Sinirim Dağ Gibi Büyüyor


Benimki bir garip ama.
Bir ara tuttturdu perdelerimiz rusttik olsun ben öyle seviyorum diye. Ben daha rustiğin anlamını bilen erkek görmedim. Daha ben karışmadan zaten kayınvalidemler rustik eski gösterir olmaz bilmem ne. Size mi sorduk? Gitmiş kayınpederim kendi kendine stor alıp takmış.
Eşim tutturdu köşeli koltuk takımı istiyorum diye, rengi de beğenmiş grimsi bir şey. Ben de köşeli istiyorum daha ben bir şey söylemeden buraya köşeli olmaz dedi kayınvalidem. Açık renk alın, şunu alın bunu alın. Benim bir değil iki kaynanam var biri de kocam. Aman çamaşır öyle asılmaz, aman tavaya böyle yağ konmaz, çöpe şunlar atılmaz, bu kekin içine vişne şurubu sıksan üzerine de çikolata sosu döksen süper olur vs.
Ruhum daraldı artık gerçekten...
 
Yorumum tamamen bu konuşmanı üzerine olacak, baştan söylemek istiyorum.

Ben de eşime onu yapma böyle yap şöyle yap diyorum sık sık ama demek zorunda kalıyorum çünkü bana göre doğrusu o oluyor. Söylerken çok çekiniyorum çünkü insanlar böyle şeyler duymaktan hoşlanmıyorlar, biliyorum. Art niyetim yok vallahi ama kaç kere demem gerekiyor aynı şeyleri? Ben de sıkılıyorum bazı şeyleri söylerken ama yanlış gördüğüm bir şeyi de söylemeyeyim mi? Eşinizin söylediklerini üstünlük mücadelesi olarak değil de gelişim için öneriler olarak görmeyi deneseniz?
 
Öyle o. En ufak sorunda tek dediği "keşke ölsem, sabahaa çıkamasam" vs. Bir ben malım şu hayatta kendimi dış kapının mandalı yerine koydurup canımın sıkılmasına dahi hakkım yok.
Çok tanıdık geldi bu laf. Artık cevabım ben uğraşmam Belediye kaldırır diyorum. Çocukça işler iyice sinir bozuyor.
 

Ayyyhhhh valla bana da daral geldi. Sakın tekim zannetme. Senin tek dezavantajın kv ile aynı evdesin. Emin ol evin herşeyine karışan kocalar var. Benimki de benden çok bilmiş. Onu niye oraya koydun, o yağı değil bunu kullansak daha iyi olur. Annesi tüm meyveleri aldıktan sonra yıkarmış, havluyle tek tek kuruturmuş sonra sarıp sarmalayıp buzdolabına koyarmış. Bak dedim, senin annen ev hanımıymış yapacak işi yokmuş, ben hayatta böyle saçma işlerle uğraşamam, yıkarım kaseye doldururum canın isterse yersin, sakın benim yıkadığım meyveleri kurulamaya kalkma dedim. Bazen kırıcı da olsam ağır cevaplar vermek zorunda kalıyorum. Bir erkek ev işine bu kadar karışmaz, bu mutfağın hanımı sen misin ben miyim? Sen iki dakkika git içeri mutfakta işime karışma. Geçen diyor ki, birinden duydum da (o birisi annesi) salçanın üzerine zeytinyağı koyunca bozulmazmış (tabi bana bunu 3. söyleyişi falan). Önce içimden bir ya sabır çektim ve koca karı bahaneleriyle gelme bana ne zaman bu evde salça bozuldu, bekarken doğru düzgün yemek yediğin yemek yaptığın mı vardı bu evde salça hergün kullanılıyor ve çeşit çeşit yemek yapılıyor o dediğin arada sırada yemek yapanlar için geçerli diye açtım ağzımı susturdum. Bazende yalan yanlış bildiği bir şeye öyle bir şaşkınlıkla tepki veriyorumki.. Aman hayatım şaka yaptığını söyle lütfen, bunu başkalarının yanında sakın söyleme millete kendini güldürtecekmisin, erkeksin işte çok karışma ve sus diyorum, ımm şey hadi ya öylemi kem küm... epey bir gidiyor Valla o inatsa ben daha da inadım annesinin alışkanlıklarını bırakıp kendi evinin kurallarını kabul edecek.
 
