Eğer şişmansanız bu yağ dokunuz fazlalaştı ve vücudunuzun enerji dengesi bozuldu demektir. Aç kalarak ,diyet yaparak veya aşırı spor yaparak bu dengeyi tekrar kurmanız mümkün değil. Vücudunuza yeteri kadar kalori vermeniz gerekir ki vücudunuz bu dengeyi sağlayabilsin. Vücudunuz bu dengeyi sağlayabilmek için sizden enerji isterken ona SIFIR kalorili yiyecekler veya onun iştahını kapatacak bir ilaç veriseniz, vücudunuz nasıl dengesini sağlayabilir. Bir de üstüne bir uzman size günlük enerji ihtiyacınızdan bile az yemeniz gerekli üstüne birde spor yaparak ekstra enerji harcamanız gerekli diyerek sizi yönlendirirse ve siz onu dinlerseniz, vücudunuz ne yapsın. Yapacağı tekşeyi yani kas ve destek dokusunu harcayarak sizin enerji ihtiyacınızı karşılayacaktır. Sonucunda şüphesiz ki kilo verirsiniz fakat sonrasında diyeti bırakınca vücudunuz eksilen kas ve destek dokusunu tekrar yerine koyar ve siz verdiğiniz kiloları çok kısa sürede geri alırsınız hatta bir kısmını depo ederse daha fazla bile kilo alabilirsiniz. Lütfen vücudunuza, bebeğinizmiş gibi iyi davranın, onu bu zor günlerinde aç bırakmayın kaliteli besleyin.
Dr. Fevzi Ozgonul | Serhat, 8 ay sonra. from Fevzi Ozgonul on Vimeo.
Zayıflamak dediğimizde hemen aklımıza diyet ve spor gelir. Aslında yıllarca zayıflamaya çalışanlar çok iyi bilir. Diyet ve spor ile zayıflamak mümkündür. Fakat diyet ve aşırı spor yapmak vücudu zayıf düşürerek zayıflamasını sağlar aslında zayıf düşmek yani içimizin boşalması cildimizde sarkmalara halsizliklere ,huzursuzluklara bunun yanında en önemlisi vücudun hastalıklara karşı olan direncinin düşmesine neden olur ki bu hepsinden önemlidir. Üstelik az yiyerek yaptığımız tüm diyetlerde vücudumuz bize karşı direnmeye başlar ve eninde sonunda diyeti sonlandırmamıza neden olur. Aslında şişmanlamamıza neden olan yağ biriktirmeyi vücudumuz bizi korumak için masumane bir şekilde yapar. Bu iyi niyetinden dolayı vücudumuzu ( Aslında kendimizi ) aç bırakarak cezalandırmak ne derece akıllıca olacaktır?
Tüm şişmanların hayali (Ben dahil , artık hayalim değil çünkü ben hayalimi gerçekleştirdim) yiyerek, hiç aç kalmadan, kimsenin listelerine bağlı kalmadan,spor yapmak zorunda kalmadan, hiç sarkma yaşamadan,tüm vücudunda her bölgede kollarda, bacaklarda, göbekte, basende, yüzde küçülme olarak sağlıklı geri dönüşü olmayan en önemlisi acısız, çok zaman almayan saatlerce bir alete bağlı kalmasına gerek olmayan. Düzenli olarak gidemese de bir problem yaşamayacağı sosyal yaşamını etkilemeyen bir zayıflama yöntemidir. ışte karboksipunctur size hayalinizi gerçekleştirme olanağı sağlıyor.Sizden tek istediğimiz. Büyüme çağındaki bir çocuk nasıl sağlıklı besleniyorsa sizinde o şekilde beslenmeniz ve günlük haraketlerinizi biraz arttırmanız.
KARBOKSıPUNCTUR ıLE ZAYIFLAMA:
Haftada 1 veya 2 defa 2 dakikanızı ayırmanız yeterli, diyet ve ağır spor yapmanıza gerek yok. Vücudunuza bu tedaviyi öğretebilmemiz için en az 15 seans uygulamayı göze almanız gerekir genelde ilk 5 seansı haftada 2 sonrasında haftada 1 , 15 günde 1 ve ayda 1 uygulama yaparak resetlemeyi ve sizin küçülmenizi sağlayabiliyoruz. Şehir dışından gelen hastalar için ilk 5 seansı hızlı, yani hergün veya gün aşırı tamamlayıp sonradan ayda 1 kez devam seansını öneriyoruz. Seanslar kişi ideal kilo ve bedene ininceye kadar devam ediyor. Seanslar sırasında 1 aylık veya daha uzun süre ara vermenizde hiçbir sakınca bulunmamaktadır. Kişi tatil , iş veya başka bir nedenle tedaviye ara verse bile bu tedavinin bozulması anlamına gelmiyor. Bu durumda kişi eğer yeme düzenine uyarsa kilo vererek ve bedenen incelerek bile bu arayı değerlendirmiş oluyor.
Karboksipunctur zayıflama tedavisinin mantığı nedir ?
Karboksipunktur vücudun bozulmuş enerji alım ve kullanım dengesini tekrar ayarlayıp obez düşünce mantığından çıkararak, vücudun yiyeceklerle aldığı kaliteli enerjiyi, depoladığı ve kullanmadığı depo yağları vücut dışına atmakta, yağ atımından sonra oluşabilecek cilt sarkmalarını önlemek için kolajen oluşturmakta, obezite nedeniyle bozulmuş endokrin sistemin tekrar sağlıklı çalışmasını sağlamakta, eksilmiş kas dokusunu tamamlamakta kullanmasını sağlıyor. Bu nedenle verilen kilonun iki katı oranında vücudu küçültmek ve cildin eski elestikiyetini geri kazanması nedeniyle sıkılaşmayı selülitleri kaybetmeyi,cildin daha genç ve sağlıklı görünmesini kişinin daha enerjik ve sağlıklı hissetmesini sağlamaktadır.
