8 yıllık evliliğimi bitirsem mi devam ettirsem mi bilemedim

ahbuben

Guru
Kayıtlı Üye
20 Haziran 2007
153
0
296
46
İstanbul
Depresyondayım, çok mutsuz hissediyorum,huysuzum,sinirliyim, hiç enerjim yok, hep uykum var gibi, işime konsantre olmakta güçlük çekiyorum ama bir yandan da çalışarak kafa dağıtabildiğim için kafayı daha fazla yememiş oluyorum. 8 yıllık evliliğimi bitirsem mi bitirmesem mi hangisi doğru karar veremiyorum bir türlü... Cesaretim de yok, kendime güvenim de kalmadı,aileme de anlatamıyorum, kimse birşey bilmiyor, benim boşanıp boşanmama ikileminde olduğumun farkında değil kimse. Eşimle de sadece aynı evde kalan 2 yabancı gibiyiz. Hiç konuşmuyor değiliz ama mesafeliyiz birbirimize. Konuşuyor birlikte birşeyler yapıyor olmamızın tek nedeni de 4 yaşındaki oğlumuz. Onu ikimiz de çok seviyoruz. Evliliğimizin başından beri hep başka sorunlarla karşılaştık, bizi yıpratan hep başka başka şeyler oldu. Başından beri anlaşamadık uyuşamadık aslında - ama duygularımız ayrılmamıza engel oldu hep. Bir sarılmayla yine bağlandık birbirimize.

Ailelerimiz de uyuşmadı, zevklerimiz de, tatil anlayışımız da, hayata bakışımız da...Çocuk olmasaydı bitirmiştik şimdiye kadar...Yanlış adamla evlendim, bir de eşimin baskılarına dayanamayarak çocuk yaptım, 3. hatamın da boşanma olmasını istemiyorum ve ne yapacağımı bilmiyorum (hangisi doğru bilmiyorum, tekrar bir hata yapmak da istemiyorum).
Eşim tam bir anne kuzusu, annesi neyi seviyor neyi izliyorsa o da onun yolunda...Ayrıca etrafta da burnu havada ve kızgın sinirli biri olarak bilinir.Bense tevazunun en büyük erdemlerden biri sayıldığı bir ailede büyüdüm, 3 kızkardeş pek de kavga etmeden büyüdük, temiz iyi niyetli yetiştirildik, kötülüklerden kavgalardan küfürlerden uzak.
Benim gösterdiğim mütevazilik, eşimin ailesi tarafından belki değerimin altında gösterdi beni, benim iyi niyetimi suistimal edip laf soktular hep inceden inceye, ses çıkarmadım belki ilk 4 yıl boyunca, ama sonrasında ben de başladım tepki vermeye, bana birşey söyleyene ben de laf sokmaya başladım, yani değiştim. Hep huzur içerisinde, gülümseyerek uyuyan ben artık değiştim ve değiştiğim beni de sevmedim, hep iyi kalmak isterdim. Biri bana laf soktuğunda ben nasıl ona sokarımın hesabını yapmak istemezdim...ama üstüme çok geldiler, tek istediğim huzurdu.
Benim normalde sakin sessiz ve uyumlu bir yapım var, üniversitede o kadar yurtlarda kaldım ama tek bir kişiyle kavgam olmadı, annemle babamla hiç sert konuşmamız kavgamız olmadı, ama eşimle hep kavga ettik...olmadı beceremedim evliliği...
 
Birikim,birikim,birikim...
Evliliğin sonunu hazırlayan en korkunç yanı...:çok üzgünüm:
Boşanın diyemem ama sıkıntılarınızı içinizde biriktirmeyin,iyi kötü ne varsa paylaşın eşinizle..
İletişim kopunca bir daha bağlanmıyor maalesef...:delphin:
 
evlilik mücadele gerektiriyor...
değiştirmeye çalışmadınız mı hiç süregelen bu şeyleri ?
eşinizin ailesi size laf sokarken eşiniz ne yaptı ? savunmadı mı sizi onlara karşı ?

eşinizle kavga etmenizdeki sebepler ne oluyor genelde ?
 
