9 yıllık ilişkim 2 ayda nasıl bitti !


Bu adamın beni ikna etmesine hiç gerek yok, onu önce bir belirteyim.

Yalnız rest çekmekle cenazeye gitmemenin ne alakası var? Bu konuda ne yazsam araya bir cenaze karışıyor.

Adamın ailesi sizi istemediğini söylüyor, adam size bunu söylüyor, daha sonra annemi bir ara diyor. Bu adam da sizin arkanızda ve sizden vazgeçmeyecek ve tek umursadığı sizsiniz öyle mi?


Bu adamın inanılmaz birbirine bağlı, inanılmaz oğullarına düşkün, inanılmaz size değer veren ailesi oğullarına tek umurlarında olan kişiyi istemediklerini söylemeye cesaret etti öyle mi?

Adam nasıl arada kalıyor? Siz hiç net olarak haklı/ haksız ayrımı yapabildiğiniz bir durumda arada kaldınız mı? Kalmamanızı tavsiye ederim. Çoğu insan için bir nevi karakter ölçer testi görevi görüyor çünkü.

Bu kadar tepki almanızın ve sorgulanmanızın sebebi de bu. Siz eş adayım alkolik, eş adayım sinirli, eş adayım iş bulamıyor, eş adayım şöyle anafikirli bir konu açsaydınız, aksi fikirler olsa da, düzeltmeye çalışmanız yolunda mesajlar alırdınız.

Ama denklemde bu tür bir pasiflik varsa insanlar düzeleceğine inanmıyor. Çünkü sevgi yetersizliğine işaret ettiğine inanıyorlar.

Çünkü hayatta mantıksız hareketler sevilen kişiler uğruna yapılır. Onlara karşı değil.
 
Ayyy Kıyamam bir de ilk sevgililermiş


Neyse...


Pofuduk arkadaslara katılmıyorum değilim fakat, buraya ne kadar yazarsan yaz, ne kadar çizersen çiz olayın içinde olmak başka bir şey...

18 yaşındaydık. öncesi nolsun ki yani zaten.

olayın içinde olduğum için yazıyorum, benim kırgınlıklarım kızgınlıklarım var çünkü. göremeyebilirim. ama uzaktan bakınca gerçekten neden o kadar umutsuz göründüğünü algılayamıyorum.
 
İyi de bunlar zaten olması gereken şeyler. Bunların ortaya konup da "bakın şunları şunları yaptı" demek bile durumun ne kadar vahim olduğunu gösteriyor. Bu adam ben seni mutlu edemiyorum diyen, yani vazgeçen bir adam. Yüzüğü istediğinizde ağlayarak da olsa çıkaran bir adam. Nasıl cesaret eder yahu? Ya o cuma günü evinin önüne gitmeseydiniz?

Kardeşi hakkında o bacak bacak üstüne atsa da sen atmamalısın demesi tek kelimeyle iğrenç. Bakın ben de nişanlıyım. Buradaki herkes tecrübeli insanlar ve anlattıklarınız çok korkunç görünüyor. Kendinize saygınız olmadığını bile düşündürüyor. Ne olur kusuruma bakmayın kendimce doğru olanı söylüyorum.

Her şey ama her şey bir yana, bu insanlar sizin ailenize bile bağırmışlar. Anneniz o kadının densiz lafları yüzünden ağlamış. Benim aileme benim yanımda bağırılsa ben o işi o anda bitiririm. Birileri benim biricik aileme bağıracak, Annemi ağlatacak ben hala onların evine gideceğim! Bir de söZlüm bacak bacak üstüne atmama falan laf edecek. ORAYI YIKARLAR!

Yani evet, durum çok kötü görünüyor.
 

Evet çok teşekkür ederim, unutmuşum.

Ailenize bağıran aileye tutumunuz zaten sizin adınıza sen her şeyden önemlisin, ailem değil diyor.

Bacak bacak üstüne atmanıza o yapabilir, sen yapamazsın diyen bu adam değil mi? Zaten ailesinin replikası değil mi?

