300 gram dövülmüş et ya da yağsız dana kıyma (isteğe bağlı)
3 su bardağı köftelik ince bulgur
5 yemek kaşığı irmik
2 yemek kaşığı un
1 yemek kaşığı salça
1 çay kaşığı kimyon
1 çay kaşığı tuz
1 su bardağı su
Oruk nasıl yapılır? Oruk tarifi…!
İçi için:
350 gram orta yağlı dana kıyma
1 yemek kaşığı biber salçası
5 yemek kaşığı zeytinyağı
2 adet orta boy soğan
1 çay kaşığı kimyon
2 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı pul biber
2 çay kaşığı tuz (azaltıp arttırılabilir)
10 dal maydanoz (arzuya göre)
Kızartmak için:
1,5 su bardağı sıvı yağ
Yapılışı:
Bulgurunuzu yoğurma tepsinin içine alın ve üzerine 1 su bardağı kadar sıcak su ekleyin. Şişmesi için üzerini örterek bir kenara alın.
Soğanların kabuklarını soyarak minik küpler halinde doğrayın.
Orta boy bir tavanın içine zeytinyağı, salça ve soğanları alın. Soğanlar hafif pembeleşene kadar kavurun.
Pembeleşen soğanlarınızın üzerine kıymayı ilave edin ve kavurun.
Kıymalar piştiğinde son olarak baharat ve tuzunu ilave edip, dinlenmesi için kenara alın. Dinlendikten sonra maydanozları ince ince kıyın ve harcın içine ekleyin.
Bir kabın için su koyun. Şişmeye bıraktığınız bulgurun üzerine dövülmüş et hariç tüm malzemeleri ilave edin ve arada ellerinizi ıslatarak köftenin hamurunu yoğurun.
Yavaş yavaş kıvam alan köfte hamurunun içine dövülmüş eti ilave edin ve iyice yoğurun.
Hamurunuzdan dilediğiniz büyüklükte parçalar koparın. Ortası kısmından başlayarak köftenizin içinizi parmağınızla oymaya başlayın.
Uzun bir oruk şekli elde ettiğinizde köftelerinizin içlerini soğumaya bıraktığınız iç harç ile doldurun.
Tüm hamura aynı işlemi tekrar edin. Oruklarınızı bir tepsiye dizin ve dolapta 1 saat dinlendirin.
Derin bir tencerenin içerisine sıvı yağı alın ve kızdırın.
Bu formül saçları kolayca uzatıyor! Bu kolay ve hızlı saç uzatma formulunu 2 ay boyunca uygulanması gerek.
Kolay ve hızlı saç uzatma 2017
Stres, sağlıksız beslenme, işlenmiş gıdalar, zararlı kimyasallar gibi birçok etken saçları döküyor…
Takvim’de yer alan habere göre hem kadınların hem de erkeklerin ortak derdi saçlar…
Stres, sağlıksız beslenme, işlenmiş gıdalar, zararlı kimyasallar gibi birçok etken saçları döküyor. Altında herhangi bir hastalık olmayan saç dökülmesine karşı doğal karışım tarifi veren uzmanlar, bu tarifin en az 2 ay uygulanması gerektiğini belirtiyor.
Hızlı saç uzatma tarifi
Buna göre; 1 yumurta sarısı, 1 çorba kaşığı organik bal ve 2 çorba kaşığı Hint yağı iyice karıştırılıyor. Daha sonra karışım kafa derisine yavaşça masajla yediriliyor. En az 3 saat saçta tutulan karışım daha sonra ılık su ile akıtılıyor. Kafa derisi kan akışını hızlandırdığı belirtilen bu karışımın saçların sağlıklı büyümesine etki edeceği vurgulanıyor…
Erkek bebek isimleri 2017 başlıklı yazımızda bebeğiniz için sizlere bebek isimleri ve anlamlarını paylaştık. Güzel bir isim seçmeniz dileği ile. bizim favorimiz 2017 yılında EMRE ismi :)
HCG, tıp dilinde “humon coryonik gonadotropin”, gebeliğin erken dönemlerinden itibaren kanda ve idrar da tespit edilmesi ile gebeliğin teyit edilmesinde kullanılan bir hormondur. Gebeliğin ilk zamanlarında önce kanda yükselir daha sonra idrarda yükselerek idrar testlerinin pozitif olmasını sağlar. Yapı olarak “alfa” ve “beta” olmak üzere iki alttipi vardır. Alfa alt tipi yapı olarak vücudumuzda salgılanan diğer hormonlardan TSH ve LH hormonları ile aynı yapıya sahiptir. Beta alt tipi ise tamamen kendine özgüdür. Bu nedenle gebeliksürecinde beta alt tipinin ölçümü yapılmaktadır.
