2 yıllık ilişkim arkadaş gazıyla mı bitti?

Anladığım kadarıyla biraz da onun sizin peşinden koşmasını, emek vermesini istemişsiniz.
Herşeye siz koşunca bu sefer de birike birike volkan olmuş patlamış. Arkadaş gazı olmasa bile evlenseydiniz mutsuz olurdunuz diye düşünüyorum.

Bir de bu konular daha önceden konuşuldu mu? Konuşulmadıysa iletişimde ciddi sıkıntı var demektir. Pahalı buketler alması mı mesele, yoksa sizi hatırlayıp ilgi göstermesi mi? Beklentileri bir seferde söylemek yerine çıktıkça söylense böyle bir patlama olmazdı diye düşünüyorum.

Hergün taksiye falan binmeler bana şov yapmak gibi geliyor, devamlılığı yok ki. Sonuçta hep taksiye binen bir noktada özel araca da geçer, gelir durumu önemli diyorsanız en baştan kriterleri öyle belirlemek lazım. Niye çok kazanmıyorsun diye bir soru çok saçma olur, baştan meslek biliniyor sonuçta.
 
Merhaba uzun zamandır okuyordum ama yeni üye oldum. Fikirlerinize ihtiyacım var. Ben 22 yaşında meslek sahibi tek başıma yaşayan bir kadınım. Bundan 2 hafta önce kız arkadaşlarım bana yatıya misafir olarak geldi. İlişkimi başından belli sevgilimi beğenmediklerini dile getiriyorlardı. Sürekli sen daha güzelsin sen daha iyilerine layıksın bunda ne buluyorsun gibi laflar ederlerdi. Çoğu zaman ya cevap vermez ya da şakaya vururdum. Pek de bir şey anlatmazdım onlara. Ama bu misafir oldukları 4 gün boyunca sürekli ağzımdan laf alıp (özellikle kötü yanlarını ortaya çıkarmak için) beni resmen soğuttular. Hatta ayrılık mesajını da hadi birlikte yazalım diyip yazdırdılar. Evet 2 yıl boyunca sorunlar vardı ama durduk yere bitirdim ilişkiyi. Şimdi size ilişkimi anlatayım. Sevgilimle aynı meslekteniz o 26 yaşında. 2 yıllık bir ilişkimiz var. İki tarafında ailelesi biliyor. Hatta bu Şubat ayında aile tanışması olacaktı. Aşağıya ayrılık mesajımı yazıyorum:
Bu yaşananlardan sonra ilişkimizi en baştan itibaren gözden geçirmeye başladım. Ve bu zamana kadar neden bu kadar zamandır birlikteyiz ona bile anlam veremedim. En başta öğrencilik yıllarında bile otogara gitme saatini bile ben ayarlıyordum. Koştur koştur gittiğimiz zamanlarda bir taksi çevirmeyi bile akıl edemedin. Ben öğrenci olduğum için akıl edememiştim. Sen kaç yıldır meslek sahibisin böyle basit bir sorunu çözememiştin. Ben daha mesleğimin ilk yılında otobuse binmeyi tercih etmiyorum. Her yere taksiyle gidiyorum. Çünkü ben aldığım maaşa göre bir hayat yaşamayı biliyorum. Konforumu elimdeki paraya göre belirliyorum. Ama sana baktığım zaman hiç bir zaman bunu göremedim. Alacağım kıyafetin parasına bile karışıyorsun. Şu an maddiyatımız ortak olmamasına rağmen. Sana baktığım zaman düzenli geliri olan bir insan görmüyorum. Hayatını en azami şartlarda devam ettiriyorsun. Böyle bir adamla evlenmek istemiyorum. Hayattaki tek amacın en kısa sürede memleketine gitmek. Haftasonları köye çıkıp mangal yapmak. Sen busun senin hayatın bundan ibaret. Ama ben ömrümü böyle geçirmek istemiyorum. Böyle bir aile kurmak istemiyorum. Benim hayallerim, hayata bakış açım sana çok zıt. Şimdiye kadar tüm hayallerimden vazgeçmeyi göze aldım. Sana uyum sağlayan ben oldum ama ben artık çok zorlanıyorum.
Ayrıca her zaman her şeyi ben çözmekten sıkıldım. Buraya atandığım zaman yaşadığım tüm zorlukları sana anlatmama rağmen hiç birine çözüm bulamadın. Bir sorunla karşılaştığımda ilk seni arıyorum ama sen sadece süreci uzatıyorsun. Ve hiç bir zaman çözüm bulduğunu hatırlamıyorum. Benim sana sorma sebebim sensiz çözüm bulamam değil, bir kere de olsa senin bir şeyleri çözmeni görmek istememdi. Buraya gelmeden önce bir rezervasyon sitesinden otel bulmak çok mu zordu. Onu geçtim geldiğinde bir de seni otelden almamı istiyorsun. Şehri bilmiyor olabilirsin bir taksi çağırmak çok mu zor. İşine gelince ataerkilsin ama