Popüler Konu 40 yasından sonra anne olmaya cabalayanlar

yarın belli olacak canım

Güzel haberlerının devamı gelecek ınşallah canım..bız de bugun memorial daydık eşimin spermiyogramı için.yarın baskılama tedavime başkıyorum 10 güne kadarda adet olup tedaviye başlayacağız Allahın izniyle...memorial 5. Gün transferi yapıyormuş.öyle demişlerdi..
 
Anaaa, sen ikiz mi bekliyon, ben mi yanlış anladım? İkizse de hayır de, kıskanırım

yok kuzum ya tek embiryo koydurmustuk tek bebek bekliyos bi yanlislik olmadiysa :) Allah hepimize nasip etsin insallah tez zamanda bebeklerimize kavusmayiii su mubarek gunde dualarimizi kabul etsin, anne olmayan kalmasin insallahhhhhhhh
 
:2: Yaz ayında yatak döşek yatmadım ama çoook halsiz ve keyifsizdim, uzanık vaziyetten yeni dikilme vaziyetine geçtim... İyi ki tedavi için antibiyotik kullanıyordum yoksa halim haraptı.
Bir sürü mesaj birikmiş geriye dönüp okuyabilir miyim bilmiyorum :26: gelince üst üste gelir ya telefonumun alıcısında sorun vardı wi-fi 3G vs çalışmadı işlerimi de aksattı durumun üstüne tuz biber oldu...

Bir sürü gelişmeler olmuştur ve umarım hepsi iyidir... :44:
Bizden haberleri derleyip toplayıp paylaşacak olan olursa ne kadar güzel olur...
Tedaviler ne durumda?
Transferleri olanlar ne durumda?
Sürpriz tedaviye başlayanların gelişmeleri nasıl?
Tatil mevsimi başladı mı?

Ve herkesin sağlığı sıhhati keyfi yerinde mi?

Uuuu bir sürü soru var...
Bir de h.sonu 3 gün erkenden regl oldum. Bugün doktora gittim mecburen ve işlerim, ofisim hepten karıştı... Hiç ilaçsız transfere hazırlık yapıyoruz bakalım hakkımızda hayırlısı, ya tutarsa serüveni başlasın, şansımız bol olur umarım :)

Koccaman sevgiler
 



TCM (Geleneksel Çin Tıbbı) ile başaranlar-1



İlk başta size kısaca bu konudaki geçmişimden söz edeyim. Biz eşimle 1998 yılında evlendik, 2001 yılından beri çocuk sahibi olmaya uğraşıyoruz. Aynı durumdaki bir arkadaşımın tavsiyesiyle bir profesöre gittik. 2003 yılı başında gonapen+profasi formülüyle hamile kaldım ama hemen 1.ayda gebelik içimde söndü. Bu prof.la 2 yıl kaybettikten sonra, başka bir tavsiyeyle gittiğimiz başka bir dr. fsh testi yaptırdı ve 20 gibi bir değer çıkınca acilen tüp bebek dedi..
Biz hala çok bilgisiz olduğumuz için hemen ok demedik. Başka bir iki dr.a daha gittk. Sonra ikna olup ilk tüp bebeği 2004 sonunda yaptık. Tutmadı. Bu arada ben değişik dr.lara gitmeye devam ettim ve yaklaşık 8 veya 10.cu dr. bana %1 şansım olduğunu ve donor yumurtanın tek şansım olduğunu söyledi. Hiç acımadan, dank diye. O gün bu 6 yılda en çok üzüldüğüm gündü. Eşim böyle birşeyi kabul edemeyiz deyip, onun da canına tak edip internette "high fsh" dye yazdı. Aslına o gün bizim dönüm noktamız oldu. Çünkü Amerika'da bile insanlara dr.ların son derece ticari davrandığını, bu donor yumurta konuşması yapıverdiklerini öğendim. Ama aynı zamanda bu yksek fsh'lilerin yazdıkları forumlara girdim. Hem de 20 filan değil, 70, 100 gibi değerlere sahip insanların dr.lara kızıp, alternatif tedavilere yöneldiklerini, çoğunluğun akupunktur+yoga+çin bitkileri ile doğal yoldan şakır şakır hamile kaldıklarını okudum..
İşte size bahsettiğim kitabı da bu forumlardan birinden öğrendim. Hemen sipariş ettik. Bu işi artık kendmiz çözmeye karar verdik. Zaten ben mühendis kökenli olmama rağmen akrep burcuyum, böyle pozitif bilimlerin dışındaki spiritüel şeylere gizemli olaylara, işte düşünce gücüne filan çok inanırım.

