Sevildiğimi biliyorum ama hissedemiyorum

üzgün kırgın ama yine de dimdik durmaya çalışıyordur belki. Çocuğu rahatsızlanmış annesi kanser hiçte kolay değil o kadar rüzgara rağmen ayakta durmak zorunda azıcık bencillik gibi geldi bana bazen insanların dizlerinde derman kalmaz hiç bişey yapmak istemez o sokulmuyorsa siz sokulun yada sebebini al karşına sor
İkimiz de güçlü durmaya çalışmaktan yorulduk belki de bilemiyorum. Benimkisi eski günlere duyulan özlem. Ben adım attığımda karşılığını yarım yamalak geçiştirme ile buluyorum. Bu sevginin sırası değil belki diyerek kendimi susturuyorum sonra. Beni hüzünlendiren de bu oluyor.
 
Maalesef erkekler korku ve üzüntüyü yaşayıp paylaşacak şekilde büyütülmediler. Annesinin durumuna kaygılarııyor bunu içinde yaşıyor ve ifade edemiyor olabilir. Sizin de evde olmanız bazı şeylere daha çok kafa yormanıza neden olmuştur. Bu süreçleri sorunlar değişse de herkes yaşayabiliyor. Geçeceğini bilin. Lakin sabırlı olarak destek olarak.
Bir de sakince konuşmayı deneyin. Umarım her şey düzelir sizin için.
Çok teşekkür ederim temenniniz için.
 
O kadar dertler var ki benimki biraz şımarıklık gibi kalacak belki ama kendime bile anlatamıyorum.

3 yıllık bir evliliğim, bir de bebeğim var. Evliliğin ilk 6 ayı farklı şehirlerde yaşadık tayinden dolayı sonrasında her şey çok güzeldi. Karantina dönemleri evden çalışıyorduk, bir yere çıkmıyorduk ama çok mutluyduk. Sonra bir bebeğimiz oldu ağır bir hastalıkla dünyaya geldi 3 ay yoğun bakımda kaldı. Bu süreçte hep umutlu olduk ve yavrumuzla evimize dönmek de nasip oldu çok şükür. Tam tekrar modumuzu yakaladık derken bu sefer de kv karaciğer kanserine yakalandı. Kemoterapi vs görüyor henüz tedavinin başında.

Ben evliliğim öncesi sosyal hayatı oldukça hareketli birisiydim, işlerim de oldukça yoğundu. Şu an ücretsiz izindeyim, bir yere gitmiyorum, akşama kadar 2 yıldır hep evdeyim. Arada annemin yanına uğruyorum o kadar. Bu esnada dünyalar iyisi olan eşim de yıprandı ancak bana hiçbir şey anlatmıyor, derdini söylemiyor. Hep beni teselli etmenin peşinde. Bana içini dökme gibi bir şeyi hiç yok. Ben her şeyi anlatıyorum, ağlıyorum karşısında beni üzmek istemiyor belki.

Tüm bu kadar sıkıntının arasında bir de benim sevgi arsızlığım tutuyor. Kendime kızıyorum bunun için de. Tüm gün evde, bebekle güneşin gitmesini bekliyorum, eşim geliyor, günlük bir yarım saat yürüyüş hızlıca o kadar. Dönünce de evi toparla, uyu. En son bana ne zaman seni seviyorum dediğini hatırlamıyorum. Halbuki tüm bunlardan önce sık sık gelir sarılır, öper, söylerdi. Şimdi ben sarıldığımda bile sanki sadece karşılık vermek için yapıyor gibi hissediyorum. Sorsam sevdiğini söyleyecek, ben dedikten sonra da ilgili davransa bu sefer de "ben söyledim diye" yapıyor diye tribe giriyorum.

Cicim ayları mi geçti, biz mi her şeye isteksiz kaldık bilmiyorum. İnsan gerçekten sevildiğini bilip de hissedemeyebilir mi?
Cicim ayları geçmiş. Bu forumdaki kadınlar gerçekten de hayatın gerçeklerini kabullenemiyorlar.kadın 3 çocuk yapmiş hâlâ genç kız romantizmi, bekarlık ilişkisi yaşamanın derdinde.bir kere bekar olsan bile ilişkinin ilk yıllarındaki coşku, mutluluk olmuyor işte.niye bizim kadınlarımız bu durumu kabullenemiyor bir türlü.zorla eski günleri getirmeye çalışsan da olmuyor yani.bedenler, ruhlar birbirini keşfetmiş, hatta sıkılmış bile.kendi doğasını bu kadar kabullenemeyen başka bir tür daha yok dünya üzerinde.bu tarz şeylerin başınıza gelmemesi istiyorsanız sıkıldıkça sevgili değiştireceksiniz.hem ailem olsun, hem çoluk çocuk yapayım hem ilk günlerdeki gibi aşk yaşayayım.oldu canim.böyle bir dünya bulursanız bana da söyleyin.
 
