İkizler burcu muAllah sana, bana ve tüm ikizlerle eş,sevgili olanlara sabır versin canım.
selam millettt
sabah 1 ad gözleme
2 ad çay
1 domates
1 salatalık
yeşil çay
3 kuru kayısı
öğlen ( saat 3 tüiş güç ancak fırsat buldum
yarım kase makarna
1 adet ızgara köfte
1 ad domates
2 bardak ayran
akşam yemeğini hiç cnm istemiyo bakıcam artık ne yapacağıma karar veremedim henüz zaman daraldı :)
bu arada öğle bizim markette çok güzel domates gördüm fiyatta uygundu aldım biber vss geldim eve
ve 10 kavanoz menemen yaptım attım köşeye daha yeni kıçım yer gördü duşa giricem şimdi artık bugün yürüyüş yaparmıyım bu yorgunlukla bilemiyorum
amiiiiiiiiiiiiiiiiiiiinnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnn
maşallah canım aynen devam
ay sorma canım pelincim var ablam var zamanında onlarda cok konustuk enıstem konustu eşimle benım babam pek sahıplenmeyı becermez pasıftır yanı ama ıste enıstem abı nıyetıne konustu yok nafıle dedıgın gıbı bızımkı bıraz sakız oldu malesef benım hatam aslında bastan baslatmamalıydım ama evlılıgı bılmıyosun kı ıste ayrıca senın dedıgın gıbıde dıyorum bu sefer tehdıt edıyo oluyorum onu valla ben ısı cözemedım ıyılıgı cok ıyıdır eşimin evıen baglıdır ayrı hıcbıyere gıtmez kötü alışkanlıkları yoktur ama ıkızler burcu cok dengesiz yaa
İkizler burcu muAllah sana, bana ve tüm ikizlerle eş,sevgili olanlara sabır versin canım.
ayy birazda o benım gururumu oksasınvalla altan al al nereye kadar dimi ben eskıden ceker gıderdım evden cocuk yokken tabee sonr aolay cıkardı bu hem gıt derdı kavga esnasında (qivi sneın nısanlın gıbı begenmıyosan gıdersın ananın evıne fılan tarzında bende cok üzülürdüm ve giderdim)benımıkı olayı alttan almaz kesınlıkle arar arar ben cvp veremzdım ıyıce deli olurdu gel filan dıye ama hıc güzel söz yok yani neyse sımdı yapmıyom ama gene der aynı lafları cok kızıyom kocama bu huyunu değiştir diye o da benı o raddeye getırme o zaman der hayret bsıey hıc mı tartısmıycaz yanı.sonuc ben kıymet bılmez oluyom
kuuzm senın olayda karışıkmış...
ama erkkelerın bı evlenmeden öncekı hallerı bıde sonrakı hallerı vardır...
hoş benımkı hep aynı ama...
canım onlar nasılsa sende oyle olcaksın duygusuz sa duygusuz sıvrı dıllıyse sıvrı dıllı....kısasa kısas....dişe diş yanii...
benımkıne hatalıısn desem senın yuuznden sen yaptırıyon der bana bagırma desem bagırttırma der.....kızma desem kızdırme der....onlar hep haklıdır canım....
canım ben bu takdıklerın çoğunu yaşıyarak kımını ktaplarda kımını kışısel gelışım dergılerınde....hatta evlılık semınerıne bıle gıttım düşün....barkınıma bahsetmıştım okudn mu bılmıyom....
ama evlılık ve takdık konusunda....
ayşe bahar ve mektupun elıne su dökemem....
onalra daha olgun aklı başında daha tecrübeli ablalar....ben kelın tekıyım daha kendıme ılaç bulamadım....da mılete akıl veriyom bakmasen....
bi arkadaşımın bi sözu vardır çok severim.....
eşler bizim elbiselerimiz gibidir.....kimine dar gelir,kimine bol,kimine tam......
yani evlilikleri aslında birbiriyle kıyaslamak tamamen doğru değil....
biz kendımız elıkmızdekının kullanma kılavuzunu okuyup yöntem geliştircez....taktik üretecez.....
ayy benım koca.....çoğu erkeğe benziyo gibi görunsede çok zor birisidir.....evlenmeden önce ağzıyla dedi...benı anneme sor,gelınımıze sor....kahrı çekılecek adam değilim dedi de.....aşktan gözum görmedı bişiy.........
