nihayet evimde, işyerimdeyim...İşleri normal akışına girdi, çünkü ramazanda işler gayet sakindi . iyi yorulmuşuz yollarda. bu sabah eşim evimiz ne kadar iyi ne kadar rahat diyordu

dün para vererek kaldığımız öğetmen evi çok rahatsızdı, çok sıcaktı, tuvalatin kapısı içierden açılmıyordu içeri giren kalıyordu ve temizliğe de pek dikkat etmemişlerdi. kardeşim evden gelirken nüfus kağıdını da getirmediğ için bir de bi sürü dil döktük bizi kabul etsinler diye. son öğretmenvi dışındakiler güzeldi...yolculuk da güzeldi. yolun sonuna geldikçe yorgunluktan birbirimize düşmeye başladık o başka.15 gün evdeyiz 15 gün sonra gene yollardayız inşallah

memleketlere giderken gene kasmadan mola vere vere gidelim diyoruz. Allah isteyen herkese nasip etsin istediğikleri yeri gezip görmeyi.
izlenimlerim
Şavşat: beklediğimden de küçük bir ilçe çıktı. şavşat girişi ile çıkışı çok farklı iyi ki geri dönmemişiz ve ardahana doğru gitmişiz. girişi dağlık blçge çıkşı ise yayla...yaylalar çok hoştu
Ardahan: yaylaları ve temmuz ayındaki buz gibi havası bizi şaşırttı. kışın kim bilir ne kadar soğuk oluyordu. rize de her yere çay bitkisi dikmişler burada da sanki her yere inek ekmeişler....dağların yüzeyi sürülerle kaplıydı

bu görüntü et yiyeceksek burada yiyelim dedirtti bize. şehir valiliği, hastanesi, orman genel müdürlüğü olan ilçe izlenimi yarattuı bizde. akşam saat 8den sonra güç bela açık bir kafede tost bulabilidik yiyecek olarak. Öğrenci olarak yaşanmaz ama memur olarak yaşanabilir ardahanda.
Kars: uwwwww ardahanda sonra parise geldiğimizi zannettik. tarihi bir kalesi var, kaleye yürüyerek çıktık baya uzun bir yol ve dik merdivenler vardı. sıpalar yürümeyince kucağımızda sırtımızda taşıdık. kaleye çıktığımızda çok yorulmuştuk, içinde büyük bir çadır şeklinde kafe vardı, kahvaltı, semaver çay, öğrenci ve turisteleri çekecek her şey vardı, bence kalenin güzelliğini de bozmamıştı aksine daha uğrak hale getirmişti. yukarıda biraz nefeslendik çayımız suyumuzu içtik. kalenin içine de gezip yolumuza devam ettik. gittğimiz yerlerde araba ile şehrin bir ucundan diğer ucuna kadar gidip şehrin büyüklüğünü keşfetmeye çalıştık. karsata öğrenci de olunur memur da sadece Türkiyenin bir ucu...bir de ardahan karsta yaşanacaksa maddi sıkıntı olmamaıs lazım , en azından odun kömür alacak bol parası olması insanın. bu arada ardahanda yediğimiz et hakikaten çok lezzetliydi.
Erzurum: aaaa ne kadar da ankaraya benziyor burası. parise benzettiğimiz karstan daha büyük ve gelişmiş. karsta yaşanırsa erzurumda haydi haydi yaşanır. erzurumu da sevdim. hava çok sıcaktı , demek ki yazın çok sıcak kışın da çok soğuk oluyor. cağ kebabı yerken dikkat edin siz dur dememdikçe getiriyorlar da getiriyorlar

rizeden tecrübeli olduğum için ve kadayıf dolması yiyeceğim için ilk şişten sonra duuuuur dedim

o kadar gezdik , bilmediğimiz yerlerde yemek yedik ama hiçbiri pahalı gelmedi bize, (niye?), en pahalısı Rize çünkü
Sonuç: ülkemiz çoook güzel. Allah birlik dirlik versin hepimize.