Sizin çocuklarınız da böyle mi ?

Facebook ta bir video izlemistim.isinize yarar mi bilmiyorum becerebilirsem gonderiyim.
https://www.facebook.com/
Bu kız benim annemin kızı olsa dünyanın dayağını yerdi. Benim annem kapıdan dönüp seni kovalayan terlik atabilen bir anne , bu kızı 2 ayda mum ederdi Bu arada benim kızımda da bu potansiyel çok ama çoook var, böyle bir ailede büyüse kesinlikle böyle olurdu ama ceza ödül sistemi olan bir evde büyüdü
 
çalışıyorsunuz
sabahtan akşama kadar seni görmüyor.
özlüyor...
akşamlari 1 saat çocuğunuza ayırsaniz nolur... senden ilgi ve sevgi istediği için hırçın oluyorlar.
haftasonu çocuklu annelerle oyun cafede buluşun.. akranlarla oynarlar sıkılmazlar..
 
Sen bir yaş arayla diyorsun benim beş dakika arayla doğurduklarim arasında binbir çeşit fark var. Biri duygusal biri taş duvar. Biri çok hareketli biri yerine göre. Birine hayır dedim mi duruyor çekiniyor diğeri sanki dağlara taşlara diyorum
 
Keşke ikiz olsaydı diye az demedim.
Aynı dönem aynı şeyleri yaşıyor olmak bile lüks inanın ki, hep bakıp imrendiğim annelerdensiniz demek.

İşte mizaç, huy, karakter, yaradılış neyse onun adı, önüne asla geçilemiyor.
Kabullenme evresi ne kadar erken olursa, anne bir nebze rahatlıyor, kendini suçlamaktan vazgeçiyor.
 
Evet size göre bencede kolay bir iki yaş fark olan anneler için bencede ikiz bebek kolay en azından ikiside aynı yemeği yiyor aynı uyku düzeninde oluyor. Ama bana göre hepsi zor ya. İkiz bebek beni bitirdi tek olsa gözüm kapalı bakarım diyorum. Ben yalnız tek olsaydı ikinciyi no no no derdim herhalde bende kabullendim 25 ayliklar birkaç aydır ikisini de olduğu gibi kabul Edip başıma koydum üstüne de huni taktım öyle takılmıyorum artık
 
Bu kadar zaman kaybetmeye gerek yok. Mhrsden çocuk psikiyatri randevusu alın, onlar gerekirse hastanedeki pedagoga yonlendirir. Ve ben terapi ile spor/sanat aktivitesini eş zamanlı başlatma taraftarıyım. Çocuğun huzursuzluğunu uzun süre gözlemlemeye gerek var mı?
 
Yaşı uygunsa zeka testi yaptırabilirsiniz, zihinsel geriliği olanlar ince düşünemez, asi ve azimkar çocuklar genellikle yukarı seviyede oluyor,bunun bir de içine kapanık versiyonu var ki o daha zor emin olun, zihnini okumak için telepati gücü istiyor insan aşlahtan. İlgisini çekecek etkinlikler bulmaya çalışın, legolar çok işe yarıyor mesela (şu meşhur lego cityler), oğlum 12 yaşında üstün zeka sınırında kaldı, hatta testte hata olduğunu iddia eden öğretmenleri de var, bu yaz kodlama ve yazılım kursuna başlattık çok mutlu şu an ama zihinlerini oyalayacak aktiviteye çok ihtiyaç duyuyorlar. Tek başına saatlerce legolarla uğraştığını bilirim. Üstün zekaya hiperaktivite de eşlik edebiliyor
 