Ben bu kitabı 2005'in yazında okumaya başladım. Hemen ağustos'ta bir akupunktur dr.u buldum, 2 ay ona gittim. Elimden geldiğince sağlıklı beslenmeye diyet ve egzersiz yapmaya çalıştım. Sonra Kasım ayında yine benim durumumda olan bir arkadaşımla beraber gazetede ilaçsız tüp bebek (IVM) diye bir haber okuduk. Ankara'da bir klinik. Kalktık, oraya gittik. Adet dönemim uygundu hemen işleme başladılar. 3 yumurta elde edildi (ilk tüpbebekte 5 yumurta çıkmıştı, 3'ü transfer edilmişti), 1'i döllendi, o da tutmadı. Bu arada tabii biz normal bir mikro enjeksiyondan çok daha az para harcamadık. Öyle hiç ilaçsız filan da değildi..

Benim moralim çok bozuldu. Yaptıklarım işe yaramadı diye düşündüm ancak işleme başlarken bile çok mitli olmadığımı hissetmiştim. Sanki yine de birşeyler eksikti. Neyse moralim bozuldu, bir süre ara vermeye karar verdim. İşte o zaman 2005 aralıktı. Şubatta filan da işimde de hoşuma gitmeyen birkaç gelişme oldu. Zaten canım sıkkın, küçük bir sinir krizi geçirdim. İyice dibe vurdum. Bir yıl kadar ara vereyim dedim. Allahtan eşim bana çok destek oldu.

Benim eşim Amerika'da iş yapıyor. Yazın Amerika'ya gittim. Bu.Randine Lewis'in.kitabını yeniden okumaya başladım. Ama bu sefer daha fazla anlayarak. Hiç acele etmeden önce zihnimi tekrardan bu işe girişme moduna sokmaya başladım. Ne zaman kendimi yeniden disipline girmeye hazır hissedersem o zaman yeniden başlayacağım dedim. Yazın bizim işler de yavaşlar. Geçen yaz gerçekten ben çok gevşedim. Yemek konusunu da boşverdim, canım istedi fast foodları yedim. Başka bir sürü kitaplar okudum, başka başka konularda, "Şu Çılgın Türkler" gibi. Aklımı dağıttım. Bir de yine düşünce gücü ile ilgili şeyler de okudum. "Tanrılar Okulu" kitabını okudum mesela. Orada diyordu ki: Düş+zaman=gerçeklik. Ben de okuduğum kitaplardaki teknikleri hep denerim, gerçekten işe yarıyor mu diye. Bu kitabı okurken de hep hamile kalamamamla ilgili bağdaştırma yapmaya çalıştım. Bir sürü zihin çalışması yani. Ama sakin sakin, kendimi acele ettirmeden. Böyle oyun oynar gibi..
Sonra eşim yazın sonunda Türkiye'ye dönünce yeniden tüp bebek yapalım dedi. Ama ben hazır değildim. İçimden bir ses işe yaramaz diyor ama sebebini anlatamıyorum. Biraz düşününce şu onuca vardım. Tabii Randine'in söylediklerini de daha iyi anlamış olarak..

