• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Ayrılık kararım nekadar doğru lütfen fikir verin...

başka tecrüben yok heralde hayatta çocuk ta çocuk

Benim çok tecrübem var. Ama çocuk olayına takıldım ben de.
İstediğiniz gibi konunuza girmeyeceğim. Çünkü benim için de hayatta en önemli şey çocuk. Allah bağışlasın sizinkileri de benimkileri de ve herkesinkini de.
Yakarım yıkarım onlar için.
Allah yardımcınız olsun
 
Sosyal hayat,dostlar diyorsunuz iyi hoşta ben hastalandığımda bunlar yanı başımda olacak mı?hastalandığında eşin sana bakmadıysa boşa gitsin ,bence herkesin yeri ayrı iyi gün var,kötü gün var,bunu unutma bir bakmışsın o çok güvendiğin dostlar sahteymiş

çok haklısın işte onun için hayatımızda içimizde herkese ayrı bir yer vardır değilmi dost,arkadaş,komşu,aile bunların bile içinde ayrıldıkları mertebeler vardır ,insanları çok severim ayırtetmeden ama hayatımıda onlara güvenerek sürdürmem iyimi kötümü onlara belbağlatmam tabiki..
eşiminde ölene dek yanında olmak isterim elbette .mesela şu ayrımıda yapabilirim yeri geldiği zaman insanın kardeşi bile yara açabiliyor bu yarayıda eşi kapatıyor eşimiz en mahremimiz en yakınımızdır aslında...ama bu ömrüde nasıl sürdürmek gerek acaba
 
nutez merhaba,
10 sayfayı da okudum dikkatle, ortalık karışmış yine...
ben tek bir şey söyleyeceğim... eğer eşini seviyorsan, yapmak isteyip yapamadığın şeylere rağmen onunla kalmayı göze alabiliyorsan (sana dair her şey böyle böyle yitip gidecek, onu da biliyorsun) ama biraz daha sabredebilirsin. eşine canım sıkılıyor, birlikte bir şeyler yapalım diye diretmekten başka çaren yok madem başkalrıyla iletişim kurmana da karışıyor.
ama eşim olmadan da pekala yaşarım, o kadar sevmiyorum diyorsan, ayrıl bence, çünkü hayat böyle yaşanmaz bana sorarsan.
 
çok haklısın işte onun için hayatımızda içimizde herkese ayrı bir yer vardır değilmi dost,arkadaş,komşu,aile bunların bile içinde ayrıldıkları mertebeler vardır ,insanları çok severim ayırtetmeden ama hayatımıda onlara güvenerek sürdürmem iyimi kötümü onlara belbağlatmam tabiki..
eşiminde ölene dek yanında olmak isterim elbette .mesela şu ayrımıda yapabilirim yeri geldiği zaman insanın kardeşi bile yara açabiliyor bu yarayıda eşi kapatıyor eşimiz en mahremimiz en yakınımızdır aslında...ama bu ömrüde nasıl sürdürmek gerek acaba

ben mükemmeliyetçi insanları sevmem boşansanda farklı dertlerle boğuşacaksın hangisi çekilir ?sen bence ona göre karar ver!
 
nutez merhaba,
10 sayfayı da okudum dikkatle, ortalık karışmış yine...
ben tek bir şey söyleyeceğim... eğer eşini seviyorsan, yapmak isteyip yapamadığın şeylere rağmen onunla kalmayı göze alabiliyorsan (sana dair her şey böyle böyle yitip gidecek, onu da biliyorsun) ama biraz daha sabredebilirsin. eşine canım sıkılıyor, birlikte bir şeyler yapalım diye diretmekten başka çaren yok madem başkalrıyla iletişim kurmana da karışıyor.
ama eşim olmadan da pekala yaşarım, o kadar sevmiyorum diyorsan, ayrıl bence, çünkü hayat böyle yaşanmaz bana sorarsan.

