TUVALET SORUNU ÇÖZÜLDÜ EVLİLİK KURTULDU BRAVOO YANİ KADINLAR KULÜBÜ

kuzummm

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
2 Şubat 2011
81
12
Dün gözyaşları ve çaresizlik içinde açtığım konu bugün binbir pişmanlıkla okudğum yorumlar inler cinler şımarıklığım dayağı hakedişim felan filan......
cevap vermek istiyorum ve yine yorum yapan bütün arkadaşlarada teşekür etmek istiyorum,

1. 2011 ile 2014 arasında açtığım konular var evet dediğim gibi burda arkadaş çevrem olmadığı için dertlerimi bu forum da paylaştığım günler oldu hatta eltimle ilgili bi konuyu paylaşırken tesadüfen eltim yorumları okurken gördü aaaa kadınlar kulübüne bende bazen takılıyorum forum sitesi çok güzel dedi tabi benim ne okuduğumu ne yaptığımı tam olarak anlayamadı kapattım hemen ama bu beni yinede rahatsız etti tam olarak kendimi teşhir etmemek içinde ismim ve mesleğimde bilinçli olarak tutarsızlık yaptım.

2. bütün yorumlardaki ortak çözüm dr gidin tedavi olun zaten bu hastalık ağır bi şekilde 2 yıldır bende devam ediyor ve bende 2 yıldır sürekli doktora gidiyorum doktorumu değiştiriyorum bütün herşeyi deniyorum ama yeterli gelmiyor yeteri kadar ikna edici olmuyor doktorlar yüzde 50 siz yüzde 50 biz çözeceğiz hastalığı diyor kendimle olan kısımda sıkıntı yaşadığım için sizinle dertleşmek istedim

3.benim eşim zengin değil bende öze bi işte çalışıyorum eşyaları atıp yenisini almak sizin algıladığınız gibi kolay olmuyor içim içimi yiyor üzüntüden ama yapamıyorum ilaç bağımlıları gibi bütün varımı yoğumu attığım bi eşyanın yenisini almak için harcıyorum bazen kıyafetten bazen mutfak giderlerinden taviz veriyorum çünkü o şey eşya atmak değil sağlık eğer kirli olduğunu düşündüğüm şeyi tekrar kullanırsam bu benim için intaar olur.