Beta-HCG hormonu yumurtalıklardan atılan yumurta hücresi ile erkeğin sperm hücresinin birleşmesinden meydana gelen zigotun oluşumu ile salgılanmaya başlamaktadır. Zigot, bölünerek çoğalan hücre kitlesi şeklinde kadının tüplerinden rahim içine doğru yer değiştirir. Rahim iç duvarında yuvalandıktan sonra gebelik kesesi içerisinde daha sonra plasenta ya da eş oluşumunu sağlayan, gebelik kesesini çevreleyen “trofoblast ” olarak isimlendirilen hücreler tarafından HCG hormon salınımı olur. Bu hücreler gebeliğin ilerleyen zamanlarında “plasenta” ya da halk arasında “eş” olarak isimlendirilen yapının oluşumunu sağlar. Plasenta anne ile bebek arasındaki besin-oksijen-karbondioksit alışverişinde primer organdır. Aynı zamanda gebeliğin devamı için gerekli hormon sentezinde de görev alır.
Görevi:
Gebeliğin devamı için gerekli en önemli hormon Progesteron hormonudur. İlk üç ayda progesteron salgısı yumurtalıkta yumurtanın atılmasından sonra oluşan “korpus luteum” denilen yapıdan salgılanır. HCG hormonunun gebelikte son derece önemli bir görevi vardır; korpus luteumdan progesteron hormon salgılanmasını sağlar. Plasenta oluşumu tamamlandıktan sonra yani yaklaşık 10-12 haftalardan itibaren korpus luteum geriler ve progestereon artık bebeğin eşinden salgılanmaya başlar. Bu süreçte HCG hormon seviyeleri eskisi kadar yükselmez, bir miktar düşer ve aynı seviyelerde gebeliğin sonuna kadar kalır.
Düzeyi:
Döllenme oluştuktan 8-9 gün sonra kanda tespit edilebilen HCG hormonu gebeliğin 9-10. haftalarına kadar düzenli bir artış gösterir. İki günde bir yaklaşık iki katına ( en az %66 artış) çıkar. Daha sonraki süreçte plasenta gelişimini tamamlamış ve gerekli hormon sentezini üstlendiği için HCG seviyeleri 9-10. haftalardan itibaren bir miktar düşer ve sonrasında sabit kalır.
HCG hormonu kan seviyesi laboratuardan laboratuara farklılık göstermekle birlikte 5-10 IU/ml değerlerinin üstüne çıktığında gebelik pozitif olarak kabul edilir. Dahan önce de belirttiğimiz gibi yapı olarak benzer olduğu başka hormonlar nedeniyle 5 IU’ye kadar üretiliyormuş gibi görülebilir. Bunun yanıltıcılığı nedeniyle bazı labotaruarlar 5 U/ml en alt kabul ederken bazıları 10 IU/ml’yi sınır kabul etmektedir. Maksimum olarak 100 000 IU/ml seviyelerini görmektedir.HCG hormonu gebelikte görülen bulantı ve kusmanın nedeni olarak suçlanmaktadır. Özellikle gebeliğin erken dönemlerinde daha az görülen, HCG’nin maksimum düzeylerine çıktığında bulantı ve kusmanında artması bu olasılığı güçlendirmektedir. HCG hormon sentezinin daha fazla olduğu çoğul gebelikler ve molar gebelikte (üzüm gebeliği) bulantı ve kusmalar tekiz gebeliklere göre daha fazla olmaktadır.
Anormal artış gösteren HCG…
HCG hormon seviyeleri normal tekiz gebeliklerde iki gün de bir iki katına ya da en az %66 artış gösterirken bazen bu artış düzenli olmamaktadır. Bu durumda seri HCG ölçümleri yapılarak gebeliğin gidişatı hakkında bilgi edineniliriz. Sık karşılaşılan durum henüz adet gecikmesi birkaç günlük iken gebeliğin tespit edilmesi ve ultrasonografi ile daha bir gebelik görülmesi söz konusu değil iken kan HCG düzeylerinin gerilemesi yani düşmesidir. “Biokimyasal gebelik ” olarakta bilinen bu durumla kadınlar çok sık karşılaşmaktadır. Gebeliklerin neredeyse %50’si bu şekilde sonlanmaktadır. Daha doğrusu cinsel aktif kadınların gecikmeli olarak gördükleri adetlerinin birçoğunda biokimyasal gebelik yaşadığı çalışmalarla gösterilmiştir.
Dış gebelik anormal artış gösteren HCG değerlerinin diğer nedenidir. Dış gebelik gebelik ürününün rahim dışında yerleşmesi ile oluşan durumdur.
