Sevildiğimi biliyorum ama hissedemiyorum

Nebesev

Kullanıcı üyeliğini pasifleştirmiştir.
Üyelik İptali
Kayıtlı Üye
23 Ağustos 2023
14
7
1
34
O kadar dertler var ki benimki biraz şımarıklık gibi kalacak belki ama kendime bile anlatamıyorum.

3 yıllık bir evliliğim, bir de bebeğim var. Evliliğin ilk 6 ayı farklı şehirlerde yaşadık tayinden dolayı sonrasında her şey çok güzeldi. Karantina dönemleri evden çalışıyorduk, bir yere çıkmıyorduk ama çok mutluyduk. Sonra bir bebeğimiz oldu ağır bir hastalıkla dünyaya geldi 3 ay yoğun bakımda kaldı. Bu süreçte hep umutlu olduk ve yavrumuzla evimize dönmek de nasip oldu çok şükür. Tam tekrar modumuzu yakaladık derken bu sefer de kv karaciğer kanserine yakalandı. Kemoterapi vs görüyor henüz tedavinin başında.

Ben evliliğim öncesi sosyal hayatı oldukça hareketli birisiydim, işlerim de oldukça yoğundu. Şu an ücretsiz izindeyim, bir yere gitmiyorum, akşama kadar 2 yıldır hep evdeyim. Arada annemin yanına uğruyorum o kadar. Bu esnada dünyalar iyisi olan eşim de yıprandı ancak bana hiçbir şey anlatmıyor, derdini söylemiyor. Hep beni teselli etmenin peşinde. Bana içini dökme gibi bir şeyi hiç yok. Ben her şeyi anlatıyorum, ağlıyorum karşısında beni üzmek istemiyor belki.

Tüm bu kadar sıkıntının arasında bir de benim sevgi arsızlığım tutuyor. Kendime kızıyorum bunun için de. Tüm gün evde, bebekle güneşin gitmesini bekliyorum, eşim geliyor, günlük bir yarım saat yürüyüş hızlıca o kadar. Dönünce de evi toparla, uyu. En son bana ne zaman seni seviyorum dediğini hatırlamıyorum. Halbuki tüm bunlardan önce sık sık gelir sarılır, öper, söylerdi. Şimdi ben sarıldığımda bile sanki sadece karşılık vermek için yapıyor gibi hissediyorum. Sorsam sevdiğini söyleyecek, ben dedikten sonra da ilgili davransa bu sefer de "ben söyledim diye" yapıyor diye tribe giriyorum.

Cicim ayları mi geçti, biz mi her şeye isteksiz kaldık bilmiyorum. İnsan gerçekten sevildiğini bilip de hissedemeyebilir mi?
 
En son bana ne zaman seni seviyorum dediğini hatırlamıyorum
E siz soyleyin siz sarilin
Ilk adimi niye bekliyorsunuz
Sevgi oyle sen opersen bende operim gibi anlasmayla olmaz ki
Ayrica su donemde insanlar gecim derdinden romantizm bile yasayamiyor dogru duzgun
Bence saglikliysak yiyecek ekmegimiz de varsa havanin sicak olmasini sosyal olamamayi cok da dert etmememiz gerekiyor
Aslinda hepsi bi dert ama su zaman icin lukse kaciyor malesef 🤷‍♀️
 
2 yıldır biraz sıkılmışsınız evet
dertsiz başınıza dert arıyor olabilirsiniz
Bu bir dert olmaktan ziyade hüzün oldu sadece. Ben evde kalmaya büyük oranda alıştım bile yeter ki evladımın sağlığı yerinde olsun. Ancak önceki ilgiyi istemeden arıyor insan galiba.
 