beni ayağına kadar çağırdın. Otogara giderken yine ben taksi çağırdım. Benim yaptığım şeyi sende yapabilirsin Googledan bakıyorum bende.Her şeyi geçtim gezi turunda bile ben her şeyi ayarladım. Birlikte gideceğimiz gezi için beni elin adamlarıyla muhatap ettin. Ben her şeyi telefondan hallettim. Turun benim yaşadığım şehirden kalkması senin konuşamayacağın anlamına gelmiyor. Ben artık yoruldum. Ben geri dönüt almama rağmen her şeyi ilk sana söylüyorum. Ama sen buna rağmen hiç bir şeyi bana anlatamıyorsun. Hep sonradan öğreniyorum. Ve bu da benim sormamla oluyor. Bu ilişkinin maddi manevi tüm yükünü ben taşıyorsam sen niye varsın? Karşılığında senden iyi bir muamele bile görmüyorum. Ben kendimi ne zaman özel hissettim ki. Hep söyledim sana bir kere sandelye çekmek çok mu zor. Memleketine geldiğimde bir çiçek alıp gelmek çok mu zor. Ya da ufak bir hatıra vermek çok mu zor. Otogara bile geç geldin ya. 3 yıl olacak hala bir bileklik(onun yaşadığı şehirde meşhur bir şey) almadın. Söylemeden almayı akıl bile etmedin. Söyledim yine almadın. Ben de biliyorum almayı ama ben senden bir hatıra olsun hiç çıkarmayayım istedim. Özel bir anlamı olsun istedim. Hiç bir zaman bana kendimi özel hissettirmedin. Buna rağmen hala beni eksik yetersiz görüp değiştirmeye çalışıyorsun. Ben bu zamana kadar seni hayatımda iyi bir insan olduğun için tutmuşum. Ama şimdi her anlamda düşündüğümde biz seninle her konuda çok farklıyız. Bunu en başından belli biliyordum ama sevgimin bazı şeylerin üstesinden geleceğine inanmıştım. Ne bir sohbetin ne bir hobin var. Sosyal ortamın bile yok. Sana önerdiğim dizi ve filmleri bile izlemiyorsun. Sosyal hayatta arkadaşlık kuracağım bir insan bile değilsin. Senle evlenip nasıl aynı eve gireceğim. Girdiğim zaman ne konuşacağız nasıl zaman geçireceğiz. Ortak bir müzik zevkimiz bile yok. Senin müzik zevkin bile yok. Bir hobin yok, bir film kitap kültürün yok. Senle neyi paylaşabiliriz bu hayatta? Senle hiç bir şey paylaşamıyoruz. Ve bütün bunlara rağmen her şeyi benden bekliyorsun. Hiç bir zaman bu hayatta yükümü hafifletmedin. Onu geçtim üstüne sırtıma daha çok yük koydun. Ama artık buraya kadar. Ben daha fazla devam etmek istemiyorum. Senin yaşamak istediğim hayata uygun birini bul. Çünkü ben o hayata ait değilim. Ve daha fazla mutsuz olmak istemiyorum. Senden ricam beni bundan sonra beni rahatsız etme. Annelerimizi de bu işe karıştırma. Ben kararım kesin. Değişmeyecek.
Bu mesajı attım ayrıldık. Daha sonra aradı ağlaya ağlaya bağırdım çağırdım küfür ettim(etmemem gerekirdi). Aradan 2 gün geçti yaşadığım şehre kapıya kadar gelmiş. 2 yıldır almadığı çiçeği almış. Tuttum yüzüne fırlattım şimdi mi alıyorsun diye. Doğru düzgün konuşmadım bile. Zaten o ağlamaya başladı. Bir şans ver her şeyi düzelticem dedi. Annem araya girdi ortada çözülmeyecek sorun yok çocuğa inanıyorum bana söz verdi bir şans daha ver diyor. Geçen kargo geldi 8 sayfa mektup yazmış bir de bilekliği yollamış. Şimdi mi yolluyorsun? Niye kaybedince anlaşılır ki kıymetim? Çok ağlıyor söz her şeyi değiştireceğim sana ben eşim gözüyle baktım diyor. Bende zaman istedim sadece 1 haftadır düşünüyorum. Bir yandan özlüyorum yanındayken de çok mutluyum diyorum. Bir yandan da bana göre biri değil onla yapamam diyip duruyorum.
Uzun oldu kusura bakmayın sizce bu yazdıklarım bitirmek için yeterli mi? Yada annem arkadaşlarımın gazına geldiğimi söylüyor öyle mi? Onların etkisi fazla ama bu yazdığım sorunlardan ben de rahatsız oluyordum. Ama bitirecek kadar değil. Nasıl oldu anlamadım bir anda bitirdim. Düşüncelerinizi bekliyorum.
Attiginiz mesajin ilk satirlarinda bile size tahammul edemedim. Beyfendinin verilmiş sadakası varmiş. Evlilik yolunda ilerledigi biriyle gaza gelip ayrilan birisiyle ömür geçmez.
 