ŞİMDİ SİZDEN ÖZELLİKLE mervecik 01 DEN Bİ YARIM SAATLİĞİNE KENDİSİNİ BENİM YERİME KOYMASINI İSTİYORUM GÖZLERİNİ KAPATIP BENİM YAŞADIKLARIMI BİREBİR YAŞAMASINI İSTİYORUM EMİNİM ŞIMARIKLIĞI TAVAN YAPACAK ŞIMARIKLIKTAN ÇILDIRACAK...
yetiştiğiniz aile soğuk ilgisiz sorunlu vs vs babanız sizi evde istemiyor kendi çabalarınızla üniverste bitiriyorsunuz babanız bundan rahatsız oluyor okudunda sanki devlet memuru mu oldun diyor kpss için atanmak için uğraşırken babanız hergün yagit çalış para getir bu eve yada sana bakacak birini bul evlen diyor ben sana bakamam 20 yaşını geçtin git başının çaresine bak bedava ben sana bakamam diyor o baskıyla eşinizle tanışıp evleniyorsunuz zamanla eşinizinde babanızdan bi farkı olmadığını anlıyosunuz oda sürekli aşşağılıyo gidecek yerin yok sürekli bi işin yok baban düğününü bie gelmedi kimsesizsin düşüncelerini fırsata çeviriyor ve sizi aşşağlıyarak size sözlü saldırıyor insan olarak sizde dayanamıyosunuz biyerde sizde onun eksikliklerini onun yüzüne vurmaya başlıyosunuz ama bi fark var o sakar dikkarsiz ve siz onu eleştirirken gerçekleri baz alarak haklı eleştiri yapıyorsunuz ama o sizi altı boş eleştiriyo güzel olduğunuz halde çirkin diyo normal boyda olduğunuz halde kısa boylu diyo ve siz bunu hazmedemiyorsunuz haksız yere eleştirmeyi aşşağlanmayı beceriksizsiniz diye size hiçbirşeyini yaptırtmıyo ütüsünü filan kendi yapıyo ailesinde herkesin bi mesleği olduğu için kadrolu çalıştığı için sizi bu konudada aşşağlıyo kendisi yetmiyomuş gibi aileside aşşağılıyo ailesine sizi ezdiriyo ve bütün bunlara dayanamıyosunuz sürekli bişeyler ıspatlama çabalarına giriyorsunuz gün geliyo takıntı hastalığıyla tanışıyosunuz ve eşiniz 180 derece değişiyor size kaba davranan hakaret eden adam gidiyor yerine şefkatli merhametli sizin hastalığınızdan dolayı mahvolan üzülen bi adam geliyo ama iş işten çoktan geçmiş oluyo sizi sevdiğinizi anladığınızda en kritik haliyle hastalığın pençesinde buluyorsunuz kendinizi TIPKI ÖZCAN DENİZİN EVİM SENSİN filmi gibi ama bu bir senoryo değil atmasyon değil bu bir dram da değil bu benim hayatım gözyaşlarıyla birebir yaşadığım hayatım..Artık ben eşimin beni sevdiğimden eminim ilk zamanlarki aşşağlamaları saldırmaları hiçbiri gerçek değilmiş çünkü benim için çok üzüldü çok sabretti öfke kontrol hastalığı olmasına rağmen bana dayanmaya çalıştı benimle 2 yıl boyunca pes etmeden doktorları dolaştı sürekli ilaç zamanımı hatırlattı benim iyileşmem için kendini kahretti sizi aşşağlıyo şiddet uyguluyo nasıl böyle düşünüyorsunuz demeyin benim özbabam annem hastalığımı kabul etmezken eşim benim için gözyaşı döktü bu benim için çok önemliydi.

HASTALIĞIN BOYUTUNA GÖRDÜĞÜM ŞİDDETE ŞIMARIKLIĞA BUNUN PSİKOLOJİK Bİ RAHATSIZLIK OLMAMA KONUSUNA GELİNCE BUNU YAŞADIĞIM ÖRNEKLE CEVAPLIYORUM,,.