çünkü hayat böyle yaşanmaz bana sorarsan......
bende bu sorunun cevabını arıyorum yaşanırmı yaşanmazmı????? burada yüzlerce kişilik var herkesin aynı cvbı vermesini bekleyemeyiz elbette..kişinin geçmişi alışmışlıkları tarzı bu evliliği yönlendirir değilmi .eşim daha içine kapanık biriyle evlenmiş olsa nasıl tabir edeyim bilemedim aslındada o kişiyle sürebilirmiş bu evlilik ama benim çok farklı bir hayatım oldu ve oda bunu biliyordu ve bana kendini ben gibi tanıttı evlenince beni kendi gibi yaptı kandırılmış olmayıda hazmedemiyorum daha 33 yaşındayım onun istediği kişi belki 10 yıl sonra olabilirim yani ruhen emekli.o 42 yaşında bununda etkisi var sanırım o benden 10 yıl daha tecrübeli
 
Bende diğer arkadaşlar gibi eşinizin diğer olumsuz özelliklerinden önce,sizi oğlunuzdan ayırmasına takıldım kaldım.
Bu öyle kötü bir davranış ki,eşinizin ruhunun karanlığını gösteriyor aslında.
Anne baba boşanır ama çocuklarla ilişkiler ömür boyudur.Bunu eşiniz bilemez de siz diretebilirdiniz diye düşünüyorum.
Eşiniz bu tutumunu baştan gösterse sizin seçme hakkınız olurdu tabiki evlenmezdiniz.
Ama bu durumda kandırılmışsınız!ve bu öyle kk'da okuduğumuz''eşim flört döneminde bana maddi durumu,işi,evi yalan söylemiş,
beni kandırmış''tarzında bir kandırılma da değil.Çok ağır,çok acımasız bir kandırmaca.
Kendi bebeği olmadan önce çocuğunuz göze batmıyorda,yeni bir bebek gelince o çocuk derhal annesinden uzaklaştırılıyor mu?
Bakın sizi hiç suçlamıyorum çünkü şartlar,koşullar neyi gerektirir nasıl davranılır herkese göre değişir.
Eminim o anda bebeğiniz olmasaydı ayrılığı düşünürdünüz.Buna inanmak istiyorum en azından.
Çünkü bir anne çocuğundan kendi isteği haricinde ayrılmak zorunda bırakılıyorsa buna sessiz kalamaz.
''Kendi isteği''dediğim kısım da,evladınızın babası eski eşinizin daha iyi yaşam koşulları vardır,çocuğunuz babasını istiyordur,
Sizde kendi evinizde ki huzursuzlukları yaşamasın diye göndermişsinizdir.Bunu anlayabilirim.
Ama sizde durum farklı eşiniz istemiş çocuğunuzun evden gitmesini.
Bu noktadan sonra o tiğnette bir adamla evli kalmanızın ne denli zor olduğunu tahmin edebiliyorum.
Sizin evliliğinizin miladı evladınızdan ayrılmak zorunda kalmanızla değişmiş bence.
Eşinizin diğer özelliklerine gelince,inanın evladınızı istememesi haricinde geri kalan hepsi masumane geldi bana.
O büyük nedenin yanında zayıf kaldılar.ayrılın diyemem buna siz karar verirsiniz.
Ama oğlunuzun özlemini çekerken de nasıl böyle yürür bilemem.
 
Eşiniz bu aşırı baskısı nedeniyle olayı boşanmaya kadar götürdüğünün farkında mı acaba? İkinci evliliğiniz olduğu için belki de sizin ondan da boşanmayı göze alamayacağınızı düşünüyor. Ortak çocuğunuz olana kadar büyük oğlunuzu iyi kötü idare etmiş anladığım kadarıyla eşiniz. Ama ondan da bir çocuk sahibi olduktan sonra, belki de elinizin kolunuzun bağlandığını düşünerek, sizi ilk çocuğunuzu eski eşinize yollamanın daha iyi olacağını düşünmeye itecek olaylar olmuş. Ben sizin ilk çocuğunuzu yeni eşiniz için feda ettiğinizi falan kesinlikle düşünmüyorum, siz doğru olduğunu düşündüğünüz şeyi yapmışsınız. Ama eşiniz, belki bunu bir milat gördü, kendini artık tam anlamıyla vaz geçilmez gördü. Sanırım, sizi çok sevip, kıskanması da var ortada.

Bir şekilde gerektiğinde ondan boşanabileceğinizi anlatabilirseniz, belki davranışları değişir biraz. Ama belki durumu ancak bir uzmanın yardımı ile aşılabilecek bir hale gelmiştir. Bu yolları denemeye değer bulur musunuz bilmem. Sonuçta birşey değişmeye de bilir. Mevcut duruma tahammül edilir mi edilmez mi, bu da sizin yapınıza bağlı. Kimi insan için bunlar hiç kafaya takılmayacak şeyler olabilirken, bir başkası için asla tahammül edilemez olabilir.
 
