ben de tabu olarak görmüyorum
gerçekten zara da takılı kalanlardan değil ama duygularım önemli
bir erkek bir ilişkinin koşulu olarak bunu dayatıyosa
benim duygularımı, ne hissettiğimi zerre kadar önemsemiyorsa
ki benim gerçekten çok içimde kalmış bişeydir sevgiliyle sarılıp uyumak hep karsıma cıkanlar bundan acizdi
benim onunla birlikte olmamamı bencilsin,tutucusun diye nitelendiriyosa kötü oluyorum
ve bir erkek bana şişme bebek muamelesi yapmaya kalkınca da kırılıyorum
bu kadar güzel kelimeleri etmiş birisin eminimki evlenmeden yaşadığında da bu bi anlık heyecan için değil karşındaki kişi seni sevmeyi bildiği içindir
benim karşıma çıkmadı ki böyle birisi, her yeni jenarasyonda daha da laçkalaşıyor aşk
liseye giden kuzenlerimden arkadaşlarından duyuyorum herkes birbirinin sevgilisiyle sırayla takılır olmuş ki bu kızlar daha 15 yaşlarındalar
ben aşka inancımı kırdıkları için mutsuzum sadece, tek sorunun zar oldugunu bilsem gerçek aşkı bulmama engel hiç takılmazdım bile ama farkındayım ki değmeyecek insanlarla yaşanacak birliktelikler beni çok daha fazla üzer
şuan en azından aman ne hali varsa görsün diyip geçebiliyorum
Özgürlük güzel şey. Özgürce herşeyi yaşama hakkını kullanabilmek kendi hayatı üzerinde başkalarının sözüne ihtiyaç duymayanların belirgin özelliklerinden.
Ama özgürlüklerin, tercihlerin, kendi hayatımız üzerine düşüncelerimizin ve yaşadıklarımızın..malesef bunların yanlış olanları var..
Özgürlüklerin aptalca kullanıldığı anlar var.
Her toplumun kendi yaşam alanı içinde doğruları-yanlışları var. Bunlardan kaçış yok. Bunları ne biz kadınlar ne de "adı batasıca" erkek milleti belirliyor..Biz belirliyoruz, atalarımız belirliyor, çocuklarımız için, kendimiz için..Bizim tüm karşıt veya yanında görüşlerimize rağmen toplumun bu değer yargıları var. Sen benimsemesen bile sevdiğin adam benimsiyor, baban, annen benimsiyor. Yan komşun benimsiyor.. Benimsemek zorunda. Bu havuzda yüzebilmenin kuralı bu. Bu havuz bizim olmadıkça, havuzun içinde tek olmadıkça, "işemek istiyorum, benim çişim, benim ihtiyacım; öyleyse işerim" diyebilmek ne kadar mümkün.. Toplum böyle bir havuz..Annemizin, babamızın, bizim, eşimizin, çocuklarımızın, hatalarımızın ve doğrularımızın içinde yüzdüğü bir havuz...Bu havuzun kuralları var..
İffetsizlik (evlilik dışı cinsellik yaşamak anlamında) bu havuzu koyu kırmızıya boyayacak hareketlerden biri.. Bu toplum bu harekete karşı bu koyu kırmızı tepkiyi biz istesekte istemesekte koymuş durumda...ve malesef bu tepki sadece bize, kadınlara, karşı..Ama sonuçları erkekleri de ilgilendiriyor. Buna karşı duracak erkek o havuza kafasını gömmek durumunda. Görmemek ve fıtratına yerleşmiş o koyu kırmızı tepkiyi göstermemek için aldığı soluktan vazgeçmek zorunda..Sevdiğiniz ve sizi deli gibi seven adamı yüreği sıkışır, soluğu kesilir halde düşüncelere atmak, bu havuzda boğulmasını izlemekte var bu tercihin sonunda...Sevdğinizin boğulduğunu izlemek.. ve bu ihtimalin %80 nin üzerinde olduğunu söylemek hiçte abartı değil ülkemizde. Erkeklerimiz böyle...%80 ihtimalle sizin seven, sizinle hayatı meşru haliyle paylaşmaya niyetlenen birine bunu yaşatmak ister misiniz? Kendinize bunu yaşatmak ister misiniz?
Tercihlerimizi ve özgürlüklerimizi yaşarken neyi göze aldığımızı, neyi karşımıza aldığımıza dikkat edelim derim.
Meseleyi bekaret, zar, olarak ele almak ne kadar dar bir kapsam..hatta bence alakasız...Mesele hayatı meşru koşulları içinde yaşamaktır. Konu cinsellikse iffetli olmak bunun karşılığıdır. Aksi tercihlere saygı duymam, beğenmem, mümkün değil... Sevgiyi, aşkı en makbul haliyle yaşamak lazım. Sabırsızca, bencilce, meşruluktan uzak tercihlere saygı duyamam..
Bunları yazarken 28 yaşında bir erkek kardeşi olan ve onun bazı yaşadıklarına tanık bir abla olarak ve...
2 sene önce boşanmış ve şimdi başka biriyle yine "gelinlik" giyerek evlenmek üzere olan bir kadın olarak yazıyorum..
Hayatımı meşru koşulları içinde yaşadım. Çalışarak kazanırım, kimseye muhtaç değilim.. İki ev bakarım çok şükür.. sevdim evlendim, anlaşamadım boşandım..
Yine sevdim, yine sevildim ve şimdi yine tertemiz giyeceğim gelinliğimi..Kaynanama sen ne kadar pir paksan bende o kadar pir pakım diyebildim.
Ahlaklı, dürüst, terbiyeli ve iffetli olmaktan zarar görmedim..Sizde görmezsiniz..