bundan 8 ay önce eşimle markette dolaşırken anahtarını markette yere düşürdü ve ben bulaşma kirlenme takıntıları düşüncesiyle şöyle bi zincirleme yaptım o alışveriş merkezine binlerce insan giriyor belki de o ayakkıbılarla umumi tuvaletite kullandılar sonra markette dolaştılar sonra o bütün mikroplar anahtar düştüğü için anahtara bulaştı eşim eğilip yerden anahtarı aldığı için elide pis oldu marketten aldıklarımıza eli değdi onlarda pis oldu eve gelene kadar eşime bağırdım 3 yaşında çocuk bile anahtarı düşürmez sen salakmısın spastikmisin gerizekalımısın dedim ses çıkarmadı eve geldik yetmedi hala devam ettim eşim olabilir dedi sileriz dedi sildi ıslak mendille yıkarız dedi, ellerini yıkadı öyle herşey çabuk kirlenmez eğer öyle olsa yaşayamazdık aldığımız havadada mikrop var dedi ama benim beynim ikna olmadı gittim yatak odasına ağladım kriz geçirdim yastıkları filan duvara attım okadar şımardımki mervecik01 acıdan ağlamaktan içim çıktı bunlada yetinmedim gittim o anahtarı çamaşır suyu dolu bi kaba attım eşim geldi dur saçmalama çamaşır suyundan zehirleneceksin dedi ozaman gidelim çilingire anahtarın yenisini çıkaralım senin ellerinin derisinide çamaşır suyuyla ve asitli kremle soyalım dedim hayır dedi kabul etmedi olacak olmayacak derken beni sert bişekilde itti fiziksel şiddet uyguladı sonra evden çıktı gitti sabaha kadar kendini alkole vermiş üzülmüş ağlamış eve gelmedi ben evde gözyaşları ve acı içinde kıvranıyordum gördüğüm fiziksel şiddet değildi canımı acıtan o anahtarı nasıl kullanacağım eşimin eli neolcaktı sabaha karşı eşim eve döndü ayakta duramayacak kadar sarhoştu yatağa kendini zor attı tamam lanet olsun neyaparsan yap diye ellerini uzattı önce bi güzel çamaşır suyuna bastırdım sonrada asitli yakıcı krem sürdüm eşimin elleri yanıyordu asitli krem ve çamaşır suyu birleşince ama o benim için içinin nekadar yandığını üzüldüğünü ellerinin acısını hissetmediğini bile sölüyordu kendine geldiğindede çilingire gittik yeni anahtar çıkarttık eskisini attık 1 hafta sonrasında asitle yandığı için ellerinin derisi soyuldu ve benim içimde bu şekilde rahat etti ve bu yaşadıklarımızdan sadece bitanesi biz bunların kat kat üstünde daha kötülerinide yaşadık
ama bu son olay beni alt üst etti sonuçta erkekler tuvaleti ve gözümle görmedim telefonun düşüp düşmediğini bu konuyu çözemiyorum sandığınız kadar zengin değilim eşimde memur artık çalışmıyorum maddi imkanım şuan kötü manevi maddi bitik durumdayım beni anlamışsınızdır umarım şimdi tekrar tüm samimiyetimle soruyorum
1.istanbulda tanıdığınız maddi olarak beni zorlamayan iyi bir psikolog psikiyatrist varmı
2.bu telefon durumunu nasıl çözerim nasıl düşüp düşmediğinden emin olabilirim lütfen yardımcı olun
 
Tuvalete Düşen telefon çalışmaz zaten telefon çalışıyorsa tuvalete düşmemiştir .. Dr olarak daha önce bir kişiye daha tavsiye etmiştim müthiş bir Dr bir çok takıntılı arkadaşımızı tedavi etti çok ağır vakkaları düzelti Hasan Basri İzgi
 
Dün gözyaşları ve çaresizlik içinde açtığım konu bugün binbir pişmanlıkla okudğum yorumlar inler cinler şımarıklığım dayağı hakedişim felan filan......
cevap vermek istiyorum ve yine yorum yapan bütün arkadaşlarada teşekür etmek istiyorum,

1. 2011 ile 2014 arasında açtığım konular var evet dediğim gibi burda arkadaş çevrem olmadığı için dertlerimi bu forum da paylaştığım günler oldu hatta eltimle ilgili bi konuyu paylaşırken tesadüfen eltim yorumları okurken gördü aaaa kadınlar kulübüne bende bazen takılıyorum forum sitesi çok güzel dedi tabi benim ne okuduğumu ne yaptığımı tam olarak anlayamadı kapattım hemen ama bu beni yinede rahatsız etti tam olarak kendimi teşhir etmemek içinde ismim ve mesleğimde bilinçli olarak tutarsızlık yaptım.

2. bütün yorumlardaki ortak çözüm dr gidin tedavi olun zaten bu hastalık ağır bi şekilde 2 yıldır bende devam ediyor ve bende 2 yıldır sürekli doktora gidiyorum doktorumu değiştiriyorum bütün herşeyi deniyorum ama yeterli gelmiyor yeteri kadar ikna edici olmuyor doktorlar yüzde 50 siz yüzde 50 biz çözeceğiz hastalığı diyor kendimle olan kısımda sıkıntı yaşadığım için sizinle dertleşmek istedim

3.benim eşim zengin değil bende öze bi işte çalışıyorum eşyaları atıp yenisini almak sizin algıladığınız gibi kolay olmuyor içim içimi yiyor üzüntüden ama yapamıyorum ilaç bağımlıları gibi bütün varımı yoğumu attığım bi eşyanın yenisini almak için harcıyorum bazen kıyafetten bazen mutfak giderlerinden taviz veriyorum çünkü o şey eşya atmak değil sağlık eğer kirli olduğunu düşündüğüm şeyi tekrar kullanırsam bu benim için intaar olur.

