2010 Şubat Anneleri Paylaşım Alanı


haklısın fatmacım bende taa ne zamandır kaldırdım bizde eşimle dikkat ettik ne zaman koysak bi huzursuzluk bi ağlama. hepsini kaldırmıştım bende. tamam güzel bişey paylaşmak ama bebeklere ann babasının bile nazarı değdiğine göre ötesini düşün. tamam kem gözle bakılmıyor olabilir ama daha çok masumlar insanların içi kaynıyor bakarken.
iyi yapmışsın kaldırmakla. biz aynılarını geçenlerde yaşamıştık...
 
Sibel Arnanın bir yazısı. Emziren anneler için


Emzirmek dediğin nedir kardeş?


9 ay önce anne oldum ben. Sizlere annelik ile ilgili yazı yazmak için ikinci bir hamilelik dönemi geçirdim yani. Artık hazırım. Bugüne kadar moda yazarı olarak bildiğiniz ya da bilmediğiniz kadının annelik sayıklamalarını okuyacaksınız bundan böyle. İşte başlıyorum.

Hamile kaldığım ilk günden beri normal doğum yapmayı istedim. Öteki türlüsünü “doğurmak” saymadım içten içe. Sezaryenin kesiğinden korktum. Karnıyarık olmayacağım diye tutturdum. Ama Ajda’nın şarkısında benim gibilere dediği gibi “Hayatta her şey senin istediğin gibi olmuyor, bu yüzden nice aşklar mutlu sonla bitmiyor”...
Tam 42 hafta bekledim. Koca göbeğimle Ağustos sıcağında yanıp kavrulmama rağmen inat ettim. 41. haftanın sonunda gün aşırı doktora gidip yarım saat bebeğimin kalp atışlarını dinledim. Sancılanmak için bildiğim bütün duaları defalarca ettim. Her gün 40 kere “Ben hazırım, senin gelmeni bekliyorum oğlum” dedim. 42. haftanın sonunda doktorum Murat Çarak, anatomin müsait değil bebeğin kafası kanala girmiyor, girmeyecek dedi ve sezaryen için gün verdi.

Epidural sezaryenle doğum yaptım. Oğlumla ana rahmine düştükten 9 ay 20 gün sonra tanıştım.
Ben Rüzgar’ı kucağıma verdikleri anı ilk buluşmadan saymıyorum bilesiniz. Bence biz ağzını açıp memeye saldırdığı anda buluştuk. Birbirimize ilk merhabayı o zaman dedik. Benim Allah’ın varlığına bir kez daha inandığım andır o an. Daha iki saniye önce karnımdan çıkan bebeğimin nasıl bir mekanizmayla emmeyi, memeyi, sütü, yutkunmayı bildiğine şaşırıp kalmamdır. Emzirmek konusunda pes etmemeye ant içtiğim zamandır.
9 aydır emiyor Rüzgar. Yakında bırakmayı düşünüyorum ama düşünmesi bile kötü. Çünkü emzirmek yoga, meditasyon, çakra açma, enerji yenileme gibi işlerin nirvanasıdır bence.
Benim için 30 yıl taşıdığım, ergenlikte şişirdiğim memelerimin anlam, şekil, şemal, ehemmiyet değiştirmesidir emzirmek.

Anne olana kadar seksle ilişkilendirdiğin memelerinin birden bir canlıya hayat veren kutsala dönüşmesidir.
İneklerle empati kurmaktır. Her türlü bayat inek esprisine tahammül etmeye çalışmaktır.
6 ay boyunca su bile içmeden yalnızca senin göğüslerinden akan sıvı ile doymasına her gün tekrar tekrar şaşırmaktır. Sütün artısın diye 40 takla atmaktır. Nefret etsen bile süt yapıyor diye dereotu, tahin helvası, ceviz, üzüm yemek, günde altı litre su içip damacana gibi dolaşmaktır.
Bana göre hamilelikte aldığın kiloların jet hızıyla gitmesidir emzirmek. Hatta eksiye düşmektir. Profiterol, fırın sütlaç ve dondurmayı üst üste yeme özgürlüğüdür.
Çalışan bir anne için emzirmek biberonu delicesine kıskanırken, muhtaç olduğun için kulu kölesi olmaktır.
Emzirmek ne kadar içtiğini görebilmek için yavrunun ağzının içine kameralı bir tartı takmayı istemektir.
Cubic centimeter (cc), mililitre gibi hacim birimlerinin sorgu malzemesi olduğunu öğrenmektir. Çünkü işten evi her aradığında sorduğun soru fikstir: “Sağdığım sütün kaç cc’sini içti?”
Alttan üstten fark etmez, emdikten sonra her çıkardığı gazla sana oh dedirten bir seanstır emzirmek.
Uykularının gecede belki sekiz, belki seksen kez bölünmesidir. Bazen yirmi dakikada bir, iyi günündeysen iki saatte bir uyanıp meme istemesidir. İnsanın kadeh kadeh içkiler olmadan da sarhoş olabileceğinin idrakıdır bu durum.
Emzirmek süt sağma pompası denilen aletin çocuğundan sonra en yakının olmasıdır. Çocuğunu ne kadar seviyorsan o iğrenç sesli aletten o kadar nefret edersin? Ama eğer benim gibi işe hiç ara vermeyen bir anneysen o işi de eğlenceli hale getirmeyi bilirsin.
Ne mi yapıyorum? Bir kere utanmam sıkılmam yok. Arkadaşlarımla dedikodu yaparken bile süt sağıyorum. Memeleri halka açtım, rahat takılıyorum.
Kaçırdığım (her zaman kaçırıyorum aslında) dizileri internet üzerinden izliyorum. Behlül Bihter’i tekrar öperken de süt sağıyorum, Ezel Ali Abisi’ne aslında kim olduğunu açıklarken de.
Kısacası emziriyorum ve Rüzgar’ın çıkardığı her yutkunma sesinden sonra şükrediyorum.
Diğer taraftan yaz geldi zorlanıyorum. İkitelli-Nişantaşı neyse de Bodrum-İstanbul hattında gidip gelirken emzirmeye devam edemeyeceğimi biliyorum.
Bir yaşından sonra çocuk da anne de emzirme bağımlısı olur diyorlar, tırsıyorum. Bu aralar konudan uzaklaşmayı deniyorum. Bakalım becerebilecek miyim?
 