Ben bu mesajda sevgi ve saygı göremiyorum, sonraki davranışlarda da öyle. O yüzden ayrılmanız iyi olmuş adam açısından.
Ne olursa olsun ayrılığın bir mesajla bitmesi benim için saygısızlık. Üstelik mesajda BEN dili o kadar çok kullanılmış ki sizi tanımıyor olmama rağmen, "dünyanın kendi etrafında döndüğünü sanan biri" olarak düşündüm sizi. Ben şunu yaptım SEN yapmadın. Bence bu dilinizi değiştirin bu dille en mükemmel insanla da bir araya gelseniz yürümez. Adam sekiz sayfa mektup yazmış, şimdi mi aklına geldi, diyorsunuz. Kapris yapacak yer aramışsınız, değer verseydiniz ne yazmış ne duygular içindeymiş diye düşünürdünüz. Arkadaşlarınız iyi yapmış hakikaten, mutsuz bir evliliği başından önlemişler.

Not: Sevdiğim adam hakkında olumsuz yorumlara cevabımı verir kendim tanımaya çalışırdım, bu sevmekten kaynaklanıyor. Sevmeyince insan zaten ayrılmaya bahane arıyor . Sizin bahaneniz de arkadaşlarınız olmuş.
 
Kusura bakmayın ama arkadaşlarınızın gazına geldiğiniz ve 2 sene beraber vakit geçirip sevdiğiniz insanı harcamışsınız ve ciddi boyutta ezerek ama yinede o kalkıp kapınıza gelip sizden af dilemiş sizden şans istemiş tekrar barışın ve herşeyin olumlu olacağına inanın. Arkadaşlarınızın gazından uzak durun sevdiğinize kıymet verin annenizin sözünü dinleyin onlar bizim için en iyisini ister.
 
Boşver zaten iyi değilmiş bu ilişki biraz kafayı dinle daha 22 yaşındasın karşına ne romeolar çıkıcak ilk gördüğüne kapılma biraz hayatını yaşa bu günler birdaha gelmez arkadaşların aklı salim insanalar seni kurtarmışlar bence onlarla güzel bir kutlama yemeği yap
 
Bildim ben sizi... Cebi iki kuruş görünce neticesi arşa değenlerdensiniz. Belki de Monako Prensesi aramızdadır :KK66:
İnsanın beklentileri, hayat görüşü uymayabilir de böyle mi ayrılınır?
2 sene boyunca paran yokken, onun seninkinin bir tık üstü olan statüsünden faydalan, sonra naşşş. Helal olsun valla.
Taksiye binmek istiyorduysan, taksi tutalım deseydin. Gezi planını sen yap deseydin. Bunları zevkle yapıp yapıp sonra ben yapıyorum diye insan aşağılanmaz.
Bir de onu aşağı görecek kadar nasıl bir müzik zevkin var ben onu merak ettim. Yazdığın şeylerin basitliğine bakınca senin de rafine zevklerin insanı olmadığın çok açık.
İyi olmuş bittiği. 2 yıllık ilişkini mesajla bitiren insandan bir hayır gelmez zaten. Eski erkek arkadaşın akılsızın bayrak tutanıymış ki bu mesajı okuyup hala barışmaya çalışıyor. Ondan da cacık olmaz yani.
 
Arkadaşlarınız bence sizi çok iyi gözlemleyen gerçekten tanıyan insanlar, çok şey anlatmazdım demenize rağmen içinizde bunca şeyin biriktiğinin farkındalar. Bu şekilde evlenirseniz mutlu olmayacağınızı düşünmüş ve biraz konuyu deşeleyerek sizi size göstermişler.

Mesajda yazdıklarınız arkadaşlarınızın değil sizin düşünceleriniz sonuçta. Ama bence bunların hepsi zamanında konuşulması gereken şeylerdi. Yani önce yapıp sonra karşı tarafı suçlamaya gerek yok. Planları siz yapmasaydınız, otogara gitmeseydiniz ne bileyim otelden almasaydınız vs vs. Siz yaptıkça 'zaten hallediyor' konumunuz yerleşmiş. Bak 1 mesajınıza adam içinizde kalan her şeyi halledivermiş demek ki yapabiliyor. Ama istediniz ki kendi düşünsün yapsın.

Ayrılmanız isabet olmuş yada şöyle diyim içinizi dökmeniz isabet olmuş. Ya gerçekten bitirirsiniz yada bir daha şans verir tüm içinize attıklarınızı bilen adamla bir kere daha denersiniz. Karar sizin iki yolda sizin için yeni bir deneyim olacak ve hayat deneyimlerle dolu bir yol..
 