işte bastan sakız halıne gelmeseydı keskeee, ama gercekten debılemıyosun, yasayarak ogrenılıyo bazı seylerrr, bazaen ögrendıgınde de gec oluyooo :26: ama senın kocada ınatmış haaaa, getırsene sen onu benım yanıma bi, valla derım bu kızın avukatı benım, bı bosar senı donuna kadar alırız, agzından cıkana dıkkat et derımmm
enıstene de tebrıkler sana sahıp cıktıgı ıcınnnnbırazda baban sesını cıkarabılseydı keskeee, korkardı o zmn kesinnn
tartısmasız kavgasız ev olmaz yaaa, onemlı olan az maddı ve manevı hasarla atlatmak, kimsenin yuvasından sevgı saygı huzur eksık olasın, Allah herkese sevdıklerıyle agızlarının tadı bozulmadan zun saglıklı omurler versın inşşşşş
valla bugun sinirliyim seytan basıma gelıp duruyo sanırım cıkısta bı sıgara alcam ben:26:
2 yıldır ıcmıyodum 2 hafta once ablama gıttık kardesım felan ıcer zaten ben hıc devamlı ıcıcı olmadım ama evlendıkten sonra bı dönem gunde 5 taneye kadar içtiğim oldu hep eşimin yüzünden .o gun ablamlarda içince sürekli aklımda şimdi haftasonu kardeım bend ekaldı bı tanede onla içtim nolcak benım halım cocugumuda emzıreıyom o kadar dıkkate ettımkarsıyım ama bıseylre saldırasım var bu yıyecek olmasın dıye mı bılmem
hah işte aynı aynı yaa ben de böyle dedim tartışmayacak mıyız? senin gibi kestirip atsam daha mı iyi? ortada benim çok kırıldığım bir durum var sen bunu değil kabul etmek farkında bile olamıyorsun. konuşup tartışalım gerekirse kavga edelim ama aradaki sorunu aşalım telafi edelim istiyorum diye haykırdım durdum. deli muamelesi gördüm inanır mısınız
işte buna deli oluyorum. ben de çok gelişim kitabı okurum(bir çoğu foss söylemeden edemicem), ama doğan cüceloğlu favorimdir. hatta senin bu kullanma klavuzu lafını da seneler önce ilk bir gelişimciden duymuştum. ama benim gıcık olduğum nokta şu.. biz çabalıyoruz biz doğru olanı öğrenmeye uygulamaya çalışıyoruz ama yine biz yoruluyoruz. tek taraflı çaba nereye kadar? iki tarafın da huzurları için buna sıcak olması lazım. mesela o seminere eşinle gitmen lazım ben işte öyle düşünüyorum. tek git git ne oluyor? kendi yapman gereken düşünmen gereken doğruları öğreniyorsun fikir ediniyorsun kendini tanıyorsun eşini aileni tanıyorsun. ve yine sen ayakta tutmaya çalışıyorsun. ona daha anlayışlı olmayı öğreniyorsun sen kendini aşıyorsun ama tek taraflı olunca sonuç; sen anlayışlı olup alttan aldıkça o demek hep ben haklıyım diyebilir. iyi güzel hoş. ama onun da aydınlanması lazım. kendiyle yüzleşmesi lazım. biz sadece biz kendimizi terbiye edersek olmaz.
hah işte aynı aynı yaa ben de böyle dedim tartışmayacak mıyız? senin gibi kestirip atsam daha mı iyi? ortada benim çok kırıldığım bir durum var sen bunu değil kabul etmek farkında bile olamıyorsun. konuşup tartışalım gerekirse kavga edelim ama aradaki sorunu aşalım telafi edelim istiyorum diye haykırdım durdum. deli muamelesi gördüm inanır mısınız
işte buna deli oluyorum. ben de çok gelişim kitabı okurum(bir çoğu foss söylemeden edemicem), ama doğan cüceloğlu favorimdir. hatta senin bu kullanma klavuzu lafını da seneler önce ilk bir gelişimciden duymuştum. ama benim gıcık olduğum nokta şu.. biz çabalıyoruz biz doğru olanı öğrenmeye uygulamaya çalışıyoruz ama yine biz yoruluyoruz. tek taraflı çaba nereye kadar? iki tarafın da huzurları için buna sıcak olması lazım. mesela o seminere eşinle gitmen lazım ben işte öyle düşünüyorum. tek git git ne oluyor? kendi yapman gereken düşünmen gereken doğruları öğreniyorsun fikir ediniyorsun kendini tanıyorsun eşini aileni tanıyorsun. ve yine sen ayakta tutmaya çalışıyorsun. ona daha anlayışlı olmayı öğreniyorsun sen kendini aşıyorsun ama tek taraflı olunca sonuç; sen anlayışlı olup alttan aldıkça o demek hep ben haklıyım diyebilir. iyi güzel hoş. ama onun da aydınlanması lazım. kendiyle yüzleşmesi lazım. biz sadece biz kendimizi terbiye edersek olmaz.