Dr. Randine Lewis diyor ki: Tüp bebek işlemi sizin yumurtalarınızın kalitesini artırmaz, sadece daha fazla yumurta üretmenizi sağlar, böylece içlerinden kaliteli bir taneye rastlama ihtimali artsın. Tabii bir de tutunma konusu var ki o zaten tıbbın çözememiş olduğu birşey. O sebeple "tüp bebek işleminden önce de kendinizi çok iyi hazırlamalısınız "diyordu..
Vücudunuzu, rahminizi, zihninizi hazırlamalısınız. Ben de öyle yapmalıyım dedim eşime. Sen bana 4 ay ver. Yılbaşına dek. O zaman yapalım tüp bebek. Böylece ben Amerik'da önce kısa bir süre Türkiye'ye gelesiye dek Koreli bir akupunktur dr.una gittim. O bana özel bir bitki çayı hazırladı. Onu içtim..
Sonra Türkiye'ye gelince önce uzmanlar takımımı olusturmak için kolları sıvadım. Bir kere beni önemseyecek bir jinekolog gerekiyordu. Bu foruma girip onu sordum, biliyorsunuz. Onu öyle hallettim. Yine internette bizim gibi kadınlarla çalışma tecrübesi olan bir akupunktur Dr.u aradım. Onu da buldum. Interneti seviyorum. Bir de bitkisel tedavi için ayurveda dr.u buldum. Dr.Randine'in kitabının ve dr.ların tavsiyelerinin eşliğinde yapmam gereken herşeyi belirledim ve program oluşturdum. Ocak'ta ve hemen arkasından Mart'ta tüp bebeği yaptık ve sonucu biliyorsunuz..

Neler yaptığımı yazmaya nereden başlayayım diye düşündüm. Tahminimce herkes benden hızlı, net, sihirli birşeyler bekliyor. Bir an önce bu sıkıntıdan kurtulmak istiyorsunuz değil mi? En çabuk çözümü bilmek istiyorsunuz..

Bu konuyla uğraşmaktan hepinizin yorgun olduğunu biliyorum. Zaman zaman kendinizi ne kadar kötü çaresiz hissettiğinizi, biraz ondan biraz bundan sürekli birşeyler denediğinizi, ama sonuç alamayınca nasıl moralinizin bozulduğunu..
Ancak ben size en çabuk çözümü anlatamayacağım. Sadece bildiğim en garantili çözümü öğrendiğim bilgiler ışığında size ileteceğim. Bu çözüme ulaşmak 4,5 yılımı, onu anlamak 1 yılımı, uygulayıp sonuç almak ise 6 ayımı aldı. Sizin için bu süre belki daha az belki de daha uzun olabilir..

Öncelikle süreyi kısaltmak, süre ne kadar uzun olursa olsun yumurtalarınız bitene dek uğraşma kararını ne kadar erken verdiğinize bağlı. Çelişkili bir ifade gibi görünse de değil. Başka bir şekilde açıklamaya çalışayım: Siz bu işten ne kadar sabırsız bir şekilde kurtulmaya çalışırsanız, çabalarınız o kadar yarım yamalak aceleci olacak ve işe yaramaktan uzaklaşacaktır. Çünkü her denemeyle ümitlenişinizde ya bu seferde hamile kalamazsam endişesini irlikte taşımaktasınız. Bu büyük bir yük. Herşeyden önce bu yükten kurtulmanız gerekiyor..

Dingin, ne yaptığını bilen, başaracağına inanan, her başasısız denemeden bir şey öğrenmeye kararlı bir şekilde, adeta Edison tavrıyla bu işe yaklaşmaya başlamak zorundasınız..
Bunu yapabilir misiniz? Kendinize sorun. Belki de ilk defa en büyük ciddiyetinizle içinize önün ve sorun: Hamile kalmak için son derece kararlı olup vazgeçmemeye karar vererek, ama aynı zamanda da hiçbir zaman hamile kalamayabilecek olmanız ihtimalini de tevekkülle kucaklayabilir misiniz?.