Molar gebelik, diğer adı mol hidatiform ya da halk arasında üzüm gebeliği olarak bilinen gestasyonel trofoblastik hastalıkların bir türü olan bu durumda da HCG seviyeleri, normal gebeliğe göre daha fazla ve düzensiz artış ile kendini gösterir. Bu hastalık bebeği, plasenta ve zarlarını oluşturan hücrelerin anormal şekilde bölünmesine bağlı olarak meydana gelir. Kanserleşen tipleri olduğu gibi komplet mol ve parsiyel mol olmak üzere iyi huylu iki tipide bulunmaktadır. Komplet molde plasentayı oluşturan hücrelerde anormal artış ve bu hücrelerde ödem, şişlik nedeniyle üzüm benzeri şekilde ultrasonda tipik bir görüntü oluşturur. Buna kar yağdı manzarası denilmektedir. Ultrasonografik incelemede fetüs görünümü olmaz. Hastalar genellikle adet gecikmesi ve beraberinde gebelik testinin pozifleşmesi ile rutin kontrole geldiklerinde tanı alırlar ya da kanama olması üzerine yapılan küretaj işleminin patolojik incelemesi sonucunda tanı alır. İyi huylu diğer tip ise parsiyel molde kromozom yapısı bozuk fetüs ile birlikte yine şişmiş, ödemli plasenta görünümü vardır. Her iki durumda da gebelik devam ettirilemez sonlandırılması gerekir. Tedavi de vakum küretaj yöntemi kullanılır ama kanama riski nedeniyle hastane ortamında yapılması gerekli ve istenildiği takdirde kan, transfüzyon için hazır edilmelidir. Hastaların takiplerde HCG değerleri sıfır olana kadar bakılması gerekir. Üzüm gebeliği yaşayan kadınların kesinlikle 1 yıl korunması gerekmektedir. Gestasyonel trofoblastik hastalıkların diğer tipleri kanseröz gelişim göstermektedir. Tedavi bu durumda çok daha farklı olmaktadır
Yine yumurtalık kanserlerinin bazı tiplerinde ve mesane kanseri gibi kanserlerde de hasta gebe olmadığı halde gebelik testi değerleri anormal olarak pozitif olabilmektedir.
Çoğul gebelikler de plasenta hacim olarak daha fazla olduğu için salgılanan HCG düzeyi de daha fazla olmaktadır.
Gebelik testi…
Adet gecikmesi yaşayan her kadının aklına öncelikle gebelik gelmelidir ve mutlaka gebelik testi yapmalıdır. Adet gecikmesi her zaman gebelik anlamına gelmez ama eğer düzenli korunma yöntemi kullanmıyorsanız mide-bulantısı, kusma, göğüslerde hassasiyet, halsizlik, uyku hali, kasık ağrıları, karında şişlik gibi bulgularınız varsa gebe olma ihtimali oldukça yüksektir. Bu durumda mutlaka doktorunuzdan randevu alın ve muayene olun. Gebeliğin kesin bulgusu ultrason ile bebeğin gözlenmesi ve kalp atışlarının duyulmasıdır. Gebelik testi ile çok nadirende olsa yanıltıcı olabilmekte ya da yukarıda anlatıldığı gibi anormal gebelikler nedeniyle de pozitif olmaktadır.
Gebelik testleri iki türlüdür: kan testi ve idrar testi
Kan testi beklenilen adet tarihinizdeki gecikme ile birlikte pozitifleşir. Tahmini olarak beklenilen adet tarihindeki kan HCG değeri 100 IU/ml kadardır. Normal gelişen gebeliklerde iki günde bir iki kat artarak sentezine devam edilir. İdrar testleri ise kan HCG seviyeleri artıkça ortalama 1 hf sonra ancak pozitifleşmeye başlar. Eczanelerde satılan bu testler kullanım kolaylığı nedeniyle sık başvurulan testlerdir. Hastalara önerim aldıkları testleri prospektüslerini dikkatlice okumaları, son kullanma tarihine dikkat etmeleri ve doğru bir şekilde yapmaları. Gebelik beklentisi olan bayanlarda negatif sonuçlar hüsran yaratabilmektedir. Erken dönem de yapılan test ile negatif sonuçlar alınsa bile adet gecikmeniz devam ettiğ sürece doktorunuza başvurarak kan gebelik testi yaptırabilir, sonucu teyit edebilirsiniz.
HÜMA: Efsanelerde geçen, yere konmayıp sürekli gökte kaldığına inanılan cennet kuşu
HÜMEYRA: Kızıllık, pembelik
I
ILGAZ: Atın dört nala koşması. Hücum,akın.
ILIM: Uzlaşmacı yumuşaklık
IRMAK: Akarsuların en büyüğü
IŞIK: Cisimleri görmeyi, renkleri ayırt etmeyi sağlayan fiziksel enerji. Aydınlık,nur.
IŞIL: Pırıltı, parlaklık, ışık, aydınlık
IŞIN: Bir kaynaktan belli bir doğrultuya giden ışık çizgisi
İ
İDİL: Kır yaşamı içinde aşk konusunu işleyen kısa şiir; Volga ırmağına Türkler’in verdiği ad
İLGİ: İki şey arasındaki ilişki; Bir şeye duyulan merak; Eğilim
İLKAY: Ayın ilk hali.
İLKE: Temel alınan düşünce, kural
İLKİM: İlk çocuğum anlamında
İLKNUR: İlk ışık
İMGE: Düş, hayal, görüntü, tasarım
İNCİ: Süslemede kullanılan, istiridyede yetişmiş değerli madde
İPEK: İpekböceği kozasından elde edilen ince, parlak kumaş. Kibar, zarif.
