Almanya'ya yerleşebilmek?

Gurbetçilerin bahaneleri çok antipatik ya ne yapsalar olmuyor bence en iyisi sessiz kalsınlar
Iyi de gurbetciler sessiz kalirsa o zaman tecrubeler nasil ogrenilecek? Ben bu zamana kadar kimseye yurtdisina cikmayin demedim hatta her zaman tam tersi hep deneyin dedim. Cunku biz de deniyoruz. Ve denerken gorduklerimizi, ogrendiklerimizi burada soruldukca paylasiyoruz. Yani turkiye disinda hic yasamamis insanlara turkiye disinda yasamla ilgili objektif artisiyla eksisiyle degerlendirmeler yazilmazsa hep gazlama mesajlari mi yazilmali?
 
Neden gercekler sizi boyle bir tepki vermeye yoneltti? Bu zamana kadar nerelerde bizzat yasayip gozlemleme imkaniniz oldu da benim yazdiklarimdan farklisini dusundunuz?
Evet her iki ülkeyi de deneyimleme fırsatım oldu. Boş yapmayın. Türkiyeden ayrılma imkanı olan varsa ayrılsın. Avrupa'da çocuklara eğitim özellikle çok çok iyi. Ülkemin durumu da inş düzelir ama şuan ekonomi adalet eğitim yok. Kacabilen kaçsın.
 
Almanya’da yaşayan biri olarak söylüyorum dene elinden geleni yap gelmek için. Ama ne vize süreci ne de Almanya’da yaşamak kolay değil. Ama mutlaka denemelisiniz. Almanca şart olmasa dahi Almanca öğrenmeden gelmeyin. İş buldunuz geldiniz diyelim ha deyince eşinizle aynı anda işe başlayamayacaksınız. Burada prosedür süreci okul süreci kreş süreci çok çok uzun. Eşiniz ya da siz Türkiye’den iş bulsanız kontrat yapsanız dil istenecek. Vize sürecinde de istenecek. Geldiğinizde entegrasyon kursu süreci uzun sürüyor. Entegrasyon kursuna gitseniz günde en az 3 saat kursa gitmeniz gerekecek işle bir gitmeyecek zaten. Ev bulmak zor çünkü ev yok olanı da zaten ırkçılık yüzünden size vermeyebilirler. Sosyal yardımlar konusu çok iyi alabileceğiniz yardımlar çok fazla ama süreç sancılı. Ben her Allah’ın günü postacı gözlüyorum camda çünkü burada her iş mektupla ilerliyor. Hiç bir devlet işi elektronik değil. Ve Almanya’da hayatın içine karışıp Almanca konuşmak arkadaş bulup iletişime geçmek kolay değil Almanlar çok bireysel insanlar. Öyle kolay arkadaş olmazlar.
 
Merhabalar sevgili Lupetta,

Yaşadığınız zorlukları ve bu süreçte hissettiğiniz çaresizliği çok iyi anlıyorum. Böylesine önemli bir dönemde içtenlikle paylaştığınız duygularınıza teşekkür ederim. Sizin ve ailenizin huzuru ve mutluluğu en önemli öncelik olmalı ve bu noktada size destek olmak için buradayım.

Eşinizin Almanya'ya yerleşme hayali, aslında birçok ailenin daha iyi bir yaşam arayışı içinde olduğu bir dönemde, oldukça anlaşılabilir bir hayal. Almanya, nitelikli iş gücü açığını kapatmak adına düzenli olarak işçi alımları yapıyor ve bu süreçlerde dil şartı olmadan da başvurular kabul edilebiliyor. Özellikle sizin gibi eğitimli ve deneyimli profesyoneller için fırsatlar bulunuyor.