evlilk kesinlikle mücadele gerektiren bişey ama benim hiç bir zaman savaşçı bir ruhum olmadı, ben sesimi hiç evlenene kadar yükseltmedim, hiç kimseyle en ufak sorun tartışma yaşamadım, ama şimdi neden böyle hırçınım artık bilmiyorum...değiştirebileceğim birşey yoktu, ben birisine baskı da uygulayamam zaten, eşimin ailesi bana laf sokarken eşim yanımda değilken yapıyorlardı, o yanımızdayken diyemezlerdi herhalde. Ama onun yanında söyledikleri şeyler de oldu, eşim de sessiz kaldı, savunmadı çünkü onlarla aynı düşünüyordu.
Eşimle hep bahsettiğim gibi farklı konularda tartıştık, evliliğin her yılında farklı şeyler, ilk yıllarında klasik kıskançlık tartışmaları, daha sonra hamilelikte beni çok ihmal etti, her akşam bilgisayar odasına girip orada oyun oynuyordu, sigara içtiği için de yanımda oturmamı istemiyordu (normalde ben de aynı odada olurdum daha önceleri), daha sonra çocuk oldu, bebek hasta olduğunda uyumadığında hep ben ayaktaydım, normalde de zaten öyleydi, hiç destek olmadı, oğlum biraz da kiloluydu, ayağımda sallamaktan topuklarım hasar gördü, ağrı çektiğim halde, biraz da ben sallayyaım demedi, bunları da hep konuştuk onunla, konuşmadan barış yapmadık asla, bir süre düzeldi herşey ama çok kısa süreliğine...bigün çocuk yüzünden kavga ettik, bana biberonunun yerini sordu, ben de artık yorgundum, sinirliydim bilmiyorum dedim sert bi sesle, o da nasıl bilmezsin diyerek el kaldırdı (yani birbirimize giridğimiz tartışmanın da konusuna bak), ama vuramadı, vursaydı biterdi zaten...
Bir kere daha el kaldırdı, onda da yine çocuk yüzündendi.
Oğlumuz da hep gece geç yattığı için ben zaten onu ayağımda sallarken hep uyuyakalıyordum. Benim de hatalarım oldu, mesela ben kimseye müdahale etmeyi sevmiyorum, baskıyla birine iş yaptırmayı sevmiyorum, mesela bilgisayar oyunu oynamamsını rahatsız olduğumu söyledim bir süre oynamadı ama sonra yine izin almaya başladı benden, koskoca adam benden izin isteyince ben de kendimi kötü hissedip izin verdim, sonra yine her gece oyun oynamalar başladı...En son da ablama borç verecektim, orda ortalığı karıştırdı, ve iftara çağıran diğer ablama da gitmedi sırf ablamın eşini sevmediği için. Ama benim aileme de ayıp etmiş oldu. Ben ne kadar eşimle küs olduysak da onun ailesi çağırdığında hep gittim...Ama bundan sonra ben de gitmeyeceğim.
 
