Popüler Konu 40 yasından sonra anne olmaya cabalayanlar

Ne güzel bir pazar sabahı. Topik erkenden hareketlenmiş. Mutlu oldum sizleri gördüğüm için

iki gündür yağan yağmurdan sonra bugün güneşli bir güne uyandım güneşi görünce çok mutlu oluyorum ben

ama elimi musluğa bi attım aaaaaa sular kesilmiş hemde burada hemde hergün yağmur yağarken buranın su sorununa bi çözüm bulamadı belediye iyiki dünden işlerimi yapmış çamaşırlarımı yıkamıştım bugün sadece yemek yapıp keyif yapacam

bende sabah sabah seni burada gördüğüm için mutlu oldum nasılsın canım
 

Mucizenin tadını çıkaramayan sen değilsin. Artık kendini suçlamayı bırak olur mu? Sen de bir annesin. Evladının göz göre göre kendini ateşe attığını görmek istemezsin. Ailen de benzer bir endişeyle senin sıkıntı çekeceğini, üzüleceğini düşünerek tepki göstermiş. Dozunu kaçırdıklarına şüphe yok. Hala kendini suçlu hissetmenden belli. Ama onlar da anne- baba. Belli ki sana çok değer veriyorlarmış ve senin için korkmuşlar. Onları da kendini de affetme zamanın gelmiş te geçiyor bile. Hem onlar, hem kendin, hem oğlun için. Tekrar anne olur musun bilemem ama içindeki bu olumsuzluğu aşmadan tam, bütün ve mutlu olamayacağını biliyorum. Çok bilmişliğim, yaşamışlığımdan kaynaklanıyor. O yüzden kızmadan önce hiç değilse bir düşün.
Aynı senin gibi 20 li yaşlarımdayken, aşık oldum. Evliliğimde mutlu olabilmek için her iki ailenin de rızasını almak gerektiğine inanıyordum o zamanlar. Yoksa Allah ayağıma dolaştırır diye korkuyordum. İki buçuk yıl uğraştık. Sonunda aileler kazandı. Onun başka bir ile tayinini aldırdılar, ve alelacele evlendirdiler. Ben öfkemle tek başıma kalakaldım. Hangisine daha çok kızdığımı bile ayıramadığım günler geldi arkasından. Ama hayat devam ediyor. Bir şekilde benimki de devam etti.
Hiç değilse doğruluğuna inandığın şeyi yapmışsın. Oğlun dünyaya gelecekmiş, anneliği tadacakmışsın. Yaşadıkların vesile olmuş.
İnan bana yaşayamadığın şeylerin pişmanlığını hiç bir şekilde söküp atamıyorsun içinden. O öfke hiç dinmiyor. O yüzden oğlunun varlığına şükret. Aileni ve kendini de affet. Dediğin gibi, alnımıza yazılandan ne bir eksik yaşayabiliyoruz, ne bir fazla...
Yine yaşadıklarımdan yola çıkarak söylüyorum, geçmişi olması gerektiği yerde bıraktığında, hayatına yeni güzellikler ve mutluluklar da koşarak gelmeye başlıyor. Umarım bu getireceklerinin arasında, yeniden anne olman da vardır...
 

Günaydın
Şu işlerimi yoluna koyayım, ben de yapacağım pazar keyfi.
Hiç kıskanmadım
 
Tamamen hepsi doğru. İkinci eşim çok iyi bir insan ama nasıl derler mahalle baskısı hani. 23 yaşında, ünv. teye giden, beni hayata bağlayan bir oğlum var haklısın .Allahım'a binlerce şükür. Öfkem kendime aslında. Kendime yaşattıklarıma değil. Oğluma yaşattıklarıma. Küçücük bir bebeğin masumiyetini düşününce.... Eşimin hiç çocuğu yok. Yaşadığımız bölge belli. Benim bebek isteğim daha çok belli:)
 

Çok Haklısın.. Bilinçaltı bütün yaşadıklarımızı sonradan bize sunuyor. Farkına varmasak da..
 
Ne güzel anneliği tatmışsın ama Anladığım keyfini süremenişsin.. Içine sindirince annelik yapacağın bir evlat dilerim sana.. Sara_28 HAKLI bence..
 
Günaydın
Şu işlerimi yoluna koyayım, ben de yapacağım pazar keyfi.
Hiç kıskanmadım

çok tatlısın canım sen


hayırlı uğurlu olsun canım bu son tedavin olsun bebeklerini sana getiren
 

Mahalle baskısını boşver. Evinin hatta öncelikle yüreğinin içindekileri sen biliyor, sen yaşıyorsun. Uzaktan bakıp ahkam kesmek her zaman çok kolaydır. Bizler için bile. Bir söz okumuştum bir ara, çok hoşuma gitmişti. Eleştirmek, bilmemenin getirdiği bir lükstür...
Kendine de öfkelenme. Bilmiyordun o zamanlar. Daha kişiliklerimizin oturmadığı, ama her şeyi çözdüğümüzü sandığımız yaşlardı. Belki kendimizi bulmakta çok geç kalmıştık başkalarına göre. Bazılarıyla kıyaslayınca da çok erken. Hiç olmamasından iyidir. Hem bugün geçmiş için duyduğumuz öfke, acı ve pişmanlık, bizi geriye götürüp her şeyi yeniden ve doğru şekliyle yapmamıza yaramayacak. Sadece bugünümüzü ve yarınımızı tüketecek. Oğlun için o günleri belki düzeltemezsin. Ama eminim verdiğin birikmiş sevgiyle onun affını çoktan almışsındır. Sıra kendinle barışmakta.
Eşinin iyi bir insan olmasına sevindim. Hem onun hem senin adına. Kendine yaptığın haksızlığın, onunla olan ilişkini de etkileyeceğini unutma yeter. Elbette babalığı onun da tatmasını isteyeceksin. Elbette onunla bu mutluluğu paylaşmak isteyeceksin. Ama kendinle bu kadar çelişirken ne eşine ne doğacak çocuğuna gerçekten kendini verebilirsin. Dikkatin dağılacak, her an diken üzerinde hissedeceksin kendini. Ve eninde sonunda eşin de uzaklaşmaya başlayacak. Bunu ne kendine, ne evliliğine, ne yanındaki oğluna, ne de olmasını dilediğimiz evladına yapmaya hakkın var. O zaman öyle olması gerekiyordu, oldu ve geçti. Bir şeyler öğrendin bu durumdan. Doğru eşi bulmayı öğrenmişsin mesela. Oğlunu her şeye rağmen sevmen gerektiğini, onun aslında bir mucize olduğunu... Acı ile geçse de boşa geçmemiş. Bunları hiç anlayamadan hayattan geçip giden birisi olarak kalmamışsın, öyle ya da böyle, istesen de istemesen de ruhun yükselmiş. Onun için yeni bir evlilik, yeni bir evlat peşindesin. Eski hataları düzelttiğini görmek için. Bunu bozma ne olur...
 

Hayırlı, bebekli olsun arkadaşım. Zaman da, tedavin de su gibi geçsin, sana o sonsuz mutluluğu tattırsın inşallah...
 
Gerçekten tatlı mıyım? Beni seviyon di mi?
Ben de seni seviyom ki. Herkesleri seviyom

evet seni seviyom tızıııııım

hepinizi seviyom hemde iyiki burasıda varda hiç birbirimizi görmesekte birbirimizi çok iyianlıyor ve destek oluyoruz ve bazen gerçek hayattakinden çok daha sıcak ve samimi duygularla
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…