Bütün önemli kararları almayı bile size bırakan, sesini 3 konuda çıkardı diye çıkaramadığı 300 konu unutulmayacak olan bu adam değil mi?
 


Açıkcası ben umutsuz vaka olarak görmüyorum.
Çünkü biliyorum ki; herkes aynı sorunları yaşıyor. Ben daha hic bir kaynananın gelinini ayila bayıla aldığını görmedim.
Sen de kendinden ödün verip, politik davranarak halladeceksin.
Malesef...
 

rest çekmek silmektir çünkü? rest çektiğin babadan sana düğün yapmasını beklemezsin, o baba kendi yapmadığı düğüne gelmez, sen de babanın cenazesine bile gidemezsin. kardeşinin düğününe de gidemezsin. baba evinin kapısı kapanır yani. rest çekmek budur.

"ailem seni istemiyor ama sen bi annemi ara" olayı değil. neresi anlaşılmıyor? "annemi ara" birkaç gün sonra söylenmiş bi şey. annesini normal koşullarda aramam gereken zaman geçtikten sonra. ilk başlarda "bi özür dile, yanlış anlaşılmayı düzelt" diyordu, birkaç gün sonra "annemi ara da "geçmiş olsun" de" oldu.

evet bu adam ailesine bana verdiğinden daha çok değer veriyor ve ben umurunda değilim. evet 9 sene beni yeterince sevemedi ama ben bunu anlamayacak kadar gerizekalıyım. evet babası bugün benden ayrılmasını istese beni yine bırakıp gidecek. annesi başka bi kız önerse koşa koşa onunla evlenecek.

bu mu? bu adam benden vazgeçse vazgeçerdi. "pofuduk ailem seni uygun bulmuyor, ben de olmayacağını düşünüyorum, bence biz bu işten vazgeçelim" derdi. o kadar pasif adam bunu yapar basar giderdi. bu adam tam 2.5 ay benimle birlikte "biz şimdi napıcaz" diye kafayı yedi. bu kısım neden görülmüyor?
 
ben de zamanla sizi aileye benzetmeye başladım onlar nasıl ki yaptıkları seylere bana göre bahane bulsalar da sizin her eleştirinize cevapları olmuş siz de burda yapılan eleştirileri kabul etmeyip savunmaya geçer oldunuz.bazen size sorulan sorulara bana göre alakasız cevap veriyorsunuz bir seyleri kanıtlama çabasına giriyorsunuz..siz Kürek çekiyorsunuz ama erkek arkadaşınızla aynı gemide bile değilsiniz.
 

Eyvah gerçekten eyvah.

Adam ailesi sizi istemiyor diye , size özür dile demiş ben daha ne anlatmaya çalışıyorum. 2 gün sonra bir ara'ya dönüştü diye teselli buluyorsunuz bir de.

Sorun şu ki, eş adayınız size o cümleleri kuramayacak kadar pasif bir insan. Evlerine gitmeseniz sonunuz da aynen öyle olurdu.

Ekleme: Rest çekmenin silmekle alakası yok. Evleneceğiz, dedi mi bitti. Bu kadar yapışık ve bağlı bir aile böyle dedi diye oğullarını silecekse zaten silsin. Hayır zaten silmezlerdi de, adam sizi silerlerdi ondan pasif davrandım diye avutuyor.

Mesajlarınızı tek tek alıntılamama gerek var mı?
 
Onlar size kendilerince gayet iyi davranacaklar hatta hep hakkettiğinizden fazlasını gördüğünüzü düşünecekler. Ama bu sadece onların bakış açısı için geçerli olacak. ( daha önce de söylemiştim, beklediğiniz değer olmayacak)

Evlenmeyeceğinizi zerre kadar düşünmüyorum, evleneceksiniz. Bundan vazgeçeceğinize inanmıyorum.