Aslında şöyle bir düşünürseniz, size asıl stres veren şeyin duygusal baskılar olduğunu anlarsınz. Çünkü çocuğunuz yok diye hayatınızda gerçek anlamda günlük olarak bir zarar yaşamıyorsunuz. Ya çocuk yaparsın ya da...diye bir tehdit altında değilsiniz. Çocuğunuz yok diye hapse girme tehlikeniz söz konusu değil. Yani hamile kalamamanın hayatınızı kötü yaptığına karar vermiş olan sizsiniz. Bu sadece sizin gerçeğe ait bir algılamanız, bir yorumunuz. Herkes ne derse desin. Hayatı yaşayan sizsiniz..

Şu an hamile değilsiniz ve sizin gerçeğiniz bu. Yakın zamana dek benim olduğu gibi. Bunu olgunlukla kabul edip hayatınızın şükredebileceğiniz bir çok güsel yönünü ön plana çıkartmalısınız. Çocuk sahbi olmak sizin için hayatınızın en büyük projesi. Ama sizi şöyle düşünmeye davet ediyorum: Benim hayatım şu an kötü değil. Çocuk sahibi olamazsam daha kötüye gimeyecek. Sadece çocuğum olursa daha iyiye gidecek. Bunun için elimden geleni yapacağım. Ama elimden gelen herşeyi yaptıktan sonra Allah bana yine evlat sahbi olmayı takdir etmediyse, o zaman da ya br evlat edineceğim ya da çocuksuz hayatın tadını çıkartacağım..
Bunu yapabilir misiniz? Bence yapabilirsiniz ve yapmalısınız da..
Korkularınızdan arındığınız anda, bu yükten kurtulup kendinizi yeniden sevmeye başladığınız anda mucizeler, bilgiler, fırsatlar, harika insanlar önünüze serilmeye başlıyor..
. Çünkü başka zaten şansınız yok. Yapmanıza yardım edecek, kolaylaştıracak birkaç bilgi vereyim.
Benim en önemli çıkış noktam, herzaman bu durumun gerçek sebebini öğrenmek isteği oldu. Çünkü sebebi bilirsem onu ortadan kaldırmak için ne yapacağımı anlarım. Ya da ortadan kaldırılamayacak bir sebep olduğunu görür, boşa kürek çekmekten vazgeçerim dye düşünüyordum. Benim durumumda, neden benim fsh'm yükselmiş? Bunun mantıklı bir açıklamasını yapamadı doktorlar bana hiçbir zaman. Şöyle şeyler dediler: e sizin vücudunuz yumurtaları çok hızlı tüketmiş. Ama neden? Yanıt yok. Siz poor responder'sınız. Yumurta üretme komutuna cevap vermede geri kalıyor üreme sistemi. Ama neden? Yanıt yok. Ben sebebini bilmediğim bir sorunu nasıl çözebilirim. Dr.ların yaptığı şey sürekli sebebi değil de belirtileri tedavi etmeye çalışmak oldu. Aramızda 7-8 kere aşılama+tüp bebek yapan ve sonuç alamayanlar vardır. Hani aynı şeyi deneyip farklı sonuç beklemek çılgınlıktır denir. Bir çözüm denemesinin neden onuç vermediğini ben bilmek zorundaydım. Bilmek zorundaydım ki bir sonraki denemeden önce iyileştirme yapabileyim..

İşte gerçek sebepleri ben internet vasıtasıyla Dr.Randine Lewis'in The Infertility Cure (Kısırlık Tedavisi) adlı kitabında buldum. Bence siz de bunu yapmalısınız. Deli gibi sonu gelmez tüpbebekler yapmadan önce sebebinizi öğrenmeli teşhisinizi koymalısınız..