E siz soyleyin siz sarilin
Ilk adimi niye bekliyorsunuz
Sevgi oyle sen opersen bende operim gibi anlasmayla olmaz ki
Ayrica su donemde insanlar gecim derdinden romantizm bile yasayamiyor dogru duzgun
Bence saglikliysak yiyecek ekmegimiz de varsa havanin sicak olmasini sosyal olamamayi cok da dert etmememiz gerekiyor
Aslinda hepsi bi dert ama su zaman icin lukse kaciyor malesef 🤷‍♀️
Söylüyorum, sarılıyorum zaten ancak tek kelime ile karşılık veriyor o gün öyle geçiyor. Ertesi gün yine aynı. Yine ben adım atıyorum sonra yine ben sonra yine. Eskiden böyle değildi. Bunun dediğiniz gibi lüks olmasını kabullenemiyorum. Bir ömür gözünün içine bakıp beni sevdiğini söylemesini mi bekleyeceğim?
 
Zor süreçler geçirmiş/geçiriyorsunuz. Bazen insan böyleyken güzel hisleri unutabiliyor yada bu kadar sıkıntı varken yansıtmaktan çekiniyor.
Çocuğunuzun şu an sağlık sorunu yoksa bebek arabasına atın birlikte yürüyüş yapın, bir kahve alın yanınıza parkta oturun.
Elbette çalışmaya alışmış insanlar için bir anda evde kalması zor bir durum. Ama geçecek emin olun.
Çok benzer sınavlardan geçmiş birisi olarak söylüyorum, eşiniz sarılmıyorsa siz sarılın, o öpmüyorsa siz öpün. Zamanla o da ne kadar iyi geldiğini hatırlayacaktır. Ara ara sakin dertleşme zamanları da yapın. Anlatın hissettiklerinizi.
 
hanımefendi eşiniz hasta, ne bekliyorsunuz,siz ona destek olacağınız yere adam sizi pışpışlamakla meşgul
dertsiz başına dert aramak böyle bir şey sanırım.
adam ölümü sorguluyordur ölümü.
sizin kafa beşbin
 
Söylüyorum, sarılıyorum zaten ancak tek kelime ile karşılık veriyor o gün öyle geçiyor. Ertesi gün yine aynı. Yine ben adım atıyorum sonra yine ben sonra yine. Eskiden böyle değildi. Bunun dediğiniz gibi lüks olmasını kabullenemiyorum. Bir ömür gözünün içine bakıp beni sevdiğini söylemesini mi bekleyeceğim?
Bazen insanlarin donemleri oluyor
Mesela bende esime sarilirim vs ama su ara hic oyle seyler aklima gelmiyor
Adam gelip sariliyor seni seviyorum lafini falan da kullaniyor bende o an ona soyluyorum tabi ama sonradan dusunuyorum hic kendim opmuyorum soylemiyorum diye
Bende soyleyeyim diyorum sonra unutuyorum gidiyor 🤷‍♀️
Donemsel birsey bence
Bi ara da ben hep sarilirdim o demezdi falan ayar oluyordum ama simdi anliyorum yani insanin aklina gelmiyor her zaman bence🫠
 
Yaşadığınız şeyler göz önüne alınca bana normal geldi. Bende bir şeye üzülünce içine kapanmayı severim. Kimse ile konuşmak istemem. Eşimde tam tersi konuşmak, dokunmak, vakit geçirmek ister. Ben gelmezsen kötü olduğumu bilir, benimle ilgilenir. Tam tersi durum olursa ben de elimden geleni yaparım.
 
Zor süreçler geçirmiş/geçiriyorsunuz. Bazen insan böyleyken güzel hisleri unutabiliyor yada bu kadar sıkıntı varken yansıtmaktan çekiniyor.
Çocuğunuzun şu an sağlık sorunu yoksa bebek arabasına atın birlikte yürüyüş yapın, bir kahve alın yanınıza parkta oturun.
Elbette çalışmaya alışmış insanlar için bir anda evde kalması zor bir durum. Ama geçecek emin olun.
Çok benzer sınavlardan geçmiş birisi olarak söylüyorum, eşiniz sarılmıyorsa siz sarılın, o öpmüyorsa siz öpün. Zamanla o da ne kadar iyi geldiğini hatırlayacaktır. Ara ara sakin dertleşme zamanları da yapın. Anlatın hissettiklerinizi.
Teşekkür ederim ne demek istediğimi anladığınız için. Benim sorunum karşılıklı dertleşmeler esnasında bu durumu ifade edemiyorum. Söylediğimde dikkat etse bu sefer de ben söyledikten sonra anlamı olmuyor diye düşünüyorum istemsiz olarak. Ama dediğiniz gibi zamanla bunlar da geçer inşallah. Önce sağlık sonra da aramızdaki sevginin tekrar daha dile getirilir olmasını istiyorum. Bunu bazen şımarıklık olarak görüp kendime kızdığım da oluyor. Umarım en kısa zamanda geçer bu süreçler dediğiniz gibi.
 