Adamın söylemleri:
Kuaförüne karışamazlar ( demek ki kuaför bile bir sorun olmuş, karışılmış)

Annem yüzüğümüze karışamaz ( o yüzüğü küçültmeye bile cesaret edilinememiş, annenin ağzına bakılmış. Ne alaka , nişan yüzüğü parmağa uygun hale getirmek için kime niye hesap verilir, hangi akla hizmet anneye sorulur, ne münasebet Allah aşkına, yapmayın)

Annem nişan elbisene karışamaz( istediğiniz elbiseyi dahi giyememişsiniz, ağzınıza sürülen bir parmak bal ise, elbisenin ne önemi var gözüm görmedi, yanımda sen vardın...)

O adam hadi yüzükler çıkmış, sonrasında o ya da bu sebeple kendi kendinize geri takmışsınız, bu da birşeyler anlatmıyor mu tavrınızla ilgili?? (Hem nişanlınızın parmağına da siz mi geri takmıştınız hatırlamıyorum şu an. ) yok insanlar vardı, dikkat çekiyordu vs, bunlar sebep teşkil etmiyor. Siz istediniz o yüzüğü takmayı, bu bahaneniz oldu, yoksa mantığınızı nasıl susturacaktınız...

Adam, 90 küsür yaşında alzheimer hastası dedesini kaybediyor ve aman mahremiyet diyorsunuz. Güçsüz görünmek istemiyor diye düşünüyorsunuz, herşeyi tolere edebiliyorsunuz. Hiç alakası yok, karşınızda o şekilde görünmek istememesiyle. Ailem seni istemiyor, derken ve o da buna karşı birşey yapmamışken yeterince güçsüz olduğunuzu gördünüz zaten, sizin dediğiniz gibi olsaydı o güçsüzlüğü de görmezdiniz.

size istenmediğiniz bildirilmiş, nişanlınız bu durumda ayrılık teklifinizi kabul etmiş. Ne nişanlınız ne ailesi sizi herhangi birşekilde aramamış. Kimse size dur dememiş yani.
Siz yüzükleri çıkardıktan sonra görmek istedim deyip bir sebeple ayaklarına girmişsiniz, sizin tabirinizle hesap sormuşsunuz fakat kayınbaba ilk dakikada cevabınızı vermiş, şimdi neden geldin diyerek.
Size konuşmanın başında nişanlınız bu yüzükler parmaklarımızda kalacak Pofuduk, deyip taksa idiniz hadi olumlu bakayım. Ya da ailesi ayrılmak olur mu hele bizim yüzümüzden takın o yüzükleri dese idi...
Siz ise ince düşünmekten, yok dikkat çekiyordu vs diyerek takıvermişsiniz o yüzüğü. Kimse size tak dememişki, nişanlınız dahil...

Bir ayrılık yaşadınız kendi kendinize, şu saaten sonra da dahil vazgeçseniz kimse size dur, yapma demeyecek.
Görünen budur.
 


çünkü ben ayrılmak istedim? ben 2.5 ay ayrılmak istedim? "ailen istemiyorsa bitsin o zaman" dedim? 2.5 ay bana da direndi? "gel bohçanı al" demedim mi? geldi mi? ben ısrarla ayrılmak istedikten sonra ne yapacaktı? annem bi yandan bastırıyor "bi karar verin ne yapacağımızı bilelim" diyor. başka ne yapsaydım?

hem "yapması gerekenleri yapıyor" diyorsunuz hem "pasif" diyorsunuz ben anlamadım.

cuma evin önüne gitmeseydim de hiçbir şey olmazdı. ben uykusuzluğa kaşıntıya devam ederdim sadece "neden" diye. bohçaları giderdi, biz yine görüşmeye devam ederdik. birkaç sene sonra gelir tekrar isterlerdi. veya istemezlerdi biz gider nikah kıydırırdık. cuma ben gidince sebebini öğrendim sadece, başka hiçbir şey değişmedi. gerçekten görüşmeyebileceğimiz gibi bi ihtimal var mıydı?