Koalina esinin yerinde olsam ve bazi seyleri duzeltmek istesem ilk olarak annemlere kucuk odaya gecmelerini rica edip elinden tuttugum gibi mobilyaciya gotururdum. Esinin bazi seyleri duzeltesi yok ki hala ustunu kapatma derdinde. Bir insan hic mi somut adim atmaz hic mi bak bunu yaptim daha da yapacagim sen iyi ol demez. Hem senin icin hersey yaparim diyor hem de dolaba gore ev aliyor. Valla ciddi ciddi merak ettim su onemli dolabi utanmasam fotograf isteyecegim
 
Koalina bütün konularını okuyacağım. buna şöyle bi göz attım, o yüzden yorumum yanlış da olabilir, bilgim tam değil zira.
gider bi ev tutarım, kaynanaya da derim ki kiranın yarısını ödüyorum, hadi şimdi naş. alsın eşyasını gitsin.

imza: kaynanasına cevap vermeyen bir gelin adayı.
 
Ama ev bizim zaten krediyi biz ödüyoruz yani...
Burada sorun onlar değil en azından büyük sorun değil. Kötü niyetli olmadıklarına eminim zaman zaman kızsam da. Benim eşim sorunları yaratan
 
Sıradan beyazbir dolap işte.
O adımları atacağını zannetmem ağzımla söylemişim yapmamış şimdi içinden gelecek de sürpriz yapacak:)
 
Bu evlilikte en başından beri hatalar yapılmış. Keşke ev sahibi olmak için biraz daha bekleyip kimseye minnet etmeden kendi paranızla iki kişi yapsaydınız her şeyi o zaman bugün böyle sorunlar yaşanmazmış. Bu evlilik zaten en başından iki kişilik kurulmamış ki. Aileniz hiç uyarmadı mı sizi bu iş böyle olmaz diye? Daha yeni evli sayılırsınız ve bırakın bir düzeni, daha yatak odanız bile yok. Varlığın içinde yokluğa girmişsin konu sahibi.. Ben çeyizime bana sorulmadan alınan bir havluya bile bozuluyorum, almayın ben her şeyi kendi zevkime göre alıyorum diyerek... Düşünemiyorum başka insanların eski eşyalarıyla dolu olan bir evde yaşadığımı!

Ev alınırken evi hiç görmemiş olmanız, size fikrinizin sorulmamış olması tek kelimeyle inanılmaz. Üstelik sizin de ödemelerine katıldığınız bir ev bu. Gerçekten inanılmaz... Üstüne üstlük kayınvalideniz ve eşi evin büyük odasına geçmişler. Bunu okuduktan sonra kusura bakmayın ama iyi niyetli olduklarına inanmak imkansız. İnsan demez mi, zaten bir kaç sene başlarında olacağız, rahatsızlık vereceğiz, bari keyfince bir yatak odası olsun kızcağızın ferah ferah diye...

Ama dediğim gibi sizde de hata çok. Küçük küçük şeyler birikti diyorsunuz ama sizin asıl meseleniz bunlar ve çok büyük meseleler ve en başından kabul etmemeliydiniz. Bir yıl için olsa bile ailesi ve onların eski eşyalarıyla evlenmek... Yani ne gerek vardı ki.. Şimdi onların bir yıllık kira parasını ev peşinatı yaptıktan sonra ister istemez yüzlerine gülmek zorundasınız. Siz de böyle düşünüyor olmalısınız ki sesinizi onlara karşı çıkaramayıp her şeyi içinizde biriktirmiş, bu noktaya gelmişsiniz. Zira, iki kişilik bir aile kurmak yerine, var olan bir aileye yama gibi sonradan eklenmişsiniz. Çalışmayan bir genç kızın bile kabul etmeyeceği şartları kabul etmişsiniz. Ben bunları iyi niyet, fedakarlıktan ziyade "gereksiz ve karşılıksız yere verilen ödünler" olarak gördüm. Yoksulluk, imkansızlık söz konusu olsa böyle konuşmazdım.