evlilk kesinlikle mücadele gerektiren bişey ama benim hiç bir zaman savaşçı bir ruhum olmadı, ben sesimi hiç evlenene kadar yükseltmedim, hiç kimseyle en ufak sorun tartışma yaşamadım, ama şimdi neden böyle hırçınım artık bilmiyorum...değiştirebileceğim birşey yoktu, ben birisine baskı da uygulayamam zaten, eşimin ailesi bana laf sokarken eşim yanımda değilken yapıyorlardı, o yanımızdayken diyemezlerdi herhalde. Ama onun yanında söyledikleri şeyler de oldu, eşim de sessiz kaldı, savunmadı çünkü onlarla aynı düşünüyordu.
Eşimle hep bahsettiğim gibi farklı konularda tartıştık, evliliğin her yılında farklı şeyler, ilk yıllarında klasik kıskançlık tartışmaları, daha sonra hamilelikte beni çok ihmal etti, her akşam bilgisayar odasına girip orada oyun oynuyordu, sigara içtiği için de yanımda oturmamı istemiyordu (normalde ben de aynı odada olurdum daha önceleri), daha sonra çocuk oldu, bebek hasta olduğunda uyumadığında hep ben ayaktaydım, normalde de zaten öyleydi, hiç destek olmadı, oğlum biraz da kiloluydu, ayağımda sallamaktan topuklarım hasar gördü, ağrı çektiğim halde, biraz da ben sallayyaım demedi, bunları da hep konuştuk onunla, konuşmadan barış yapmadık asla, bir süre düzeldi herşey ama çok kısa süreliğine...bigün çocuk yüzünden kavga ettik, bana biberonunun yerini sordu, ben de artık yorgundum, sinirliydim bilmiyorum dedim sert bi sesle, o da nasıl bilmezsin diyerek el kaldırdı (yani birbirimize giridğimiz tartışmanın da konusuna bak), ama vuramadı, vursaydı biterdi zaten...
Bir kere daha el kaldırdı, onda da yine çocuk yüzündendi.
Oğlumuz da hep gece geç yattığı için ben zaten onu ayağımda sallarken hep uyuyakalıyordum. Benim de hatalarım oldu, mesela ben kimseye müdahale etmeyi sevmiyorum, baskıyla birine iş yaptırmayı sevmiyorum, mesela bilgisayar oyunu oynamamsını rahatsız olduğumu söyledim bir süre oynamadı ama sonra yine izin almaya başladı benden, koskoca adam benden izin isteyince ben de kendimi kötü hissedip izin verdim, sonra yine her gece oyun oynamalar başladı...En son da ablama borç verecektim, orda ortalığı karıştırdı, ve iftara çağıran diğer ablama da gitmedi sırf ablamın eşini sevmediği için. Ama benim aileme de ayıp etmiş oldu. Ben ne kadar eşimle küs olduysak da onun ailesi çağırdığında hep gittim...Ama bundan sonra ben de gitmeyeceğim.

ben çok çzöülemeyecek sorunlar görmüyorum eşinle boşanmanıza sebep olacak...
birbirinizi seviyorsanız bence mücadeleyi hak etmiştir bu yuva...
oyun oynamasından rahatsız olduğunu söylediğinde, bunu bırakması bende olumlu, düzelebilir bi imaj yarattı... hiç umursamayabilirdi, seni umursamasaydı...
onu uyardın mı hiç peki ? böyle devam ederse boşanacağınızı söyledin mi ?
yapmadıysan bi dene derim...
içimde sana karşı olan sevgimi bitiryorsun, sevgim bittiğinde de durmam bu evde de...
 
Laale iletişim kopunca bir daha bağlanmıyor demiştin ya, biz sorunları konuşup barışınca bir süre herşey yolunda gidiyor, ama bir süre sonra yine eskiye dönüyor...
 
Laale iletişim kopunca bir daha bağlanmıyor demiştin ya, biz sorunları konuşup barışınca bir süre herşey yolunda gidiyor, ama bir süre sonra yine eskiye dönüyor...

O zaman özünüze dönüyorsunuz demek ki arkadaşım..
Farklı yetiştirilme,farklı kültür çakışıyor bir yerde demek ki..
Ama size el kaldırdığını da okudum zaten bence olmaz bu iş..:delphin:
 
Canım zor bir süreçten geçiyorsun belli ki

Ama dikkatimi çeken öncelikli konu, lütfen çocuğunu hata olarak görme

çalışıyor musun peki
 
Lovelinya, boşanmayı tehdit olarak kullanmamdan nefret ediyor - bunu duymak istemiyor. Bunu bir silah gibi kullanamam ona karşı.
Boşanma kelimesi ağzından çıkmamalı beni seviyorsan diyor.