tabi ki kardeşi bacak bacak üstüne atar ama ben atamam. onunki görünmez çünkü. benimki görünür. hangi anne baba o kadar adil ki? herkes ben değil. kızlarına yemek yapmayı öğretmezler ama gelin anasının evinden her şeyi bilerek gelsin isterler. aynı hesap. "o atabilir sen atamazsın" demek, "onların ağzına laf verme" demek.

annem "gençler düğüne sonbaharda karar vermiş" dediğinde "sonbahar olmaz, haziranda yapalım" diye bağırdılar evet ama kusura bakmayın da, orayı yıkamazlar. o kadar değil. yemez yani. orda babam varken evdeki misafire had bildirmek benim görevim değil. babam orda yerin dibine sokar beni. annem "biraz sakin olun, heyecanınızı anlıyorum ama böyle olmaz" dedi. usulü bu çünkü onlara göre. evdeki misafire laf edilmez.

her şeyi doğru yapmaya çalışıp nasıl bu kadar çuvalladım ben gerçekten bilmiyorum.
 

ben konuyu baştan okudunuz sanıyordum.

rest çektikten sonra "evime giremezler" dedim ben burda. rest çekmeyi ne sanıyorsunuz? onlar silmese ben silerim? giremezler evime? gitmem evlerine hiçbir şeylerine? gerçekten siz bu adamın ailesine rest çekmesini beklerken ne beklediniz tam olarak?
 

daha 1 hafta oldu. kesin yargı için erken değil mi?
 

Siz de üşenmemiş yazmışsınız, çok takdir ediyorum sizi.

Konu sahibi sizi size karşı savunmaya çalışmak ne kadar zor biliyor musunuz?
 

Konuyu okudum baştan, bu kısım hakkında da sert bir yorum yaptım.

Yalnız çok matah bir şeymiş gibi özür dilemenin yumuşamasını savunmuşsunuz, o nedenle öyle tepki verdim.

Rest çekmek ya böyle ya hiç demektir. Zaten adam rest çekmeyi herhangi bir şekilde yapsa o aile kapınıza gelir, zorla evlendirirdi.

Lütfen mantıksız şeyler yazmayın tartışmasız konularda. Rest çekmek'in sözlük anlamı da belli, yapıldığı zamanki durum da. Silmek çok ayrı bir şeydir. Ama evet birbirini takip edebilirler.
 
o değilde Eleştirilere Verdiğiniz cevaplar beni cok düşündürüyor.bu insanlar iyi niyetliydi kızlarından sizi ayırmıyorlardı.bacak bacak bacak üstüne atmakla ilgili olarak erkek arkdasınızın söylediğini eleştirilmesine Verdiğiniz cevap nedir ? Kelime oyununa döndü resmen
 

tek tek cevap vereyim yine de.

Onlar size kendilerince gayet iyi davranacaklar hatta hep hakkettiğinizden fazlasını gördüğünüzü düşünecekler. Ama bu sadece onların bakış açısı için geçerli olacak. ( daha önce de söylemiştim, beklediğiniz değer olmayacak)

cuma günü benim ne beklediğimi anladılar. buna şimdilik diyebilecek bi şeyim yok, bi değişim olursa o zaman söylerim. ama genel itibarıyla bugün öyle bi tavır yoktu.

Evlenmeyeceğinizi zerre kadar düşünmüyorum, evleneceksiniz. Bundan vazgeçeceğinize inanmıyorum.

vazgeçmeyeceksem de bu benim istediğim gibi olacak.


Adamın söylemleri:

Kuaförüne karışamazlar ( demek ki kuaför bile bir sorun olmuş, karışılmış)


çünkü orduevinde istedim ve oraya gittiğim takdirde yanımda kimse gelemez.