ŞİMDİ SİZDEN ÖZELLİKLE mervecik 01 DEN Bİ YARIM SAATLİĞİNE KENDİSİNİ BENİM YERİME KOYMASINI İSTİYORUM GÖZLERİNİ KAPATIP BENİM YAŞADIKLARIMI BİREBİR YAŞAMASINI İSTİYORUM EMİNİM ŞIMARIKLIĞI TAVAN YAPACAK ŞIMARIKLIKTAN ÇILDIRACAK...
yetiştiğiniz aile soğuk ilgisiz sorunlu vs vs babanız sizi evde istemiyor kendi çabalarınızla üniverste bitiriyorsunuz babanız bundan rahatsız oluyor okudunda sanki devlet memuru mu oldun diyor kpss için atanmak için uğraşırken babanız hergün yagit çalış para getir bu eve yada sana bakacak birini bul evlen diyor ben sana bakamam 20 yaşını geçtin git başının çaresine bak bedava ben sana bakamam diyor o baskıyla eşinizle tanışıp evleniyorsunuz zamanla eşinizinde babanızdan bi farkı olmadığını anlıyosunuz oda sürekli aşşağılıyo gidecek yerin yok sürekli bi işin yok baban düğününü bie gelmedi kimsesizsin düşüncelerini fırsata çeviriyor ve sizi aşşağlıyarak size sözlü saldırıyor insan olarak sizde dayanamıyosunuz biyerde sizde onun eksikliklerini onun yüzüne vurmaya başlıyosunuz ama bi fark var o sakar dikkarsiz ve siz onu eleştirirken gerçekleri baz alarak haklı eleştiri yapıyorsunuz ama o sizi altı boş eleştiriyo güzel olduğunuz halde çirkin diyo normal boyda olduğunuz halde kısa boylu diyo ve siz bunu hazmedemiyorsunuz haksız yere eleştirmeyi aşşağlanmayı beceriksizsiniz diye size hiçbirşeyini yaptırtmıyo ütüsünü filan kendi yapıyo ailesinde herkesin bi mesleği olduğu için kadrolu çalıştığı için sizi bu konudada aşşağlıyo kendisi yetmiyomuş gibi aileside aşşağılıyo ailesine sizi ezdiriyo ve bütün bunlara dayanamıyosunuz sürekli bişeyler ıspatlama çabalarına giriyorsunuz gün geliyo takıntı hastalığıyla tanışıyosunuz ve eşiniz 180 derece değişiyor size kaba davranan hakaret eden adam gidiyor yerine şefkatli merhametli sizin hastalığınızdan dolayı mahvolan üzülen bi adam geliyo ama iş işten çoktan geçmiş oluyo sizi sevdiğinizi anladığınızda en kritik haliyle hastalığın pençesinde buluyorsunuz kendinizi TIPKI ÖZCAN DENİZİN EVİM SENSİN filmi gibi ama bu bir senoryo değil atmasyon değil bu bir dram da değil bu benim hayatım gözyaşlarıyla birebir yaşadığım hayatım..Artık ben eşimin beni sevdiğimden eminim ilk zamanlarki aşşağlamaları saldırmaları hiçbiri gerçek değilmiş çünkü benim için çok üzüldü çok sabretti öfke kontrol hastalığı olmasına rağmen bana dayanmaya çalıştı benimle 2 yıl boyunca pes etmeden doktorları dolaştı sürekli ilaç zamanımı hatırlattı benim iyileşmem için kendini kahretti sizi aşşağlıyo şiddet uyguluyo nasıl böyle düşünüyorsunuz demeyin benim özbabam annem hastalığımı kabul etmezken eşim benim için gözyaşı döktü bu benim için çok önemliydi.