İngilizce bilmiyor musunuz? Sorun değil. Çocuk sahibi olmayı ne kadar istediğinize bağlı. Demek ki ingilizce bilen birinden yardım istemek zorundasınız. Hani hiçbir şeyin sizi yolunuzdan döndürmeyeceğine karar vermiştiniz ya (umarım veridiniz). O zaman ingilizce bilmemenin sizi durdurmasına izin vermeyin. Odaklanın, çözümü bulun ve uygulayın..

Dr.Randine kendisi de bizim gibi zorlukları yaşayıp Geleneksel Çin Tıbbı ile bunu aşmış bir kişi. Sonra eğitim alıp uzmanlaşıyor ve diğer kadınlara yardım etmeye başlıyor. Keşfettiği şey şu: Anatomik bozukluğu olmayan herkes hamile kalıp sağlıklı çocuklara sahip olabilir. Hamile kalamayanlar kısır değildir, sadece dengeleri bozulmuştur. İşte bu cümle benim için dönüm noktasıydı..


Geri dönüşü olmayan bir iyileşme sürecinin başlaması bununla oldu..

Sonra anlatıyor, kadın vücudunun ne kadar hassas olduğunu, en ufak bir hormonal dengesizlikte adet düzeninin bozulduğunu, kötü beslenmenin stresin etkilerini vb vb. Talihsizlik, batı tıbbının bu dengesizlikleri tespit edememesinde. Halledilebilecek bir işlev bozukluğu işte bu şekilde çözümsüz bir hastalığa dönüştürülmüş durumda..


Dolasısıyla ben küçük not defterime şunu yazdım: Ben infertil değilim, sadece dengem bozulmuş. Vücudum doğurgan olmayı yeniden hatırlayacak. Bunu başaracağım ve herkese göstereceğim..
(Kısır kelimesini özellike kullanmıyorum, çünkü benim için özellikle negatf anlam taşıyor. İnfertil daha belirsiz, ne demek istendiğini anlatıyor ama zihnime negatif çağrışımlar yapmıyor.).
Bu cümleyi sürekli okudum, benim hedefimdi bu. Ona odaklandım. Onu pekiştirecek, zenginleştirecek başka ifadeler aradım. Mesela: Sadece tek bir tane sağlıklı yumurtaya ihtiyacım var. Sadece bir tane. O da tek bir adet sağlıklı spermle buluşacak. Ondan işim bitti. Harka bir çocuğum olacak ve bir daha bunu yapmam gerekmeyecek. Eğer mucizeye ihtiyacım varsa, bu direk olarak Allah'tan gelecek..

Kısacası bu işi başaracağıma kesin olarak, hiç bir şüpheye yer bırakmayacak şekilde kendimi inandırmam gerekiyordu. Bakın ben inançlı bir insanım, kapalı falan değilim. Bazılarınız benimle tanıştı. Ama Kur'an benim için en önemli kaynaklardan biri oldu. Örneğin, Ali İmran suresi, 47.ayette diyor ki: "...İşte Allah dilediğini böyle yaratır. O birşeyin olmasını dilrse, ona "OL" der, o da hemen oluverir." İte ben Allah'ın OL dediği anda hazır olmalıydım..

İnşirah suresi, 5-6: "Bir güçlükle beraber muhakkak bir kolaylık vardır.Gerçekten bir güçlükle beraber bir kolaylık vardır." Dikkat edin, bir güçlükten sonra kolaylık vardır demiyor, beraber diyor. Demek ki benim henüz göremediğim birşeyler var..

Son örnek, Lokman suresi, 20: "Görmüyor musunuz ki, Allah göklerde ve yerde ne varsa hepsini sizin emrinize vermiştir. Açık ve gizli olarak bütün nimetlerini üzerinize yağdırmıştır." İşte ben o gizli nimetleri yani bu işi çözecek bilgileri araştırıp bulmaya talip oldum arkadaşlar..

