Popüler Konu 40 yasından sonra anne olmaya cabalayanlar


hııım anladım canım sağol içimi rahatlattın labaratuvarlarının iyi olduğunu bende araştırmıştım benim doktorum kayhan bey çok güleryüzlü pozitif bir insan hep rahatlatıcı konuşuyo hemşirelerde öyleydi bir an yalnız bırakmıyolar mesela transfer beni hazırladı hemşire sonra doktoru çaığırmaya gitti hemen diğer hemşire geldi odada yalnız kalmayayım hadi biraz sohbet edelim dedi sonra embriyoların resmini getirdiler transfer sırasında onları göğsüme bıraktılar çok hoşuma gitti ilgi çok iyiydi hele bir eda hemşire vardı çok tatlı konuşurken bile çok pozitif güleryüzlü cep telefonunu verdi 7/24 arayabilirsin dedi ne sıkıntın olursa doktorumunda cep teli var her zaman araabilirsin dedi sonucu söylemek için aradığımda eda hemşire benden çok heyecan yaptı telefonda ne çoldu diye sonra hadi yaaaa diye üzüldü doktorum kötü haber verdin yaa dedi sonra doktorum kendini toparla bi dahaki tedavini levent beyle (levent bey buradaki doktorum) beraber birlikte planlayalım dedi yani biraz uzun yazdım ama bende memnun kaldım ilgiden ama senin ordan memnun olmadığını okumuştum o hep aklımda soru işaretiydi o yüzden sormak istedim canım
 

Önemli değil. Artık uykularım kaçmıyormuş zaten. Kedilerim sağolsun, uyuttular beni
Hep acele ediyoruz ya aslında. Bazı şeylerin dengeye oturması gerekebiliyor. Gecikmeden dolayı üzülme. İnşallah sorunsuz alırsın bebeklerini.
Doktora ulaşamama kısmı gerçekten sinir bozucu. Randevu al, yüzyüze görüş. O zaman kaçamıyorlar fazla. Laboratuar bilgilendirmeleri için daha sakin saatleri denk getirmeye çalış istersen. Sabah 9, akşam üzeri 4 gibi. Yoğunluktan atlayabiliyorlar. Bilgiyi al, kimin aradığı çok ta önemli değil.
Bugüne kadar memnun geldiysen, düşünme bunları. Bazen biz de, senin de dediğin gibi fazla hassas olabiliyoruz. Gönlünü ferah tut. Sonuca odaklan. İnşallah bebeklerin sağlıkla kucağına gelsin
 

Bir şey olmaz onlara. Çok sağlam yerlerden bağlantıları var kurumun. Doktorun kendisiyle sorunum yoktu benim. Sıradan prosedürü uyguladı sadece. O da yine kurumun politikası. Bir doktor gider başkası gelir, bir hasta gider başkası gelir. Bu sistemin değişmesi için çok ciddi yaptırımlar gerek. O olgunluk ta daha bizim ülkemizde yok. O kadar çocuk isteğiyle yanıyoruz ki, pek çok şeye göz yumuyoruz. Hizmeti alan yumruğunu masaya vurmadan hiç bir şey değişmez.
 
benimkisi doktorla ilgili bi sorundu cnm o yuzden olumsuz dusunme.. orasi gidilecek ilk 5 hastane arasinda bence..
 
cnm ya ben oraya 4 yıl nasıl dayanmışım, işimin yoğun olduğu dönemlere geldi çok detaylara giremedim sonunda kurtulduk.. başka bir hastanede tedavi görünce insan bazı şeyleri daha iyi anlıyor..

Haklısın. O zamanki halimle gittiğim yerin en iyisi olduğuna inanmıştım.
 
Saracım bende de yakın zamanda yapılan şeker yükleme testinde şeker hastalığı çıktı,bende metformin binlik kullanıyorum kilo problemim hiç yoktur kilo almayan bi kişiyim aslında nasıl diyabet oldum anlamadım ve genetiğimde de olmayan bişi tüp doktorum test yaptırmamı istemişti iyiki istemiş şimdi sanki kendime geldim.
 