Merhaba, sınırlarınızı ve rutinlerinizi net bir şekilde oluşturun. Sonradan evet diyeceğiniz bir şeye baştan hayır demeyin. Hayırlarınız net olsun. Ama uzun açıklamalar yaparak da inatlaşma ya girmeyin. Bir cümle ile açıklayıp "şu an sakin değilsin sakinleştiğinde konuşabiliriz" deyip başka bir işe odaklanın. Sakinleştiğini fark ettiğinizde "aaa kendini ne güzel sakinleştirdin. hadi seninle en sevdiğin oyunu oynayalım" gibi cümlelerle motive etmek çok işe yarıyor. Çocuklar daha yüksek bagirdikca, ağladıkça ilgi gördüğünde, sizin panik yaptığınızı fark ettiğinde her şeyi bu yolla elde etmeye çalıyorlar. Bu tarz krizlerde sizin sakin ve net olmanız, çevre de ki insanları ve söylediklerini bir süre duymamanız gerekir. Bir de çocukların hareket ve oyun ihtiyaçlarını karşılamadıkça huzursuz oluyorlar. Günlük rutinlerinize onun istediği oyunları, park saati, LEGO saati Ve mutlaka kendinize ayırdığınız anne saatini ekleyin. Anne saatinde sizi darladığında somut bir şekilde "bak seninle şu saatte oynadık şimdi benim saatim. Sende şunları yapabilirsin" gibi seçenek sunun. Ağlasa bile kitabınızı okumaya, kahvenizi içmeye devam edin. Bir süre sonra oturacaktır ve o saatin sizin olduğunu kabul edecektir. Hatta yemek saati, oyun saati, anne saati, park saati, uyku saati gibi görsellerle bir alan, oklu bir saat yaparak çocuğunuzun gözünde somutlastirabilirsiniz. Günlük işlerinizi yaparken onada uğraştırıcı görevler verin ve çocuğunuzu da dahil edin. Sınırları ve kuralları otutturmak zorlu bir süreç ama tutarlı olup pes etmezseniz çok uzun sürmüyor. Sonrasında hem siz hem çocuğunuz çok rahat eder. :)
 
Oğlum 3.5 yaşında çoğu şeyi ağlayarak sabretmeyerek hemen olsun istiyor. Bizdede problem baba ve anneanne. Her istediğini her an yaptıkları için. Ben sınırları olan biriyim birde fazla ağlamaya bağırtıya gelemiyorum başım ağrıyor. Oğluma yalnızken neleri yapıp yapmayacağımı aşıladım zamanla. Eğer başbaysak mis gibi oluyor çocuğum ama babası veya annem varsa cıvıtmaya meyilli oluyor. Bende ağlaman veya bunları yapman sonucu değiştirmeyecek istediğin kadar ağlayabilirsin diyorum hemen susuyor. Başlarda eşimle annem çok karışırdı çocuğun dediğini yap diye ama ben onlarla da kavga ettim karışmayın anneliğime diye. Oğlum o yüzden çok sorun çıkarmaz ben varsam. Sizde durum bizdeki gibi olmuş ama siz de yok diyemiyorsunuz çocuklar kimi nasıl yöneteceğini çok iyi bilirler. Geç değil bence düzeltebilirsiniz herşeyi. Olmuyorsa pedagogtan yardım alın
 
4 yaşında bir kızım var bu söylediklerimizin hepsini yapmama rağmen üzgünüm ama hanım Efendi'nin anlattigi gibi saatlerce ağlama krizine grip hatta ağlayarak olduğu uerde uyumuslugu vardır asla ağladığı da isteğini yerine getirmem sadece oturur sakinlesmesi i veklerim arada bir sırtını okşadım yada o isterse yakınlarım ama isteğine cevap vermem sonuç daha da kötü olma yolunda ilerliyor gündüz kimseyi darlamaz ben eve varayım çığlık ciigliga aglar
 
Hiperaktivite yönünden değerlendirilmeli oğlunuz bence çünkü küçük yaşlardan başlar istediğinin hemen olmasını istemesi,hemen sıkılması, zor çocuk diye tabir edilmesi,inatçılık,öfke..mutlaka bir uzmanla görüşün.
 