Günaydın kızlar. Neden bilmiyorum ama acaip uykum var. Yarına kadar uyuyabilirim sanırım.
 

ne güzel anlatmış duygularımıza tercüman olmuş resmen alkisalkisalkis
 
bulbulcum nasılsın ben anacak bugun okuyabıldım kac gundur mısafırlerım vardı sonrada ınternet surem doldu onun için bugun gırebıldım
 
öle canım çok zor seninde ailen başka şehirdemi..saol inşallah ii olur yavrum..
günaydın kızlarr
canım günaydın
canımya tekrar geçmiş olsun...yaptıkları gerçekten ayıp ya
öle deme canım sonra hem alışması zor olur yatağına benim kardeşim 2 yaşında hala yanında yatıyo ki havale geçirdi sıksık ateşleniyo diye yanında yatırmaya başlamıştı korkudan şimdide ayıramıyo yatmıuyo çocuk yerine bende senin gibi atrıyomuşum gibi hissediyodum ama yanımda yatar uyku haline olur ne olmaz diye hep beşiğine yatırdım...şimdi o da bende alıştım sen de alışırısn tatlım...iyi yapmışın ben nazara çok inanıyorum...

Günaydın kızlar. Neden bilmiyorum ama acaip uykum var. Yarına kadar uyuyabilirim sanırım.

çok güzel ifade etmiş kadın keşke bende emzirebilseydim ah ah...
 
zeynepçim olayım
bülbülcüm hoş geldin bersu sende hoş geldin..
bulbul uyu diycem canımda eflala bırakmazki...
 
bu hafta sonu hedıyenı alacam canım ıstedıgım bır sey varsa onu alayım

Canım teşekkür ederim. İstediğim özel bişey yok. Maksat paylaşım olsun güzellik olsun değil mi? Ben çıktım bi ara ama Eflal durmadı geri geldim eve. Çok korktu mağaza ışıklarından. Nasıl ağladı. Dışarı çıkıyorum susuyor içeri giriyorum ağlıyor. Almam gereken bir sürü şey vardı ama eve geri dönmek durumunda kaldım. Hastahaneye girince de ağlıyor anlamadım gitti. Hele doktorun odasına girince çığlık çığlığa.. Psikolojik belli ama ne anlamadım. Doktor ona iğne miğne aşı falan da yapmadı ki onu hatırlıyor diyeyimm:uhm:
 
ah ah buara bızımkı hıc durmıyor mısafırlerım vardı cok utuandım hiç bır sey hazırlayamadım ınsanalara bakıp bakıp aglıyor bır sanıye olsun kucagımdan ınmıyor mısafırler hazırladı bende yedım:) buara boyleyız dıslerınden dıyorum ama bılmıyorumda 4hazrında asısı var bakalım dr sorcam ne dıyecek eflal lı op benım içinde babsına bırakıp cıkacam bende alısverıse yoksa cıkmamızla donmemz bır oluyor
 

dr u haıtrlaması oradan korkması için henüz erken değilmi :uhm:
 
Son iki gittiğimizde de aynısını yaptı.ıçeri girdik, dudağını büzdü büzdü ve çığlık çığlığa ağlamaya başladı.

kontrole mi gitti Eflal Hanım??? inş herşey yolundadır. hava çok sıcak canım: çocuk kapalı yerlerde bunalıyordur. Miray da dışarı çıkacaksa, uykusu varsa da uyumuyor. etrafı seyrediyor. ama mağazaya ve kapalı yerlere girince sıkılıyor. bağırıp ağlamıyor ama mızıldanıyor.
gezmeci bücürükler :ecrin_bebek:
 
bizde gittik ama ozaman pek bi küçüktü benim kız alıştı sessiz ortama çok gürültülü yerde durmak istemiyo bunu anladım
inş. huysuzluk yapmazlarda güzel bigün geçirirz canım ya

aynen bunu bi arkadaşımdan daha duydm oda ne zaman resim koysa kızı çok huysuzlanıyomuş bende kaldırdım ohh rahat etim valla
süper bi yazı yazıymış insanın kendini bulması okurken her satırında çok güzel sağol canım
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…