- 3 Şubat 2018
- 25.778
- 110.914
- 598
- Konu Sahibi landemiyoladiyola
-
- #61
Öncelikle tesekkur ederim.
Hayatta bu sekil konuşmaz, ickiliydi, bende cok kırıldım gercekten tabi.
Özgüvenim tamamen yerlerde. Aslında onun aşık oldugu insandan cok uzak bir yerdeyim. Ben onu aldım ileri götürdüm yillar icinde diyebilirim ama kendim için birsey yapmadım. Biraz kilom var, veremedim, kısır döngü şeklinde psikolojik olarak rahatlıyorum sanki yiyorum. Depresif ve gergin bir halim var. Para ile ilgili sıkıntımız yok. Para konusunda acikcasi ondan para almama gerek yok. Estetik yaptırıyorum desem bayılır bence, ama bende o duygu yok, körelmiş sanki. Bir eşofmanla ve maskeyle o kadar mutlu olabiliyorum kiBegenilmedikce bende bıraktım gitti. Elime bir ruj almak gelmiyor. O ise benden yuz kat bakımlı.
Hayata artik cok farklı yerlerden bakıyoruz. Mesela o cok gamsız, ben herseyi kafama takarim. Ben dünyayı gezmek istiyorum, o evden adım atmak istemez, aa pardon iki günlüğüne yalniz basina gidecekmiş. Bir de gideceğim diyor, ben esi değilim sanki karisamam. Yıllarca herseyini cok baskılamisim, soz soyletmiyor ama benimde yalnız yada arkadaşlarımla yurt disi dahil bir yere gitmek istememe asla karışmıyor, sevgililik zamanlarından beri. Aksine cok isterdim karışmasını, ben cok karışırım, buna tahammül edemiyor.
Gercekten su 21 senede en ufak bir olayımız olmadi masallah. Ha Allah var yapıp, bu kadar iyi saklayabildiyse de bravoDırdırım yoktu dıyorsunuz yıne olmasın deneyın bakalım...Kendınıze cekı duzen verın...Eski o özgüvenli kadın olun...Çocuklar buyumus artık kendınıze daha cok zaman ayırın...Bakımınızı yapın..( Sacınıza varsa kılonuza cıddı degısıklıkler) Değişiklikler yapın ama hıcbırsey yapmıyormus gibi sankı degısmıyormussunuz gibi davranın... Ondan ne ıltıfat bekleyın ne de baska bırsey aynı onun gibi yasamanıza devam edın ama cıddı kendınıze cekı duzen verın...Kaçan kovalanır hesabı erkeklerın genelı boyle...Sonunda hayırdır sende degısıklıkler goruyorum dıye de gelırse ıste o zaman senınle yolları ayırma vaktı geldi dıyebılırsınız...(İster inletebılırsınız ister yolları gosterebılırsınız) Sanırım şu Recep İvedik'de diyordu ya "Ruhlar tabıkı önemlı ama ruhlar alemınde de yasamıyoruz"Aslında çogu erkek bir Recep İvedik.. Bende bu acıdan baktım...Lütfen kendınızı üzmeyin.. Şu dediklerimide (gözü dısarda olmadıgını ve yamugunu gormedıgınızı soyledıgınız ıcın yazıyorum)
Sözlerinizde cok haklısınız, dikkate alacağım. Ben Kova (y. Oglak), esim Koç (y. Terazi sanirim pek emin degil saatinden) Cok bilgim yoktur ama yorumlariniz merakla bekliyorum. SevgilerSuslenmek ve bakımi kendiniz için önce yapacaksıniz erkek icin değil. Siz kendinizi salarsanız karsinizdaki de bunu ateşleyecek birsey elbette yapmaz. 2 evlat buyutmussunuz masallah. Elbete yillarin yorgunlugu var saygim sonsuz. Hobbyler kurslar şık uyumlu giyimler ve bir rimel ve ruj 1 dakika lik seyler. Değeri karsidan cok bekliyorsunuz. Önce siz deger vermelisiniz kendinize karşıdaki otomatik ayni enerjiyi alacak. Burclarinizida merak ettim yüksekler dahil :) sıkmayın canınızı hayat kısa..