Bir tane de Edison'an örnek vereyim. Beni çok motive eder. Edison elektriği bulmadan önce bir rivayete göre 999, bir rivayete göre de 9999 deneme yapmış. Ve her denemeden sonra dermiş ki, ampulü yakamamanın bir yolunu daha elemiş olduk. Ne harika bir bakış açısı değil mi? Zaten Edison tamamen hayal dünyasında yaşarmış. Sadece elektrik değil, başka birçok icatları da böyle yapmış..

Evet, işte bence halletmeniz gereken ilk konu zihinlerini temizlemek, endişelerden, şüphelerden, korkulardan arındımak. Temiz akıllı bir şekilde çözüme odaklanmak..
Size sabır değil, sebat tavsiye ediyorum..

Ne demiş Atatürk: "Zafer, zafer benimdir diyebilenindir.".

İlginç bilgiler değil mi? Ben Dr.Randine'in yalancısıyım. Ama bana çok mantıklı geliyor. Peki ne olması lazım? Nasıl iyileşir? Bir kere embryonun tutunması için rahmin son derece rahat, gevşemiş, ideal sıcaklığına ulaşmış, bir bebeğe 9 ay boyunca yuvalık yapmay hazır hale gelmesi lazım. Zaten tüp bebeğin embryo kaliteli olsa da tutmaması bundan işte. Onun için kitaptaki başlıca öneriler şöyle: Özellikle ovulasyon dönemlerinde akşam yatarken karnınıza termofor koymak. Haftada en azından üç defa yürüyüş yaparak kan dolaşımını harekete geçirmek. Ayakları sabah-akşam sıcak suya batırıp çıkarıp şoklamak. Bir de femoral masaj diye bir masaj var. Yine sabah akşam kasıklardan rahme giden iki ana kan damarı var, onları 30-45 sn.boyunca elinizle bastırıp gelen kanı bloke etmek ve bırakmak, kanın elinizin arkasında birikip sonra boca olmasını sağlamak. Bunu her iki tarafa üçer kez dönüşümlü olarak uyguluyorsun. Çok basit ve zararsız. Kısacası üreme sistemini ısıtıyorsunuz, kan dolaşımının gerektiği şekilde üreme sistemine de geri dönmesini sağlıyorsunuz..

DİKKAT ÖNEMLİ:.Yukarıda bahsettiğim FEMORAL MASAJI yapmamanız gereken durumlar var: Hamile olma ihtimaliniz varsa yani ovulasyon dönemi bittikten sonra veya tüp bebekte transfer işleminden sonra YAPMAMANIZ gerekir. Yani hamile olduğunuzdan şüpheleniyorsanız yapmayacaksınız. Yine yüksek tansiyonunuz varsa, kalp hastalığınız, dolaşım bozukluklarınız varsa, ya da geçmişte felç geçirdiyseniz veya retinanızda yırtılma gibi bir sorun olduysa bu tekniği uygulamayın


Tabii kan dolaşımı dengesinin bozulmasının bir sebebi de kötü beslenme. Ondan daha sonra bahsedeceğim. Ama alışkanlığınız yoksa avüclen bol su içmeye başlamanızı öneririm. Harika bir temizleyici ve tıkanıklık açıcı..

Gevşemek için, bazıları yogaya çok uyum sağlıyor. Siz de böyleyseniz hamile kalana dek düzenli gidin derim. Ben biraz tezcanlı bir insanım. Yog bana yavaş geliyor, sıkıyor. Ben ve benim gibi olanlar kendinizi iyi hissetmek gevşemek için, sizi iyi hissettiren şeylerin bir listesini yapın. Mesela ben Bon Jovi (soft rock) dinlemekle çok rahatlıyorum. İş dışında ilgilendiğim konularda sürükleyici kitaplar okuyup aklımı dağıtmak bana iyi geliyor. Namaz kılmak bana iyi geliyor. İşimdeki bir problemi çözmeyi başarmak bana iyi geliyor. Birisine bir konuda yardım etmek de öyle. 80'lerden bizim lise üniversite gençliğimde ezberlediğim şarkıları bağıra bağıra söylemek bana iyi geliyor. Yürüyüş yaparken mp3 player'ımdan joy fm dinlemek. Gerçi joy fm dinlemeyi herzaman çok seviyorum da..