Annem yüzüğümüze karışamaz ( o yüzüğü küçültmeye bile cesaret edilinememiş, annenin ağzına bakılmış. Ne alaka , nişan yüzüğü parmağa uygun hale getirmek için kime niye hesap verilir, hangi akla hizmet anneye sorulur, ne münasebet Allah aşkına, yapmayın)

"öyle kullan" dedikten sonra ben "lanet olsun yüzüğe" dedim çünkü. "annem yüzüğüne ne karışır" dedikten sonra da o yüzüğe dokunmadım.

Annem nişan elbisene karışamaz( istediğiniz elbiseyi dahi giyememişsiniz, ağzınıza sürülen bir parmak bal ise, elbisenin ne önemi var gözüm görmedi, yanımda sen vardın...)

o kısmı da görücez. "orda da istediğimi giyemeyeceğim" dedim, "annem karışamaz" dedi.

O adam hadi yüzükler çıkmış, sonrasında o ya da bu sebeple kendi kendinize geri takmışsınız, bu da birşeyler anlatmıyor mu tavrınızla ilgili?? (Hem nişanlınızın parmağına da siz mi geri takmıştınız hatırlamıyorum şu an. ) yok insanlar vardı, dikkat çekiyordu vs, bunlar sebep teşkil etmiyor. Siz istediniz o yüzüğü takmayı, bu bahaneniz oldu, yoksa mantığınızı nasıl susturacaktınız...

yüzüğü çok takmak istesem çıkarmazdım. ben 9 sene yüzüksüz durdum, yine dururdum. ben mi çok önemsiyorum bazı şeyleri bilemiyorum da cenaze arası "bi de sözlüsü terk etmiş" dedirtmem. diyemezler. ben sevgilimi o duruma sokmam.

Adam, 90 küsür yaşında alzheimer hastası dedesini kaybediyor ve aman mahremiyet diyorsunuz. Güçsüz görünmek istemiyor diye düşünüyorsunuz, herşeyi tolere edebiliyorsunuz. Hiç alakası yok, karşınızda o şekilde görünmek istememesiyle. Ailem seni istemiyor, derken ve o da buna karşı birşey yapmamışken yeterince güçsüz olduğunuzu gördünüz zaten, sizin dediğiniz gibi olsaydı o güçsüzlüğü de görmezdiniz.

ayrılıkla ölümü aynı kefeye koymanıza diyebileceğim gerçekten hiçbir şey yok.

size istenmediğiniz bildirilmiş, nişanlınız bu durumda ayrılık teklifinizi kabul etmiş. Ne nişanlınız ne ailesi sizi herhangi birşekilde aramamış. Kimse size dur dememiş yani.
Siz yüzükleri çıkardıktan sonra görmek istedim deyip bir sebeple ayaklarına girmişsiniz, sizin tabirinizle hesap sormuşsunuz fakat kayınbaba ilk dakikada cevabınızı vermiş, şimdi neden geldin diyerek.
Size konuşmanın başında nişanlınız bu yüzükler parmaklarımızda kalacak Pofuduk, deyip taksa idiniz hadi olumlu bakayım. Ya da ailesi ayrılmak olur mu hele bizim yüzümüzden takın o yüzükleri dese idi...
Siz ise ince düşünmekten, yok dikkat çekiyordu vs diyerek takıvermişsiniz o yüzüğü. Kimse size tak dememişki, nişanlınız dahil...

annesi dedi? "niye böyle olduk, niye böyle oldunuz" dedi?
valla o sırada yüzükler nerdeymiş çok da derdimiz değildi açıkçası.
babasına da "benim yerimde başkası olsa hastaneye de gelmezdi bugün buraya da gelmezdi" dedim, "sen neden geldin" dedi. ortalık orda karıştı zaten. hepsi birden adama yüklendi. ilk dakika falan değildi, gayet konuşmanın sonlarıydı. ilk dakikalarda da çok güzel hesabımı sordum öyle şaşkın şaşkın "ben senin onu o düşünceyle yaptığını hiç düşünmedim" bakışıyla baktı kaldı.