Almanya'ya yerleşme süreci hakkında birkaç noktayı paylaşmak isterim:

  1. Araştırma ve Hazırlık: Almanya'nın işçi alımı süreçleri ve şartları hakkında kapsamlı bir araştırma yaparak işe başlayabilirsiniz. Eşinizin ve sizin mesleklerinizle ilgili iş ilanlarını ve göçmenlik şartlarını inceleyin.
  2. Dil Öğrenimi: Dil şartı olmasa bile, temel düzeyde Almanca öğrenmek iş ve günlük yaşamda büyük kolaylık sağlayacaktır. Online kurslar veya dil uygulamaları ile bu sürece hazırlık yapabilirsiniz.
  3. Başvuru Süreci: Mart 2024'te başlayacak işçi alımlarına yönelik başvurular için gerekli belgeleri ve şartları önceden hazırlamak önemli. Başvuru sürecinde profesyonel yardım almak da faydalı olabilir.
  4. Göçmen Danışmanlığı: Almanya'ya yerleşim konusunda uzmanlaşmış göçmen danışmanlık firmalarıyla iletişime geçmek, süreci daha kolay ve hızlı hale getirebilir.
Sizin ve eşinizin yıllarca dişinizi tırnağınıza takarak çalıştığınızı ve şimdi daha iyi bir gelecek arayışı içinde olduğunuzu anlıyorum. Bebeğinizin sağlıklı ve mutlu bir ortamda büyümesi de bu süreçte en önemli önceliğiniz olmalı. Almanya'da daha iyi yaşam koşulları ve iş imkanları bulma ihtimaliniz, bu hayalinizi gerçekleştirmenize yardımcı olabilir.

Emin olun ki bu zorlu süreçte yalnız değilsiniz ve her adımda yanınızda olduğumu bilmenizi isterim. Hayatınızı daha iyi bir noktaya taşıma konusunda atacağınız her adımda başarılar diliyorum. Siz ve aileniz en güzel ve huzurlu günleri hak ediyorsunuz. Her şeyin en iyisi sizinle olsun, sevgilerimle.
 

chatgpt botuymuş
 
Biz de yurt dışındayız. Türkiye'deki her şey kötüye gitmeye başladığı zaman yurt dışına çıkmayı düşünmeye başladık. Zorluklar var tabi ama bu sizin karakterinize ve hayattan ne beklediğinize bağlı. Kızım iki yaşında kreşe başlayacak. Türkiye'de bu kalitede bir kreş bulmak neredeyse imkansız ve fiyatları çok fazla. Güvenli, temiz ve huzurlu bir bölgedeyiz biz. Kira, şu an neredeyse Türkiye ile aynı. Devletin denetimi sıkı bu yüzden yediklerimiz ve içtiklerimiz konusunda çok tereddüt etmiyorum. Çoğu temel gıda Türkiye'den daha ucuz. Siz bir de aileniz ile birlikte olacaksınız. Çalışma şartları daha iyi ve haklarınız gözetiliyor.

Arkadaşlık, aile veya komşuluk gibi şeylere önem veriyorsanız zorlanabilirsiniz. Yaz mevsimi seviyorsanız sizin için vazgeçilmezse zorlanabilirsiniz. Dil sizi zorlayabilir. Kültürlerine uyum sağlamak zor olabilir. Ancak bu zorlukların hepsi sizin karakterinize bağlı olarak değişebilir.

Benim fikrim hazır mesleğinizde uygunken dil kursuna gidip diğer yeterlilikleri tamamlayın.
 

Yok komşuluk zaten hiç yok çevremde. 9 yıldır evliyim, gerekde duymadım. Yazı da hiç sevmem kpss ye gireceğim. Olmazsa bu işin üzerine düşeceğim siz kaç yaşında gittiniz bu arada? Ben 36 yaşındayım
 
32 yaşında ailemle birlikte taşındık Zorlukları oluyor ama Türkiye'deki arkadaşlar biz ayrıldıktan sonra şartların daha da kötüleştiğini söylüyor. Ne yapıyorsak çocuklarımızın geleceği için yapıyoruz.
 
Sevgili Lupetta
Senin de benim de birbirine yakın yaşlarda çocuğumuz var.
Biz Belçika'ya geldik 4 yıl önce. Almanya'da da Hollanda'da da arkadaşlar var. Bak ben dürüst bir şekilde anlatayım.