İREM: Bahçeleriyle ünlü masal kenti
İZEL: El izi anlamında
İZİM: Önceden bulunduğum yerde bıraktığım belirti anlamında
J
JALE: Çiğ, kırağı. Sabahları otların üzerinde olan su damlaları
JÜLİDE: Dağınık, karmakarışık
KADER: Değişmez bir karar ile iyilik ya da kötülük hazırladığına inanılan olağan üstü güç
KADRİYE: Değerle ilgili / İtibar, onur
KAMELYA: Çaygillerden büyük çiçekler açan bir bitki – Yabangülü
KAMİLE: Tam, eksiksiz, kemale ermiş, bilgin, bilgili
KAMURAN: İstediğine ulaşmış, mutlu
KARANFİL: Kokulu bir çiçek
KARDELEN: Baharda çok erken açan bir çiçek, çiğdem
KARMEN: Parlak kırmızı
KAYRA: Büyük birinden gelen iyilik – İhsan
KERİMAN: Cömert, ulu, büyük
KERİME: Cömert, ulu, büyük, kız çocuk
KEVSER: Cennette bir akarsuyun adı
KISMET: Talih, nasip, kader
KIVILCIM: Yanan bir maddeden sıçrayan ateş parçası
KIYMET: Değer, paha (baha), bedel
KİRAZ: Gülgillerden bir meyva ağacının sulu
KUMRU: Güvercinden küçük boz renkli kuş
KÜBRA: En büyük
L
LALE: Çan biçiminde bir çiçek
LAMİA: Parlayan, parlak.
LEYLA: Saçları gece gibi simsiyah olan kadın; Çok karanlık gecede görülen ışık.
M
MAHPERİ: Güzeller güzeli.
MANOLYA: Bir süs bitkisi
MELDA: İnce ve taze bedenli
MELEK: Tanrı katında bulunan ruhani varlıkların her biri
MELİKE: Kadın hükümdar, padişah eşi.
MELİS: Bal, bal arısı
MELİSA: Oğul otu
MELTEM: Yazın karadan denize doğru esen yel
MERVE: Mekke’de Safa dağının karşısındaki kırmızı renkli tepenin adı
MİNE: İnce ve parlak nakış; Madenler üzerine vurulan renkli cam tabakası
MÜGE: İnci çiçeği
MÜJDE: Sevindirici haber; İyi haber getirene verilen bağış
N
NAZ: İsteksiz gibi görünen, çekingen davranış
NAZAN: Cilve yapan,nazlanan,nazenin.
NAZLI: Naz yapan; İşveli, edalı
NECLA: Evlat, çocuk. Soylu.
NERGİS: Bir süs bitkisi
NERMİN: Yumuşak,narin,ince.
NESLİ: Soylu.
NESLİHAN: Han soyundan. Sevgi ile hükmeden.
NEVAL: Talih,kader,kısmet.
NEVRA: Beyaz çiçek. Işıklı olma, parlaklık.
NİHAL: İnce ve düzgün vücutlu sevgili. Fidan, taze sürgün.
NİHAN: Saklanmış, gizli olan; Sır
NİL: Çivit. Mısır’da bir nehir
NİLAY: Işıklı mavi,ışıklı lacivert.
NİLGÜN: Lacivert renkli, çivit renginde
NİLÜFER: Durgun sularda yetişen, değişik renkli ve uzun ömürlü su bitkisi
NUR: Aydınlık, parıltı, parlaklık
NURAN: Nurlu, ışıklı.
NURAY: Işık saçan.
NURCAN: Aydınlık insan.
NÜKHET: Güzel koku
O
OYA: Bir nesneye oyularak yapılan süs; Genellikle ipek veya ibrişim ile iğne, mekik, tığ kullanılarak yapılan ince dantel
OYLUM: Hacim, dirim; İçi oyulmuş, çukur duruma getirilmiş; resimde derinlik, üç boyutluk etkisi, mimarlıkta mekan karşılığı
Ö
ÖZBEN: Bireyin kendi varlığı; gerçek ben anlamında
ÖZDE: Kişinin kendi içinde, özünde, canda olan
ÖZDEN: Özle, öz varlıkla, gerçekle ilgili
ÖZGE: Yabancı. İyi, güzel. Cana yakın, şakacı. Yürekli, gözü pek
ÖZLEM: Bir şeye karşı duyulan istek, bir kimseyi ya da bir şeyi görme, kavuşma isteği; Hasret
ÖZNUR: Özü ışıklı,aydınlık.
P
PAPATYA: Baharda çiçek açan bir kır bitkisi
PELİN: Acı ve güzel kokulu bir bitki
PETEK: Arıların bal topladıkları balmumu yuvacıkları
PINAR: Büyük su kaynağıÖYKÜ: Hikaye, ayrıntılarıyla anlatılan olay
R
RAHŞAN: Parlayan, parlak, aydınlık,ışıltı.
RENGİN: Boyalı, renkli; Hoş, latif ve güzel
REYHAN: Yaprakları güzel kokan bir süs bitkisi, fesleğen
REZZAN: Ağırbaşlı, onurlu
RUHŞEN: Neşeli, canlı.
S
SANEM: Çok güzel kadın; Put
SEBLA: Uzun kirpikli göz
SEÇİL: Beğeni, sevgi, üstünlük gösterilen
SEÇKİN: Benzerler arasında nitelikleriyle göze çarpan, elit
SEDA: Ses; Doğa veya bir engele çarpıp geri dönen ses, yankı
SEDEF: Midye ve istiridye gibi deniz hayvanlarının kabuğunda bulunan pırıltılı, beyaz madde SEDEN: Uyanık, tetikte; Gözü açık olmak
SEHER: Tan ağartısı
SELDA: Bir söğüt cinsi
SELEN: Haber, müjde
SELİN: Gür akan su
SELMA: Barış içinde,huzur,erinç.