İkimiz de güçlü durmaya çalışmaktan yorulduk belki de bilemiyorum. Benimkisi eski günlere duyulan özlem. Ben adım attığımda karşılığını yarım yamalak geçiştirme ile buluyorum. Bu sevginin sırası değil belki diyerek kendimi susturuyorum sonra. Beni hüzünlendiren de bu oluyor.
bi yardım mı alsanız evet ilgide ihtiyac ama karşı taraf belli ki yorgun her anlamda.
 
Bazen insanlarin donemleri oluyor
Mesela bende esime sarilirim vs ama su ara hic oyle seyler aklima gelmiyor
Adam gelip sariliyor seni seviyorum lafini falan da kullaniyor bende o an ona soyluyorum tabi ama sonradan dusunuyorum hic kendim opmuyorum soylemiyorum diye
Bende soyleyeyim diyorum sonra unutuyorum gidiyor 🤷‍♀️
Donemsel birsey bence
Bi ara da ben hep sarilirdim o demezdi falan ayar oluyordum ama simdi anliyorum yani insanin aklina gelmiyor her zaman bence🫠
Bunlar otomatik olan şeyler değil mi ? Nasil akla gelmez ki.mesela yatağa birlikte yatınca ilk akla gelen sarılmak oluyor.hatta akla da gelmiyor, içgüdüsel olarak çekiliyorsun birbirine zaten.öyle değil mi ?
 
Cicim ayları geçmiş. Bu forumdaki kadınlar gerçekten de hayatın gerçeklerini kabullenemiyorlar.kadın 3 çocuk yapmiş hâlâ genç kız romantizmi, bekarlık ilişkisi yaşamanın derdinde.bir kere bekar olsan bile ilişkinin ilk yıllarındaki coşku, mutluluk olmuyor işte.niye bizim kadınlarımız bu durumu kabullenemiyor bir türlü.zorla eski günleri getirmeye çalışsan da olmuyor yani.bedenler, ruhlar birbirini keşfetmiş, hatta sıkılmış bile.kendi doğasını bu kadar kabullenemeyen başka bir tür daha yok dünya üzerinde.bu tarz şeylerin başınıza gelmemesi istiyorsanız sıkıldıkça sevgili değiştireceksiniz.hem ailem olsun, hem çoluk çocuk yapayım hem ilk günlerdeki gibi aşk yaşayayım.oldu canim.böyle bir dünya bulursanız bana da söyleyin.
Ben tek bebek ile böylesi bir boşluğun içine düştüm ancak yazdığım şeyler hesaplı planlı olmayan, hayatın içinden karşımıza çıkan zorluklar. Bunu 3 çocuk ya da hiç cocuk ile yaşayan birçok kadın vardır eminim. Böylesi zorluklara rağmen birbirimizden güzel söz duymak için illa evlenmemize gerek olmadığını düşünüyorum. Bu anne babanız da olabilirdi, yakın bir arkadaşımız da. Sıkılarak insan değiştirmek benim ruhumun harcı değil. Ben hâli hazırda sevildiğimi bildiğim insan ilişkilerimde ters giden bir şeyleri nasıl düzeltebilirim ve nasıl birlikte mutlu olabilirizin derdindeyim. Bunu anneannemle dedemde, kayınvalidemle kayınpederimde gördüm. Bunu istemenin çok da doğal olduğunu düşünüyorum.
 
bi yardım mı alsanız evet ilgide ihtiyac ama karşı taraf belli ki yorgun her anlamda.
Önce kendi modunu yükseltip kendi içimde bir şeyleri halledip denemeliyim diye düşünüyorum okudukça. Umarım yardım almaya hiç gerek kalmaz. Teşekkür ederim yorumunuz için.
 