hanımefendi eşiniz hasta, ne bekliyorsunuz,siz ona destek olacağınız yere adam sizi pışpışlamakla meşgul
dertsiz başına dert aramak böyle bir şey sanırım.
adam ölümü sorguluyordur ölümü.
sizin kafa beşbin
Eşim hasta değil çok şükür. Bebeğin yoğun bakım süreçleri sonrasında gelen rahatsızlıklarla biz ölümü birliktelik çok sorguladık. İşte benim noktam ölüm varken, hayattayken neden eskisi gibi birbirimizden güzel sözlerimizi esirgiyoruz? Bunu bilip bununla devam etmeye çalışmak 2 yıldır yorucu olmaya başladı sadece
 
Eşim hasta değil çok şükür. Bebeğin yoğun bakım süreçleri sonrasında gelen rahatsızlıklarla biz ölümü birliktelik çok sorguladık. İşte benim noktam ölüm varken, hayattayken neden eskisi gibi birbirimizden güzel sözlerimizi esirgiyoruz? Bunu bilip bununla devam etmeye çalışmak 2 yıldır yorucu olmaya başladı sadece
pardon araya kv girmiş onu okumamışım
annesinin durumu etkilemiş olabilir o zaman
dönem dönem olur böyle şeyler
 
Bazen insanlarin donemleri oluyor
Mesela bende esime sarilirim vs ama su ara hic oyle seyler aklima gelmiyor
Adam gelip sariliyor seni seviyorum lafini falan da kullaniyor bende o an ona soyluyorum tabi ama sonradan dusunuyorum hic kendim opmuyorum soylemiyorum diye
Bende soyleyeyim diyorum sonra unutuyorum gidiyor 🤷‍♀️
Donemsel birsey bence
Bi ara da ben hep sarilirdim o demezdi falan ayar oluyordum ama simdi anliyorum yani insanin aklina gelmiyor her zaman bence🫠
Umarım söylediğiniz gibi dönemseldir. Yoksa ben kendimi şımarıklıkla suçlamakla, birkaç güzel söze hasret kalmakla darlamaya devam edeceğim.
 
bence durum burdan başlıyor, '' hep beni teselli etmenin peşinde'' demişsiniz, teselliye ihtiyacınız olmadığını ya da modunuzun yüksek olduğu izlenimini vermeniz gerekir önce..

karşımdaki kişi zaten moral olarak bitikse ben de bir şeyimi anlatmam, ama bana huzur veren bir hali, dingin bi iletişimi varsa anlatırım, belki yaklaşımınızı değiştirerek durumu değiştirebilirsiniz ..





Bu esnada dünyalar iyisi olan eşim de yıprandı ancak bana hiçbir şey anlatmıyor, derdini söylemiyor. Hep beni teselli etmenin peşinde. Bana içini dökme gibi bir şeyi hiç yok. Ben her şeyi anlatıyorum, ağlıyorum karşısında beni üzmek istemiyor belki.
 