SELMİN: Barış ve sevgi duygusuyla dolu olan
SEMA: Gökyüzü; göç
SEMEN: Yasemin çiçeği. Semizlik.
SEMRA: Esmer kadın.
SENEM: Kars dolaylarında kadın ve erkeklerin karşılıklı olarak oynadıkları bir halk dansı; Arapça’da put; Arapça’da kendine tapılacak kadar güzel olan kadın, sevgili, güzel
SERAP: Çorak yerlerde, çölde, sıcak ve ışığın etkisiyle, ileride, yakında ya da ufukta su veya yeşillik var gibi görünmesi olayı
SERAY: Ay gibi güzel
SERMA: Kış soğuğu
SERPİL: Gelişmek, büyümek
SERPİN: Yağmur
SERRA: Rahatlık, kolaylık
SERTAP (SERTAB): İnatçı anlamında
SEVAL: Severek al anlamında
SEVDA: Vurgunluk, tutkunluk, aşk; Heves, arzu, kuvvetli istek
SEVGİ: İnsanı bir şeye ya da bir kişiye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu
SEVİL: Her zaman sevilen biri ol
SEVİM: Sevmek eylemi; Bir kişi ya da bir şeyde bulunan o kişi ya da şeyi başkalarına sevdiren özellik
SEVİNÇ: İstenilen şeyin olmasıyla duyulan coşku
SEVTAP: Tapılacak kadar çok sevilen.
SEYLAN: Sel, akma, akış
SEZEN: Hisseden, sezgili
SEZER: Açık bir kanıt olmaksızın, olmuş ya da olacak bir şeyi duyumsar
SEZGİ: Sezmek eyleminden sezgi; Sezme yeteneği
SEZİN: Sezinleme işi, sezme. Duygulu, anlayışlı.
SİBEL: Henüz yere düşmemiş yağmur damlası
SİMGE: Anlamı olan harf, bitki gibi işaretler
SİNEM: Yüreğim, çok sevdiğim
SUMRU: Bir şeyin yüksek yeri, tepesi
SUNA: Boylu, poslu, yakışıklı. Yaban ördeği.
SUZAN: Yakan, yakıcı.
Ş
ŞAFAK: Gündoğumundan önceki aydınlık
ŞEBNEM: Çiğ, gece nemi, jale
ŞENAY: Mutlu geçen ay
ŞEYDA: Çılgın, deli divane
ŞİRİN: Cana yakın, sevimli
ŞULE: Alev, ateş alevi
ŞÜKRAN: İyilik bilme, minnettarlık
T
TANSU: Göğüsle ilgili
TAYYİBE: 1.İyi davranış. 2.Yatıştırıcı, hoşa giden söz
TİJEN: Taç, taçlar
TİLBE: Put – Güzel kadın
TUBA: 1.Cennette bulunduğun inanılan büyük ağaç. 2.Güzellik, iyilik. 3.Rahat
TUĞÇE: Küçük tuğ
TÜLAY: Ayın ince ışığı
TÜLİN: Ayın çevresinde görülen ışık halkası
TÜRKAN: 1.Kraliçe. 2.Güzel kız
Ü
ÜLKÜ: Amaç, ideal
V
VİLDAN: Yeni doğmuş çocuklar
Y
YASEMİN: Çeşitli renklerde kokulu çiçekleri olan bir bitki
YELİZ: Ferah yer, aydınlık, havadar
YEŞİM: Açık yeşil ve pembe renkli kolay işlenen değerli bir taş
YILDIZ: Gökyüzündeki ışıklı cisimlerin her biri.
YONCA: Çiçekleri kırmızı veya mor renkli çayır bitkilerinin genel adı
Z
ZEHRA: Çok beyaz, parlak yüzlü
ZELİHA: Züleyha, su perisi
ZERRİN: Altından yapılmış.
ZEYNEP: Süs, bezek.
ZUHAL: Satürn gezegeninin adı.
ZULAL: Hafif, güzel, soğuk su.
ZÜMRÜT: Cam parlaklığında, yeşil renkte, saydam bir süs taşı.
Ön sevişmeyi çok uzun tutuyor, seks ise bulutların üzerinde uçuruyor. Bunların üstüne sevişme sonrasının sıradan olması çok saçma değil mi sizce de? Erkek arkadaşınızdan bir hamle beklemeye devam ederseniz, sonsuza kadar bu şekilde yaşayamak zorunda kalabilirsiniz. Yeni bir araştırmaya göre, kadınlar orgazm olduktan sonraki sürece çok fazla odaklanırken, bu hassas konu erkeklerin ilgi alanına pek girmiyor. Albright Üniversitesi’nde psikoloji profesörü ve aynı zamanda araştırmayı yöneten Susan Hughes “Bu konuya evrensel bir açıdan bakarsak, kadınlar bunu en önemli yakınlaşma işaretlerinden biri olarak görüyor.Erkekler ise içgüdüsel olarak yakınlaşma kısmını atlayıp hemen normal hayatlarına devam etmek istiyor” diyor. Artık karanlık mağaralarımızdan çıkıp bilinçlendiğimize ve erkekler daha çok sözümüzü dinlediğine göre istediğinizi ona söyleyebilirsiniz.
