80-89 Kilo Aralığındakiler Birlikte Zayıflıyor!

Dünki menüm: Sabah: 1dilim ekmek,1 dilim peynir,haşlanmış yumurta,2 3 dilim domates,maydonoz,açık çay ve yeşil çay.
Ara Öğün:3 kayısı
Öğlen:Mantar sote,Yoğurt bir bardak.
Ara Öğün:1 elma,5 badem.
Akşam:Balık,salata
Ara öğün yok misafirlikte yarım dilim bisküvili pasta,açık şekersiz çay
Koşu bandı:59 dk tempolu yürüme,Sırt çalıştırma ve mekik hareketi.
 
kadınlar gününde yemek içmek serbest mi:))
akşama zorla kendimi yemeğe götürteceğim eşime.
yemek dediğim de alışveriş merkezinde atıştırmak aslında.
bakacağım şeyler var yemeği bahane ettim.pide yeriz dedim:))
ben yarım pide bi ayran yerim sonra dükkanlara bakmaya kaçarım diye düşündüm kendimce:)))
 
elmaşekerim çeyrek kaptanım benim menülere niye bakmıyosunnnnnnnnnn
ağlayayım mı
 
Selam canlar

Kadınlar günümüz kutlu olsun ....



Her sabah dünyayı yeniden doğuran kim ? Giydiğimiz elbisede, yediğimiz ekmekte, içtiğimiz çayın deminde, elektrik düğmesinde musluktan akan suda, daktilonun tuşlarında, trenin düdüğünde kimin eli var?

İstediği zaman dünyayı durdurabilecek olan bu güç işçi sınıfıdır. Kadını ile erkeği ile büyük bir emekçi ordusu…

Bu ordunun yarısı oluşturan kadınlar erkek işçiler gibi ezilmekte sömürülmekte, buna ek olarak çifte sömürü dediğimiz ikinci bir boyunduruk daha vardır kadınların boynunda, yaşamak için gerekli olan diğer işlerin yapılması da onların görevidir. Ev işleri onları bir kez daha ezer. Bu nedenle yükleri erkeklere göre bir kat daha fazladır. Hayatı kolaylaştıran aile bireylerini rahatlatan, bu işlerin sorumluluğu kadınların üstündedir.

Yemek pişirmek, bulaşık yıkamak, ütü yapmak, temizlik yapmak gibi işler kadınların alın yazısı gibi yaşadıkları sürece yakalarından düşmez. Eğer erkekler bu işler için de para harcayacak olsalar işverenden daha fazla ücret talep etmek zorunda kalacaklarından, kapitalistler bu düzenin böyle gitmesinden çok memnundurlar. Kadın emeğini tek kuruş bedel ödemeden yıllar boyunca bedava kullanırlar.

Bu işlere sarf edilen emek ve enerji boşa akıtılan çeşme gibidir. Çünkü bugün yerlerin pırıl pırıl olması, bulaşıkların yıkanmış olması çamaşırların temiz olması hiçbir anlam ifade etmez. Çünkü yarın hepsi yeniden kirlenecektir. Ve kadınlar yarın… öbür gün.. öbür gün….daha öbür gün aynı işleri tekrar tekrar yapmak zorundadırlar. Bu işlere emek ve zaman harcanmakta ve bunlara ayrılan her saniye kadının insan olarak kendisini geliştirebilmesinin önünde birer engel oluşturmaktadır.

Kadınlar ekonomik büyüme gerektiğinde üretim alanlarına çekilir, kriz koşullarında da ilk olarak kapıya konulanlar onlardır.

Çağlar boyuncu eğitimsiz ve geri bırakılmıştır. Bu yüzden üretim alanlarında kadın emeği vasıfsız emektir. Özel bir bilgi ve eğitim gerektirmeyen işlerde çalıştırılırlar. Hayatlarını yaşamaları gerektiği için ve hatta daima başka birileri için yaşarlar kendi hoşlandıkları müziği, sinemayı, sporu, sanat dalını vs.yi bilmezler ama eşlerinin veya çocuklarının nelerden hoşlandıklarını çok iyi bilirler. O birileri için yeri geldiğinde kıyasıya savaşırlar, ama sorun kendileri olunca kollarını indirir, boynunu eğer, ev işlerinin boğucu etkisinin onun yaratıcılığını, üretkenliğini, girişkenliğini nasıl törpülediği açıkça ortaya çıkar.