Merhaba, sanırım çoğu evlilik böyle süreçlerden geçiyor. Yalnız değilsiniz. Zor günler geçirmişsiniz. Biz eşimle 9 sene flörtten sonra evlendik, 5 yıl sonra çocuğumuz oldu o zamana kadar ikimiz de çalıştık. Sosyaldik vs. Sonra sizin gibi doğal olarak ev hayatı başladı, her şeyimizi çocuğa verdik. Tek arkadaşlarım komşularımdı onlar da kafa dengim değildi. Kızım büyüdü biz o arada monotonlaştık. Eşim çok iyi bir eştir fakat dediğiniz gibi artık bir paylaşımımız olmuyordu o işi anlatıyordu ben kızımı, artık kavga bile etmiyorduk inanın. Bunu normalleştirmeye başladım bir süre sonra hayat böyle, anne baba olduktan sonra evlilik böyle bişey sandım ama içimden bir yerlerden de insan seviyorsa sevgisini göstermeli böyle olmamalı diyordum. Bir akşam balkonda çay içerken sinir boşanması yaşadım, hissettiğim her şeyi ağlaya ağlaya anlattım. Artık beni sevmediğini sevseydi beni mutlu etmek için çabalayacağını söyledim ama ben hala seviyorum ve o sevgi kırıntılarına ihtiyacım var dedim. Tabi ki seviyorum falan dedi neden o zaman şurda şunu şunu yapmadın, neden şöyle ilgilenmedin gibi gibi içime attıklarımı ağlaya ağlaya anlattım. Sanırım anladı yada farketti üzüldü biraz değişimler başladı. Sonra bir arkadaşımla dertleştim bu konuyu, dinledi beni anladı üstelik bekar hiç evlenmemiş ve bana dedi ki sen bişeyler yapıyor musun? İkiniz de anne baba olmuşsunuz karı koca rolünüzü unutmuşsunuz. Bir sofra kur, güzel giyin, bir şarap al güzel kok. Koca gün pijamalarla geziyorsun öyle karşılıyorsun eşini dedi. Bana bırakın kızı bir akşam dışarı çıkın dedi. Baştan çok saçma geldi, böyle mi sevecek beni falan diye inkar ettim ama sonra düşündüm eşim erkek olarak bunca yıldır evin içinde hiç pijama ile gezmedi, göbeğini kaşıyıp tv izleyen bir adam olmadı hep dikkat etti kendine, bana ev işlerinde yardım da eder kızımınla da çok ilgili, ben neden etmeyeyim dedim. Dikkat etmeye başladım, güzel sofralar hazırladım, güzel gecelikler gerçekten iletişimimiz o kadar değişti ki inanamadım. Bir süre sonra konuşabilmeye başladık, tekrar dertleşmeye birbirimizi özlemeye, böyle oldukça o bana daha çok özenli davrandı o bana öyle davrandıkça benim daha çok içimden geldi. Bir gece çocuğu arkadaşıma bırakıp dışarı çıktık baştan istemedi ne gerek var falan dedi ben ısrar ettim sonra o kadar eğlendik ki eski günlerimize geri döndük. Şimdi her şey çok güzel arada kavga bile ediyoruz bu bile beni o kadar mutlu ediyor ki evet manyağım galiba ama inanının hiç kavga etmemek de normal bişey değil. Siz de bi deneyin bakalım belki sizde de işe yarar bir cinnet her şeyi halleder diyorum
 
üzgün kırgın ama yine de dimdik durmaya çalışıyordur belki. Çocuğu rahatsızlanmış annesi kanser hiçte kolay değil o kadar rüzgara rağmen ayakta durmak zorunda azıcık bencillik gibi geldi bana bazen insanların dizlerinde derman kalmaz hiç bişey yapmak istemez o sokulmuyorsa siz sokulun yada sebebini al karşına sor
 
Maalesef erkekler korku ve üzüntüyü yaşayıp paylaşacak şekilde büyütülmediler. Annesinin durumuna kaygılarııyor bunu içinde yaşıyor ve ifade edemiyor olabilir. Sizin de evde olmanız bazı şeylere daha çok kafa yormanıza neden olmuştur. Bu süreçleri sorunlar değişse de herkes yaşayabiliyor. Geçeceğini bilin. Lakin sabırlı olarak destek olarak.
Bir de sakince konuşmayı deneyin. Umarım her şey düzelir sizin için.
 
