aniden gelen ben bir halt oldum hissi

Sorun aslında sınır sorunu size diş geçirebileceklerini düşünüyorlar. Doktor ,mühendis ,müşter ilişkileri, banka fark etmez. Tamamen imaj ve duruş. Başka birimde de bu şekilde yaşayabilirsiniz. Öncelikle onları kafaya takmayın, beğenmedğiniz durumları nazikçe düzeltin, düzelmeyeni şikayet etmekten ve uğraşmaktan korkmayın.
 
Yani bana da öyle geldi.
 
söyleyen oldu mu bilmiyorum çok sayfa var.
acaba emeğinizin eşit ya da basit görünmesi mi sorun.
normalde aöf karşıtı değildim. ama her aöflü oy ocok ogtorom cok zor dedikçe ağızlarına çakasım geliyodu. biz derse giriyomusuz onlar kitaptan çalışmak zorundaymış hayatlarında tükenmez kalem yazılı sınav vermemişler beni kendileriyle eşit görüyorlar hayır değiliz. olamayız da asla.
 
profil fotonuza bayıldım ihihihi
 
hangi bölüm için diyorsunuz, genel AÖF için mu dediniz
ben AÖF olayını hiç bilmiyorum zorluğunu vs
iş başvurusunda fark oluyor mu aranızda ?
 
hangi bölüm için diyorsunuz, genel AÖF için mu dediniz
ben AÖF olayını hiç bilmiyorum zorluğunu vs
iş başvurusunda fark oluyor mu aranızda ?

ben kamu yönetimi mezunuyum kariyer meslek sahibiyim. normalde evet bizde üniversite etikettir. aöf kolay kolay kurum mulakatindan geçemezdi ben girdiğimde. su an bilmiyorum durumu pek.

ama son yıllarda neredeyse herkes aöf kamu okuduğu için baya basit görünen bi bölüm. Bir dersin vizesine finaline girerken en az 3 okuma kitabı bir sürü makale okuduğumuzu bilmez kimse. ve hemen hemen her dersikiz böyleydi.

şimdi nasıl eşitiz meslektaşız? bence sadece aöf kitabı okuyanla ben eşit değilim. normalde bende hiç takılmam eğitim maddi durum vs. ama emek benim için çok önemli ve adalet.
 
Ya şu kiza bin çeşit saklabanlik yaptim, hala benle siz diye konusuyor, bu kiz mi narsist, egosu şişik, birakin allasen, bin kere yazdim, cirak ustasına naber koçum diye girsin kapidan, bakayim contayi kafasina nasi koyuyo karşisinda ki. Ya da mubaşir hakime, arkadaşim naber diyip dalsin salona, anlamamak da ısrar edene de artık anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az, anlamiycam diye kastiriyounuz annem ben napiim. Ay yoruldum icim şişti latté, gelirlerse bunlari muayene etme sen bence
 
Zaten uzaktan eğitim oluyor açıköğretim. Örgün olarak okula gidip o tartışma ortamı olmadan, hocayla yüz yüze sorunu sorup çözüme kavuşturmadan, uygulamalı derslerde özellikle deneyim kazanmadan, projelerde yer alıp gerçek anlamda okumanın tadına varmadan bitiriyorlar okulu. Tamamen ezbere bir sistem. Bu arada son iki yılı açıktan okumak zorunda kalmış biri olarak eleştiriyorum açık öğretimi. Hiçbir şekilde okuduğunu hissetmiyorsun. Örgünde hocanın yazdırdığı yerden çıkıyor, aöf te tüm kitaptan ama ben örgün okurken zamanımı kütüphanede harcadığım zamanı bir taraftanda '' ne gerek var kütüphaneye internetten yazsaydık işte '' dediğim günleri bile özlüyorum. Oysa ki ne kadar kıymetli ve faydalı zamanlarımmış. Şimdi oku geç bitti. Canlı ders oluyor sözde onda da karşılıklı konuşma yok. Ve her derste canlı ders yine olmuyor. Soru sorabileceğim bir hocam yok. Bi taraftan çalışıp okumak isteyenler için iyi olabilir ama '' ben kendimi bu alanda geliştirmek ve profesyonel olmak istiyorum, aktif, katılımcı biri olarak uygulamalı görmek istiyorum '' diyecek biri için aöf uygun değil. Zaten radyo ve televizyon gibi kesinlikle kamera karşısına geçilmesi gereken bi bölümü ne diye aöf e eklerler onu da anlamıyorum mesela. Tabi radyo televizyon gibi birçok bölüm var. Yanlış bana göre. Ondan sonra eğitimde gerilerden geliyoruz çok normal tabi ki. Her şeyi bi kenara bıraktım okula gittiğinde hayat karşına neleri çıkarıyor bilemiyorsun. Profesör hocalarımız vardı onlar iş bulmamızda çok yardımcı oluyorlar, referans oluyorlardı. Evde bilgisayar başında okuyarak ömür mü geçer ya. Mesela hocamızın bize araştırma yaparken internetten izin vermeyip kütüphaneye göndererek kaynaklarıyla birlikte projeyi hazırlatması bile bize fayda sağlaması ve araştırmalarda büyük rol almamız için verdiği bir ödevdi. Ben her birine teşekkür ediyorum bizi okurken sunum yapmada ve girişimci olmamız adına desteklediği için.
 