Günaydın.. Ben de biraz dinlenince çok da büyütülecek bişey olmadığını düşünüyorum şimdi:) istanbul tüp bebek merkezinde Emre beye tedavi görüyorum. Herkes bişey söyleyince etrafımda doğru mu yaptım mı acaba diye sorgular oldum. Hiç öyle biri değilimdir oysaki dediğim dedik, dik başlının tekiyim üstelik:)
Eşimin stresi bana geçti. Ben çocuk sahibi olmayı isteyip istemediğimi bile tam bilemiyorum. Geçikme beni mutlu eden bişey aslında:)

Herşeyin sahibi Allah isterse verir, onu biliyorum ve Hayırlısı için dua ediyorum hepimiz için. Daha 8 aylık evli olunca herkes sorunca stress yarattı bende.. Niye evlenmiyorsun soruları bitti bu başladı.. Eminim sizde de aynıdır..
 

öncelikle çok geçmiş olsun canım şeker,tansiyon,kalp gibi rahatsızlıklar genetik olarak daha çok taşındığı için ailede bu tür rahatsızlığı olanlarda yatkınlık fazla oluyor ama bu kural değilki bazen hiç beklemediği şekilde rahatsızlanabiliyor insan neyseki şeker tedavisi mümkün olan bir rahatsızlık beslenmene dikkat etmen şart tabiki benim annemde şeker hastası halamda öyle dayılarımda yani genetik olarak risk altındayım zaten neyseki şeker hastası değilim ama insülin direncim varmış onuda ilaçla kontrol altına alacaz inşallah iyi doktorlara rastlamak çok önemli canım
 

Aslında onlara bişey olmasından ziyade ülkemizde insani duygular gelişse ve hep hatırlasak, unutmasak karşımızdakinin de insan olduğunu, duyguları, acıları umutları, gururu olduğunu.. Paradan çok daha önemli olduğunu. Insani yanımız geliştiğinde paranın da bollaşacağını.. Biz bu konuda çok zayıfız çok..
 

Çok geçmiş olsun.. Hastanın rızasını almadan böyle bişey yapmaları çok Saçma..
 
Tüp bebek yaptırdığınız merkezinizinizin size karşı ilgisiz olduğunu hissettiniz mi hiç?
Hissettiyseniz ne yaptınız/yapardınız?
Ilgisizlik değil de çok beklemekten şikayetçiyim. Her seferinde günün ilk hastası olmayı talep ediyorum ama bir türlü denk gelmedi. Bir de tahsilat hep dakik, tuvalette olsan gelip bulurlar ama randevu saatini hep 1-1,5 saat bekliyorum.
 

İyi hissettiğin sürece söylenenleri duy ama süz... Her hasta her doktor her merkez aynı olmuyor evet ama bazen kişiye özel durumlar da olabiliyor. Bizim zaten hassas alıcılarımız var, kadınız :) Hormonlar ve tedavi sürecindeki "ne olacak? nasıl olacak?" evham ve haklı endişelerimizle tap noktaya ulaşıyor, doğaldır... Öyle mi oldu böyle mi oldu demeden içimizden ne geliyorsa onu yapmak en güzeli :)

Söylenenlere gelince; tıpkı magazin basını gibi... Önce sevgili yapmaya uğraşırlar, sonra evlendirmeye uğraşırlar, sonra çocuk yaptırmaya uğraşırlar ve nihayetinde "Şok şok.. Boşanıyorlar mı? Az sonraa" yaparlar...

Etrafınızdakilere magazin basını gibi davranmak lazım :) Bazen sert çıkış istiyorlar :)
Benim böyle sorularım çok az, hiddetli mi görünüyorum ne :)))) Bir kez bir topluluktayken onca sene sonra evlendiniz artık çocuğu hemen yaparsınız. Ne zaman yapıyorsunuz? gibi bir soru sormuştu birisi "Sizin yatak odanızda ne haltlar karıştırdığınızla ilgilenmiyorum, bizimkiyle ilgilenenlere de söyleyecek çok şeyim var. Hemen şimdi hangisinden başlayayım? dedim susuş o susuş... Topluluğa da etki etti demek ki :)
 

Hiç kabul etmiyorum ben bunu. Randevu almadan çat kapı gitmiyorsam, gecikeceksem otoparkta araba yeri arıyor bile olsam telefonla gecikeceğimi bildiriyorsam, keyfi her hangi bir davranışım olmuyorsa onların da olamaz. Olmamalı. İstisnai durumlar olabilir elbettte ama bu istikrarlı bir şekilde tekrarlanıyorsa azıcık "par(y)lamak" gerekiyor.