İstediğiniz: Konuşmak
Bağlılık hormonları olan oksitosin ve vasopressin sayesinde ikiniz de her zamankinden çok aşk dolu olursunuz. Ama erkek arkadaşınız yorgun olduğu için onun ilgisini çekecek veya onunla ilgili konuşma konuları seçerek çok fazla beyin gücü harcamaması konusunda ona yardımcı olabilirsiniz. Aşağıdakiler size yardımcı olabilir:
– En sevdiği konuyu gündeme getirin: Seks. Sizi kendinizden geçiren hareketlerinden ve hatta vücudundan bahsedin, onları tekrar denemek isteyip istemediğini sorun.
– Vücudundaki o yara izinin nasıl olduğu gibi bir konu açarak onun kendisi hakkında konuşmasını sağlayın. Veya ona iltifat edin. Sevgilinize odaklanarak, onun konsantrasyonunun daimi olmasını sağlayabilirsiniz.
– Ona tropikal bir adada veya kalabalık bir şehirde mi yaşamak istediği gibi bir soru sorarak onunla oyun oynayın. Sorduğunuz sorular ne kadar rastgele olursa o kadar iyi olur. Amacınız karşılıklı hafif bir sohbet yaratmak değil mi zaten?
Seks sonrası stratejik davranarak onu yeniden havaya sokabilirsiniz. Eğer hayaliniz ona sarılarak uyumaksa fonda hafif bir müzikle el ele tutuşmak sizi birbirinize yakınlaştıracaktır.
İstediğiniz: Seksi okşamalarla onu baştan çıkarmak
Orgazma ulaşmasının hemen ardından, kendisini oyun dışında kalmış hissederken, siz ise hâlâ istekli ve daha fazla orgazm olmak için hazır olabilirsiniz. Aşağıdaki senaryolardan birini canlandırarak hak ettiğinizi alabilirsiniz.
– Bir şov gerçekleştirin. Kendinize dokunurken derin derin nefes alın. Bu sayede tahrik gücünüzü artırabilir ve sevgilinize ne kadar heyecanlı olduğunuzu belli edersiniz. Sonra ona davetkar bir şekilde gülerek görevi devralmasını sağlayın.
– Oyuncaklardan faydalanın. Seks sonrası, bu tip oyuncakları denemek için en ideal zamandır. Üzerinize çikolata şurubu dökerek ondan dağınıklığı toplamasını isteyebilirsiniz. Erkekler böylesine seksi oyunlardan çok hoşlandıklarından dolayı, sevgiliniz de size itaat etmek konusunda çok rahat davranacaktır.
– Duş alın. Sıcak su, kan akışını hızlandırır. Bu da sizi canlı ve heyecanlı tutar. Erkek arkadaşınızdan size duşta katılıp temizlenmek konusunda yardımcı olmasını isteyebilirsiniz.
İstediğiniz: İkinci raund için onu teşvik etmek
Sizin de bildiğiniz gibi, erkekler sevişmenin hemen ardından fazlasıyla hassas oluyor. Hatta onlara direkt olarak dokunmanızı bile istemeyebiliyorlar. Yavaşça başlayarak onu nasıl heyecanlandıracağınız ise tamamen size kalmış.
– Yatağa atıştırmalık bir şeyler getirerek kan şekerinin yükselmesini bekleyebilirsiniz. Bu sayede ona dinlenmesi için zaman vermiş olursunuz. Bunu yeşil zeytin, üzüm veya küçük çikolatalarla yaparak modunun da yükselmesini sağlayabilirsiniz.
– Yatak odasında çıplak dolaşarak görsel zevkine hitap edebilirsiniz. Cinsel arzular beyinde başlar ve çıplak vücudunuzu görmek bir görsel ipucu olduğundan dolayı fiziksel olarak tahrik olur.
– Son olarak, onu dokunuşlarınızla çıldırtın. Küvete onunla birlikte girin, sırtı ve omuzları gibi hassas bölgelerini keseleyin. Bunu hemen sevişmenin ardından yapacağınız için vücut ısısı zaten yüksek olacaktır. Dolayısıyla onu hafif sıcak bir bezle rahatlatabilirsiniz. Sonrasında önünü döndürerek göğsüne masaj yapın. Bunu ağırdan alın ve aralarda onu ateşli bir şekilde öpün. Öpüşme esnasında salgılanan hormonlar libidosunu artıracaktır.
İstediğiniz: Dokunarak uyuyakalmak
Sevgiliniz, sevişme sonrasında kendisini çok yorgun ve terli hissedebilir. Bu yüzden sarılıp uyumak onda klostrofobik bir etki yaratır. Eğer teninin teninize değmesini istiyorsanız, bunu yapmak sizin elinizde.
– Klimayı iyice açın ve yatıştırıcı müzikle seks havasından sıyrılıp rahatlama kısmına geçin.