Beni ilk başta dinliyor zaten ama dediğim gibi sonra yine eskiye dönüyor. Beni hala sevdiğini biliyorum, yani çünkü beni yalnız bir yere göndermiyor, herşeyi birlikte yapıyoruz. Ama o benim ailemi sevmiyor, ben de onun ailesinden nefret ediyorum. Bir de tatil anlayışımız bile farklı, o bir tarlada birşeyler ekmeyi seviyor, tatilini bu şekilde geçirmek istiyor, bense gezmeyi yeni yerler görmeyi istiyorum, zaten tarlada böcek fobim olduğu için kafayı yiyorum...Yiyeceklerdeki zevklerimizin de farklı olması bazen sıkıntı oluyor, ben neyi sevmiyorsam o onu seviyor, ve annesiyle çok yakın olması da beni huzursuz ediyor, eve ne yapılıyorsa kayınvalideme de hemen yapılıyor, hergün annesiyle 3-4 kez konuşuyor telefonda, yüzyüze de mutlaka 2 kez görüşüyorlar günde.
 
Lovelinya, boşanmayı tehdit olarak kullanmamdan nefret ediyor - bunu duymak istemiyor. Bunu bir silah gibi kullanamam ona karşı.
Boşanma kelimesi ağzından çıkmamalı beni seviyorsan diyor.

Beni ilk başta dinliyor zaten ama dediğim gibi sonra yine eskiye dönüyor. Beni hala sevdiğini biliyorum, yani çünkü beni yalnız bir yere göndermiyor, herşeyi birlikte yapıyoruz. Ama o benim ailemi sevmiyor, ben de onun ailesinden nefret ediyorum. Bir de tatil anlayışımız bile farklı, o bir tarlada birşeyler ekmeyi seviyor, tatilini bu şekilde geçirmek istiyor, bense gezmeyi yeni yerler görmeyi istiyorum, zaten tarlada böcek fobim olduğu için kafayı yiyorum...Yiyeceklerdeki zevklerimizin de farklı olması bazen sıkıntı oluyor, ben neyi sevmiyorsam o onu seviyor, ve annesiyle çok yakın olması da beni huzursuz ediyor, eve ne yapılıyorsa kayınvalideme de hemen yapılıyor, hergün annesiyle 3-4 kez konuşuyor telefonda, yüzyüze de mutlaka 2 kez görüşüyorlar günde.

annesine düşkünlüğü abartı gerçekten... bu san akarşı tavırlarını da etkiliyor mu bilmem tabii... etkilemiyorsa onu da boşver derim...

Aslında bunu silah olarak kullanmanı önermek istemedim... ama yaptığı davranışların sonucunun buraya avracağını bilmeli...
senin içindeki sevgiyi bitirdikten sonra geriye dönüşü olmaz...
en azından bunu aklının bi köşesine sokmalısın ki, sevgiyi bitirecek davranışlardan uzak dursun, aynı şey senin için de geçerli tabi ki...

tatil zevkiniz farklıysa, bi tatili senin sevdiğin gibi, bi tatili onun sevdiği gibi geçirebilirsiniz...
yiyecek konusundada bırakın herkes sevdiğini yesin...
yemek pişirirken 2 çeşit pişirilsin, biri senin sevdiğinden, biri onun sevdiğinden...
 
ya canım ikinizde birbirinizi seviyorsunuz, evliliğinizinde çok güzel bir meleği var
bu durumda inan boşmanmak çözüm değil, zaten boşanmak bu tip durumlarda çözüm yollarından biri olamaz, ona çözüm değil bitiş denir.
Herşeyimiz farklı demişsin ya, aynı olsaydıda çok sıkıcı monoton olmazmıydı hayat, aynı olmasından ziyade farklı olsanız ama birbirinizi anlasanız, saygı duysanız
mesela bacanağını sevmiyor olabilir ne varki karısının hatrına 2 saat sohbet etmeye çalışsa
ne bileyim bi yaz köye bi yaz deniz kıyısına gitseniz

Bence birbirinize diş bilemenizin bir sebebide ailelerinizi sevmiyor oluşunuz, hatta bence bu tüm bu hır gürüb altında yatan tek sebeb bile olabilir

sakin kafayla oturup tekrar konuşun, birbirinizin ailesini sevmediğinizi itiraf edin kabul edin ama birbirinizi sevdiğiniz için aralıklı olarak görüşmelere katlanacağınıza söz verin ve seyrek görüşün beraber olarak, yoksa tek başınıza istendiği zaman insan ailesini görebilmeli

eşinin sana yardımcı olmaması çocuk konusunda falan, sürekli oyun oynaması gerçekten sana karşı özensizliğini gösteriyor, bence bu oyun olayını evden çıkarın, yani ergen çocuklar gibi oyun oynamanın kime ne faydası var
beraber maç izleyin, film izleyin, başka eğlence mi yok

ama bazen insan ynalız kafayı dağıtmakta isteyebilir, öyle zamanlardada eşler birbirini rahat bırakmalı bence bi süre