Kısacası bu aile (eşiniz ve ailesi) size ve fikirlerinize en başından beri değer vermemiş. Siz de sebebini anlayamadığım bir şekilde en başından her şeye evet demişsiniz.Bundan sonra tek yapılacak olan şey, kocanızı karşınıza alıp her şeyi açık açık söylemek ve artık hakkınız olan şeyleri açıkça talep etmek. Umarım sorunlarınızı aşıp iki kişilik bir aile olabilirsiniz.
 
Ama ev bizim zaten krediyi biz ödüyoruz yani...
Burada sorun onlar değil en azından büyük sorun değil. Kötü niyetli olmadıklarına eminim zaman zaman kızsam da. Benim eşim sorunları yaratan

onları gönder ve bi eşinle başbaşa kal. hiç kalmamışsınız gibi...
 
koalina kayınvalidenlerin evinin bitme süresi muamma idi değil mi?..bende bir an önce kayınvalidenlerden ayrı olmanız gerektiğini düşünüyorum..ancak bu şekilde eşinin sadece ikinizin yaşadığı evde nasıl bir karaktere büründüğünü görebilirsin..ama şartlrınıda biliyorum tabi..kredi vs..pff ne desem bilemiyorumki..aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık durumları..
 
12 aylık kirayı müteahhit aileye vermiş, onlarda evin peşinatına vermek şartıyla 1 sene kalacaklarmış yanlarında anladığım kadarı ile. Kira vermek yerine yanlarında kalmak gibi düşün. Bu arada 15 ay olmuş kira parası almaya devam ediyorlar müteahhitten ama evin temeli bile atılmamış. Ayrıca bir de yazlıkları var, isteyince oraya da gidip kalıyorlarmış. Bu raddeden sonra aldıkları o para ile ayrı eve kiraya çıkabilirler yoksa bu problemler derinleşerek devam edebilir. Karı koca olarak yalnız yaşayıp gerçek anlamda tam olarak, artısıyla-eksisiyle birbirlerini yaşama, keşfetme, tanıma durumları olamamış hiç (neredeyse lükse binmiş bu olması gereken normal şey). Olması gerekenden farklı, biçilmiş rolleri oynuyorlar, ertelenmiş bir yaşam ve belirsizlik içinde kendilerini biz olarak gerçekleştiremiyorlar.(bunda eşinin aşırı aileci tutumu da büyük rol oynuyor) Bunun için yalnız kalmaları şart, evde birileri varken sağlıklı iletişim kurulamıyor, hayatlarının+evliliklerinin en tatlı geçmesi gereken dönemleri zehir oluyor...
 
Aslında zamanın çoğunu yazlıkta geçirdiler ama yine de fazlasıyla görüştük.
Görüşürüm mesele değil de eşimin başkaları varkenki tutumları garip oluyor.
 
Aslında zamanın çoğunu yazlıkta geçirdiler ama yine de fazlasıyla görüştük.
Görüşürüm mesele değil de eşimin başkaları varkenki tutumları garip oluyor.
merhaba, ilk defa yazıyorum konuna ama tüm konularını takip ediyorum. burçtur bilmemnedir pek inanmazdım ama eşinin balık burcu olması ve tavırları acayip babama benziyor. bencillikte 10 numara, evlenmiş ama evlendiğinin farkına varmak istemeyen, yersiz yere cimri yersiz yere eli açık...eşini bilemem ama babam hiç değişmedi. konuşmaya çalışırsın lafı başka yerlere çevirir, çok alakasız yerlerden açığını yakalamaya çalışır, çünkü çok zekidir.... gerçekten adamakıllı bir konuşma yapmanız ve net olmanız gerekiyor biliyorum eşinizle böyle bir konuşma çok zor olacak. takipteyim inşallah sizin için en iyisi neyse o olur hakkınızda.
 