Kendimize vakit ayırmak önemli. Yani gerçekten sırf kendimize. Pazar günleri öğleden sonra 2 saat boyunca uzanıp kitap okumak çok çok keyifli benim için. Ya da çok sevdiğim bir kız arkadaşımla Secret kitabındaki çekim yasasının nasıl işlediğine dair yaşadığımız örneklerin sohbetini yapmak mesela. Ben sanat insanı değilim. Resim, heykel, şiirle pek aram yok. Belki siz öylesiniz. Hobilerinize zaman ayırıp haftada bir tazelenmek lazım. Haytın sadece işten ya da çocuk yapmaktan ibaret olmadığını duyumsamak lazım..

Düşüne düşüne en sonunda buldum: Benim annemle babam son derece mutsuz bir evlilikten ve 3 çocuktan sonra. 21 .yıl sonra boşandılar..
Annem bana herzaman evliliğin mutsuz ve erkeklerin bencil olduğunu, mutlaka ekonomik özgürlüğümü elime almam gerektiğini söyleyip dururdu. Tabii ben onun hatalarını da bir miktar görüyordum. Hni hep ben haklıyım tutumu vardır ya. Ben de kendi kendime ona iyi bir evliliğin yapılabileceğini ispatlayacağımı söylerdim. Ama sonuçta hiç kimse bana bir gün senin de çocukların olacak, ailen olacak vb.demedi büyürken. Bunun farkına varınca, hamile olup anne olmaya kendimi zaten hazırlayamamış olduğumu anladım. Zaten bizden önceki jenerasyonda çok mutlu bir evlilik de görmedim Yaşıtlarımın çoğunun annebabasının evliliği de gayet bozuk. Secret'ta da diyordu ki, dünyada ailelerin %85'i sorunluymuş. Ben de işte beynime farketmeden yüklenen bu programlar yüzünden çocuk sahibi olma işini yandan çarklı götürüyordum, işime odaklanmaktan kendimi alamıyordum. O zaman dedim ki kendi kendime: Benim şu an çok sevdiğim bir eşim var. Geçmişten, herşeyden bağımsız olarak yeniden tanımlayayım kendime uygun aile yapısını. Ben nasıl bir anne olurdum, ya da olmak isterdim? Gerçekten, iyice içime yöneldim. Aslında bir taraftan Secret'ta dediği gibi, olmasını istemediğim şeyi istemiyorum demek yerine, olmasını gerçekten isteyeceğim aile ve annelik görüntüsünü keşfettim kendi içimde. Çocuk sahibi olmayı neden isterim? Sadece kendimle ilgili sebep ne olabilir sorusuna eskiden cevap veremezken, şimdi veriyorum. Bunları yaptıktan sonra işler daha kolaylaştı..

Beynimiz çok güçlü. Farketmediğimiz ne gibi inançların, endişelerin, arzuların bizi yönettiğini ya da engellediğini keşfedince yaşamımızdaki tıkanıklıkları rahat açıyoruz..

Zaten ben herkesin hayatında problemlerin, gelişme fırsatları olduğuna inanıyorum. Mesela bir arkadaşım da 30'larının sonunda ama hala bir hayat arkadaşına rastlamadı. Bunun için odaklanmıyor da. Psikolojye, meditasyona vb. düşkün birisi. Geçenlerde şunun farkına varmış, bir eşin onun bu uğraşlarını engelleyeceği, kendisiyle ilgilenmesini isteyip onu anlamayacağı korkusunu taşıdığını keşfetmiş. Oysa ki aynı konulara ilgi duyan erkekler de var. Bakın, öyle bir erkeği tarif edip düşlemek yerine, uymayan birinin gelmesinden korkmaya devam ettiği için tıkanıklık devam ediyordu..