Merhaba uzun zamandır okuyordum ama yeni üye oldum. Fikirlerinize ihtiyacım var. Ben 22 yaşında meslek sahibi tek başıma yaşayan bir kadınım. Bundan 2 hafta önce kız arkadaşlarım bana yatıya misafir olarak geldi. İlişkimi başından belli sevgilimi beğenmediklerini dile getiriyorlardı. Sürekli sen daha güzelsin sen daha iyilerine layıksın bunda ne buluyorsun gibi laflar ederlerdi. Çoğu zaman ya cevap vermez ya da şakaya vururdum. Pek de bir şey anlatmazdım onlara. Ama bu misafir oldukları 4 gün boyunca sürekli ağzımdan laf alıp (özellikle kötü yanlarını ortaya çıkarmak için) beni resmen soğuttular. Hatta ayrılık mesajını da hadi birlikte yazalım diyip yazdırdılar. Evet 2 yıl boyunca sorunlar vardı ama durduk yere bitirdim ilişkiyi. Şimdi size ilişkimi anlatayım. Sevgilimle aynı meslekteniz o 26 yaşında. 2 yıllık bir ilişkimiz var. İki tarafında ailelesi biliyor. Hatta bu Şubat ayında aile tanışması olacaktı. Aşağıya ayrılık mesajımı yazıyorum:
Bu yaşananlardan sonra ilişkimizi en baştan itibaren gözden geçirmeye başladım. Ve bu zamana kadar neden bu kadar zamandır birlikteyiz ona bile anlam veremedim. En başta öğrencilik yıllarında bile otogara gitme saatini bile ben ayarlıyordum. Koştur koştur gittiğimiz zamanlarda bir taksi çevirmeyi bile akıl edemedin. Ben öğrenci olduğum için akıl edememiştim. Sen kaç yıldır meslek sahibisin böyle basit bir sorunu çözememiştin. Ben daha mesleğimin ilk yılında otobuse binmeyi tercih etmiyorum. Her yere taksiyle gidiyorum. Çünkü ben aldığım maaşa göre bir hayat yaşamayı biliyorum. Konforumu elimdeki paraya göre belirliyorum. Ama sana baktığım zaman hiç bir zaman bunu göremedim. Alacağım kıyafetin parasına bile karışıyorsun. Şu an maddiyatımız ortak olmamasına rağmen. Sana baktığım zaman düzenli geliri olan bir insan görmüyorum. Hayatını en azami şartlarda devam ettiriyorsun. Böyle bir adamla evlenmek istemiyorum. Hayattaki tek amacın en kısa sürede memleketine gitmek. Haftasonları köye çıkıp mangal yapmak. Sen busun senin hayatın bundan ibaret. Ama ben ömrümü böyle geçirmek istemiyorum. Böyle bir aile kurmak istemiyorum. Benim hayallerim, hayata bakış açım sana çok zıt. Şimdiye kadar tüm hayallerimden vazgeçmeyi göze aldım. Sana uyum sağlayan ben oldum ama ben artık çok zorlanıyorum.
Ayrıca her zaman her şeyi ben çözmekten sıkıldım. Buraya atandığım zaman yaşadığım tüm zorlukları sana anlatmama rağmen hiç birine çözüm bulamadın. Bir sorunla karşılaştığımda ilk seni arıyorum ama sen sadece süreci uzatıyorsun. Ve hiç bir zaman çözüm bulduğunu hatırlamıyorum. Benim sana sorma sebebim sensiz çözüm bulamam değil, bir kere de olsa senin bir şeyleri çözmeni görmek istememdi. Buraya gelmeden önce bir rezervasyon sitesinden otel bulmak çok mu zordu. Onu geçtim geldiğinde bir de seni otelden almamı istiyorsun. Şehri bilmiyor olabilirsin bir taksi çağırmak çok mu zor. İşine gelince ataerkilsin ama beni ayağına kadar çağırdın. Otogara giderken yine ben taksi çağırdım. Benim yaptığım şeyi sende yapabilirsin Googledan bakıyorum bende.Her şeyi geçtim gezi turunda bile ben her şeyi ayarladım. Birlikte gideceğimiz gezi için beni elin adamlarıyla muhatap ettin. Ben her şeyi telefondan hallettim. Turun benim yaşadığım şehirden kalkması senin konuşamayacağın anlamına gelmiyor. Ben artık yoruldum. Ben geri dönüt almama rağmen her şeyi ilk sana söylüyorum. Ama sen buna rağmen hiç bir şeyi bana anlatamıyorsun. Hep sonradan öğreniyorum. Ve bu da benim sormamla oluyor. Bu ilişkinin maddi manevi tüm yükünü ben taşıyorsam sen niye varsın? Karşılığında senden iyi bir muamele bile görmüyorum. Ben kendimi ne zaman özel hissettim ki. Hep söyledim sana bir kere sandelye çekmek çok mu zor. Memleketine geldiğimde bir çiçek alıp gelmek çok mu zor. Ya da ufak bir hatıra vermek çok mu zor. Otogara bile geç geldin ya. 3 yıl olacak hala bir bileklik(onun yaşadığı şehirde meşhur bir şey) almadın. Söylemeden almayı akıl bile etmedin. Söyledim yine almadın. Ben de biliyorum almayı ama ben senden bir hatıra olsun hiç çıkarmayayım istedim. Özel bir anlamı olsun istedim. Hiç bir zaman bana kendimi özel hissettirmedin. Buna rağmen hala beni eksik yetersiz görüp değiştirmeye çalışıyorsun. Ben bu zamana kadar seni hayatımda iyi bir insan olduğun için tutmuşum. Ama şimdi her anlamda düşündüğümde biz seninle her konuda çok farklıyız. Bunu en başından belli biliyordum ama sevgimin bazı şeylerin üstesinden geleceğine inanmıştım. Ne bir sohbetin ne bir hobin var. Sosyal ortamın bile yok. Sana önerdiğim dizi ve filmleri bile izlemiyorsun. Sosyal hayatta arkadaşlık kuracağım bir insan bile değilsin. Senle evlenip nasıl aynı eve gireceğim. Girdiğim zaman ne konuşacağız nasıl zaman geçireceğiz. Ortak bir müzik zevkimiz bile yok. Senin müzik zevkin bile yok. Bir hobin yok, bir film kitap kültürün yok. Senle neyi paylaşabiliriz bu hayatta? Senle hiç bir şey paylaşamıyoruz. Ve bütün bunlara rağmen her şeyi benden bekliyorsun. Hiç bir zaman bu hayatta yükümü hafifletmedin. Onu geçtim üstüne sırtıma daha çok yük koydun. Ama artık buraya kadar. Ben daha fazla devam etmek istemiyorum. Senin yaşamak istediğim hayata uygun birini bul. Çünkü ben o hayata ait değilim. Ve daha fazla mutsuz olmak istemiyorum. Senden ricam beni bundan sonra beni rahatsız etme. Annelerimizi de bu işe karıştırma. Ben kararım kesin. Değişmeyecek.
Bu mesajı attım ayrıldık. Daha sonra aradı ağlaya ağlaya bağırdım çağırdım küfür ettim(etmemem gerekirdi). Aradan 2 gün geçti yaşadığım şehre kapıya kadar gelmiş. 2 yıldır almadığı çiçeği almış. Tuttum yüzüne fırlattım şimdi mi alıyorsun diye. Doğru düzgün konuşmadım bile. Zaten o ağlamaya başladı. Bir şans ver her şeyi düzelticem dedi. Annem araya girdi ortada çözülmeyecek sorun yok çocuğa inanıyorum bana söz verdi bir şans daha ver diyor. Geçen kargo geldi 8 sayfa mektup yazmış bir de bilekliği yollamış. Şimdi mi yolluyorsun? Niye kaybedince anlaşılır ki kıymetim? Çok ağlıyor söz her şeyi değiştireceğim sana ben eşim gözüyle baktım diyor. Bende zaman istedim sadece 1 haftadır düşünüyorum. Bir yandan özlüyorum yanındayken de çok mutluyum diyorum. Bir yandan da bana göre biri değil onla yapamam diyip duruyorum.
Uzun oldu kusura bakmayın sizce bu yazdıklarım bitirmek için yeterli mi? Yada annem arkadaşlarımın gazına geldiğimi söylüyor öyle mi? Onların etkisi fazla ama bu yazdığım sorunlardan ben de rahatsız oluyordum. Ama bitirecek kadar değil. Nasıl oldu anlamadım bir anda bitirdim. Düşüncelerinizi bekliyorum.
Şahsen ben bu yazdıklarınız adına adama üzüldüm düşmana yazar gibi saydırmışsınız ben olsam terk edilmişken sizden kaçardım. Hem arkadaşlarınız kim oluyor ki ilişkiye bu kadar yorum yapıyor şaşırdım.. Yazık adama ama sosyal değilsin,arkadaşım olamazdın vs vs..
 