Beni bir kez beklettiler son oldu :)
Yazık karşılamadaki kız ne cevap vereceğini şaşırdı o kadar şaşırdı ki acil bir OPU çıktı o yüzden beklettik deme gafletine düştü. Opu'nun acili olmaz, 36 saat öncesinden çatlatma iğnesi vurulur, operasyondan önce verilen saatte gelir, damar yolu açılır, operasyona hazırlanır. Önce bunu öğren! öğrendim diye o masaya oturduysan eğer durum vahim! ancak şimdi öğrenmeden oturduğunu öğrenecekler dedim. Kız en son ağlıyordu ama olsun... En azından benden sonraki şanslı hasta bu durumla karşılaşma ihtimali azaldı.

Yönetimine de ya bu işi koordine edebilecek kalifiye ve donanımlı kişileri yetkilendirin ya da bu merkezin kurumsal bir vizyonu olduğundan bahsetmeyin. Kontrol edebileceğiniz ve yönlendireceğiniz kişiden çok hastayı kabul ediyorsanız bu yönetiminizin, kontrol altında olmasına rağmen yaşanıyorsa bu durum yetersiz personelinizin kabahatidir. Ancak her iki durumda da kişileri yetkilendirenler bizler olmadığımıza göre bu yönetimin zaafiyetidir. Keza kabul edilebilecek ve edilemeyecek şeylerin listesini yapsam klasörlemeniz gerekir dedim :) Cevap yoktu zaten cevap bekleyerek iletmemiştim eleştiriydi... Ama bizimle çalışır mısınız diye iş teklifi aldım o da ayrı :)


Neticede olabilir insanlık hali diye hoş gördüğümüz durum insanlarda alışkanlık haline gelebiliyor ne yazık ki... İyiyi alkışlamak kadar kötüyü de belirtmek gerektiğini düşünenlerdenim :) Hele de günümdeysem vay o kötünün sahibine...
 

Ben yumuşak görünen biriyim. Sorarlar.. Ben yumuşak bir geçiş yaparım. Şimdiye kadar etkilenmedim söylenenlerden, şimdi etkileniyorum ... Ah şu hormonlar :)

Hayatımın hiç bir dönemini o ne der bu ne der diye geçirmedim. Tam tersi öğrenciliğimden beri ben değil onlar bana uysun, beni benim gibi kabul etsin dedim..
Şimdi bana neler oluyor

Bu arada hastaneden embriyolog aradı ve ilgilerini gösterdi. Kafamdaki bütün soruları aydınlattı sağolsun.. Çok da şeker bir ses tonu ile..

Şimdi daha rahatım..
 

Öncelikle bu işlerle uğraşmamış kişilerse, kimseyi takma kafana. Ayrıca o garip gelen değişim, aldığın ilaçların etkisi. Geçiyor bir süre sonra. Sebebini bilince insan kendini daha çabuk topluyor hem.
Bana pek soran olmadı o soruları çünkü genellikle uzaktayım. Çevremdekilere de baştan ben anlatırım zaten, soru sorma fırsatları kalmaz. Ben vah tüh dedikçe sözde teselli ederken sıkıldıklarını da anlarım. İyi oluyor
 

Anlatacak, konuşacak çok şey var bu konuda ama en önce, her aile kendi içinde sorumluluğuna sahip çıkmalı. Çocuk yetiştirirken neyi nasıl yaparsak onlar da öyle algılıyor hayatı. Kendimce hep bir adım gerisini görmeye çalışıyorum insanların. Ben baskı altında yetiştiysem, fırsat bulduğumda önce kendi duygularımı tatmin etmeye, bu arada altımdakileri de ezmeye, sömürmeye çalışırım. Bu benim kadar beni yetiştirenlerin de kabahati olur. Çünkü ilk kazmayı onlar vurmuştur. Ezilsen de ezmemeyi öğrenmek apayrı bir sanat. Tüm canlılarda aynı şey var. Ezilen, ezmeye, öğrendiğini uygulamaya çalışıyor...
Bitmez bu felsefe, sosyoloji tespitlerim, sıkmayayım daha fazla
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…