Umarım, anlatmak istediğim şeyi anlatabilmişimdir. Kendinize sorun: Gerçekten ama gerçekten tüm benliğinizle anne olmaya hazır mısınız? Yoksa çocuk sahibi olduğunuzda başınıza gelebilecekler hakkında endişeleriniz var mı? Mesela, politika ile aşırı ilgili biriyseniz, ciddi Greenpeace sempatizanı iseniz içten içe dünyada savaşlar var, ne olacak bu çocukların geleceği diye düşünüyor olmanız bile sizi geri tutuyor olabilir..
 
ALARA
Yolumuz nekadar uzun ve cikmaz olursa olsun yola devam bozma moralini canim hep pozitif olmaliyiz allaha sigin en hayirlisini ancak o verir

Kizlar cok özür bir sayfayi kapladim belki okumussunuzdur ama kücük bir hatirlatma
 
ALARA
Yolumuz nekadar uzun ve cikmaz olursa olsun yola devam bozma moralini canim hep pozitif olmaliyiz allaha sigin en hayirlisini ancak o verir

Kizlar cok özür bir sayfayi kapladim belki okumussunuzdur ama kücük bir hatirlatma

Ben ilk defa okudum ve kendi oayıma pek çokmalıntı yaptım teşekkürler arkadaşım
 
yok kuzum ya tek embiryo koydurmustuk tek bebek bekliyos bi yanlislik olmadiysa :) Allah hepimize nasip etsin insallah tez zamanda bebeklerimize kavusmayiii su mubarek gunde dualarimizi kabul etsin, anne olmayan kalmasin insallahhhhhhhh

Sonradan farkettim yanlış okuduğumu. Kimbilir neye gitmişti aklım
 

Hehe, hep rahat olunmuyor di mi? Geçmiş olsun. Aradık seni ama. Bu kadar habersiz koyma bizi.
Allah yardımcınız olsun. Bayrama senin güzel haberinle girelim inşallah.
 
ALARA
Yolumuz nekadar uzun ve cikmaz olursa olsun yola devam bozma moralini canim hep pozitif olmaliyiz allaha sigin en hayirlisini ancak o verir

Kizlar cok özür bir sayfayi kapladim belki okumussunuzdur ama kücük bir hatirlatma

Tşkr, yazdıklarına benzer, gönül gözünün bakışı, ne olmak istiyorsun, gerçekten, katıksız, korkusuz, endişesiz olmak istiyormusun? İstiyorsan dua ve önüne gelenlere bakmak. Kendimde son zamanlarda hissettiğim değişim, bebişim hazırım seni bekliyorum, her halinle seni bekliyorum, süt vermeye hazır, arkanda seni izlemeye hazır, düştüğünde tamam geçti yok birşey demeye hazır....,eltimin bugün bebişi oldu, doğar doğmaz midesini yıkamışlar, annesi genç olmasına rağmen dirayetli, sağlık sıhhatle herşey gönlümüzce olsun....
 
Canımmm, çok sevindim arkadaşım Rabbim sağlıkla kucağına almayı nasip etsin. Pozitifi gördün çok şükür ,darısı kalp atışlarına görmeye inşallah !

Allah razı olsun canım 2 gündür kanamam var iğne olup yatıyorum elimden gelen tek şey dua.
 

Sen bana gelsene, şöööyle uzuuun uzun konuşalım
Aklımda olup ta bir türlü derleyemediklerimi ne güzel toparlamışsın. Eksiklerimi de buldum sayende. Yapmaya çalıştığım şeyleri bu kadar düzenli görünce içim açıldı inan ki. Doğru yolda, önümü görmeden yürüdüğümü farkettim. Çok şükür, telafi edecek zamanım var. Allah her konuda ne muradın varsa versin...
 

Geçmişler olsunnnn bazen hazırlıksız yakalanmak en iyisidir hakkında hayırlısı...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…