Türkiye'de geliriniz ne yaşantınız nasıl ve Avrupa'da nasıl bir iş yapmayı düşünüyorsunuz? Ne iş olsa yaparım derseniz asgari ücret alacaksınız. Türkiye'de de asgari ücret alıyorsanız, Almanya'da da asgari ücret alacaksanız; Almanya'da daha iyi yaşarsınız. Çocuğum sağlıklı beslenecek mi yeterli et yiyecek mi derdiniz olmaz.

Çocuk küçük sen çalışacak mısın yoksa tek maaş eşin çalışacak ise, Türkiye'den beter olabilirsiniz. Avrupa'nın düzeni karı koca çalışmak üzere kurulu.

Ama Türkiye'de bazı lüksleriniz var ve ortalama üzeri kazancınız varsa, O zaman bi durun düşünün. Şimdi söyleyeceklerimi yanlış anlamasın kimse, Türkiye güzellemesi veya Avrupa kötülemesi değil. Bizim Türkiye'de her sene 2 tatil yaptığımız dışarıda yiyip içerken düşünmediğimiz bir hayatımız vardı. Kendi müstakil evimiz vardı. Buraya da çalıştığımız şirket aracılığıyla geldik yani bi gidelim orda iş bulur düzen kurarız demedik. Aylık kazancımız da 6 bin Euro üzeri. Ama... Türkiye'deki gibi rahat dışarıda yemiyorum. Kuaförü vs zaten unuttum Türkiye'de evi boyamayı asla düşünmezdim mesela veya bozulan şeyi tamir etmeyi, burda bunları kendimiz yapmayı öğrenmeye başladık.

Dile gerek yokmuş masalına sakın inanmayın. Dile gerek olmaması ülkeye girerken bu koşulu aramıyorlar demek. Ama ülkede yaşarken dile o kadar gerek oluyor ki... dillerini konuşmadan sizi insan yerine koymayacaklar. Tamamen Türklerle iletişim kuracaksınız ama eskiden gidenler de yeni gelenlerden hoşlanmıyor. Eşiniz Tüeklerle iş yaparsa başka başka sorunları olacak, parasını alamama, minimum alıp üstünü elden alma, kaçak çalışma gibi. Hele hele çocuğunuz... ailesi dil konuşamayan bir çocuk olarak, yerli çocukların arasına pek karışamayacak, öğretmenleri illa ki ona Afgan ve Suriyeli göçmenlerden biri gibi davranacak ve çocuğunuz giderek böyle bir arkadaş ortamı geliştirecek kendine... hep yabancı kalacak. Kendimden şöyle örnek vereyim. Benim çocuğum 2 yaşından biraz büyük. Doğduğundan beri aktivite aktivite gezdiriyorum, oyun gruplarına ve yar zamanlı kreşe götürüyorum ki buranın dilini de öğrensin. Mesela geçen hafta bir oyun grubundaydık, anneler ve 0-3 yaş çocuklar. Yabancı anneler çocuklar kendi aralarında. Ama ben dili iyi kötü günlük düzeyde konuşabildiğim için buralı anne ve çocuklarla iyi kötü muhabbet edebildim. Biraz açılıyorlar. Veya, hastanede, okulda, belediyede önce onların dilini konuşup diyaloğu biraz ilerletince sonrasında "pardon Burası bana biraz karışık geldi İngilizce tekrarlar mısınız" dersem yardımcı oluyorlar. Diğer türlü, en başında, onların dilini konuşamadığını görürlerse direkt olmaz diyip kestirip atıyorlar. Ki bu konuda Belçika Hollanda çok daha açık. Almanlar hiç İngilizceye de dönmeyebiliyorlar. Öğren de gel tarzları olabiliyor.

Ve ev konusu. Ev Almanya'da tam bir dert. Türk ev sahibi daha büyük dert. Çünkü yasal artış neyse senden elden daha fazla zam isteyecekler. Beğenmezsen çık git bana kiracı çok diyecekler ki gerçekten de ona kiracı çok. Alman adam ise dilini konuşamayan ve sağlam bir şirketten bordrosu olmayan adama ev kiralamak istemeyecek vs vs.

Almanya expatların en mutsuz olduğu ülkelerden biri. Acaba Hollanda gibi daha açık toplumları mı deneseniz? Ben açıkçası dillerini de Almancaya göre daha kolay buluyorum
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…