Sadece size yapıyorsa daha önce sizi denemiş ve bu yolla istediğini bir şeyi elde etmiş olabilir. Çocuklar yetişkinleri denemeyi, sınırlarını zorlayıp öğrenmeyi severler. Sizi gün içinde görmediği için özlüyor, nazını size yapıyor olabilir. Eve geldikten sonra ki birlikte geçireceğiniz vaktin kaliteli, eğlenceli olması, belki o vakti birlikte önceden planlamanız etkili olabilir. Bir de bu söylediklerim aslında zor bir süreç. Sabırlı, tutarlı olmak, beklemek gerekiyor.
 
Size ben şöyle ifade edeyim eşlerin boşanması sonrası çocuklarda malesef kaybetme korkusu ayrılık kaygısı ve size karşı sevgi ve öfke arasında sıkışmışlik duygusu gelişiyormus süreci tamamen anlamlandirdiginda sizi bundan ötürü sorumlu tutmayı bıraktığında bu tepkileri azalacakmis iki ayrı uzmandan aldığım görüş bu yöndeydi tüm çocukları aynı kabul etmemek gerekiyormuş üzgünüm ama çocukların duygusal durumları geliştikleri ortam hayatlarındaki anlık değişimler herşey karekterleri üzerinde hızlı bir değişim yaratıyormus yalnızca sakın kalıp krizi atlatmasini beklemeniz en sağlıklısı şeklinde tavsiye aldım uyguluyorum o kadar
 
Kaliteli zaman geçirme noktasında hassas davranıyorum beraber oyun oynayalım hadi şunu yapalım bunu yapalım derim ama oyun esnasında hayal ettiği ama benim anlamadığım yada yaparken tam olarak istediğini yapamadığım birşey için iki saat aglamisligi vardır , bazen onun dünyasına girmenin ne kadar zor olduğunu düşünüyorum , ben acaba kreşte ağlama krizleri geçiren çocuklar vardı anneleri bu çocuklar çok ağlayınca almaya geliyorlar mis yada susmayan çocuklar için yanlış uygulamalar yapılmış mıdır diye düşünmeden edemiyorum çünkü bana karşı bir eylem icinde
 

Zamanla geçecektir. Siz doğru olduğundan emin olduğunuz yaptığınız şeyleri yapmaya devam edin. Sıkmayın canınızı. Ama kreşi de bir yandan takipte olun. Oyunu siz kurup okulculuk oynayabilirsiniz o öğretmen olsun siz de çocuk. Problem çıkarın bakalım nasıl çözümler bulacak. Bunu kendiniz için de anne rolünü ona verip bulduğu çözümleri izleyebilirsiniz. Çok güzel taklit ediyorlar ve eğlenceli oluyor. :) Bir de çocuklar gün içinde okulda bir sürü şey yaşıyorlar. Güzel vakit geçirdiler bile arkadaşları ile paylaşım sorunları, kavgalar, istediğinin olmaması gibi bir sürü olumsuz şey yaşıyorlar. Eve gelince stresini atıp bu şekilde rahatlıyor da olabilir. Bırakın rahatlasın, böyle böyle duygularını ifade etmeyi, baş etmeyi, çözüm bulmayı öğrenecek. :)
 
17 hazirandan beri çalışmıyorum, çalışırken akşamları tabiki ilgileniyorum ilgisiz bir anne değilim.1,5 aydır nefes aldirmayisindan bahsediyorum burada
 
Psikiyatri direkt ilaç verir o sebeple psikiyatriyi değil de psikologu seçerim.
Aslında bu gözlemlemeyi uzun vakte yayma niyetim yoktu,bir ay fln.Bir de ben çalışıyorum çocuk da sabah 9 dan 17.30 a kadar kreşte olacak,spor vs aktivitesini de beraber götürecek vakit olmaz,hafta sonu olabilir ancak
Ne güzel anlattınız, işiniz psikoloji üzerine mi
 
Bir uzmana başvurmak şart oldu kesinlikle
 
17 hazirandan beri çalışmıyorum, çalışırken akşamları tabiki ilgileniyorum ilgisiz bir anne değilim.1,5 aydır nefes aldirmayisindan bahsediyorum burada
bunaldiysan işe girmen lazim bu senede tam gün yollayin okula.. ve senin için iyi olur.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…