- 12 Ağustos 2016
- 23
- 15
- 26
- Konu Sahibi Dreamcatcher5
- #1
Merhabalar,
Ben 2 ay önce birisiyle tanıştım ve 1 hafta kadar bir arkadaşlık sürecimiz oldu.Sonrasında o bana açıldı sana karşı hislerim var diyerekten.Onunla konuşurken gayet güzel bir şekilde konular ilerliyor, susarsak da sorun etmiyordum, gayet iyi terbiyeli ve yanında eğlendiğim biriydi.Bu süreç de mesajlaşmalarımız da oldu ve gayet güzel gidiyordu.Dolayısıyla bende hoşlanmıştım ve kabul ettim.2 aydır sevgiliyiz fakat ikimizde bu sevgililik olaylarında tecrübesiz.Özellikle ben mıç mıç ilişkileri, romantikligi hiç sevmem.Ona da bundan birkaç kere bahsetmişliğim oldu.Fakat adam romantikliğin dibini yaşıyor.1. Ay hediyemiz,tanıştığımız gün hediyesi,2. Ay hediyemiz, şiirler yazmalar,bana özel ilkler defteri tutmalar vs vs...Ben bazı şeyler ne kadar yerinde, zamanında ve az söylenirse değeri o zaman çok olur demiştim.Benim düşüncem birine hemen aşık olamazsın hoşlantıyla başlar, birbirini tanımaya başladıkça bu sevgi artar ve aşka dönüşür.Fakat bu kişi bana daha 2. Günden ve daha sonraları sana aşık oldum lafını ağzından düşürmüyor.Bende ise hala hoşlanti şeklinde devam ediyor ama kendimi onun bu sevgisi altında eziliyormuş gibi hissediyorum.Ona hiçbir zaman yalan söylemedim bu yüzden sana aşığım lafı da ağzımdan çıkmadı.2 ay oldu daha hala onu tanıma aşamasındayım evet çok güveniyorum ve değer veriyorum ama gerisi yok.
Ben öyle kolay kolay birinin elini tutamam veya istemediğim birine sarılamam.Ama o bana bu güveni vermiş olacak ki elini tutma sarılma konusunda herhangi bir olumsuz düşüncem yok.Sorunum şu o kaybetme korkusu yaşadığından bahsetti bana.Bilmiyorum nedendir yolda yürürken, otururken dipdibeyiz ve sürekli bu böyle.Bir şey içeceğiz mesela sarılma modunda bir elim onun elinde bir elimde çayda diyelim.Bazen bana mesafe kalmıyormuş gibi hissediyorum.Bir şey anlatacağım adamın yüzüne bakamıyorum şaşı olacak gözlerim.Ona da bu durumdan bahsettim ben sevgilimin gözlerine yüzüne doya doya bakmak isterim bu yüzden karşıma geçebilirsin diye.O da yarim saat yanında sarılıcam yarım saat karşında diyor.Gözler etkilenmenin en güzel yolu değil mi ama yapamıyorum...
İşim gereği nöbet usulü çalıştığımdan 2 gün isimde geçiyor.Eve gelince 2-3 saat uyuyorum ve hafta da 2-3 gün onunlayım.geri kalan 2 günümüde aileme arkadaşlarıma ve kendime ayırıyorum.7-24 telefonda mesajlasiriz, 2 kere telefonla konuşuruz gün içinde ve bu ona yetmiyor.Ne yapacağımı şaşırdım bu konuyu onla defalarca konuştum.
Ona gerçekten çok değer veriyorum ama heyecanım azaldı gibi.Buna neden olan şeyin de kendimi ona sürekli açıklama gereği duymam olduğunu düşünüyorum.Sizce daha çok zaman geçtikçe ona aşık olabilir miyim?
Birine anlatma ihtiyacım vardı uzun oldu biliyorum.Ama gerçekten kendimi boğulmuş durumda hissediyorum.Bu benim ilk ciddi ilişkim lütfen bulmuş da bunuyor gibi yorumlar yerine yapıcı konuşmalar tercih ederseniz sevinirim.Çünkü bir ilişkide iki taraf da karakterini değiştirmeden bir şeylerden feragat etmeli bundan yanayım.Ama benim bir söylediğimi dinlese ertesi gün kulağından çıkacak bir durumda oluyor ve bu durum beni çok yordu.