Bunca şeyi fark edip nasıl sineye çekip sonra es kaza bir arkadaş gazına kadar saklayabildiniz pesss! Ben olsam bunlardan sadece 1 tanesiyle şişer patlardım zaten:))
 
Yok arkadaş gazı değil bu, siz içinizde biriktirmişsiniz onlar da çıkartmış içinizdekileri ve iyi olmuş.

sadece iki yıllık bir ilişkide bunları hiç dillendirmeden, sineye çekerek susmanız ,iki yıl sonrasında birden patlamanız ve mesaj olarak ayrılmanız kötü olmuş. bunlar oturulup konuşmadan, anlaşmadan yapılacak şeyler değil.

Ama düşüncelerinizde doğrusunuz, hani zıt kutuplar birbirini çeker derler ya ben ona katılmıyorum. Aynı evi ve hayatı paylaşacağınız bir insanla kesinlikle aynı hayat görüşü ve zevke sahip olmalı bence insan. Yoksa sonu böyle hüsran olur, bir katlanır , tamam dersin, iki , üç tamam ama ilerleyen zamanlarda hayat şartlarının ve stresinin etkisiyle de artık katlanamıyor olursun ne kadar seversen de. Ben mesela arabamla geze geze tatil beldelerini görmek, küçük pansiyonlarda konaklamak isteyen biriyim ama eşim herşey dahil ultra lüks otelleri sever, ben ucuz olsun ama bizm olsun mantığında bi insanken eşim her şeyin en son modeli , en iyisi olsn derdinde mesela .o yüzden de kusura bakmayın ama bi m.ka sahip olamıyoruz. neyse konu sizindi değil mi :)

siz kendinizi ve ne istediğnizi dinleyin. kendinizi çok iyi analiz edin ve düşünün. bne bu haytta ne yapmak istiyorum nasıl bir evlilik yaşamak istiyorum diye düşünün ve ona göre karar verin yoksa aşk geçici, sevgi baki. hakkınızda hayırlısı olsun inşallah.
 