Son düzenleme:
ben kendi halinde yaşamayı seven biriyim.çok girişken bir insan değilim çevrem çok geniş değildir ama bu biraz da benim seçimim .eşimin bu yönde bir baskısı yok bana
açıkcası eşim beni tamamen eve kapatmak isteseydi kendi de dışarı çıkarmayıp komşu dost tanıdık herkese bir kulp taksaydı bu benim bile hoşuma gitmezdi:19:kimse bu derece kısıtlanmak hayattan kopmak istemez sonuçta
bunlar bir tarafa en önemlisi de sizi çocuğunuzdan ayırması.asıl bunu kabullenmemelisiniz:20: bu tek başına boşanma sebebidir benim için:23:
 
Konu sahibi....buraya bu konuyu açma sebebin ne? ilk yazdıklarını tekrar oku istersen.....

Eşine bencil derken...ikimizde benciliz demen gerekiyordu.....

Konuyu açarken..şikayet ettiğin olumsuzlıkların son sırasında BÜYÜK OĞLUN geliyordu....

Eşin,oğlunu istemeyip göndermek zorunda kaldığın zaman...gelip buraya bu topiği açmış olsaydın...eşinin nekadar bencil olduğunu şikayet etme

hakkında sonuna kadar haklı olurdun.
.

tüm hissettiklerimi ve yaşadıklarımı buraya sığdırmam mümkün değil arkadaşlar yüzeysel anlatmam gerek...eşim çok değişik bir insan fakat dayak aldatma kumar içki yok...benim savaşım psikolojik işkence.
ben normal bir yaşantısı olan biriydim sosyal hayatı olan gülmeyi eğlenmeyi dostlarımı ailemi insanları çok seven kimseyi giyimi ırkı geçmişi ile yargılamayan bir tipim arkadaş olurum fakat zamanla kişileri içimdeki belli bölümlere ayırırım bende herkesin bir yeri var yani..eşim zamanla beni ailemden,ilk eşimden olma oğlumdan,dostlarımdan uzaklaştırdı.kimseyle anlaşamaz hep o doğru onun dediği olmalı kimseyi beğenmez kişileri alakasız şeyleriyle yargılar...
biz evliliğimiz süresince saysak 10 kez yemeğe gitmedik denize havuza hiççç gitmedik.maddi sıkıntıdayız uzun zamandır ama konu inanın benim açımdan para değil fakat o herşeyi paraya bağlıyor ki yalan çünkü olduğu zamanda bunları yapmadık...mesela diyorumki birgün kordona gidip karşılıklı bir kahve bile içmedik oda dediki ben kendime orda burda göstercek karı almadım.kıyafetime karışır konuşmama karışır kitap okumam bile sorun oldu.en sosyal olayımız kipa ikea oda benim zorlamamla senede 10 kez falan ...dostlarımız yok onunkileri tanımam oda benimkileri değerlendiremedi yeni kişilerle tanışsam kulp takar, kk dan kişilerle görüştüm çocuğumu kreş eğlencesine götürdüm çocuğumu demediğini bırakmadı...
yani benim 30 yıl daha ömrüm varsa bu ömrü ev temizliyerek ona bakarak bu duvarlar arasında ona hizmet ederek geçiricem ne çevremiz olucak ne gülüp eğlendiğimiz dostlarımız ..o gider dışarı iş gereği bile olsa ortamlara girer bir şekilde stres atar peki ben napıcam gülmeyi unuttum hayat bir takım oyunu değilmi niçin ben 3 kişilik bir takım olayımki.
daha okadar çok şey var ama tabi yazmak zaman alıcak yorum yapıldıkça sanırım yazarım..bunlar ayrılmak için gereksiz şeylermi..tamam herkes kendine alan yaratsın desem onada karşı ben arkadaşlık kuramıyorum beni 25 yıllaık dostlarımdan etti komşularıma bile kulp taktı bir imkan yakalasa sırf bu yüzden taşınıcak burdan oderece yani

bu konu içinde oğlumdan nekadar bahsetmişim bence sen birdaha oku ozaman cvp yaz...benim konum çocuk değil diye daha nekadar yazıcam acaba:95:
 
