- 14 Ağustos 2011
- 4.341
- 10.847
- 408
- Konu Sahibi Coolgirl61
- #121
Günümüzde gereksiz kibarlıktan kaçınmak olarak kullanılan Can Yücel’in bir sözü vardır: “bizim memlekette göte göt denir.”
- Alıntıdır.
Bir köyde ateşli bir hasta vardır, kasabalı doktora getirir hastayı. Koca devletin koca doktoruna. Doktor hastaya fitil verir ve köye döndükleri gibi hastaya fitili anüsten vermelerini söyler köylülere. Köylüler tabi ‘tamam doktor bey’ diyip köye giderler. Köydeki herkese sorarlar, en bilgelere bile, ama kimse anüs ne demektir bilemez. Bu nedenle bir türlü ilacı da veremezler hastaya. Hastanın durumu da gitgide kötüleşmektedir. Bunun üzerine köylü, doktora, koca devletin koca doktoruna telefon etmeye karar verir ama kimse buna yanaşmaz. Ne cürettir ki doktoru arayacak bi köylü. Neyse durumun vehameti üzerine muhtar aramayı kabul eder. Bütün köylü toplanır santrale, muhtar arar, “biz ne yapacağımızı bilemedik dohtor bey” der. Karşıdan doktor bir şeyler söyler, muhtar arkasına döner ve doktorun dediklerini köylülere söyler: “makattan verin dedi dohtor” der.
Yine tüm köye sorarlar, komşu köylere birilerini yollayıp sordururlar, ama makat ne bilen yoktur yine. Hasta ise gitti gidecek, ateşler içinde kıvranıyordur baya.
İhtiyar meclisi toplanır, son çare, doktorun bir kez daha aranmasına karar verilir. Yine kimse aramak istemez doktoru. Nihayetinde yine biri kandırılır, telefonun başına geçer, ama bi yandan söylenmektedir: “çok kızacak dohtor çok!” diye.
Sonunda telefonu açar, durumu anlatır, doktor birşeyler söyler yine. Telefondaki köylü, yüzü allak bullak, arkasını döner:
“çok kızacak demiştim; götüne sokun dedi.” der.
Aslında köylüler şu noktada dahi cevabı anlamamış durumdadır. En baştan doktor göte ‘’göt’’ deseydi, oluşan bu vahim durum oluşmayacak, hasta tedavi edilebilecekti.
Size kötü annesin diyenler lafı dolandırmadan söyleyenler yani gereksiz kibarlıktan kaçınanlar…
- Alıntıdır.
Bir köyde ateşli bir hasta vardır, kasabalı doktora getirir hastayı. Koca devletin koca doktoruna. Doktor hastaya fitil verir ve köye döndükleri gibi hastaya fitili anüsten vermelerini söyler köylülere. Köylüler tabi ‘tamam doktor bey’ diyip köye giderler. Köydeki herkese sorarlar, en bilgelere bile, ama kimse anüs ne demektir bilemez. Bu nedenle bir türlü ilacı da veremezler hastaya. Hastanın durumu da gitgide kötüleşmektedir. Bunun üzerine köylü, doktora, koca devletin koca doktoruna telefon etmeye karar verir ama kimse buna yanaşmaz. Ne cürettir ki doktoru arayacak bi köylü. Neyse durumun vehameti üzerine muhtar aramayı kabul eder. Bütün köylü toplanır santrale, muhtar arar, “biz ne yapacağımızı bilemedik dohtor bey” der. Karşıdan doktor bir şeyler söyler, muhtar arkasına döner ve doktorun dediklerini köylülere söyler: “makattan verin dedi dohtor” der.
Yine tüm köye sorarlar, komşu köylere birilerini yollayıp sordururlar, ama makat ne bilen yoktur yine. Hasta ise gitti gidecek, ateşler içinde kıvranıyordur baya.
İhtiyar meclisi toplanır, son çare, doktorun bir kez daha aranmasına karar verilir. Yine kimse aramak istemez doktoru. Nihayetinde yine biri kandırılır, telefonun başına geçer, ama bi yandan söylenmektedir: “çok kızacak dohtor çok!” diye.
Sonunda telefonu açar, durumu anlatır, doktor birşeyler söyler yine. Telefondaki köylü, yüzü allak bullak, arkasını döner:
“çok kızacak demiştim; götüne sokun dedi.” der.
Aslında köylüler şu noktada dahi cevabı anlamamış durumdadır. En baştan doktor göte ‘’göt’’ deseydi, oluşan bu vahim durum oluşmayacak, hasta tedavi edilebilecekti.
Size kötü annesin diyenler lafı dolandırmadan söyleyenler yani gereksiz kibarlıktan kaçınanlar…