Merhaba uzun zamandır okuyordum ama yeni üye oldum. Fikirlerinize ihtiyacım var. Ben 22 yaşında meslek sahibi tek başıma yaşayan bir kadınım. Bundan 2 hafta önce kız arkadaşlarım bana yatıya misafir olarak geldi. İlişkimi başından belli sevgilimi beğenmediklerini dile getiriyorlardı. Sürekli sen daha güzelsin sen daha iyilerine layıksın bunda ne buluyorsun gibi laflar ederlerdi. Çoğu zaman ya cevap vermez ya da şakaya vururdum. Pek de bir şey anlatmazdım onlara. Ama bu misafir oldukları 4 gün boyunca sürekli ağzımdan laf alıp (özellikle kötü yanlarını ortaya çıkarmak için) beni resmen soğuttular. Hatta ayrılık mesajını da hadi birlikte yazalım diyip yazdırdılar. Evet 2 yıl boyunca sorunlar vardı ama durduk yere bitirdim ilişkiyi. Şimdi size ilişkimi anlatayım. Sevgilimle aynı meslekteniz o 26 yaşında. 2 yıllık bir ilişkimiz var. İki tarafında ailelesi biliyor. Hatta bu Şubat ayında aile tanışması olacaktı. Aşağıya ayrılık mesajımı yazıyorum:
Bu yaşananlardan sonra ilişkimizi en baştan itibaren gözden geçirmeye başladım. Ve bu zamana kadar neden bu kadar zamandır birlikteyiz ona bile anlam veremedim. En başta öğrencilik yıllarında bile otogara gitme saatini bile ben ayarlıyordum. Koştur koştur gittiğimiz zamanlarda bir taksi çevirmeyi bile akıl edemedin. Ben öğrenci olduğum için akıl edememiştim. Sen kaç yıldır meslek sahibisin böyle basit bir sorunu çözememiştin. Ben daha mesleğimin ilk yılında otobuse binmeyi tercih etmiyorum. Her yere taksiyle gidiyorum. Çünkü ben aldığım maaşa göre bir hayat yaşamayı biliyorum. Konforumu elimdeki paraya göre belirliyorum. Ama sana baktığım zaman hiç bir zaman bunu göremedim. Alacağım kıyafetin parasına bile karışıyorsun. Şu an maddiyatımız ortak olmamasına rağmen. Sana baktığım zaman düzenli geliri olan bir insan görmüyorum. Hayatını en azami şartlarda devam ettiriyorsun. Böyle bir adamla evlenmek istemiyorum. Hayattaki tek amacın en kısa sürede memleketine gitmek. Haftasonları köye çıkıp mangal yapmak. Sen busun senin hayatın bundan ibaret. Ama ben ömrümü böyle geçirmek istemiyorum. Böyle bir aile kurmak istemiyorum. Benim hayallerim, hayata bakış açım sana çok zıt. Şimdiye kadar tüm hayallerimden vazgeçmeyi göze aldım. Sana uyum sağlayan ben oldum ama ben artık çok zorlanıyorum.
Ayrıca her zaman her şeyi ben çözmekten sıkıldım. Buraya atandığım zaman yaşadığım tüm zorlukları sana anlatmama rağmen hiç birine çözüm bulamadın. Bir sorunla karşılaştığımda ilk seni arıyorum ama sen sadece süreci uzatıyorsun. Ve hiç bir zaman çözüm bulduğunu hatırlamıyorum. Benim sana sorma sebebim sensiz çözüm bulamam değil, bir kere de olsa senin bir şeyleri çözmeni görmek istememdi. Buraya gelmeden önce bir rezervasyon sitesinden otel bulmak çok mu zordu. Onu geçtim geldiğinde bir de seni otelden almamı istiyorsun. Şehri bilmiyor olabilirsin bir taksi çağırmak çok mu zor. İşine gelince ataerkilsin ama beni ayağına kadar çağırdın. Otogara giderken yine ben taksi çağırdım. Benim yaptığım şeyi sende yapabilirsin Googledan bakıyorum bende.Her şeyi geçtim gezi turunda bile ben her şeyi ayarladım. Birlikte gideceğimiz gezi için beni elin adamlarıyla muhatap ettin. Ben her şeyi telefondan hallettim. Turun benim yaşadığım şehirden kalkması senin konuşamayacağın anlamına gelmiyor. Ben artık yoruldum. Ben geri dönüt almama rağmen her şeyi ilk sana söylüyorum. Ama sen buna rağmen hiç bir şeyi bana anlatamıyorsun. Hep sonradan öğreniyorum. Ve bu da benim sormamla oluyor. Bu ilişkinin maddi manevi tüm yükünü ben taşıyorsam sen niye varsın? Karşılığında senden iyi bir muamele bile görmüyorum. Ben kendimi ne zaman özel hissettim ki. Hep söyledim sana bir kere sandelye çekmek çok mu zor. Memleketine geldiğimde bir çiçek alıp gelmek çok mu zor. Ya da ufak bir hatıra vermek çok mu zor. Otogara bile geç geldin ya. 3 yıl olacak hala bir bileklik(onun yaşadığı şehirde meşhur bir şey) almadın. Söylemeden almayı akıl bile etmedin. Söyledim yine almadın. Ben de biliyorum almayı ama ben senden bir hatıra olsun hiç çıkarmayayım istedim. Özel bir anlamı olsun istedim. Hiç bir zaman bana kendimi özel hissettirmedin. Buna rağmen hala beni eksik yetersiz görüp değiştirmeye çalışıyorsun. Ben bu zamana kadar seni hayatımda iyi bir insan olduğun için tutmuşum. Ama şimdi her anlamda düşündüğümde biz seninle her konuda çok farklıyız. Bunu en başından belli biliyordum ama sevgimin bazı şeylerin üstesinden geleceğine inanmıştım. Ne bir sohbetin ne bir hobin var. Sosyal ortamın bile yok. Sana önerdiğim dizi ve filmleri bile izlemiyorsun. Sosyal hayatta arkadaşlık kuracağım bir insan bile değilsin. Senle evlenip nasıl aynı eve gireceğim. Girdiğim zaman ne konuşacağız nasıl zaman geçireceğiz. Ortak bir müzik zevkimiz bile yok. Senin müzik zevkin bile yok. Bir hobin yok, bir film kitap kültürün yok. Senle neyi paylaşabiliriz bu hayatta? Senle hiç bir şey paylaşamıyoruz. Ve bütün bunlara rağmen her şeyi benden bekliyorsun. Hiç bir zaman bu hayatta yükümü hafifletmedin. Onu geçtim üstüne sırtıma daha çok yük koydun. Ama artık buraya kadar. Ben daha fazla devam etmek istemiyorum. Senin yaşamak istediğim hayata uygun birini bul. Çünkü ben o hayata ait değilim. Ve daha fazla mutsuz olmak istemiyorum. Senden ricam beni bundan sonra beni rahatsız etme. Annelerimizi de bu işe karıştırma. Ben kararım kesin. Değişmeyecek.
Bu mesajı attım ayrıldık. Daha sonra aradı ağlaya ağlaya bağırdım çağırdım küfür ettim(etmemem gerekirdi). Aradan 2 gün geçti yaşadığım şehre kapıya kadar gelmiş. 2 yıldır almadığı çiçeği almış. Tuttum yüzüne fırlattım şimdi mi alıyorsun diye. Doğru düzgün konuşmadım bile. Zaten o ağlamaya başladı. Bir şans ver her şeyi düzelticem dedi. Annem araya girdi ortada çözülmeyecek sorun yok çocuğa inanıyorum bana söz verdi bir şans daha ver diyor. Geçen kargo geldi 8 sayfa mektup yazmış bir de bilekliği yollamış. Şimdi mi yolluyorsun? Niye kaybedince anlaşılır ki kıymetim? Çok ağlıyor söz her şeyi değiştireceğim sana ben eşim gözüyle baktım diyor. Bende zaman istedim sadece 1 haftadır düşünüyorum. Bir yandan özlüyorum yanındayken de çok mutluyum diyorum. Bir yandan da bana göre biri değil onla yapamam diyip duruyorum.
Uzun oldu kusura bakmayın sizce bu yazdıklarım bitirmek için yeterli mi? Yada annem arkadaşlarımın gazına geldiğimi söylüyor öyle mi? Onların etkisi fazla ama bu yazdığım sorunlardan ben de rahatsız oluyordum. Ama bitirecek kadar değil. Nasıl oldu anlamadım bir anda bitirdim. Düşüncelerinizi bekliyorum.
Arkadaslardan fikir alinir ama mesaji birlikte yazip yollayacak derecede olmamali.Guvendigin insanlardan fikir al ancak sindire sindire egrisiyle dogrusuyla olc tart acele etmeden ne yapacagina oyle karar ver.Ben acikcasi ayrilik sebebini okumadim bile.Cunku burda asil sorun sizin bu isi bitiris sekliniz. Biraz daha olgun olmaniz lazm.sevgiler
 