Bende diğer arkadaşlar gibi eşinizin diğer olumsuz özelliklerinden önce,sizi oğlunuzdan ayırmasına takıldım kaldım.
Bu öyle kötü bir davranış ki,eşinizin ruhunun karanlığını gösteriyor aslında.
Anne baba boşanır ama çocuklarla ilişkiler ömür boyudur.Bunu eşiniz bilemez de siz diretebilirdiniz diye düşünüyorum.
Eşiniz bu tutumunu baştan gösterse sizin seçme hakkınız olurdu tabiki evlenmezdiniz.
Ama bu durumda kandırılmışsınız!ve bu öyle kk'da okuduğumuz''eşim flört döneminde bana maddi durumu,işi,evi yalan söylemiş,
beni kandırmış''tarzında bir kandırılma da değil.Çok ağır,çok acımasız bir kandırmaca.
Kendi bebeği olmadan önce çocuğunuz göze batmıyorda,yeni bir bebek gelince o çocuk derhal annesinden uzaklaştırılıyor mu?
Bakın sizi hiç suçlamıyorum çünkü şartlar,koşullar neyi gerektirir nasıl davranılır herkese göre değişir.
Eminim o anda bebeğiniz olmasaydı ayrılığı düşünürdünüz.Buna inanmak istiyorum en azından.
Çünkü bir anne çocuğundan kendi isteği haricinde ayrılmak zorunda bırakılıyorsa buna sessiz kalamaz.
''Kendi isteği''dediğim kısım da,evladınızın babası eski eşinizin daha iyi yaşam koşulları vardır,çocuğunuz babasını istiyordur,
Sizde kendi evinizde ki huzursuzlukları yaşamasın diye göndermişsinizdir.Bunu anlayabilirim.
Ama sizde durum farklı eşiniz istemiş çocuğunuzun evden gitmesini.
Bu noktadan sonra o tiğnette bir adamla evli kalmanızın ne denli zor olduğunu tahmin edebiliyorum.
Sizin evliliğinizin miladı evladınızdan ayrılmak zorunda kalmanızla değişmiş bence.
Eşinizin diğer özelliklerine gelince,inanın evladınızı istememesi haricinde geri kalan hepsi masumane geldi bana.
O büyük nedenin yanında zayıf kaldılar.ayrılın diyemem buna siz karar verirsiniz.
Ama oğlunuzun özlemini çekerken de nasıl böyle yürür bilemem.

işte bu seviyeli bir eleştiridir hertürlü okurum teşekkür ederim yazınız için emin olun içinde benim ders alıp uygulayacağım çok şey var,:71:
 
Eşiniz bu aşırı baskısı nedeniyle olayı boşanmaya kadar götürdüğünün farkında mı acaba? İkinci evliliğiniz olduğu için belki de sizin ondan da boşanmayı göze alamayacağınızı düşünüyor. Ortak çocuğunuz olana kadar büyük oğlunuzu iyi kötü idare etmiş anladığım kadarıyla eşiniz. Ama ondan da bir çocuk sahibi olduktan sonra, belki de elinizin kolunuzun bağlandığını düşünerek, sizi ilk çocuğunuzu eski eşinize yollamanın daha iyi olacağını düşünmeye itecek olaylar olmuş. Ben sizin ilk çocuğunuzu yeni eşiniz için feda ettiğinizi falan kesinlikle düşünmüyorum, siz doğru olduğunu düşündüğünüz şeyi yapmışsınız. Ama eşiniz, belki bunu bir milat gördü, kendini artık tam anlamıyla vaz geçilmez gördü. Sanırım, sizi çok sevip, kıskanması da var ortada.

Bir şekilde gerektiğinde ondan boşanabileceğinizi anlatabilirseniz, belki davranışları değişir biraz. Ama belki durumu ancak bir uzmanın yardımı ile aşılabilecek bir hale gelmiştir. Bu yolları denemeye değer bulur musunuz bilmem. Sonuçta birşey değişmeye de bilir. Mevcut duruma tahammül edilir mi edilmez mi, bu da sizin yapınıza bağlı. Kimi insan için bunlar hiç kafaya takılmayacak şeyler olabilirken, bir başkası için asla tahammül edilemez olabilir.

:71:güzel yazın için teşekkürederim bunları değerlendiricem
 
işte bu seviyeli bir eleştiridir hertürlü okurum teşekkür ederim yazınız için emin olun içinde benim ders alıp uygulayacağım çok şey var,:71:

Rica ederim,faydalı olabilirsem sevinirim.
O yorumu çocuk odaklı yazmıştım ama evliliğiniz de eşinin o konu dışında ki davranışlarını ele alalım istemişsin.
Şimdi durumu tam bilmediğim için merak ettim;eşini çocuğunu yanınıza almak konusunda ikna edersen,
diğer olumsuz özelliklerini biraz törpüleyerek ya da böyle kabullenerek evliliğinizi devam ettirirmisin?
Ben az önce de söyledim,çocuk konusundan bağımsız konuşalım istiyorsun ama senin yaranın asıl sebebi bu.
yani eşine kırgınlığının,kızgınlığının,öfkenin çıkış noktası bu durum.
Eşine çok kızdım yaptığından dolayı ama;
eğer ki bu durumu sen değiştirmek istiyorsan ve onu ikna edebilirsen geri kalan herşeyi halledersiniz.
O geri kalan herşey çok kolay geliyor o durumun yanında.
Çünkü evlilik de tam anlamıyla uyum diye birşey yok bence;
aşırı hassas olan bir taraf ve sorumsuz ya da bencil diğer taraf varsa eğer;
evlilikler idare etmekle yürür.Yani kimsenin evliliği 4*4 lük değil.Ama kabul edilir şeyler vardır birde edilmeyenler.
Eğer aşk varsa eşinin asosyal olması,herşeyi eleştirmesi,sana karışması bir noktaya kadar kabul edilebilir.
Ama yoksa tahammül bile edilemez.
Ve çok özel değilse ayrılmaya karar verirsen yaşamını devam ettirmek için desteğin ve maddi gücün var mı?
Ailen ne kadar arkanda durur?Ya da çocuklarını yanına alıp bir düzek kurabilecek durumun olur mu?
Bunları merak ettim.
 
benimde eşimle aramızda hiçbi sosyal faliyet yok.evlilik bumu diyorum. sizin duygularınızı hissettiklerinizi anlıyorum.bende hep ikilemdeyim.ne yapsam ayrılsammı ,ayrılsam naparım falan diye ama karar vermek çok zor bide çocuk var belki olmasaydı bukadar fazla düşünüp kendimi yormayacaktım.ama sizin eşiniz herşeyi bi yere bırakın sosyal faliyeti falan sizi yavrunuzdan ayırmış.bu çocuk sizin hayatınızda hep olacak onu silemezsiniz yavrunun günahı ne ?silinecek biri varsa oda eşiniz.biz kadınlar herşeye taviz veriyoruz zaten ama bu konu başka.inşallah hakkınızda en iyi kararı verirsiniz.
 
oğlum 14 yaşında ve 11 yıl hep benimleydi 3 yıldır babada emin ol çok güzel hatıralarımız var bukadarda dram haline getirmeyin olayı benim durumumdan daha beter olanlar var biz geçiş dönemi yaşıyoruz oğlumla bu 3 yıllık durumu oturup konuştuğumda anlıyor ve olgun cvplar veriyor siz niçin anlayamıyorsunuz neden aklınız almıyor ben onu anlamadım..gezin bakalım çocuğunu ezmiş yıllardır görmüyor yuvaya vermiyor falan bir konu varmı oraya cvp yazın lütfen sanırım algınız buna müsade ediyor

Sizi incitmek istemem, belli ki zor bir hayatınız var.
Fakat şu kadarını söylememe izin verin.
Anne, baba hatalar yapınca olgunluk göstermek çocuklara düşüyor ne yazık ki. Benim çocukluğumda böyle geçti.
Ben olgunluk yaptıkça, babam vicdanen rahatladı. Ve hep daha fazlasını bekledi. Bir gün terapistim bana demiştiki "İpek,sizin ilişkinizde ebeveyn sensin, baban ise çocuk rolünde". Ne kadar da doğruydu.
Eşiniz ve sizin bazı davranışlarınız bana babamı anımsattı.

Umarım oğlunuz babasının yanında mutludur.
 
Çok doğru bir karar bence.ben de aynı sizin yaşadıklarınızı yaşıyorum.Sanki beni anlatmışsınız.Zaman zaman ben de düşündüm aynı şeyleri ama cesaretsizlikten mi nedir bilmiyorum olmadı işte.hele bir de yabancı bir ülkede bunu iliklerinize kadar hissediyorsunuz.Türkiye'deyken bu kadar çok takılmıyordu kafama.Çünkü çalışıyordum ve kendime göre bir sosyal çevrem vardı.

Ama çocuğunuzla aranaıza girmesine asla hakkı yok.belli ki çocuğunuzu yabancı gibi görüyor bütün erkekler gibi.Hakkınızda hayırlısı olsun.Boşanırsanız da fazla üzmeyin kendinizi.
 