bence durum burdan başlıyor, '' hep beni teselli etmenin peşinde'' demişsiniz, teselliye ihtiyacınız olmadığını ya da modunuzun yüksek olduğu izlenimini vermeniz gerekir önce..

karşımdaki kişi zaten moral olarak bitikse ben de bir şeyimi anlatmam, ama bana huzur veren bir hali, dingin bi iletişimi varsa anlatırım, belki yaklaşımınızı değiştirerek durumu değiştirebilirsiniz ..
Haklısınız belki de ben modunu yükseltmeye çalışmalıyım. Bazen derdini paylaşması, daha fazla şey paylaşmak için bunu deniyorum ancak daha ısrarlı yapmam gerekiyor belki de.
 
Merhaba, sanırım çoğu evlilik böyle süreçlerden geçiyor. Yalnız değilsiniz. Zor günler geçirmişsiniz. Biz eşimle 9 sene flörtten sonra evlendik, 5 yıl sonra çocuğumuz oldu o zamana kadar ikimiz de çalıştık. Sosyaldik vs. Sonra sizin gibi doğal olarak ev hayatı başladı, her şeyimizi çocuğa verdik. Tek arkadaşlarım komşularımdı onlar da kafa dengim değildi. Kızım büyüdü biz o arada monotonlaştık. Eşim çok iyi bir eştir fakat dediğiniz gibi artık bir paylaşımımız olmuyordu o işi anlatıyordu ben kızımı, artık kavga bile etmiyorduk inanın. Bunu normalleştirmeye başladım bir süre sonra hayat böyle, anne baba olduktan sonra evlilik böyle bişey sandım ama içimden bir yerlerden de insan seviyorsa sevgisini göstermeli böyle olmamalı diyordum. Bir akşam balkonda çay içerken sinir boşanması yaşadım, hissettiğim her şeyi ağlaya ağlaya anlattım. Artık beni sevmediğini sevseydi beni mutlu etmek için çabalayacağını söyledim ama ben hala seviyorum ve o sevgi kırıntılarına ihtiyacım var dedim. Tabi ki seviyorum falan dedi neden o zaman şurda şunu şunu yapmadın, neden şöyle ilgilenmedin gibi gibi içime attıklarımı ağlaya ağlaya anlattım. Sanırım anladı yada farketti üzüldü biraz değişimler başladı. Sonra bir arkadaşımla dertleştim bu konuyu, dinledi beni anladı üstelik bekar hiç evlenmemiş ve bana dedi ki sen bişeyler yapıyor musun? İkiniz de anne baba olmuşsunuz karı koca rolünüzü unutmuşsunuz. Bir sofra kur, güzel giyin, bir şarap al güzel kok. Koca gün pijamalarla geziyorsun öyle karşılıyorsun eşini dedi. Bana bırakın kızı bir akşam dışarı çıkın dedi. Baştan çok saçma geldi, böyle mi sevecek beni falan diye inkar ettim ama sonra düşündüm eşim erkek olarak bunca yıldır evin içinde hiç pijama ile gezmedi, göbeğini kaşıyıp tv izleyen bir adam olmadı hep dikkat etti kendine, bana ev işlerinde yardım da eder kızımınla da çok ilgili, ben neden etmeyeyim dedim. Dikkat etmeye başladım, güzel sofralar hazırladım, güzel gecelikler gerçekten iletişimimiz o kadar değişti ki inanamadım. Bir süre sonra konuşabilmeye başladık, tekrar dertleşmeye birbirimizi özlemeye, böyle oldukça o bana daha çok özenli davrandı o bana öyle davrandıkça benim daha çok içimden geldi. Bir gece çocuğu arkadaşıma bırakıp dışarı çıktık baştan istemedi ne gerek var falan dedi ben ısrar ettim sonra o kadar eğlendik ki eski günlerimize geri döndük. Şimdi her şey çok güzel arada kavga bile ediyoruz bu bile beni o kadar mutlu ediyor ki evet manyağım galiba ama inanının hiç kavga etmemek de normal bişey değil. Siz de bi deneyin bakalım belki sizde de işe yarar bir cinnet her şeyi halleder diyorum
Teşekkür ederim tavsiyeniz için. Kendime çeki düzen verip onu da bir şekilde eski modumuza çekmeye çalışacağım :) hastalıklar artık bizim için hayatın çooook içinden oldu bununla yaşamayı öğrenirken eski güzel paylaşımlarımızı da unutmam istemiyorum.
 
