ve ailesiyle de gayet iyi bir elektriğimiz oldu.
her ilişkide olduğu gibi bizim de kendi aramızda halledemediğimiz problemlerimiz vardı. o'nun aşırı kıskançlığı, benim bazı şeyleri hazmedememem falan ayrılık çanlarının çalmasına neden oldu.
hazmedemediğim olaylar:
1- yazın ayrıldığımızda benim sevmediğim insanların olduğu bir arkadaş toplantısına katılması, ve bile bile o hoşlanmadığım, hatta düşmanım olan insanlarla aynı karelerde fotoğraf çektirmesi. (misilleme mi denir ne denir bilemem.)
2- eski sevgilisi (ve benim yakın bir arkadaşım da oluyor aynı zamanda ama cidden ben bunu bilmiyordum. tamamen farklı bir ortamda tanıştık çünkü. hatta ben bunu öğrendiğimde ilk haftalarda bitmesi için ısrar ettim ama o istemedi.) ile karşılaştığımızda elini panikle elimden çekmesi. (sinek küçüktür ama mide bulandırır.)
3- yemin töreni için ziyarete gittiğim zaman cep telefonumda gördüğü bir numarayı 2 ay sonra yüzüme vurması. (kankasının telefon numarasına bakması için vermiştim telefonumu. çekineceğim bir şey varsa vermezdim.)
4- eski bir arkadaşım facebook wall'ıma numarasını bırakmış, o'nu arayarak "ne ayaksın lan sen?" diye çemkirmiş. bu da böyle bir anım.
aklıma gelenler bunlar... ben son olarak telefon numarası olayını telefonda çemkirme olarak duyunca o askerdeyken, artık kıskançlıklarına dayanamayacağımı söyleyerek bir daha beni aramamasını söyledim. evet o askerdeyken bunu yapmamam gerekirdi, ama sabır sınırlarımın zorlandığını hissetmiştim artık. beni aramamasını, yurtdışına gideceğimi falan söyledim bir hışımla. ama o günden beri doğru dürüst evden çıktığım falan yok. sadece çikolata yiyorum, ağlıyorum ve etrafımdakilere bağırıp çağırıyorum. pişmanım galiba. bilmiyorum. seviyormuşum. her gün anneme telefonda ağlamaktan kadıncağızı da bunalttım. doğumgünümde falan da aramadı tabii ki her mantıklı eski sevgili gibi. ama oturup ağladım "allahım niye beni aramıyor yaa" diye.
eski sevgilimin iki kankası var, ikisiyle de halen iletişimdeyim. onlar da benim yine geri dönmemi istiyorlar ve destekliyorlar.
aklımda şöyle bir şey var: şehre geri döndüğünde, her zamanki arkadaşlarıyla bir şeyler içmek için mekanına gittiğinde kocaman bir pasta üzerine "özledim" yazdırıp, giyinip süslenip "sürpriiiz" kıvamında karşısına çıkarsam elimde pastayla, böyle bir barışma teklifi yapsam ne olur?
bu arada cidden evden çıkmadım ve "kimseyi bulamadığımdan" değil, cidden sevdiğim için halen birlikteymişçesine bekledim o'nu. yanlış anlaşılmasın o konu lütfen. evde oturduğum için 16 kilo aldım şimdi de o kiloları vermeye uğraşıyorum zaten. çok keyifsizim. :çok üzgünüm:
neyse arkadaşlar böyle bir şey düşünüyorum, ne diyorsunuz?
