Bu konuya "destan" yazılır... Ne büyük toplumsal yaralar, hayatı zehretmenin ne çok yolu sıralanmış bu satırlarda...
Sizden istediği şeyi kabul etmemişsiniz ama doğru dürüst reddetmemişsiniz de... Bu nedenle"kapı açık" kalmış ve o da sizinle birlikte olacağını ümit etmeye devam etmiş...
Hakikaten anlayamıyorum sizleri, madem evlilik dışı cinsellik size göre çirkin "size zarar vermeden" (Namusu bacak arasında arayan namusu, bacağından yukarısının işlevi şüpheli adam... Adam "zararı olmayacak" diyerek sizinle ciddi bir şey düşünmediğini, evlenmeyeceğini söylemiş zaten, sizinle birlikte olup ileride sizinle evlenecek adamın haberi olmayacağı şekilde cinselliği teklif etmiş... Sokakta gördüğü herhangi bir kadına teklif edeceği gibi, önüne gelenle yatmayı düşünen her adam gibi...) teklif ettiği ilişkiyi öyle bir reddecektiniz ki "Sert kayaya çarpmışım" diyecekti ve şu anda yaptığı gibi hatalı olduğu halde size tavır yapıp sizi ortada bırakmayacaktı... Böylelikle hem bu bakış açısındaki birine ders vermiş olacaktınız hem de şu anki "terk edilmişlik" hissinden rahatsız olmayacaktınız... Ciddi düşünüyor olsaydı da kararlı tavrınız karşısında size hayran kalırdı, her erkeği cezbeder prensiplerine bağlı hanımlar... Fakat siz teklifin rezilliğine bakmadan "nezaketle" kibarca reddetmişsiniz adamı, haliyle o sizin kadar nazik davranmamış "Canın isterse" demiş... Bunun adı terk edilmekse en azından sizi kullanamadan terk etmiş... (Ki bu bile umrumda görünmüyor adamın, "Bana kız mı yok" fikrinde ve haklı...Adam teklifinden utanacağı yerde tavır yaptığına göre sizinle cinselliği yaşamak için bile çaba sarf etmeye gerek görmüyor....) Fakat terk edilme olması için ortada bir ilişki olması lazım... "Sevgilim" dediğiniz adam sokakta yanınıza yaklaşıp cinsel organını gösteren yahut en iğrenç tabirlerle size sarkan, laf atan bir meczuptan farklı yaklaşmamış size... Saygı duymamış, sevmemiş, seven adam ne sağlığa ne ahlaka uyan yöntemleri ileride eşiniz olacak kişiye "renk vermemek" için teklif etmez... Kaldı ki bu teklif de sözdedir... Yola çıkan yolculuğu tamamlar... İğrenç...
Sizin şahsınızda şu hisleri daha bu yaşta "sevgilim olmazsa ölürüm" sendromu olarak adlandırıyorum. Kolay etki altında kalan, yeterince sevmemiş, sevilmemiş genç kızların her şeyi bir kenara koyup daha evlenmeden "aşkııooom, kocacım, bebeğim" dedikleri adamlar vesilesiyle Allahın "kendine gel" ikazıyla tokatlanması bir nevi... Bu tokadı bari doğru yorumlayıp "Ben ne yapıyorum" diyen de var, "şok"la kendini tamamen kaybeden de... "Ayşe'nin de Fatma'nın da sevgilisi var benim de olsun" deme psikolojisi... Bunu kendinize konduramazsınız ama bir düşünün "Ayşe araba almış ben de çalışıp alayım" diyen kaç kadın var? Bir elin parmağı, neden? Çalışıp azmetmek, kazanmak zor ama boşta gezen adam bol... Kendini kalabalığa ait hissetmenin en kolay yolu sevgili bulmak... Kişi "herkes gibi" olmayı neden bu kadar ister ki? Böyle davranırsanız "sıradanlaşırsınız" ve asla birisi için "özel" olmaz onunla özel şeyler yaşayamazsınız...
Öfff...
Adam birini öldürse asker psikolojisi...
Bunu ilk "uyduran" sevdiğine konduramamış bir hareketi o gün bugündür kim bir askere yanaşsa adam ne yapsa manasız bir hoşgörü... Erkeklere de bunu empoze ediyorsunuz size yaptıkları gibi aptalca teklif ve fikirlerle geliyorlar "asker psikolojilerine" anlayış gösterilmesi umuduyla... Kafanızı kuma gömerseniz başı dik gezemezsiniz... Böyle bir tavrı asker psikolojisine bağlarsanız hayatınız tavizlere katlanmakla geçer... Adını doğru koyalım size teklif ettiği iğrençliğe tepki göstermeyişinizin: "Bu zamanda sevgili bulmak kolay mı, birkaç aylık da olsa boşta kalmaktan iyidir, her gün arayıp soran/arayıp soracağım biri olsun, ay aman herkesin var benim de sevgilim olsun!"... Adam "oyuna" devam etse birkaç öpücük kondurmayı kar sayacaktı bir süre sonra, bunu siz de biliyorsunuz... Sonra da "gidebildiği yere kadar" diyecekti... Satıraralarında bunlar yazıyor sözlerinizin, teşhisi doğru koyun kendinize kurtulmak isterseniz...
Yukarıdakiler konu sahibine aşağıdakiler genel:
Uzun zamandır bu forumdayım ve üç günlük sevgilisine methiyeler düzen kızların birkaç haftayı bulmadan "Beni aldatıyor mu, sevmiyor mu, ilgisiz mi...." tarzı konularını görüyorum... Hele biri erkek arkadaşından "aşkım" diye bahsetmeyegörsün üç beş kişi kendi sevgilisini "Benimki de beni böyle böyle seviyor..." diye tarife başlıyor. Bu "gösterileri" yapan kızların ilişkisi üç gün sürmezken köklü sağlam ilişkileri olanlar bu tarz üslupla sevgililerini övmüyorlar ve onların ilişkilerine, yazdıklarına, yaşadıklarına hiç tanımasam da fazlasıyla saygı duyuyorum... Çok anlamsız hayatınızda birini "1 numara" yapmak, buraya taşıyıp övüp yüceltmek... Elbette sorun yaşarsanız fikir danışırsınız ama girip sırf sevgilisinden bahseden cümleler yazanlar var alakasız bir konuda... Bana bu denli hastalıklı sevgiyi hak eden adam gösterin yahut bu sağlıksız ve dengesiz değer verişle dengeli yürüyen bir ilişki?.. Ömür geçiyor, evcilik oynayanlara yazık oluyor... Neyin ne olduğunu bilen, yerinde davranabilen, hayatını genç bir hanıma yakışır şekilde yaşayıp öz benliğine duyduğu saygıyı merkeze koyan hanımlara hürmetler...