Karboksipunctur uygulandığında tek yapmanız gereken aynı bir bebeğin büyürken daha kuvvetli besinlerle beslenmesi gerektiği gibi sizin de daha güçlü, sağlıklı, kalorili, besleyici değeri yüksek gıdalar ile beslenmeniz ve yiyeceğiniz yemek miktarını doyma hissinize göre ayarlamanız gerekmektedir. Bir bebek aynı mide kapasitesi ile nasıl bazen yarım biberon ile bazen 1,5 biberon ile doyabiliyorsa sizde bazen bir tabakla bazen yarım bazen 2 tabakla doyabilirsiniz. Her öğünde değişebilen bu miktar vücudunuzun ihtiyaç duyduğu enerji miktarına göre değişir. Eğer vücudunuz kas dokunuzu güçlendirmek istiyorsa ve aynı anda kolajen oluşturup sizi küçültmek istiyorsa daha çok enerji isteyerek mide kapasitenizi büyütecek dolayısıyla daha çok miktar ile doyabileceksiniz ve daha çok yemek isteyeceksiniz. Eğer az enerji istiyorsa mide kapasitenizi daha küçük tutup daha az yemenizi sağlayacak ve dolayısı ile çok yemenizi engelleyecektir. Aynı yarım biberon ile doyan bebek gibi. Yarım biberon ile doyan ve daha çok mama istemeyen bebekte de aynı sistem devreye girerek onun daha çok yemesini ve lüzumsuz yere yediği yemeği yine lüzumsuz yere sindirim sisteminin hazmederek boşuna çalışmasını engellemektir. Siz de karboksipunctur sonrasında devreye giren bu sistem vücudunuzun çok daha verimli çalışarak hazım sistemini lüzumsuz yere meşgul etmemeyi hedeflemektir. Bu sistemin önemi aynı bebeklerde büyümek için vücudun çok enerjiye ihtiyacı olduğu gibi kilolu bir kişinin de küçülmek için çok enerjiye ihtiyacı olduğudur, bu yüksek enerjiyi doğru zamanda ve vücudun istediği miktarda sağlamak için çok verimli çalışan bir sindirim sistemine ihtiyacı vardır.
Karboksipunctur uygulandığında vücudumuzun obez mantığından çıkıp sizi ideal kas, yağ dokusu ve kolajen oranına getirebilmek için bu yüksek enerjiye ihtiyacı olacaktır. Bu nedenle karboksipunctur ile birlikte sindirim sisteminin doğru çalıştığı için doyana kadar sağlıklı beslenmekten korkmamalıyız. Bu tedavi süresince doğru noktalara karboksipunctur uygulnması önemli olduğu gibi doğru beslenmek te çok önemlidir. Unutulmaması gereken bir nokta daha vardır, midenize gönderdiğiniz her yemek vücudunuzda enerjiye dönüşmez, enerjiye dönüşmesi için mutlaka sindirilmesi gereklidir. Bu nedenle tedavi süresince size aynı zamanda karboksipunctur yeme düzeni de dataylı olarak anlatılacak ve ona tam hissederek uymanız istenecektir.
Bu dengelemeyi başardığınız anda vücudunuz hiçbir direnç göstermeden hızla sizi küçültecek, işlevi bozulmuş organların doğru işlev kazanmasını, endokrin sistemin tekrar ideal şekilde çalışmasını, eksik kas dokusunun geri kazanılmasını, hiç cilt sarkması olmadan zayıflamanızı sağlayacaktır. Birçok hastamızın erken menapozdan çıkması, ülseratif kolit şikayetlerinin düzelmesi, dolaşım sistemine bağlı bacak ağrılarının azalması, polikistik over sendromunun düzelmesi ve verdiği kilodan çok daha fazla küçülmesi vücudun kendisini tedavi ettiğini gösterir. Uygulama her zaman hastayı tedavi eden doktor tarafından tüm vücut analizinin yapılması ve sonuçların bilgisayar programı yardımı ile bir önceki bulgularla karşılaştırılarak iki ölçüm arasında vücudun davranışının belirlenmesi ve ona göre tetiklenmesi ile yapılır. Öncelikle haftada iki veya eğer hızlı tedavi gerekiyorsa her gün uygulanabilir. Eğer vücut normal davranış biçimine geçmişse iki tedavi arasındaki süre uzatılabilir. ıdeal olan haftada 2 başlayıp sonrasında haftada 1 sonrasında 15 günde bir uygulanarak ideal vücut oranlarına ulaşana kadar hastayı takip etmektir. Fakat kişiye özel çok esnek uygulamalar da yapılabilir. Mesela 5 seans üst üste sonrasında ayda veya 2 ayda bir bile uygulama yapılabilir.Vücudun bu sistemi öğrenip ileride şartlı refleks olarak kendi kendini tetikleyebilmesi için en az 15 seans uygulanması gerekmektedir.
Hepinize sağlıklı, mutlu ve kilo problemi olmayan günler dilerim.
Dr. Fevzi ÖZGÖNÜL