Mesajındaki bazı cümleleri anlarım (ilgi değer görme beklenti gibi) . Ama biraz başa kakma olmuş. Onu yaptım bunu yaptım... Bir de beraber mesaj yazmak çok irite edici. Erkek arkadaşın toplaşıp yazsaydı sana ne hissederdin. Veya eksiklerini ağzına geleni saydirsaydi.. Yüz yüze sakince konuş bence. Kararını öyle ver. Kalbinle ve mantığınla.
 
Merhaba uzun zamandır okuyordum ama yeni üye oldum. Fikirlerinize ihtiyacım var. Ben 22 yaşında meslek sahibi tek başıma yaşayan bir kadınım. Bundan 2 hafta önce kız arkadaşlarım bana yatıya misafir olarak geldi. İlişkimi başından belli sevgilimi beğenmediklerini dile getiriyorlardı. Sürekli sen daha güzelsin sen daha iyilerine layıksın bunda ne buluyorsun gibi laflar ederlerdi. Çoğu zaman ya cevap vermez ya da şakaya vururdum. Pek de bir şey anlatmazdım onlara. Ama bu misafir oldukları 4 gün boyunca sürekli ağzımdan laf alıp (özellikle kötü yanlarını ortaya çıkarmak için) beni resmen soğuttular. Hatta ayrılık mesajını da hadi birlikte yazalım diyip yazdırdılar. Evet 2 yıl boyunca sorunlar vardı ama durduk yere bitirdim ilişkiyi. Şimdi size ilişkimi anlatayım. Sevgilimle aynı meslekteniz o 26 yaşında. 2 yıllık bir ilişkimiz var. İki tarafında ailelesi biliyor. Hatta bu Şubat ayında aile tanışması olacaktı. Aşağıya ayrılık mesajımı yazıyorum:
Bu yaşananlardan sonra ilişkimizi en baştan itibaren gözden geçirmeye başladım. Ve bu zamana kadar neden bu kadar zamandır birlikteyiz ona bile anlam veremedim. En başta öğrencilik yıllarında bile otogara gitme saatini bile ben ayarlıyordum. Koştur koştur gittiğimiz zamanlarda bir taksi çevirmeyi bile akıl edemedin. Ben öğrenci olduğum için akıl edememiştim. Sen kaç yıldır meslek sahibisin böyle basit bir sorunu çözememiştin. Ben daha mesleğimin ilk yılında otobuse binmeyi tercih etmiyorum. Her yere taksiyle gidiyorum. Çünkü ben aldığım maaşa göre bir hayat yaşamayı biliyorum. Konforumu elimdeki paraya göre belirliyorum. Ama sana baktığım zaman hiç bir zaman bunu göremedim. Alacağım kıyafetin parasına bile karışıyorsun. Şu an maddiyatımız ortak olmamasına rağmen. Sana baktığım zaman düzenli geliri olan bir insan görmüyorum. Hayatını en azami şartlarda devam ettiriyorsun. Böyle bir adamla evlenmek istemiyorum. Hayattaki tek amacın en kısa sürede memleketine gitmek. Haftasonları köye çıkıp mangal yapmak. Sen busun senin hayatın bundan ibaret. Ama ben ömrümü böyle geçirmek istemiyorum. Böyle bir aile kurmak istemiyorum. Benim hayallerim, hayata bakış açım sana çok zıt. Şimdiye kadar tüm hayallerimden vazgeçmeyi göze aldım. Sana uyum sağlayan ben oldum ama ben artık çok zorlanıyorum.
Ayrıca her zaman her şeyi ben çözmekten sıkıldım. Buraya atandığım zaman yaşadığım tüm zorlukları sana anlatmama rağmen hiç birine çözüm bulamadın. Bir sorunla karşılaştığımda ilk seni arıyorum ama sen sadece süreci uzatıyorsun. Ve hiç bir zaman çözüm bulduğunu hatırlamıyorum. Benim sana sorma sebebim sensiz çözüm bulamam değil, bir kere de olsa senin bir şeyleri çözmeni görmek istememdi. Buraya gelmeden önce bir rezervasyon sitesinden otel bulmak çok mu zordu. Onu geçtim geldiğinde bir de seni otelden almamı istiyorsun. Şehri bilmiyor olabilirsin bir taksi çağırmak çok mu zor. İşine gelince ataerkilsin ama beni ayağına kadar çağırdın. Otogara giderken yine ben taksi çağırdım. Benim yaptığım şeyi sende yapabilirsin Googledan bakıyorum bende.Her şeyi geçtim gezi turunda bile ben her şeyi ayarladım. Birlikte gideceğimiz gezi için beni elin adamlarıyla muhatap ettin. Ben her şeyi telefondan hallettim. Turun benim yaşadığım şehirden kalkması senin konuşamayacağın anlamına gelmiyor. Ben artık yoruldum. Ben geri dönüt almama rağmen her şeyi ilk sana söylüyorum. Ama sen buna rağmen