Çalışma yaşamına katılmak kadının özgürleşmesi yolunda ileri bir adımdır. Ancak kadının kurtuluşu anlamına gelmez. Çünkü bir emekçi olarak sömürülmesinin yanı sıra ayrımcı, cinsiyetçi, yasal yaklaşımlar, gelenekler ve toplumsal kurallardan dolayı bir yığın sorunla karşı karşıyadır.

Bu sorunların bazıları emekçi sınıfın ortak sorunlarıdır. Ancak doğum izni, kreş , cinsel taciz, adaletsiz vergi sistemi vs .gibi sorunlar kadın emekçilerin belini büker.

Yaşadığımız bu erkek egemen sömürü düzeninde hayatın her alanında kadınla erkeğin yan yana omuz omuza zorluklarla ve sorunlarla mücadele ettiği çok az görülür.

Bu nedenledir ki;

Kadınlar sendikaya gidemez, toplantılara katılamaz,demokrasi mücadelesinde aktif olarak yer alamaz. Yönetici kadrolarında yer alsalar bile çok azınlıktadırlar

Bu nedenledir ki ;

-3 milyona yakın sendika üyesinin arasında sadece 300.000 e yakını kadındır

Bu nedenledir ki ;

-Hangi siyasi partiye oy verileceğini babalar, kocalar veya ağabeyler belirler

Bu nedenledir ki ;

-Çocuk dünyaya getirdiğinde her türlü sorumluluğu kendisi üstlenecek olmasına rağmen, dünyaya getirip getirmeme konusunda başkalarının onayını almak zorundadır.

Bu nedenledir ki;:

-Kendi hayatlarını her zaman başkalarının istediği gibi yaşamak zorunda kalmışlardır.

Bu nedenledir ki;

-Hep başkalarının ihtiyaçlarını karşılamak uğruna toplumsal mücadeleden, demokrasi mücadelesinden, üretkenlikten uzak kalmışlar, uzak bırakılmışlardır.

Çünkü toplumun kendisine biçtiği role uygun olarak evindedir. Daha küçükken beynine iyi bir insan olmaktan öte "işi bir eş, işi bir anne, iyi bir ev kadını" olmak düşüncesi kazınmıştır. Ailesinden, toplumdan, yakın çevresinden yalnız bunu görmüştür. Gelenekler, töreler, toplumsal ve dinsel kurallar kadınları böyle biçimlendirmiş, uysal her söylenilene itaat eden varlıklar haline getirmiştir.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen, kadınlar yine de mücadeleci direngen ve dayanıklı yapılarıyla mücadeleye katkı sunmak için çaba harcamaktadırlar



Ve kadınlar dört vardiyalı bir yaşam içindedirler, yani onların bir günde kendilerine ayıracak kendilerini geliştirmek için sarf edecek bir saatleri bile yoktur. Bu nedenle kadınlar 25. nci saati yaratmak peşindedirler.

Kadınlar üzerindeki her türlü sömürü ve baskıya son verecek, kadının toplumsal ve siyasal yaşama etkin bir şekilde katılmasının yolunu açacak olan demokrasi mücadelesidir. Mücadele kadınlar için eşitliğin ve özgür gelişmenin yolunu açacağı gibi mücadele içerisinde yer almak kadının beynine vurulan prangaları kırıp mutfak duvarlarını yıkarak özgürleşmenin ilk ve temel adımını oluşturacaktır.

Ne erkeğin ne de kadının;

Bu ataerkil kültürü , yüzyıllardan beri süregelen alışkanlık ve gelenekleri, erkeğin bu eşitsiz ilişkideki ayrıcalıklı konusunu, gizli-açık sürdürme çabasını kadınının boyun eğmiş, edilgen durumunu birden bire yok etmesi olanaksızdır.

Bunların alt edileceği yer ve ortam mücadelenin ta kendisidir. Bizler Dünya nüfusunun yarısından fazlasını oluşturuyoruz ve en önemlisi nüfusun diğer yarısı ile aynı haklara sahibiz bu sorunlardan kurtulmamız mücadeleye sunacağımız katkı ile doğru orantılıdır.