çok bir şey istemedim sadece yaptığının farkına varsın istedimüzerken kırarken gurur olmuyor da yaptıkları yüzlerine söylenince neden gururları oluyor :84:
tartısmak ılıskının tuzu bıberı tabıkı, ama tartısmayı bılmek lazım :26: ama işte ınsan ne yazıkkı sınırlıyken agzından ne cıktıgını bılmıyooo, benımde tatısmalarım cok sıddetlı olur yanı oyle vurdulu kırdılı deıl cok sukurde genelde guzelryuzlu, uyumlu ve olumlu bı yapım vardır, ama işte bı sınırı var, bı dayanma haddı var ınsanın, o noktaya gelınce gzoum hıc bısı gormuyo ne yazıkki :26: bızde evlnemeden oncekı tartısmalarımızda acaıp cosardık neysekı evlendıgımzden berı hıc oyle kavgamız olmadı, ıyı geldı bıze evlılıkkkben duzgunce anlatıyorum derdımı, ya sen anı durumda olsan, ben sana boyle yapsam fılan dıe, ınat edıyo o da ama sonra bıraz olsun cabaladıgını gormek benı mutlu edıyo, yoksaaa cozumlenemeyen kavgalar sonu bı yere varamayan tartısmalar her evde mutlaka yasanıyodur, hıc tartısılmayan bı bırlıktelıgınde cok saglıklı olduguna ben sahsen ınanmıyorummmm :26:
bı de boyle aman evı terkederım, gıderım , yuzugu atarımları agza sakız etmemek lazım, benım eşimin en sınır oldugu seylerden bırıdır, bı ılıskı bıterse bıter,gıderım gıt demekle olmaz her sıkıya geldıgınde, buyuk laflar etmıyeceksınnn sınırlı de olsan, eşin erkek olarak git dıyosa san ınsanın bı gurur var tabı, bunu daha sakın bı zamanda oturup konusmak gerekıyooo, bı daha kı gıdısım boyle olmaz gerı gelmemı bekleme, gel dıyecek yuzun olmaz dıyeceksın, cıddı duracaksın karsısında korkacak bırazzz , aman gıder ıkı gun sonra barısırız dıye alıskanlık halıne gelmıycekkk
alsında cogu tartısmaya bakınca ne sacma nedenler mesela bızm en buyuk kavgalarımızdan bırı yumurta yuzunden olmuştu, ben omlet yapcam ama sosılı bıde mınık mınık domates kestım ıcıne atıcam onuda hem sosılı hem domateslı omlet olsun dedım, kociş geldı yanlız ozmnlar daha evli değiliz, ben domateslı yemem koyma dedı, ben dedım ama benım canım oyle ıstıyo onca kestım dedım, yok ben yemem, vay yersın ne varkı cok guzel oluyo, bı anda sacma salak bı hal aldı durum en son tavaları ucuruyodummm havadaaaaadedım ya sınırlenınce gozum donuo, sakin insanların sınırlı hali pek tehlıkelı oluyo zatenn
o da yerı gelcek alttan alcak sen de yerı gelek alttan aıcaksın, tartısıyoruz sonudna o dıyokı yıne mı sen haklısın ben dıyorum kı yıne mı sen haklısın, o hep benım kendımı haklı gordugumu zannedıyo, bende onun hep kendını haklı gordugunu düşünüyorummm, ne garıp kım haklı işin içinden cıkılmıyoooohakem tutalım bundan sonra tartısmalara
burdan ne kadar anlatsak nafıle, mesela topıkten bı arkadas boyle boyle oldu der, ben onun anlattıgına gore aaa sen haklısın derım ama kocasını bı dınleme sansım olsa belkı de ona hak verırım, olaylara ıkı taraflı bakmak lazım, yada sen guzel guzel konusuyorum dersın, ama konusurken yuzun boyle degısık mımıklere burunur bılmış bılmışşş fılan, illet olurum ben oyle seylere yanı hal ve haraketlerın adamı delı edıyodur tartısırkennnbunları bılmemız mumkun değil :26:
tabıkı bunları sana soylemıyroum arcakcıgımmmmmmmgenel bı degerlendırmeee,ama senın ılıskınde esın senı anlamıyosa baskası konussun onla bak kıza boyle davranma fılan dıye, boyle bı olay oldugunda keske kardesın fılan varsa o deseydı, bu kızı bı daha buraya gelecek kadar kızdırırsan, geldıgınde gerı alamazsın dıyeee, boyle vıcıklasaydı o da