Belki de bi 15-20 gün görüşmeseniz mi diyorum böylece birbirinizin hayatında ne kadar önemli olduğunuzu hatırlarsınız
 
bilmiyorum benim de içimden bir ses beklememi söylüyor herhangi bir karar vermeden önce, ama en son bozuştuğumuzda 6 ay yabancı gibiydik. 2010 yılbaşında barışmıştık daha yeni...
 
bilgisayar oyunlarını hayatından çıkaramayacak kadar seviyor.
ben de onunla birlikte bilgisayar açsam, eminim aslında işe yarayacak, ama işten zaten yorgun geliyorum, oğlum uyuyana kadar onla oynuyorum, e çocuk geç de yatıyor, onla uyuyakalmasam yapıcam ama uykuma yenik düşüyorum. Çalışmıyor evhanımı olsam yapardım...
15-20 gün görüşmemek çocuk varken zor.
 
Yazdıklarından anladığım bu adam ile asla mutlu olamıyacağın sadece fedakar anne rolüne devam edeceksin ama sen hayattan fazlasını istiyorsun sana ne mutluluk veriyorsa ona yönel ve cesaretli ol akıl ve sinir hastanesini doldurmaya gerek yok annenlere anlat
 
belki de gerçekten karşı ailelerle görüşmeyi karşılıklı olarak kesicez, o zaman bir sorundan daha kurtulmuş oluruz belki...
 
Oy oy ne zor ne sıkıntılı dönemler. Ah bu erkekler yok mu eşlerine bütün işi yıkarlar, düşüncesizler. Kaba ve eşine yardım etmeyen erkeklerden nefret ediyorum. Ama birde nasıl alıştırırsa öyle gider derler. Benim dayımda bekarken asla annesine yardım etmezdi. şimdi eşi için neler neler yapıyor. Mesala bebek bezini değiştirirdi dayıma seslenirdi sen atarmısın. Yani azıcık beceriksiz olacaksın oda sana yardım edecek.
Size pozitif enerji yolluyorum. Bu gün bir başlangıç yapın ve eşinize mükemmel bir sofra hazırlayın.

Sonra tekrar oturup konuşun. Onun hatalarını kendi hatalarınızı anlatın. Birlikte birşeyler yapın mesala tavla oynayın... Ben bile sizin evliliğinizi çok monotonlaştığını hissettim.

Eşinizi seviyorsanız böyle bir değişim yapın...
 
Son düzenleme:
Ananem hep kızar çok oyunlu bu gelin diye... Ama ne yapsın dayım zor biri oyun şart :D
 
Annemler yaşlı insanlar ve onların üzülmesinden korkuyorum ki üzülürler...
Tek başıma olsam yapabileceğim şey yurtdışına kaçıp orda çalışmak olurdu.
Ama oğlum var ve babasını çok seviyor, babası da onu, boşanırsam şehirdışına bile gidemem.
Bir de boşandıktan sonra yapabilir miyim bilmiyorum, cesaretim yok hiç, dul bir kadın olunca hayat daha da zor olacak, evli kadınlar eşlerinden çekinecek belki, görüşmek istemeyecek, dedikodular artacak diye ürküyorum...
 
ben oyun oynayamıyorum, yapamam, yalan söylerken bile belli ederim...
kişiliğime ters ve gereksiz yere fazla düşünceliyim, birine zorla iş yaptırınca kendimi kötü hissederim, yani adama istemediği bi işi yaptırdım deyip yine üzülürüm,zaten benim söylememle yapınca yüzü de farklı oluyor ya da illa off deyip isteksizce yapar.
 
Back
X