Sevindim güzel geçmesine.İyi geceler canım bende öptüm seni.Şeniziyiyim güzelim.. sende iyisin inş....
ayy evet canım köy maceramız bitti..evime ve aileme kavuştuğum için çok şükür diyesim var aslında. ama orda da zamanım güzel geçtii.. el üstünde tutuyolar zaten normalde de ama bu sefer daha farklıydıı.. onlarda ailem sonuçtaa :))) sağolsunlar hepsi rahat ettim valla... ama daha rahat ediyorum tabiki hareketlerimde giyimimde fln evimde yada annemde olduğumdaa.. eşofmanlarımı çektim ohhh benden rahatı yok şimdi :))))
neyse cnm ben çıkıyım şimdii.. edoşumu öperim tabikii mehtap teyzesinin adına canmmm... sende nursima yı öp bitanemm.. o genç kız sayılır artık benimkine göre :)))
iyi geceler.. çok öpüyorum cnımm..opuyorumnanaktan
sanırım henüz hamile yok aranızda ama yeni geleceklere sağlıklı,mutlu gebelikler dilerim
ben varım bennnnn inşallah bebişim 14 nisan 2010 da geliyor hihoyyyt
slm kızlar b,r bakayım dedim;kaç gündür babamız bebişi görmek istyr oyuzden kendi doktoruma değil baska biryere gidicez bugun,bakalım çünkü babamız baska zaman izinli değil gelemiyr bizimle...ne g
zel bebeğide görmüş olcam süpperrr kuzeyimi çok özlemiştim.....
Merhaba canlarimmm, nasilsinizz?? kurban bayraminiz kutlu olsun, daha nice bayramlara insallah. Ben dûn çifte bayram yasadim vallahi. KIZIM olucakkkkk!!! ay nasil agladim doktorun yaninda hûngür hüngür sevinçten. Ordan çiktiktan sonra esimle bebegimizin pusetini aldik, giysi aldik. Aldiklarimin resimlerini 2010 bebeklerin ciceleri bôlümüne eklerim bakarsiniz. Ne kadar mutluyum bir bilseniz. Allah saglikli bir sekilde bebeklerimizi kucaklarimiza almaya nasip etsin insallah
Sevgili Anneciğim,
Ne garip; yeni yeni farkediyorum ki,
çocukları anne olunca çocuklaşıyor anneler...
... Ve insan, zamanın nasıl insafsız
bir öğütücü olduğunu bu rol değişiminde anlıyor.
Eminim karnındaki ilk tekmemden, hatta doktorların
'Bundan sonra ağır kaldırmak yok' müjdesinden
beridir iki kişilik yaşıyorsun yaşamı...
Doğum odasında bir küçük el saçlarına tutununca
değişti herşey ve o el, o saçtan hiç eksik olmasın istedin.
Kimbilir kaç geceyi karyola başuçlarında derin
iç çekişler dinleyip hüzünlenerek uykusuz geçirdin,
kaç emzirme seansında bitkin uyuyakaldın.
O gün bugündür hayatı, bir toprakla çiçeği kadar
ortak üretiyor, tüketiyoruz.
Yolboyu, kusurlarını hiç görmedik birbirimizin,
yeteneklerimizi abarttık karşılıklı; toz
kondurmadık üzerimize, kol kanat gerdik...
Ben dünyanın en iyi evladıydım, sense; tarihin
en iyi annesi... Her çığlıkta
başucumda biteceğini bilmenin güveniyle büyüdüm.
Her derdimde benden çok dertleneceğini bilmenin
o bencil alışkanlığıylaayakta kaldım.
Sevginle donandım...
Ama sonra birden o korkunç çark devreye girdi
ve yaşamın acımasız kuralı işledi ;
Büyüdüm... Senin kollarında 'sen'den habersiz,
bambaşka bir 'ben' çıktı ortaya. Bazen o eski 'ben'e
hiç benzemeyen bir 'ben'... Çünkü farkettim ki,
anlattığın masalların yaşamda karşılığı yokmuş.
Kızlar bir prens umuduyla kurbağaları öpedursun,
ben her yalanda burnumu yokladım.
Şaşırdım. Bostandaki lahanaların,
ısırılmış lahanaların ve benzeri pastoral ninnilerin
modasının geçtiğini gördüm sokakta...
Söyleyemedim sana...