al işte yaa olay bu. benim yönetmek yönetilmek falan gerek yok da ya deli olucam biriciğim mesela kendi bal gibi haksız dile getiriyorum ben suçlu oluyorum şunu şöyle yapıyorsun niye yapıyorsun üzüyorsun bilmem ne diye haykırıyorum ama aslında ilk hiç bir şey demiyorum bir kaç gün bekliyorum hala tık yok dayanamıyorum söylüyorum bak böyle yapmadın şöyle davranmadın böyle davrandın falan diye, hiç üstüne alınmıyor bana soruyor neden böyle yapıyorsun neden sorun çıkartıyorsun diye ya sorun çıkartan ben değilim ki... kabullenmeyi bırakın benim burnumdan geliyor. kesinlikle kendine yer vermiyor ya ben hastayımdır ya canım sıkılmıştır ya başka şeye takmışımdır ya ayrılmak istiyorumdur ya hıncımı çıkartıyorumdur hiç alakası yok ya inanın öyle değil deliye dönüyorum anlatamıyorum bi türlü. ben sorunun üstüne gidip çözmeye çalıştıkça ben suçlu oluyorum. kendi kendime uydurup uzatıyormuş gibi oluyorum ama öyle değil kikırılıyorum üzülüyorum ihmal ediliyorum bazen ve gönlüm alınsın en azından bir açıklama yapılsın ya da durum farkedilsin istiyorum aşkım tarafından ama nafile. özrü kabahatinden beter oluyor. ay ciddi kafayı yiyorum bazen. hatta bu yüzden bu pazar nişanı attık. ben sorunu dile getirip çözmeye çalışırken o kabullenmiyor beni suçluyor ben bundan şikayetçi olunca bu sefer bu kadar şikayetçiysen git daha iyisini bul, git başkasını bul bilmem ne demez mi bir dedi iki dedi üç dedi dört dedi ben iyice yataklara düştüm üzüntüden. en son ben yine bak özrün kabahatinden beter ne hale geldim haberin var mı diye haykırırken bana sen kendi kendine üzülmek istemişsin üzüldün ben bir şey yapmadım bu kadar istemiyorsan beni, postala yüzüğü ben de postalayım olsun bitsin dedi telefonu bir kapattım bir aradı bir daha sakın konuşmayalım dedim ama kan beynimde.. telefonu tamamen kapattım. akşam güneş batıyor, günlerden pazar. yok göndercem yüzüğü koydum kafama. pzt göndersem salı ulaşacak ama ben hemen ogün o an tak diye yesin suratına yüzüğü istiyorum. toparladım kendimi. direkt salaş makyajsız falan çıkacaktım dur ya dedim neyi kaybettiğini son kez görsün döndüm, o gün buluştuğumuzda giymeyi düşündüğüm şeyleri geçirdim, ama saç makyaj yapacak mecalim yoktu. elime bir paramı bir de telefonumu aldım bastım terminale gittim. ama ağlamam hala durmadı sürekli ağlıyorum. yüzüğüde zarf aldım zarfa koydum sen misin posta isteyen, gittim kapısına koydum ziline bastım, döndüm yola düştüm yakaladı yolda beni. konuşalım falan. ben perişanım gözümde yaş durmuyor çok sinirliyim üzgünüm ama o hala ne yaptığının farkında bile değil. neyse sakinleştirdi biraz, konuşalım dedi yürümeye başladık. az ilerden ses geliyordu ne varmış falan dedi bakalım edelim derken meğer konser varmış kendimizi konserin ortasında bulduk normalde keyfimiz olsa kıpırdayıp gitmeyiz bi de beni güldürmek için şakrabanlıklar yapmaz mı ben alllak bullak oldum bi ağlıyorum bi gülüp oynuyorum neyse bitti konser sarılıp havai fişekleri izledik. ben yumuşadım bayaa tabii sakinleştim içten hala sinirli ve kırgınım ama dışa vurmamaya çalışıyorum. sonra çıkarttı yüzüğü zarftan bana yüzüğü işaret yapıyor istiyor musun diye ay bi delirdimm bir şey de demiyorum insan bi alır takar güzel sözler söyler gönül alır yok. ben de tersleyince bana demez mi yüzüğü sen kıçarttın getirdin istemiyorsun demek ki ne bileyim soruyorum diye ya güleyim ağlayım mı yüzüğü neden nasıl çıkarttığımı nasıl yollara düştüğümü hatırlıyorsunuz anladınız değil mi?? ya orada anlatamadım bi türlü an la ta ma dıım o dedi diye getirdiğimi anlatamadım yine tartışmaya dönüştü sudem valla taktiklerin çok doğru aslında uygulamaya çalışacağım haklı olan sensin diyip sonra ufak ufak yanlışlarına değinmek en iyisi tabi işe yarar mı bilmiyorum ama ben sevdiceğimle tartışmak is te mi yo ruuum :84: yüzük mü? tabii ki parmağımda :132:
kürkçü dükkanındasın...hatırladım senı ...atıp bizi kaçtiğini....