Ben 2 ay önce birisiyle tanıştım ve 1 hafta kadar bir arkadaşlık sürecimiz oldu.Sonrasında o bana açıldı sana karşı hislerim var diyerekten.Onunla konuşurken gayet güzel bir şekilde konular ilerliyor, susarsak da sorun etmiyordum, gayet iyi terbiyeli ve yanında eğlendiğim biriydi.Bu süreç de mesajlaşmalarımız da oldu ve gayet güzel gidiyordu.Dolayısıyla bende hoşlanmıştım ve kabul ettim.2 aydır sevgiliyiz fakat ikimizde bu sevgililik olaylarında tecrübesiz.Özellikle ben mıç mıç ilişkileri, romantikligi hiç sevmem.Ona da bundan birkaç kere bahsetmişliğim oldu.Fakat adam romantikliğin dibini yaşıyor.1. Ay hediyemiz,tanıştığımız gün hediyesi,2. Ay hediyemiz, şiirler yazmalar,bana özel ilkler defteri tutmalar vs vs...Ben bazı şeyler ne kadar yerinde, zamanında ve az söylenirse değeri o zaman çok olur demiştim.Benim düşüncem birine hemen aşık olamazsın hoşlantıyla başlar, birbirini tanımaya başladıkça bu sevgi artar ve aşka dönüşür.Fakat bu kişi bana daha 2. Günden ve daha sonraları sana aşık oldum lafını ağzından düşürmüyor.Bende ise hala hoşlanti şeklinde devam ediyor ama kendimi onun bu sevgisi altında eziliyormuş gibi hissediyorum.Ona hiçbir zaman yalan söylemedim bu yüzden sana aşığım lafı da ağzımdan çıkmadı.2 ay oldu daha hala onu tanıma aşamasındayım evet çok güveniyorum ve değer veriyorum ama gerisi yok.
Ben öyle kolay kolay birinin elini tutamam veya istemediğim birine sarılamam.Ama o bana bu güveni vermiş olacak ki elini tutma sarılma konusunda herhangi bir olumsuz düşüncem yok.Sorunum şu o kaybetme korkusu yaşadığından bahsetti bana.Bilmiyorum nedendir yolda yürürken, otururken dipdibeyiz ve sürekli bu böyle.Bir şey içeceğiz mesela sarılma modunda bir elim onun elinde bir elimde çayda diyelim.Bazen bana mesafe kalmıyormuş gibi hissediyorum.Bir şey anlatacağım adamın yüzüne bakamıyorum şaşı olacak gözlerim.Ona da bu durumdan bahsettim ben sevgilimin gözlerine yüzüne doya doya bakmak isterim bu yüzden karşıma geçebilirsin diye.O da yarim saat yanında sarılıcam yarım saat karşında diyor.Gözler etkilenmenin en güzel yolu değil mi ama yapamıyorum...
İşim gereği nöbet usulü çalıştığımdan 2 gün isimde geçiyor.Eve gelince 2-3 saat uyuyorum ve hafta da 2-3 gün onunlayım.geri kalan 2 günümüde aileme arkadaşlarıma ve kendime ayırıyorum.7-24 telefonda mesajlasiriz, 2 kere telefonla konuşuruz gün içinde ve bu ona yetmiyor.Ne yapacağımı şaşırdım bu konuyu onla defalarca konuştum.
Ona gerçekten çok değer veriyorum ama heyecanım azaldı gibi.Buna neden olan şeyin de kendimi ona sürekli açıklama gereği duymam olduğunu düşünüyorum.Sizce daha çok zaman geçtikçe ona aşık olabilir miyim?
Birine anlatma ihtiyacım vardı uzun oldu biliyorum.Ama gerçekten kendimi boğulmuş durumda hissediyorum.Bu benim ilk ciddi ilişkim lütfen bulmuş da bunuyor gibi yorumlar yerine yapıcı konuşmalar tercih ederseniz sevinirim.Çünkü bir ilişkide iki taraf da karakterini değiştirmeden bir şeylerden feragat etmeli bundan yanayım.Ama benim bir söylediğimi dinlese ertesi gün kulağından çıkacak bir durumda oluyor ve bu durum beni çok yordu.