HASTALIĞIN BOYUTUNA GÖRDÜĞÜM ŞİDDETE ŞIMARIKLIĞA BUNUN PSİKOLOJİK Bİ RAHATSIZLIK OLMAMA KONUSUNA GELİNCE BUNU YAŞADIĞIM ÖRNEKLE CEVAPLIYORUM,,.

bundan 8 ay önce eşimle markette dolaşırken anahtarını markette yere düşürdü ve ben bulaşma kirlenme takıntıları düşüncesiyle şöyle bi zincirleme yaptım o alışveriş merkezine binlerce insan giriyor belki de o ayakkıbılarla umumi tuvaletite kullandılar sonra markette dolaştılar sonra o bütün mikroplar anahtar düştüğü için anahtara bulaştı eşim eğilip yerden anahtarı aldığı için elide pis oldu marketten aldıklarımıza eli değdi onlarda pis oldu eve gelene kadar eşime bağırdım 3 yaşında çocuk bile anahtarı düşürmez sen salakmısın spastikmisin gerizekalımısın dedim ses çıkarmadı eve geldik yetmedi hala devam ettim eşim olabilir dedi sileriz dedi sildi ıslak mendille yıkarız dedi, ellerini yıkadı öyle herşey çabuk kirlenmez eğer öyle olsa yaşayamazdık aldığımız havadada mikrop var dedi ama benim beynim ikna olmadı gittim yatak odasına ağladım kriz geçirdim yastıkları filan duvara attım okadar şımardımki mervecik01 acıdan ağlamaktan içim çıktı bunlada yetinmedim gittim o anahtarı çamaşır suyu dolu bi kaba attım eşim geldi dur saçmalama çamaşır suyundan zehirleneceksin dedi ozaman gidelim çilingire anahtarın yenisini çıkaralım senin ellerinin derisinide çamaşır suyuyla ve asitli kremle soyalım dedim hayır dedi kabul etmedi olacak olmayacak derken beni sert bişekilde itti fiziksel şiddet uyguladı sonra evden çıktı gitti sabaha kadar kendini alkole vermiş üzülmüş ağlamış eve gelmedi ben evde gözyaşları ve acı içinde kıvranıyordum gördüğüm fiziksel şiddet değildi canımı acıtan o anahtarı nasıl kullanacağım eşimin eli neolcaktı sabaha karşı eşim eve döndü ayakta duramayacak kadar sarhoştu yatağa kendini zor attı tamam lanet olsun neyaparsan yap diye ellerini uzattı önce bi güzel çamaşır suyuna bastırdım sonrada asitli yakıcı krem sürdüm eşimin elleri yanıyordu asitli krem ve çamaşır suyu birleşince ama o benim için içinin nekadar yandığını üzüldüğünü ellerinin acısını hissetmediğini bile sölüyordu kendine geldiğindede çilingire gittik yeni anahtar çıkarttık eskisini attık 1 hafta sonrasında asitle yandığı için ellerinin derisi soyuldu ve benim içimde bu şekilde rahat etti ve bu yaşadıklarımızdan sadece bitanesi biz bunların kat kat üstünde daha kötülerinide yaşadık
ama bu son olay beni alt üst etti sonuçta erkekler tuvaleti ve gözümle görmedim telefonun düşüp düşmediğini bu konuyu çözemiyorum sandığınız kadar zengin değilim eşimde memur artık çalışmıyorum maddi imkanım şuan kötü manevi maddi bitik durumdayım beni anlamışsınızdır umarım şimdi tekrar tüm samimiyetimle soruyorum
1.istanbulda tanıdığınız maddi olarak beni zorlamayan iyi bir psikolog psikiyatrist varmı
2.bu telefon durumunu nasıl çözerim nasıl düşüp düşmediğinden emin olabilirim lütfen yardımcı olun
Ya Allah aşkına, şu hayatta telefonun tuvalete düşüp düşmemesi, insan canından daha mı kıymetli?
Bende de titizlik hastalığı var, beyniniz doğru düşünemiyor anlıyorum ama bu çok fazla.
İnşallah sonum böyle olmaz.
Kara toprakta nasıl yatacaksın der annem hep, ben titizlik yapınca.
Gerçekten sakin olun ve mantıklı düşünün.