Ayşen dönmez yazmış bu yazıyı çok beğendim paylaşmak istedim ne kadar da doğru değilmi??
 
merhaba kızlar......bütün iyi dileklerinizi okudum çok memnun oldum.hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim moral motivasyonunuz ve dualarınız için...inşallah dediğiniz gibi olur doğum sonrası:)artık geri sayıma başladım.p.tesi sezzeryanla doğuma giriyorum normal doğuramayacağıma karar verdim çünkü.epudral anestezi olacak artık hayırlısıyla inşallah..doğumdan sonra en çok istediğim şey şu şişlik ödemler var ya onlardan kurtulmak bide.resmen diz kapağıma kadar robot gibi oldum ...çok hafifliycem vallaa çok:)neyse bakalım kızlar......daha sonra görüşmek üzere çok öptüm hepinizi alllaha emanet olun...
 

Hayırlısı olsun canım bir avazda kurtul inşallah ... Al meleğini kucağına ondan sonra herşey olur hiç merak etme öpüldün ....
 
günaydınlar
iremcim tedaviye başlıyormuşsun.allah yardımcınız olsun.hayırlısıyla ana baba olmak nasip etsin.müjdeli haberlerini beklicez canım.

Kadınlar günümüz kutlu olsun:))

sağol canım benim kadınlar gününde nöbetteyim fulll çalışmaya dvam...
 

hadi bakalım Allah kolaylık versin canım
 
Merabalar herkese hepimiziiiiiiin kadınlar günü kutlu olsun...Değerimizin,duygularımızın,varlığımızın anlaşılabildiği yarınlarda mutlu kadınlar oluruz umarım...

Bu arada Anne adayımıza sağlıklı doğumlar diliyorum inşallah herşey yolunda gider...

Anne olmayı dileyen arkadaşlarımıza da Allah tan sağlıkLI ikizler,üçüzler diliyorum :)
Engelli çocukları gördükçe sağlığın nasıl bişey oldugunu her geçen gün çok daha iyi anlıyorum hepimiz hayırlısı için dua edelim Çok sevdiğim bi sözdür: MEVLAM NEYLER,NEYLERSE GÜZEL EYLER ...
 
benim mesai bitmek üzere kızlar.. ben bugünkü menüyü yazıp kaçayım.
sabah: 1 dilim kızarmış ekmek, yarım domates, 1 salatalık, kk peynir,3 zeytin,
öğlen: 1 kase kabak yemeği,
ara: 1 elma,
akşam: 1 kase tavuklu salata,
ara: 1 portakal,
3litre su, 2 bardak şekersiz çay.
iyi akşamlar kızlar...
 
gyk canım senin boyun kaçtı.tickerında bmı indeksin dikkatimi çekti de:))baya düşük şu anki halinde bile
 


az yiyosun canım ya kilon neydi hatırlayamadım.ama şimdiden bu kadar kesmenin doğru olmadığını biliyorum.
 


az yiyosun canım ya kilon neydi hatırlayamadım.ama şimdiden bu kadar kesmenin doğru olmadığını biliyorum.
 

menü iyi sayilir öglenki patates ve pilavin bir arada olmasi haric birde aksam yenen pinguin var. hmmm olmus mu?


saglikli bir menü meyve,sebze ve et var.bence iyi görünüyor.


hepsi iyi aksam dengenmis görünüyor gerci kabaktatlisi olmamis ama o kadar kusur olur artik:) kabak tatlisini sakarinle denemek gerek hem kalorisi düser.


aksam ki pastaya kadar hersey süper..
 
güzel hanimlarin KADINLAR GÜNÜ kutlu olsun.Bence hergün kadinlar günü olmali.

dün menümü paylasmamisim.insallah unuttugum birsey yoktur.

sabah:4 ince yulaf kraker(tanesi 30 kalori)üstüne hardal ve tavuk salam(yag orani 0.2)
ara:armut
ögle:lahana corbasi ve meyve salatasi
ara:meyve salatsi
aksam:lahana corbasi ve 100.gr kadar haslanmis tavuk gögsü
ara:sade yogurt tarcin ve meyve salatasi ile karistirdim.tatli niyetine iyi geldi.
yatmadan önce: bol limonlu az yagli kirmizi lahana salatasi(bu cok gereksizdi ama canim cekti)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…