Bir ayrılık yaşadınız kendi kendinize, şu saaten sonra da dahil vazgeçseniz kimse size dur, yapma demeyecek.
Görünen budur.


yeni yüzük aldıracağım zaten. yüzük çıktı mı takılmaz öyle. hatta bence yeniden gelip istemeleri gerekiyor. ama önce benim karar vermem gerekiyor.
ayrıca bu akşam kayınpederimin bana nasıl mahcup davrandığından bahsetmiş miydim yoksa tekrar bahsetmeli miyim?
 

Bu da çok önemli bir nokta.

İşlerine geldiğinde kızlarıyla aynı, gelmediğinde kızlarından farklı davranmanızı bekliyorlarsa, niyetleri ne olabilir?

Bir de şunu da söyleyeyim, size gelme diyen ailenin evine girersiniz ama sevgiliniz evleneceğiz ne derseniz diyin derse ailesini evinize sokmazsınız öyle mi?

Paralel evrenlerde yaşıyoruz sanırım.

Ailesi bir daha evime gelmesin çünkü tok geliyor diyen bir insan, size bunu söylemeden önce ailesini 50 ayrı yöntemle susturmalıydı. Size gelmemeliydi bile bu laf. Geliyor, bir de özür beklentisiyle geliyor.

Yani adam hem umursamadığından (çünkü konu çok saçma), hem de bertaraf edeceğinden size duyurmamalıydı bunu. O aile sizi gördüğünde her zamankinden güler yüzlü davranmak zorunda kalmalıydı.


Öyle adam var mı diyorsunuz ya, bunu yansıtacak insan gerçekten yok yani. O kadar konu okudum sizinki kadar pasif eş adayı çok az gördüm.
 
Orayı yıkarlar derken zaten onların seviyesine inip bağırıp çağırmaktan bahsetmedim. Mecazi olarak söyledim, o aileyle bir daha muhattap olmam, olsam da hak ettikleri şekilde olurum anlamında. Böyle bir şeyi asla kabul etmem anlamında yani.. Ama siz kabul etmişsiniz, buna diyecek bir sözüm yok tabi.
Bacak bacak üZerine atma meselesinde ise şimdi arayıp bulamayacağım ama "ailen sana o terbiyeyi vermemiş" gibi bir şey dediğini hatırlıyorum sözlünüzün. Ayrıca ailemin ağzına laf verme falan demesi de tuhaf. Gözleri fıldır fıldır kusur arayan, sorunlu bir ailesi olduğunum farkında ve sizi onlara göre yontmaya çalışıyor.

Bir de şu çelişki olayını düzelteyim. Ben sözlünüz yapması gerekeni yapıyor demedim. Sizin öne sürdüğünüz şeylerin zaten yapılması gereken şeyler olduğunu, bunların sizi seçmiş olmasıyla ilgisi olmadığını belirttim dikkatli okursanız. "E o kadarı da olsun artık bir zahmet" diyorum yani.

İstemeseydiler de biz gider nikahımızı yapardık diyorsunuz yani.. Buradan pek öyle gözükmüyor. Neden derseniz konu başlığına bakın derim. Valla artık söyleyecek bir şeyim kalmadı, zaman gösterecek herşeyi. Hakkınızda hayırlısı olsun.
 

valla benimki çok ayıla bayıla alıyor aslında. sadece onun ayılıp bayılma anlayışı benimkiyle aynı değil.

ya kadın kendi söyledi ben ne kadar şaşırdığımı anlatamam "annecim her şey çok güzeldi neden böyle oldunuz" dedi ya.

bu akşam için bi sıkıntı yok da yarın tekrar görücez. "sabah mı geleyim öğleden sonra mı" dedim "sen bilirsin" dedi. üsteledim, "sabah yorma kendini, öğleden sonra gel" dedi.

ne diyeyim ki şimdi...
 

ailesini kastetmedim. ben sevgilimin işi oraya getirmek zorunda kaldığını bilsem, o aileyi kapımdan sokmam dedim. gelmezler demedim, ben sokmam.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…