öncelikle hassas bir konu bu. ben ne yapacağımı bilmiyorum. aklınızdan benimle ilgili kötü sıfatlar geçerse lütfen kendinize saklayın. biliyorum mükemmel değilim, ama önce bir okuyun yazacaklarımı. ilk defa böyle bir şey yazıyorum ve samimiyetime inanın lütfen.
sevgilimle 2009 yılının mayıs ayında tanıştık ve o ay birlikteliğimiz başladı. temmuz ayında ayrıldık. eylül ayında yeniden barıştık. fakat aralık'ta yeniden ayrılmak zorunda kaldık çünkü askere gitti.
eylül'den aralık ayına kadar olan kısımda hemen her günümüz birlikte geçti ve çok güzel günler yaşadık. bu zaman zarfında ailesiyle tanıştım, ve ailesiyle de gayet iyi bir elektriğimiz oldu.
her ilişkide olduğu gibi bizim de kendi aramızda halledemediğimiz problemlerimiz vardı. o'nun aşırı kıskançlığı, benim bazı şeyleri hazmedememem falan ayrılık çanlarının çalmasına neden oldu.
hazmedemediğim olaylar:
1- yazın ayrıldığımızda benim sevmediğim insanların olduğu bir arkadaş toplantısına katılması, ve bile bile o hoşlanmadığım, hatta düşmanım olan insanlarla aynı karelerde fotoğraf çektirmesi. (misilleme mi denir ne denir bilemem.)
2- eski sevgilisi (ve benim yakın bir arkadaşım da oluyor aynı zamanda ama cidden ben bunu bilmiyordum. tamamen farklı bir ortamda tanıştık çünkü. hatta ben bunu öğrendiğimde ilk haftalarda bitmesi için ısrar ettim ama o istemedi.) ile karşılaştığımızda elini panikle elimden çekmesi. (sinek küçüktür ama mide bulandırır.)
3- yemin töreni için ziyarete gittiğim zaman cep telefonumda gördüğü bir numarayı 2 ay sonra yüzüme vurması. (kankasının telefon numarasına bakması için vermiştim telefonumu. çekineceğim bir şey varsa vermezdim.)
4- eski bir arkadaşım facebook wall'ıma numarasını bırakmış, o'nu arayarak "ne ayaksın lan sen?" diye çemkirmiş. bu da böyle bir anım.
aklıma gelenler bunlar... ben son olarak telefon numarası olayını telefonda çemkirme olarak duyunca o askerdeyken, artık kıskançlıklarına dayanamayacağımı söyleyerek bir daha beni aramamasını söyledim. evet o askerdeyken bunu yapmamam gerekirdi, ama sabır sınırlarımın zorlandığını hissetmiştim artık. beni aramamasını, yurtdışına gideceğimi falan söyledim bir hışımla. ama o günden beri doğru dürüst evden çıktığım falan yok. sadece çikolata yiyorum, ağlıyorum ve etrafımdakilere bağırıp çağırıyorum. pişmanım galiba. bilmiyorum. seviyormuşum. her gün anneme telefonda ağlamaktan kadıncağızı da bunalttım. doğumgünümde falan da aramadı tabii ki her mantıklı eski sevgili gibi. ama oturup ağladım "allahım niye beni aramıyor yaa" diye.
eski sevgilimin iki kankası var, ikisiyle de halen iletişimdeyim. onlar da benim yine geri dönmemi istiyorlar ve destekliyorlar.
aklımda şöyle bir şey var: şehre geri döndüğünde, her zamanki arkadaşlarıyla bir şeyler içmek için mekanına gittiğinde kocaman bir pasta üzerine "özledim" yazdırıp, giyinip süslenip "sürpriiiz" kıvamında karşısına çıkarsam elimde pastayla, böyle bir barışma teklifi yapsam ne olur?
bu arada cidden evden çıkmadım ve "kimseyi bulamadığımdan" değil, cidden sevdiğim için halen birlikteymişçesine bekledim o'nu. yanlış anlaşılmasın o konu lütfen. evde oturduğum için 16 kilo aldım şimdi de o kiloları vermeye uğraşıyorum zaten. çok keyifsizim. :çok üzgünüm:
neyse arkadaşlar böyle bir şey düşünüyorum, ne diyorsunuz?