iyi avatar olur
kuuzm senın olayda karışıkmış...
ama erkkelerın bı evlenmeden öncekı hallerı bıde sonrakı hallerı vardır...
hoş benımkı hep aynı ama...
canım onlar nasılsa sende oyle olcaksın duygusuz sa duygusuz sıvrı dıllıyse sıvrı dıllı....kısasa kısas....dişe diş yanii...
benımkıne hatalıısn desem senın yuuznden sen yaptırıyon der bana bagırma desem bagırttırma der.....kızma desem kızdırme der....onlar hep haklıdır canım....
canım ben bu takdıklerın çoğunu yaşıyarak kımını ktaplarda kımını kışısel gelışım dergılerınde....hatta evlılık semınerıne bıle gıttım düşün....barkınıma bahsetmıştım okudn mu bılmıyom....
ama evlılık ve takdık konusunda....
ayşe bahar ve mektupun elıne su dökemem....
onalra daha olgun aklı başında daha tecrübeli ablalar....ben kelın tekıyım daha kendıme ılaç bulamadım....da mılete akıl veriyom bakmasen....
bi arkadaşımın bi sözu vardır çok severim.....
eşler bizim elbiselerimiz gibidir.....kimine dar gelir,kimine bol,kimine tam......
yani evlilikleri aslında birbiriyle kıyaslamak tamamen doğru değil....
biz kendımız elıkmızdekının kullanma kılavuzunu okuyup yöntem geliştircez....taktik üretecez.....
ayy benım koca.....çoğu erkeğe benziyo gibi görunsede çok zor birisidir.....evlenmeden önce ağzıyla dedi...benı anneme sor,gelınımıze sor....kahrı çekılecek adam değilim dedi de.....aşktan gözum görmedı bişiy.........
ayy birazda o benım gururumu oksasınvalla altan al al nereye kadar dimi ben eskıden ceker gıderdım evden cocuk yokken tabee sonr aolay cıkardı bu hem gıt derdı kavga esnasında (qivi sneın nısanlın gıbı begenmıyosan gıdersın ananın evıne fılan tarzında bende cok üzülürdüm ve giderdim)benımıkı olayı alttan almaz kesınlıkle arar arar ben cvp veremzdım ıyıce deli olurdu gel filan dıye ama hıc güzel söz yok yani neyse sımdı yapmıyom ama gene der aynı lafları cok kızıyom kocama bu huyunu değiştir diye o da benı o raddeye getırme o zaman der hayret bsıey hıc mı tartısmıycaz yanı.sonuc ben kıymet bılmez oluyom
canım hazır sen bekarken kocayı böyle şeylere alıştır al beraber evlılık semınerlerıne götur,kitaplar okuttur....