Merhaba, sanırım çoğu evlilik böyle süreçlerden geçiyor. Yalnız değilsiniz. Zor günler geçirmişsiniz. Biz eşimle 9 sene flörtten sonra evlendik, 5 yıl sonra çocuğumuz oldu o zamana kadar ikimiz de çalıştık. Sosyaldik vs. Sonra sizin gibi doğal olarak ev hayatı başladı, her şeyimizi çocuğa verdik. Tek arkadaşlarım komşularımdı onlar da kafa dengim değildi. Kızım büyüdü biz o arada monotonlaştık. Eşim çok iyi bir eştir fakat dediğiniz gibi artık bir paylaşımımız olmuyordu o işi anlatıyordu ben kızımı, artık kavga bile etmiyorduk inanın. Bunu normalleştirmeye başladım bir süre sonra hayat böyle, anne baba olduktan sonra evlilik böyle bişey sandım ama içimden bir yerlerden de insan seviyorsa sevgisini göstermeli böyle olmamalı diyordum. Bir akşam balkonda çay içerken sinir boşanması yaşadım, hissettiğim her şeyi ağlaya ağlaya anlattım. Artık beni sevmediğini sevseydi beni mutlu etmek için çabalayacağını söyledim ama ben hala seviyorum ve o sevgi kırıntılarına ihtiyacım var dedim. Tabi ki seviyorum falan dedi neden o zaman şurda şunu şunu yapmadın, neden şöyle ilgilenmedin gibi gibi içime attıklarımı ağlaya ağlaya anlattım. Sanırım anladı yada farketti üzüldü biraz değişimler başladı. Sonra bir arkadaşımla dertleştim bu konuyu, dinledi beni anladı üstelik bekar hiç evlenmemiş ve bana dedi ki sen bişeyler yapıyor musun? İkiniz de anne baba olmuşsunuz karı koca rolünüzü unutmuşsunuz. Bir sofra kur, güzel giyin, bir şarap al güzel kok. Koca gün pijamalarla geziyorsun öyle karşılıyorsun eşini dedi. Bana bırakın kızı bir akşam dışarı çıkın dedi. Baştan çok saçma geldi, böyle mi sevecek beni falan diye inkar ettim ama sonra düşündüm eşim erkek olarak bunca yıldır evin içinde hiç pijama ile gezmedi, göbeğini kaşıyıp tv izleyen bir adam olmadı hep dikkat etti kendine, bana ev işlerinde yardım da eder kızımınla da çok ilgili, ben neden etmeyeyim dedim. Dikkat etmeye başladım, güzel sofralar hazırladım, güzel gecelikler gerçekten iletişimimiz o kadar değişti ki inanamadım. Bir süre sonra konuşabilmeye başladık, tekrar dertleşmeye birbirimizi özlemeye, böyle oldukça o bana daha çok özenli davrandı o bana öyle davrandıkça benim daha çok içimden geldi. Bir gece çocuğu arkadaşıma bırakıp dışarı çıktık baştan istemedi ne gerek var falan dedi ben ısrar ettim sonra o kadar eğlendik ki eski günlerimize geri döndük. Şimdi her şey çok güzel arada kavga bile ediyoruz bu bile beni o kadar mutlu ediyor ki evet manyağım galiba ama inanının hiç kavga etmemek de normal bişey değil. Siz de bi deneyin bakalım belki sizde de işe yarar bir cinnet her şeyi halleder diyorum
Bu güzel tavsiyeyi dinleyin derim.
 
Back
X