Ne dogru söylemişsiniz.Ben kendimi sevmiyorken kim beni sever dimi?Bence siz önce kendinize tekrar asik olmaniz lazim. Kendinizi cok ihmal etmissiniz. Esinizden önce kendinize biraz yönelin. ❤
Iliskinize gelirse: Üstünden gelemeyecek birsey yok..ama biraz caba lazim iki tarafinda. Hemen bosanmayi akliniza getirmeyin.
Ne dogru söylemişsiniz.Ben kendimi sevmiyorken kim beni sever dimi?
Şu an sanırım öz saygımı ve öz sevgimi kaybetmeye çok az kaldı, o yüzden iliskimi de yıpratıyorum. Gercekten birsey yapmam lazım. Siz destek aldiniz mi?Bence baskasindan sevmesinden önce insanin kendisini önemseyip sevmesi önemli. Esler önemli tabi, ama biz kendimize iyi davranmasak ve kendimize deger vermesek dediginiz gibi baskasi niye yapsin? Mesele kendimizi baskalara sevdirmek degil. Ama kendimizi o kadar sevip deger vermek ki, baskalarinin sevgisi sadece ekstramiz olsun. Ben eskiden panik atak ve depresyon hastasiydim. Ve iyiki esimi kendimi toparladigim bir vakit tanidim diyorum. Cünkü öz sayginiz ve öz sevginiz varsa evlilikteki bütün durusunuz farkli oluyor
Kova nin deli doluluğundan oğlak ın rutin heyecansız,biraz ciddi,rutin disiinligine dönmüşsünüz demeki...olgunluk caglqrimizda yükselen etkisi cogalir hayatimizda. Eşiniz koc, hizli,bencil,capkin,cocuksu,dik kafalı(kolay gecimli sayilmaz koc erkekleri laf soyletmezler pek)Sözlerinizde cok haklısınız, dikkate alacağım. Ben Kova (y. Oglak), esim Koç (y. Terazi sanirim pek emin degil saatinden) Cok bilgim yoktur ama yorumlariniz merakla bekliyorum. Sevgiler
Şu an sanırım öz saygımı ve öz sevgimi kaybetmeye çok az kaldı, o yüzden iliskimi de yıpratıyorum. Gercekten birsey yapmam lazım. Siz destek aldiniz mi?
İşte, onu böyle kabul ederseniz evliliğiniz yürür. Karşı çıkarsanız kavga çıkar, hır gür olur.Eşim böyle bakiyor sanki hayata sizin gibi.
Ama şu var o cok değişti. Soyle ki benimle tanıyana kadar çok hızlı yaşamış ilk gençlik yıllarını. Üniversitede barmenlik yapmış, cok populermis. Alkol, kizlar, gece hayatı, cok dolu ve hızlı 3,4 sene yasamis. Benimle birlikteyken içmeyi birakti, herkesin gıpta ile yaklastigi akli basinda bir adam oldu cikti. Sonrada tam 19 yıl sonra yaa ben niye içmiyorum ne olacak arada içsem sosyal içici olsam dedi ve alkole başladı. Simdi saçlarını uzattı. 41 yaşında gören şaşırıyor. Sanki antropoza giriyor, süslü, yanında ondan büyük kaldigimi dusunup uzuluyorum. cift olarak yakıştıramıyorum bile bizi. Uzun saçlı halini beğenmiyorum ama söz söyleme hakkim bile yok. Ona göre o böyle mutlu bitti. Bu bana kendimi kotu hissettiriyor. Bitmis ama tur donuyoruz sanki
Çok doğru tespitler. Aşık olmamasına dayanabilirim ama sevmemesi, zaman zaman bunu hissetmem yada paranoya yapmam beni kırıyor. Belki beni nasil sevdiğini bildiğim için sevilmediğimi hissedince darlaniyorum. Mantığım diyor ki aman iste hayat böyle yaşa gitsin. Bazen duygularım diyor ki böyle kötü hissedeceğine bir kez yansin canin, kes kangreni, yalnızlık seni toparlar. Ama çocuklarım oldugu icin şımarıklık yapamıyorum. Bir de yasli anneme bu yaşında bu üzüntüyü yaşatmak istemiyorum. Cok buyuk konuşmuşum. Esime derdim ki sevgiliyken ben ask kadınıyım, aşkımız biterse hayatta durmam giderim. All sana ask kadini buyur canım laappssİşte, onu böyle kabul ederseniz evliliğiniz yürür. Karşı çıkarsanız kavga çıkar, hır gür olur.