– El ele tutuşun. Kulağa çok basit geliyor ama el ele tutuşmak onun yakınlaşma isteğini artıran oksitosin ve prolaktin hormonlarının salgılanmasını sağlar.
– Dip dibe yatmak yerine, birbirinizden biraz uzak durarak yatakta yayılın. O yüzüstü yatarken, siz yanında yan dönerek uzanın. Sırtına elinizi koyun ve bacaklarınızdan birini onunkine dolayın.
Kuaför salonlarında belki de en stresli geçen süreç kaşları aldırmak için koltuğa oturduğumuzda yaşanıyor. Sonuç kötü çıktığı takdirde geri dönüşü zor olabiliyor. Kendinize güveniyorsanız işte size püf noktaları. Evde kaşlarınızı uzman edasıyla alabilmeniz için dört adıma dikkat etmelisiniz…
Birinci adım: Hazırlık
Kaşları almak için en iyi zaman, banyo sonrası. Bunun sebebi, duş aldıktan sonra cildin sıcak su ile yumuşamış olması. Eğer hassas bir cilde sahipseniz, kaş çevresine yüzeysel bir ağrı kesici krem sürebilirsiniz veya argan yağı, aloe vera, temel yağları karıştırıp uygulamak da mümkün. Doğal ışık küçük kılları görmek için en iyi seçenek olduğu için, aynanız ile cam kenarına oturun. Mercekli aynalar kaşınızı fazla almanıza sebep olabilir; çoğu zaman yakından fazlaymış gibi görünen kıllar, aslında kaşınızın gerekli bir bölümü olabilir.
İkinci adım: Haritalama
Uzun, kalın ve bir nevi Brooke Shields’ı andıran kaşlara ulaşmak için bir kalemi dikey bir şekilde gözünüzün iç köşesine yerleştirin. Kalemin burun kemiğine değen noktası, kaşın başlaması gereken yerdir. Şimdi de kalemi gözbebeğine doğru çok az eğin. Kalemin dış ucu, yani alına doğru bakan uç, kaş kavisinin olması gerektiği yerdir. Kaşın bitmesi gereken yer ise, göz çukurunun dikey olarak bittiği sıradır. Kalemi veya elinizi göz çukuruna dikey olarak tuttuğunuzda kalemin veya parmağın dışında kalan kıllar, gözlerinizi yorgun gösterebilir. Eğer sizin için bunu uygulamak gerçekten çok zorsa, bir uzmana danışmalısınız.
Kaşlarınız çok mu az veya halk arasındaki tabirle küstü mü? Uzmanlar bu durumda kaşlarınızı üç ay boyunca uzatmanızı öneriyor. Ancak bu süre sonunda, kaşlar kendi doğal şekillerine dönebiliyor. Daha hızlı büyümeleri için bir serum veya doğal yağlardan oluşan bir karışımı kullanabilirsiniz. Üç aylık sürede göze batan kılları gizlemek için göz kapatıcısı sürebilirsiniz.
Üçüncü adım: Şekil verme
Cildinizi gergin tutun ve kaşlarınızı alt taraftan almaya başlayın. Kaş kavisini yaratmak için ilk başta kaşınızın üst kısmından çok az kıl alın, daha sonra uzaktan aynaya bakın ve simetrik duruyor mu diye inceleyin. Yakından hata yapmak daha kolay olabiliyor. Bitirmeden önce kaşlarınızı bir fırça ile yukarı doğru tarayın, uzamış olanları kesebilirsiniz. Toplu halde uzamış olanları kesmeye özen gösterin.
Dördüncü adım: Hacim verme
Kaşların daha dolu görünmesi için, onlara biraz renk verebilirsiniz. Siyah veya kahverengi kaşlara sahip olanlar kendi tonlarından iki ton daha açık bir renk kullanmalı ki, olabildiğince natürel dursun. Sarışınsanız, koyu karamel renginde bir kalem kullanabilirsiniz. Kızıl saçlıysanız, açık kahverengi veya saç tonuna göre gri tonları da uygun olabilir. Kaşlarınızı boyarken, bir anda fazla miktarda boya kullanmamaya ve küçük hareketlerle boyamaya çalışın. Daha sonra boyayı bir fırça ile yayabilirsiniz.
Kaş çıkaran formül
Bu üç malzemeyi karıştırın ve sabah-akşam kaşlarınıza uygulayın.
Domates mücveri güzel hoşunuza gidicek bir tariftir. Mutlaka deneyiniz Afiyet olsun.
Malzemeleri:
1 kg domates, oyulmuş ve çekirdekleri çıkarışmış – süzülmüş
1,5 su bardağı ekmek kırıntısı
½ bağ maydanoz – doğranmış
4 adet yumurta – çırpılmış
2 yemek kaşığı zeytinyağı
Tuz
Karabiber
Perma, fön çektirme, balyaj, röfle günümüzde saçlara uygulanan işlemlerdir. Bu işlemler bilinçsizce ve kalitesiz ürünlerle yapılırsa, saç yıpranır.