Eşinizin annesi kanser hastası, bu süreçte sizin ona destek olmanız gerekir diye düşünüyorum.
Ben de olmaya çalışıyorum zaten. Bebeğimizin hastalık dönemlerinde de biz hep birbirimize destek olduk, güzel sözler ile moral verdik. Ancak üst üste gelince bazı şeyler tekrar içine kapanmaya başladı. Onu tekrar oradan çıkarmak, eski güzel günlerimizi hatırlamak hem ona hem bana iyi gelir diye de düşünüyorum. Sonra bunu onun için mi kendim için mi istiyorumu sorguluyorum. Belki benim de ruhum, kafam iyice karıştı bilemiyorum.
 
Bunlar otomatik olan şeyler değil mi ? Nasil akla gelmez ki.mesela yatağa birlikte yatınca ilk akla gelen sarılmak oluyor.hatta akla da gelmiyor, içgüdüsel olarak çekiliyorsun birbirine zaten.öyle değil mi ?
O ayri
Sarilirsin ve seni seviyorum iyi geceler dersin
Gunluk hayatta adam isten gelmis yorgun kafasi dolu
Ya da kadin evde temizlikti yemekti ugrasmis
Insanin aklina gelmeyebiliyor
Mesela ben yazin cok sarilmayi sevmem sicaktan bayginlik gelir
Kısın daha micmic olurum vs
bide mizac olarak cok yapisik seven biri degilimdir o da etken
ornek mutfaga su almaya gitmisimdir esim de kendisine soda aciyordur gecerken totoya saplak atmak benim icin sevgi gosterisidir :KK53:
 
bence sevgi ve şefkat göstermesi gereken sensin
benim eski sevgilimin o kadar dertli bi hayatı vardı ki
ne zaman konuşsak hep onun dertleri
hep onun maddi manevi sorunları
ben bugüne dek tek bir derdimi bile anlatmış değilim kendisine
zaten morali bozuk biri var karşımda bi de ben mi dert anlatayım
 
İkimiz de güçlü durmaya çalışmaktan yorulduk belki de bilemiyorum. Benimkisi eski günlere duyulan özlem. Ben adım attığımda karşılığını yarım yamalak geçiştirme ile buluyorum. Bu sevginin sırası değil belki diyerek kendimi susturuyorum sonra. Beni hüzünlendiren de bu oluyor.
Kesinlikle açık açık konuşulmasından yanayım güzel bir sofra yada çay kahve masası çocuğu uyutup yavaştan girin ama suçlayıcı değil ben dili ile konuşun önce güzel şeylerden bahsedin iltifat edin övün sonra acı sonra yine güzel gerekirse ağlayın belki onun da size söyleyemediği şeyler vardır karşılıklı birbirinize kapatmışsınızdır kendinizi
 
Kesinlikle açık açık konuşulmasından yanayım güzel bir sofra yada çay kahve masası çocuğu uyutup yavaştan girin ama suçlayıcı değil ben dili ile konuşun önce güzel şeylerden bahsedin iltifat edin övün sonra acı sonra yine güzel gerekirse ağlayın belki onun da size söyleyemediği şeyler vardır karşılıklı birbirinize kapatmışsınızdır kendinizi
Ağlayın derken yanlış anlaşılmasın ağlamaktan korkmayın duygularınızı yaşayın hissettirin anlamında yazdım
 
O size derdini anlatmiyormus ya, isin sirri irada bence.

Siz once kendi modunuzu yukseltin, sonra da onu konustu run. Derdini cok duygusala baglamadan dinleyin. O doksun icindekini rahatlasin, siz dinleyin destekleyin. Sonra eskiye donersiniz. Konusmadikca insanin icinde buyur her sey, sonra romantizm falan ruhuna fatiha haliyle.
 
Buraya yazdıktan sonra çok acayip bir şey oldu. Eşim işten erken geldi bir an ve dışarıda gezelim biraz dedi. Normalde de her akşam yürüyüşe çıkıyoruz ama mahalle içerisinde park vs. Eski günlerdeki gibi yani, ikimizin de çok sevdiği yerlere dedi. Hemen sofrayı hazırlayıp apar topar çıktık. Benim için de onun için de plansız oldu. Bebek uyudu ve biz el ele yürümenin, koca çınar ağaçlarının altında yine güzel güzel sohbet etmenin keyfine vardık.

Bilmiyorum belki de buraya yazdıktan sonra dua niyetine geçti. Bu güncellemeyi de paylaşmak istedim :) inşallah bu zorlu süreçlerimiz de çabucak geçer ve her şeye rağmen muhabbetimiz artmaya devam eder.
 
Konu başlığa istinaden yazayım da hissedilmeyen sevgi yok hükmündedir. Hissetmiyorsanız sevilmiyorsunuz demektir.
 
Back
X