Aşksız ama sakin bir evlilik mi, kavgalı ama hala aşksız evlilik mi yoksa ikisi de değil, boşanıp yeniden aşkı mı aramak? Sizin bileceğiniz iş.
Kimisi aşkı canlandırmaya falan inanır bence yok öyle bir şey. Bir şey bitmişse bitmiştir. Ölen bir şey canlanmaz bana kalırsa.
Ha şu da var, aşk şart mı? Bence değil. Rahatım yerinde olsun, sıkıntım olmasın ben öyle yaşarım şahsen. Olursa iyi tabi de olmazsa da ölmem yani. Aşksız yaşayan bir sürü insan var yani, bunlardan büyük bir çoğunluğu da evli. Her aşık olmayan bosansaydı evli insan kalmazdı. Zaten evlilik denen şeyin yapısı aşka uymuyor. Biri heyecan temelli öteki istikrar, mümkün mü bir arada sağ kalmaları? İkisinden biri elbet ölüyor işte. Olan bu.
Çok şükür adınıza çok sevindim. Istanbul'da iseniz ve zamanında memnun kaldıysanız psikolog arayisindayim su ara. Cok memnun olurum paylaşırsanız. Tesekkurler tekrarEvet bir süre psikolojik destek aldim. Ilk baslarda anti depresan da aldim..onu ama zamanla doktor altinda birakabildim. Sükür senelerdir depresyon ve panik ataklar tekrarlanmadi. Yani insan kendini sakladigi delikten destekle ve sabirla tekrar cikabilir.
Çok teşekkür ederim sözlerinize. Gercekten kendime buyuk ayip ettim. Zaten inanin herseyi kendimden çok onde tuttum herseyi olmayacak şeyleri bile. Çok güçlü bir karakterden esim aşık oldu bana, hayran oldu. Simdi ezik ve zayıfım ve adam bana tahammül edemiyor bu. Cok haklısınız aslında onu da hayal kırıklığına uğraştıgimi burda yazdıkça anliyorum.Olay aslında basit siz kendinizi sevmeyi ve kendinize öncelik vermeyi bırakmışsınız , eşinizde bakmış siz kendinizi sevmiyorsunuz, ben neden seveyim moduna girmiş. İlişkilerde temel dinamik aslında kişinin kendini sevmesi ve önemsemesidir. Mesela demişsiniz ya eşim beni beğenmediğini düşündükçe kendime bakmayı bıraktım diye; kendinize yaptığınız ne büyük bir ayıp bu aslında. İnsan önce kendi için güzel olmalı, aynaya baktığında gördüğü kadın onu tatmin etmeli, motive etmeli. Bunun yolu tüm gün bihter ziyagil gibi dolaşmak değil elbet ama fazla kilolardan kurtulmak, cilt bakını yapmak, elin ayağın hoş ve bakımlı olması, evde bile şık ve rahat olmak insanın önce kendisini motive eder.
Burada bazen evlenmek isteyen arkadaşlarada yazıyorum; erkekler kendini seven ve kendine yeten kadınları severler, mutluluk için bir adama ihtiyaç duyan kadın erkeğe yük gibi görünür. Bu yüzden bence kadınlar evliliklerinde kocalarına karşı bencil olmayı, önüne kendi mutluluğunu koymayı öğrenmeli, yaptığı şeyleri eşi için değil kendi için yapmalı diye. Sizin evliliğinizde ise tam tersi olmuş siz eşiniz için hep kendi hayatınızdan, bedeninizden ve kişiliğinizden taviz vermişsiniz.