SAÇ BAKIM MASKELERİ
YUMURTA MASKESİ: 1 yumurta, süt, bir fincan limon suyu, 2 yemek kaşığı zeytinyağı. Bütün malzemeleri karıştırıp saçınıza masaj yaparak sürün. 20 dakika beklettikten sonra yıkayıp durulayın.
MUZ MASKESİ: 2 adet muz, zeytinyağı, Hindistan cevizi yağı,1 çorba kaşığı bal. Bütün malzemeleri karıştırdıktan sonra saçınıza masaj yaparak sürün. 5 dakika beklettikten sonra yıkayıp durulayın.
YOĞURT MASKESİ: 5 yemek kaşığı yoğurt, 1 yemek kaşığı elma sirkesi, bir yemek kaşığı bal. Bütün malzemeleri karıştırıp saçınıza masaj yaparak sürün. 15 dakika beklettikten sonra yıkayıp, durulayın. Yoğurt maskesi saç için pratik bir uygulamadır.
ÇİLEK MASKESİ: 10 adet çilek, Hindistan cevizi yağı, bir çay kaşığı bal. Bütün malzemeleri karıştırdıktan sonra saç uçlarına masaj yaparak sürün. 20 dakika beklettikten sonra durulayın. Çilek maskesi saç dökülmesini durdurmak için kullanılan yöntemlerden biridir.
Saç dökülmesi tedavisinde etkili bir dönem başladı!
Günde kaç tel saçınız dökülüyor? Birçok uzmanın hem fikir olduğu 100 tele kadar saç kaybı normal. Peki ya daha fazlası?
Beslenme, uykusuzluk, stres, vitamin eksikliği, menopoz, kimyasal ürünler, çeşitli hastalıklar ve kullanılan ilaçlar, yaşlılık ve tabi ki kalıtımsal sebepler saçlarımızın dökülmesine neden olabiliyor.
Saç hem kadın hem erkekler için güzellikle ve estetik ile özdeşir. Dolayısıyla saç kaybı yaşamak hoşumuza gitmeyen bir durumdur! Sağlıklı, kolay şekil alabilen ve hacimli saçların ilk sırrı saç dökülmesini durdurmaktan geçiyor…
Kadınlar Kulübü olarak biz saç dökülmesi tedavisinde yepyeni ve etkili bir yöntemi sizler için kaleme aldık! Dr. Güncel Öztürk’ün bilgilerinden derlediğimiz bu saç dökülme tedavisinin ayrıntılarına mutlaka göz atmalısınız!
Saç dökülme tedavisinde yeni dönem : PRP ve mezoterapi tedavileri!
PRP ve mezoterapi tedavi yöntemleri ne işe yarıyor?
Hem kadınlarda hem de erkeklerde saç dökülmesini durdurmaya yönelik, yeni saç çıkmasına yardımcı, var olan saçların korunup canlanmasını sağlayan alternatif tedavi yöntemleridir.
Bu tedavilerin amacı saç derisinin ihtiyacı olan protein, vitamin ve diğer saç derisini besleyici maddelerin dengelenmesini sağlamaya yöneliktir.
Platelet Rich Plasma (PRP), kişinin kendi kanı özel işlemlerden geçirilerek trombositten daha zengin hale getirilerek hastanın saç köklerine enjekte edilir. Trombosit sayısı en üst seviyeye çıkarılarak saç köklerini onararak canlandırması sağlanır. Bu sayede saç dökülmesinin durdurulmasına, dökülen saçların yeninden çıkmasına, var olan saç köklerinin canlanmasına ve saçın kalitesini artmasına yardımcı olunur.
PRP ve mezoterapi tedavi yöntemleri nasıl gerçekleştirilir?
Her iki işlem de enjeksiyon yöntemi ile gerçekleştirilir. Ağrısız ve acısız ameliyatsız işlemlerdir. Bu sayede saç derisi beslenir ve nemlenir. Saç köklerinin çıkmasını hızlandırır, saç kaybına neden olan sorunların ortadan kalkmasını sağlar, özellikle saç ekimi sonrası ekilen saçların tutunmasını ve daha hızlı çıkmasına destek verir.
PRP ve mezoterapi saçlı derideki kan dolaşımını hızlandırır, saç köklerini güçlendirerek kalınlaştırır ve daha sağlıklı bir hal alır. Mezoterapi ise ince iğneler ile saç köklerine besleyici sıvı enjekte edilmesidir. Mezoterapi tedavisi haftada bir kez 30 dakika süre ile uygulanan ve ortalama 8 hafta boyunca uygulanan bir yöntemdir. İçeriğinde protein, çok sayıda vitamin ve mineral bulunan bu sıvının vücuda herhangi bir yan etkisi yoktur.
Uygulamadan önce herhangi bir ağrı ya da sızı hissedilmemesi için saç köklerini anestezi özelliği olan sıvı sürülür. İnce uçlu iğneler ile PRP ya da mezoterapi sıvısı saç köklerine enjekte edilir. Saç sağlını korumak isteyen, dökülmesine karşı erkenden önlem almak isteyenler de dahil olmak üzere çeşitli saç sağlığı problemlerinin tedavisinde kullanılan bu tekniklerden siz de faydalanabilirsiniz. Bunun alanında uzman bir cerrah ya da dermatologdan destek alabilirsiniz.