Yani annesinin kurallarını bırakıp sizinkileri kabul etmesi gerekiyor şu halde Biraz acımasızca anlatmışsınız bence. Eşiniz de kötülüğünüzü istemiyordur sanırım. O da annesinden öyle görmüş ona alışmış. Size de hak veriyorum, yanlış anlamayın. İnsanın işine karışılınca sinir olabiliyor ama sanki biraz daha anlayış gösterebilirmişsiniz gibi geldi bana Benim de annemin yaptığı şeyler hep doğruymuş gibi geliyor. Biliyorum uygulama farklılıkları olabilir ya da annem senelerdir bazı şeyleri yanlış yapıyor da olabilir ya da annemin yaptığı şey o durum için uygun da olmayabilir salça örneğinizdeki gibi, ama bunu eşime söylersem niyetim kötü olmaz asla. Alışkanlık işte
 

Yok yoookk yanlış anlamam. Bazen sert cevap veriyorum ama inanın sabrım doluyor taşıyor. Yazmadığım eksiklikler var. Mesela ben evde ne nasıl rahatıma geliyorsa o şekilde kullanırım. Annemle kek tariflerimiz bile farklıdır, annemden öğrendiğim herşeyi uygulamam. Ha eşim dese ki, atıyorum, sebzeleri o rafa değil de bu rafa koyalım daha kolay kullanılır, ammenna. Ama işin içini tam bilmeden annesinden öğrendiği şeyleri bana yaptırmaya kalkınca, birde bunları sürekli sürekli söyleyince cinlerim tepeme çıkıyor. Mesela sosis alıyoruz ya, ilk başlarda paketiyle buzluğa koyuyordu. Dedim ki ne gerek var, zaten bir kaç kahvaltıda tüketiyoruz (yani bozulma israf olma gibi bir durum yok). Annesi öyle yapıyormuş, kullandıkça buzduktan alıyormuş. Hayır dedim ben o şekilde kullanamam. Baktım bir sonraki alışverişte bunu buzluğa koyuyoruz değil mi dedi, bir öncekinde böyle olmadığını açıkladım sana bilerek mi yapıyorsun diye diye artık alıştı, buzdolabının normal kısmına koyuyor. Bir de eşim çok soru sorar. Onu niye öyle yaptın bunu niye böyle yaptın. Dün mesela bir iki çatal yıkayıp sepete koymuşum, niye yıkadın diye soruyor. Makinaya koysaymışım ya... Yav makinayı o çatalı yıkadıktan sonra boşalttım belkide... Amann iştee... Ya bir erkek bu kadar karışmamalı, hadi çekip çeviremesem yapıp edemesem akıl fikir versin de... Çok sorunca insan bunalıyor artık :)
 
Aslında zamanın çoğunu yazlıkta geçirdiler ama yine de fazlasıyla görüştük.
Görüşürüm mesele değil de eşimin başkaları varkenki tutumları garip oluyor.
Yazlıkta zamanda geçirseler gölgeleri üzerinizde, dönecekleri belli, hala onların eşyaları ile dolu emanetmiş gibi bir evde yaşıyorsun ve geldiklerinde hayat onlara göre yönleniyor hep.
 
Konu sahibi bence bir an evvel restini çekmeli. Gerekirse konu sahibinin ailesi erkek tarafıyla konuşmalı. Böyle hayat geçmez, kimse kendini kandırmasın. Gençliğine yazık, üzüldüm gerçekten.
 
Konuşmakla olacağını zannetmiyorum. İşine gelince iyi, düşünceli; gelmeyince anlayışsız. Bencil diyemem aslında ben de böyle adını koyamıyorum. Misal bana yatağa gereksiz masraf derken sana iphone 6 plus alalım mı diyor. Cimri değil ama hayır desiğinde çok inatçı...

Yazlıkta zamanda geçirseler gölgeleri üzerinizde, dönecekleri belli, hala onların eşyaları ile dolu emanetmiş gibi bir evde yaşıyorsun ve geldiklerinde hayat onlara göre yönleniyor hep.
Evet gelmeseler de her an gelebilirler durumu var bende de. Geliyorlar mı gelecekler mi ne olacak diye düşünüp duruyorum.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…