'Yaşamın değiştiğini, eski tecrübelerin artık
eskisi kadar geçerli olmadığını' anlatan kitapları
salonun ortasında açık bıraktım, açıp okuyasın diye...
Her kuşağın o vazgeçilmez ikilemi depreşti yeniden;
'Devir de amma değişti' diye yakınırken sen;
ben ilginle boğulduğumdan dertlendim.
Bir yerim yaralandığında 'Anam görürse
ne kadar üzülür' diye gizlemeye çalışmak
küçük bir çocuk için nasıl bir yüktür bilir misin?
Acından çok onda yaratacağın acı, acıtır canını...
Oysa ne çok acılar paylaştık seninle...
Ve ne çok sevinçler yaşadık beraber...
Nasıl dar günlerde yardıma koşup,
kaç şenliğine ortak olduk birbirimizin?
...Lakin artık kafesten uçma vaktiydi.
'Danaların girdiği bostan'da ayakta kalabilmenin yolu,
tek başına kanat çırpmayı öğrenmekten geçiyordu.
Yargıladık birbirimizi bir dönem...Sorguladık...
...Sen bana eş dost çocuklarını örnek gösterdikçe,
ben seni eş dost ebeveynleriyle kıyaslar oldum.
Sen her sohbete 'Bizim çocukluğumuzda...'
diye başladıkça ben, değişen
takvim yapraklarını koydum önüne...
Nasıl da zalim bir çark bu değil mi?
Doğuyor, doğuruyor ve günün birinde
yuvadan uçacağını bile bile
koca bir ömrü karşılıksız veriyorsun...
Ve hayat birden ıssız bir adaya dönüşüveriyor.
Sonrası kâh bir kapı zili beklentisi,
kâh bir mektup, kâh bir telefon sesi...
Gizliden gizliye özlenen bir torun müjdesi...
Fotoğraflar sarardıkça solan bir yaşam ve uzaklaştıkça
yakınlaştığımız bir mazinin geri dönmez anıları...
Yazılarla konuştuk öyle zamanlarda...Bakışlarla anlaştık.
Ağlaştık birbirimizden gizleyerek acılarımızı...
Bir mimikle özleştik, bir gülüşle kavuştuk.
Ben büyürken seni de büyüttüm.
Şimdi çok daha iyi anlıyoruz birbirimizi...
Çünkü küçücük bir el saçlarımı kavrıyor geceleri...
Karyola başlarında uykusuz geceler geçiriyorum.
Pastoral ninnilerle büyütüyoruz oğlumu;
yalancı çocukların burunları uzuyor masallarda,
öpülen kurbağalar prens oluyor.
...Ve yaşamın değiştiğini, eski tecrübelerin
geçersizleştiğini anlatan kitapları
kaldırıyoruz salondan gizli gizli...
O korkunç çark, acımasız bir hızla dönmeye
devam ediyor. Zaman, öğütüyor kuşakları...
İnsan ancak mahrum kalınca anlıyor
sevginin değerini...
Bense sevginden mahrum kalmaya
fazla dayanamayacağımı biliyorum.
BUDEBE cim amin canim çok saol, insallah. Bildigin gibi bizim bayram çifte bayram oldu. Bugun ise telefonda geçti, tûrkiyedeki akrabalari aradim durdum. Aksama yegenlerim gelecek. Buranin tadi tuzu yok vallahi(( Tûrkiyenin havasi yeterdi....
canım iyiyim misafirim var oturuyoruz.sen nasılsın neler yapıyorsn*özledim valla....gelinim nasıl*senin damat coştu iki akşamdı acayip tekmeler sallıyo : )
ayyy severim ben damadımı atsın tabi tekmelrini kaslarını geliştiriyo annesi ne yapim canım bizde annemlere gittik yemeğe çağıdı anneciğim canım illa tutturdu bir beşikte ben alayım diye kız tarafı alır diyo beşiği donatır diyo bende dedim anne valla bilmiyodum dedim ne bilim dedim oda o zamn eksiklerini çıkarın bundan sonrasını alırız dedi canım yaaa anne işte babamda diyoki bitane buraya ufak beşik alalım diyo anneme bebek gelince nerde yatar diyo o kadar duygulandımki anlatamam ilk torunları ne de olsa :)
canım valla annen tam benim gibi düşünüyor,alsın o zaman problem olmaz....ne güzel olur.anneler babalar böyle canım.el eli düşünmez.ne varsa kendinde var insanın,gerisi boş.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?