Bence kocayı boşverip önce kendinize ve kendi içinize odaklanın, acilen bir psikolog bulun ve spora başlayın. Hayatta ve kariyerinizde yapmak istediklerinizi , sizi nelerin mutlu edeceğini keşfedin ve onları yapmaya başlayın, siz kendi içinizde huzura erdikten sonra zaten, eşinizin ne yapıp yapmayacağına kafa yormayı bırakacaksınız. Dünyayı mı gezmek istiyorsunuz, yakındaki ülkelerden pandemi bitince turlarla gezmeye başlayın mesela.
Evliliğinizle ilgili eşinizin gönlü olmayan hiçbirşey yapmayın, zorlama yapılan hiçbirşey mutluluk getirmez çünkü. Unutmayın evlilik iki kişiliktir ve ben bu güne kadar tek tarafın çabası ile kurtulan ve tekrar mutlu huzurlu olan bir evlilik görmedim. Bunun için önce kendi mutluluğunuz ve huzurunuzu oluşturmanız gerekiyor.
Dedikleriniz, yaşadığınız surecler tamamen ayni benimde. Bir de yaşları yakin iki erkek çocuk dusunun. Ama en doğru soyleminiz su "hayat boyle gecmemeli" Bir yerden baslamam lazim. TesekkurlerBence de evlilik aşkı, tutkuyu, heyecanı öldürüyor. Eşime cinsellik olarak çok ilgi duyarken çocuk olduktan sonra köşe bucak kaçar oldum. İçimden gelmiyor ona da kızamıyorum. Eşim hiç değişmedi oysa. Ben hayatımın en özgüvensiz yıllarını yaşıyorum ve bu maalesef eşime denk geldi. Aşırı kilo aldım, memuriyet planlarım gerçekleşmedi, psikolojik sıkıntılarım yakamı bırakmadı, ciddi sağlık problemlerim oldu. Ama en önemlisi çocuk. Bence çocuk evliliğin en en en önemli şeyi. Ya evliliği mahvediyor ya kurtarıyor. Bizimkisi büyük hasar aldı çocuktan sonra. Çocuğun hiç suçu yok tabi. Bakımı, psikolojisi,sorumluluğu bizi birbirimizden uzaklaştırdı. Sohbet edemez olduk. Cinsellik iş haline geldi. Oysa hem anne hem baba mutlu olsa evlilikte huzur olur. Bence naçizane tavsiyem sizin değişmeniz. Daha farklı yaşayın ve eşinizi gözlemleyin. Baktınız olmuyor konuşur ortak karara varırsınız. Hayat böyle geçmemeli.
Hep söylerim o gemi batmasaydi birkac sene sonra Jack ile Rose bile kavgaya başlardı:)Aşk ömürsüzdür. Çünkü sadece kavuşamadığında bunu yaşarsın.
Şimdi şu da var, ben dedim ki bir sıkıntım olmazsa aşksız yaşarım. Ama psikolojik şiddet varsa, aşkı geçelim ama sizi bir insan olarak bile sevmiyorsa, bunu da çok kaba bir şekilde yansıtıyorsa o zaman o evliliği yürütmemek lazım.Çok doğru tespitler. Aşık olmamasına dayanabilirim ama sevmemesi, zaman zaman bunu hissetmem yada paranoya yapmam beni kırıyor. Belki beni nasil sevdiğini bildiğim için sevilmediğimi hissedince darlaniyorum. Mantığım diyor ki aman iste hayat böyle yaşa gitsin. Bazen duygularım diyor ki böyle kötü hissedeceğine bir kez yansin canin, kes kangreni, yalnızlık seni toparlar. Ama çocuklarım oldugu icin şımarıklık yapamıyorum. Bir de yasli anneme bu yaşında bu üzüntüyü yaşatmak istemiyorum. Cok buyuk konuşmuşum. Esime derdim ki sevgiliyken ben ask kadınıyım, aşkımız biterse hayatta durmam giderim. All sana ask kadini buyur canım laappss(
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?