hah işte aynı aynı yaa ben de böyle dedim tartışmayacak mıyız? senin gibi kestirip atsam daha mı iyi? ortada benim çok kırıldığım bir durum var sen bunu değil kabul etmek farkında bile olamıyorsun. konuşup tartışalım gerekirse kavga edelim ama aradaki sorunu aşalım telafi edelim istiyorum diye haykırdım durdum. deli muamelesi gördüm inanır mısınız
işte buna deli oluyorum. ben de çok gelişim kitabı okurum(bir çoğu foss söylemeden edemicem), ama doğan cüceloğlu favorimdir. hatta senin bu kullanma klavuzu lafını da seneler önce ilk bir gelişimciden duymuştum. ama benim gıcık olduğum nokta şu.. biz çabalıyoruz biz doğru olanı öğrenmeye uygulamaya çalışıyoruz ama yine biz yoruluyoruz. tek taraflı çaba nereye kadar? iki tarafın da huzurları için buna sıcak olması lazım. mesela o seminere eşinle gitmen lazım ben işte öyle düşünüyorum. tek git git ne oluyor? kendi yapman gereken düşünmen gereken doğruları öğreniyorsun fikir ediniyorsun kendini tanıyorsun eşini aileni tanıyorsun. ve yine sen ayakta tutmaya çalışıyorsun. ona daha anlayışlı olmayı öğreniyorsun sen kendini aşıyorsun ama tek taraflı olunca sonuç; sen anlayışlı olup alttan aldıkça o demek hep ben haklıyım diyebilir. iyi güzel hoş. ama onun da aydınlanması lazım. kendiyle yüzleşmesi lazım. biz sadece biz kendimizi terbiye edersek olmaz.
kadınların dar ayakkabıları da kocaları sanırım....O bayram bana ayakkabı almaya karar verdiler.
Hazır ayakkabı satan mağaza yoktu ş...ehirde. Tek ayakkabı yapan dükkánında ayakkabıcı çıplak ayağımı bir kartonun üzerine koydu, iyice basmamı
söyledikten sonra ağzındaki kurşun kalemi eline alıp ayağımın çevresini çizdi.
O ayağımın çizildiği karton benim ayakkabı numaramdı.
Günlerce yeni ayakkabılarımın hayalini kurdum. Babamın anlattığına göre ayakkabılarım siyah ve bağcıklı olacaktı.
Kapının her çalınışında koştum.
Ayakkabılarım bayramdan bir gün önce geldi, siyah-bağcıklı.
O gün onları giymedim. Bayram gecesi yatağımın altına yerleştirdim yeni ayakkabılarımı.
Arada bir kalkıp kutusundan çıkartıyor, yere koyuyor, yukarıdan, yandan, önden bakıp duruyordum. Parlak ve yuvarlak burnunu gecenin karanlığında kim bilir kaç kez okşadım.
Uyku girmedi gözüme.
Sabahleyin ev ahalisi kalktığında, ayakkabı kutusu kucağımda sandalyede oturuyordum ben.Ayakkabımı babam giydirdi.
Ayağıma olmamıştı ayakkabılarım, dardı ve canımı yakmıştı.
Ama bunu babama söylemedim. O ''Sıkıyor mu?'' diye sordukça ''Hayır'' yanıtını
veriyordum.
''Dar, ayağımı acıtıyor'' desem, geri gidecekti ayakkabılarım ve
ayakkabıcının hemen bir yeni ayakkabı yapması olanaksızdı.
O bayram sabahı canım yana yana yürüdüm.
Bir süre sonra acı dayanılmaz oldu.
Dişimi sıktım.
Topalladım.
Soranlara ''Dizimi vurdum'' dedim, ama ayakkabılarımın ayağımı sıktığını kimseye söylemedim.
Doğrusunu isterseniz yaşam dar ayakkabıyla yürümektir.
Kimi zaman dar bir maaş, kimi zaman sevimsiz bir iş...
Kimi zaman bir mekan dar ayakkabı olur bize, kimi zaman bir çevre, kimi
zaman bir sokak, ya da bir şehir...
Kimi zaman dostluklar, arkadaşlıklar, beraberlikler bir dar ayakkabıya
dönüşür.
Kimi zaman zamandır dar ayakkabı, geçmek bilmez.
Kimi zaman mutlu gözüken bir beraberliktir..
Kimi zaman zenginlik, kimi zaman başınızı koyduğunuz yastık...
Canınız yanar.
Topallaya topallaya gidersiniz.
Sonradan öğrendim yaşamın dar ayakkabıyla yürüme sanatı olduğunu...
canım oyasak kelımeyı ağzına elınden geldıgınce almamaya çalış.....kızlar biraz yazdıklarını okudumdaa dertlerimiz aynı gibi genel sorunlarrr var ben biraz fazlamı bunaldımda boşancam dedim şimdi biraz kızıyorum kendime ama burnunu sürtmeye karralıyımmm cadıyım sanırım ben nasıl olsa okumaz kocam bunu çok seviyorum eşşekk kocam seni
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?