hiç bir şeyi bana anlatamıyorsun. Hep sonradan öğreniyorum. Ve bu da benim sormamla oluyor. Bu ilişkinin maddi manevi tüm yükünü ben taşıyorsam sen niye varsın? Karşılığında senden iyi bir muamele bile görmüyorum. Ben kendimi ne zaman özel hissettim ki. Hep söyledim sana bir kere sandelye çekmek çok mu zor. Memleketine geldiğimde bir çiçek alıp gelmek çok mu zor. Ya da ufak bir hatıra vermek çok mu zor. Otogara bile geç geldin ya. 3 yıl olacak hala bir bileklik(onun yaşadığı şehirde meşhur bir şey) almadın. Söylemeden almayı akıl bile etmedin. Söyledim yine almadın. Ben de biliyorum almayı ama ben senden bir hatıra olsun hiç çıkarmayayım istedim. Özel bir anlamı olsun istedim. Hiç bir zaman bana kendimi özel hissettirmedin. Buna rağmen hala beni eksik yetersiz görüp değiştirmeye çalışıyorsun. Ben bu zamana kadar seni hayatımda iyi bir insan olduğun için tutmuşum. Ama şimdi her anlamda düşündüğümde biz seninle her konuda çok farklıyız. Bunu en başından belli biliyordum ama sevgimin bazı şeylerin üstesinden geleceğine inanmıştım. Ne bir sohbetin ne bir hobin var. Sosyal ortamın bile yok. Sana önerdiğim dizi ve filmleri bile izlemiyorsun. Sosyal hayatta arkadaşlık kuracağım bir insan bile değilsin. Senle evlenip nasıl aynı eve gireceğim. Girdiğim zaman ne konuşacağız nasıl zaman geçireceğiz. Ortak bir müzik zevkimiz bile yok. Senin müzik zevkin bile yok. Bir hobin yok, bir film kitap kültürün yok. Senle neyi paylaşabiliriz bu hayatta? Senle hiç bir şey paylaşamıyoruz. Ve bütün bunlara rağmen her şeyi benden bekliyorsun. Hiç bir zaman bu hayatta yükümü hafifletmedin. Onu geçtim üstüne sırtıma daha çok yük koydun. Ama artık buraya kadar. Ben daha fazla devam etmek istemiyorum. Senin yaşamak istediğim hayata uygun birini bul. Çünkü ben o hayata ait değilim. Ve daha fazla mutsuz olmak istemiyorum. Senden ricam beni bundan sonra beni rahatsız etme. Annelerimizi de bu işe karıştırma. Ben kararım kesin. Değişmeyecek.
Bu mesajı attım ayrıldık. Daha sonra aradı ağlaya ağlaya bağırdım çağırdım küfür ettim(etmemem gerekirdi). Aradan 2 gün geçti yaşadığım şehre kapıya kadar gelmiş. 2 yıldır almadığı çiçeği almış. Tuttum yüzüne fırlattım şimdi mi alıyorsun diye. Doğru düzgün konuşmadım bile. Zaten o ağlamaya başladı. Bir şans ver her şeyi düzelticem dedi. Annem araya girdi ortada çözülmeyecek sorun yok çocuğa inanıyorum bana söz verdi bir şans daha ver diyor. Geçen kargo geldi 8 sayfa mektup yazmış bir de bilekliği yollamış. Şimdi mi yolluyorsun? Niye kaybedince anlaşılır ki kıymetim? Çok ağlıyor söz her şeyi değiştireceğim sana ben eşim gözüyle baktım diyor. Bende zaman istedim sadece 1 haftadır düşünüyorum. Bir yandan özlüyorum yanındayken de çok mutluyum diyorum. Bir yandan da bana göre biri değil onla yapamam diyip duruyorum.
Uzun oldu kusura bakmayın sizce bu yazdıklarım bitirmek için yeterli mi? Yada annem arkadaşlarımın gazına geldiğimi söylüyor öyle mi? Onların etkisi fazla ama bu yazdığım sorunlardan ben de rahatsız oluyordum. Ama bitirecek kadar değil. Nasıl oldu anlamadım bir anda bitirdim. Düşüncelerinizi bekliyorum.
Bu yazdıkların doğruysa arkadaşlarına teşekkür et ıyiki ayrılmışsın, sevgilin tam bir embesil..
 
Sorunlari hep icinizde biriktirip arkadas gaziyla kafanizda dahada buyutup karar vermissiniz. Ama bu tepkileri yerinde verseydiniz belkide sevgiliniz duzelirdi. Bir anda toplu olarak yazmaniz cocukca geldi . Biraz kafanizi dinleyin. Ufacik bir eksi bile kaliyosa aklınzda barismayin
 
O kadar mutlu oldum ki adamcağız senin gibi birinden kurtulmuş. Umarım geri dönmezsin.

Bu arada gerçekten konu sahibine hak veren var mı? Taksi çağırmadı, sandalyemi çekmedi diye kin ve nefret kusan birine gerçekten hak veren var mı?
 
X