İyi de konu zaten mesleği farkında mısınız ? İş hayatını etkiliyor. Karşısındaki insan tıp okuyamadı diye mi böyle o halde ?
 
yeaa
 
İyi de konu zaten mesleği farkında mısınız ? İş hayatını etkiliyor. Karşısındaki insan tıp okuyamadı diye mi böyle o halde ?
İs hayatını kendi karakteri etkiliyor. Başka insanların kendisine üst olduğu için farklı davranmasını beklediği için buna meslek konusu diyemeyiz. Ben de insanlar ofiste telefonla konuşmasın istiyorum ama işte bu benim meslegimle ilgili bir konu değil benim problemim.
Kaç sene yurtdisinda yaşadım sadece türkiyede iken kendimi sirkte gibi hissediyordum. Kim sürekli üstten bakan biri ile çalışmak ister, bunun sürdürülebilir bir tarafı yok. Bugüne kadar herkes o şekilde çalışmış, diğerleri neyse de bana nasıl der gibi bir tavır kesinlikle egodan.
 
Ben size hem hak verdim hem veremedim,
Hitap şeklinin önemli olduğunu düşünüyorum ancak "beni aramak nedir" gibi söylemleriniz büyüklenme gibi duruyor. Acaba bunu uygun şekilde ifade etseniz, sorunlarin çözümünde adım olur mu?
Bir de şimdi söyleyeceklerim şahsınıza yönelik değil ama özellikle ülkemizde tıp zaten belli bir statü göstergesi. Bu şekilde bir bakış açısı hakimken hekimlerin birçoğunun kendini içten içe toplumdan üstte gördüğünü düşünüyorum bir de can kurtarıyorsunuz bir nevi Tanrıcilik . İster istemez bir ego oluyor sanırım.
İlber Ortaylı nin entelektüel tanımı vardı. 3 kuşak öteye gitmesi gerektiği ile ilgili aksi takdirde sonradan görmelik kendini belli ediyor diye. Hekimlikte de ego belli ediyor kendini. Belki haklı da bir egodur. Kazanması zor,. okuması zor , mesleği icra etmesi zor .
Ben de devlet de çalışan çoğu doktorun tavrından hoşlanmıyorum ama lakayt davranmadigi sürece sorun etmiyorum ( bir keresinde bebeğim diye konuşan bir doktora denk gelmiştim)
Siz de bir üstünlük hissediyor olabilirsiniz ama bunu çalışma arkadaşlarıniza farklı şekilde ifade edebilir misiniz acaba, beni nasıl arar, bana nasıl arkadasim der düşüncesinden sıyrılıp
Biraz dağınık yazmış olabilirim ama umarım anlatabilmisimdir demek istediğimi
 
Ben seni haklı buldum konu sahibesi, doktor arkadaş markadaş denecek biri değil. Zaten bu bir işyeri ne olursa olsun ... Hanım/Bey denmeli. Saygı çerveçesini tutturanlar artık az sayıda toplumda, hele ki karşında çok eğitimli biri varsa olduğu yere saygı göstermek gerekiyor.

Ben de gevşeklikten hiç hoşlanmıyorum. Başıma gelen bir olayı anlatayım, birkaç yıl önce yaz tatilinde Türkiye'deydim. Söylemişimdidr, mühendisim. Bilindik bir şirket de çalışmalaırmı görüyromuş, Linkedinden takip ediyorlarmış beğenmişler, 1 takıma 1 günlük seminer yapar mısınız dediler. ben de tamam dedim, gittim. neyse gayet güzel geçti, herkes bir sürü şey kaptık dediler. Eğitime gelenler de proje yöneticisi ve mühendis tarafıydı konuşurken herkes hocam, Cherry Hanım diye seslendi buraya kadar gayet normal. Sonra bir tane herif geldi cherry aşağı cherry yukarı demeye başladı. ben de dönüp baktım, cherry böyle dememler rahatsız olmadınız değil mi dedi böyle sırıta sırıta. Ben de açıkçası oldum gevşeklikten pek hoşlanmam dedim. Kaldı tabi orda umarım bir daha gevşememiştir kimseye
 

Doktorlar gerçekten çok özeverili hatta fazla özeverili çalışıyor bence. Paralanana kadar 36 saat nöbet ben olsam tutmazdım mesela, 16 saatten sonra uykum gelirse gider yatardım. Doğrusu da o zaten, çalışsın diye insanların sağlıkları pahasına sırtarına binmek çok yanlış. En azından çalışma saatleri azaltılmalı.
 
ATT bile derken hanfendi? Siz kendinizi ne zannediyorsunuz ya? Arkadaşlar az bile yapmış diye yorumladım umarım kurumunuz değişene kadar aynılarına devam ederler.
 
ATT bile derken hanfendi? Siz kendinizi ne zannediyorsunuz ya? Arkadaşlar az bile yapmış diye yorumladım umarım kurumunuz değişene kadar aynılarına devam ederler.
Konuyu çok yanlış yerlere çekmişsiniz. Orada doktora '' arkadaşım '' demesini eleştirmeyipte, '' ATT bile '' lafına takılmanız olaylara hep kötü tarafından bakan biri olduğunuzu gösteriyor. Bugün '' arkadaşım '' diyen yarın '' napıyosun kız '' der. Bu işler böyle böyle sarpa sarıyor. Meslekleri küçümsemekten ziyade ciddiyet isteniyor. Yoksa her meslek değerlidir, önemlidir. Her bölümün bir faydası var biri olmasa sıkıntı yaşanır, birbiriyle bağlantılı ve düzen içinde işliyor meslekler.
 
"Fazla tevazunun sonu, vasat insandan nasihat dinlemeyi getirir"
İş hayatında severek uyguladığım bir duruştur.
Kimseyi hakir görmem ama kimsenin de kendini üstün görmesine müsade etmem.
Mütevazilik ince bir çizgi malesef, bir adım aşıldığında sınırları ortadan kaldırabilen bir çok profil var iş dünyasında o yüzden hissettiğiniz rahatsızlığı çok insani bulmakla birlikte çözümün duruşunuzu bozmamak olduğuna inanıyorum.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…