Tuvalete düşsün, o soluduğunuz hava da başkalarının alıp verdiği oksijen değil mi?
Kader gerçeği var, ölüm zamanı değişmez, eğer mikrop kapıp öleceksen yapacak bir şey yok.
Sen istersen tuvalete düşen şekeri yerden al ağzına at, ömrün varsa yine bir şey olmaz.

Ölümden mi korkuyorsun, mesele nedir?
Mikroplar her yerde, gözünüzle görebilseniz yaşayamazdınız herhalde.
 
K kuzummm esin seni neden doktora götürmüyor.... En iyilerini şimdiye dek neden arastirmadi ?

Neden elini asit dokmene izin veren adam seni iyileşme surecine sokmak için cabalamiyor..

Doktorlar diyorsun da eşinin derisini soyan bir insan doktor yeterli/yetersiz ayrimini yapamaz bence..

Ve eşinin telefonun markasi nedir ?
 
Adamın ellerini asitle mi aoydunuz?!! Allahım niye okuyorum ben bu konuyu ısrarla yeminle ben delircem burda sonunda.

Kardeşim ben bezmialemde ismet bey var prof. Ona tedavi oldum. Bende hastalık hastalığı eşimde okb vardı. Gerçi senin durumundan sonra kendime hasta demeye utanıyorum da...

Git bi an önce ol tedavini belki yatırırlar da. Karşı çıkma kabul et yatırmak isterlerse ilaçlarını iç terapini aksatma. Adam sapık falan değil bu arada elini falan tutmaya çalışırsa korkma.

Tedavini olunca telefonu merak etmezsin inşallah yoksa adam elden olacak bu gidişle allahım sen koru tövbe tövbe yazık vallahi yazık adama
 
canım kendine yazık ediyorsun inanki.ilk yorumu yapan arkadaşın dediği gibi telefon tuvalete düşse çalışmazdı.yada en güzeli siz o telefonu satın yeni telefon alın olmaz mı
 
tamam kendimi senin yerine koyuyorum. senin yaşadıklarını yaşadım diyelim... ben bunları yaşadıktan sonra senin gibi şımarık, takıntılı da olabilirim, ezik de olabilirim, hırslı da olabilrim, acımasız da olabilirim. her insan her olaya aynı tepkiyi vermez. ama şımarıksam da şımarık oldugumu söylerim, ayy hastayım demem.

sen şımarıksın kusura bakma. hala telefon düştü düşmedi mi diye soruyorsun. kocanın ellerini çamaşır suyuna bastırmışsın, asitli suyla yıkamışsın bilmem ne... bunu da ''ayy kocam bana çok destek oluyor'' diye anlatmışsın. halbuki buna destek olmak denmez, salaklık denir. ''canım çok mutsuzu, canım sıkılıyor... mutlu olmam için kendini balkondan aşagı atar mısın?'' demek gibi bir şey bu. sen mutlu ol diye elini asite niye sokuyor bu adam?

bak ben de fevriyimdir ama karşımdaki fevriligimden hoşlanmıyorsa (çogu kişi sevmez) ben de bu huyumu törpülerim. canım o an nasıl davranmak istiyorsa öyle davranmam kendimi frenlerim. kimseye de gidip ''ben fevriyim işte ya hatalıktan... beni çekmek zorundasın'' demem.

diger konuda yeterince yazdım o yüzden uzatmıcam. söyleyecegimi söyledim ben. psikolojik hastalık diye şımarıklıgını bahanelerin arkasına saklama. yok psikolojik hastalık diye bir şey.
 
X