Rica ederim,faydalı olabilirsem sevinirim.
O yorumu çocuk odaklı yazmıştım ama evliliğiniz de eşinin o konu dışında ki davranışlarını ele alalım istemişsin.
Şimdi durumu tam bilmediğim için merak ettim;eşini çocuğunu yanınıza almak konusunda ikna edersen,
diğer olumsuz özelliklerini biraz törpüleyerek ya da böyle kabullenerek evliliğinizi devam ettirirmisin?
Ben az önce de söyledim,çocuk konusundan bağımsız konuşalım istiyorsun ama senin yaranın asıl sebebi bu.
yani eşine kırgınlığının,kızgınlığının,öfkenin çıkış noktası bu durum.
Eşine çok kızdım yaptığından dolayı ama;
eğer ki bu durumu sen değiştirmek istiyorsan ve onu ikna edebilirsen geri kalan herşeyi halledersiniz.
O geri kalan herşey çok kolay geliyor o durumun yanında.
Çünkü evlilik de tam anlamıyla uyum diye birşey yok bence;
aşırı hassas olan bir taraf ve sorumsuz ya da bencil diğer taraf varsa eğer;
evlilikler idare etmekle yürür.Yani kimsenin evliliği 4*4 lük değil.Ama kabul edilir şeyler vardır birde edilmeyenler.
Eğer aşk varsa eşinin asosyal olması,herşeyi eleştirmesi,sana karışması bir noktaya kadar kabul edilebilir.
Ama yoksa tahammül bile edilemez.
Ve çok özel değilse ayrılmaya karar verirsen yaşamını devam ettirmek için desteğin ve maddi gücün var mı?
Ailen ne kadar arkanda durur?Ya da çocuklarını yanına alıp bir düzek kurabilecek durumun olur mu?
Bunları merak ettim.

canım ne yazıkki eşimi seviyorum birde alışkanlık var tabiki ama sevgide herşeyi örtbas edemiyor bunuda anladım.elbette üzülücem acıda çekicem zorlukta yaşıycam en azından kafam rahat olucak sanırım...bir evim var çalışırım karnım doyar inşallah sıkıntım olucak ama zaten şimdide var:)
 
Çok doğru bir karar bence.ben de aynı sizin yaşadıklarınızı yaşıyorum.Sanki beni anlatmışsınız.Zaman zaman ben de düşündüm aynı şeyleri ama cesaretsizlikten mi nedir bilmiyorum olmadı işte.hele bir de yabancı bir ülkede bunu iliklerinize kadar hissediyorsunuz.Türkiye'deyken bu kadar çok takılmıyordu kafama.Çünkü çalışıyordum ve kendime göre bir sosyal çevrem vardı.

Ama çocuğunuzla aranaıza girmesine asla hakkı yok.belli ki çocuğunuzu yabancı gibi görüyor bütün erkekler gibi.Hakkınızda hayırlısı olsun.Boşanırsanız da fazla üzmeyin kendinizi.

allah yardımcın olsun güzelim çok zor bizim durumumuz hayal kırıklıklarıyla dolu malesef
 
Bence bu evlilik ile çok şey kaçırdığını,mahrum kaldığını düşünerek sonlandırmak istiyorsun,çünkü yaşlandığında hayalinde olanları şimdi gençken yapayım diyorsun
 
Öleceğimi de bilsem asla çocuklarımı hiçbirşeye değişmem her ne olursa olsun.
 
tartışılan bazı konulara anlam veremiyorum. bir kere kimse bir çocuğu annesinden fazla düşünemez. eğer düşünürse de kandırır kendini. çocuğunuzla ilgili yapılan yorumları okumadan es geçtim. nihayetinde yaşananlar sadece sonuç. sonucu yazmışsınız. elbette neler geçti bakalım başınızdan sizi nelere zorladılarda gelinen son nokta anladığım kadarıyla çocuğunuzdan ayrılmak oldu. haddimi aşmam bu konuda yorum yapamam. zaten oluşmuş bir yaraya bir de sana haksızlık yaparak bir parmakta ben atamam.
burda kalkıpta nutez tüm aşamaları yazsa sayfalar olur kimsede okumaz. neyse.
2. si ben nutezin psikolojisinin çocuğundan daha ön planda olduğunu düşünüyorum. neden? bir anne kendini kaybetmiş bişr halde çocuğuna zaten nasıl bir ilgi eğitim verebilir ki? ne derece sağlıklı olur? elbette bu bıraksın anlamına da gelmez ama zaten bu farklı üyelerin düşünceleri.

sana gelince canım; seni öyle bir psikolojiye sokarki bu adam aranıyormuş, oturmasını kalkmasını bilmiyormuş, nerde ne söyleyeceğini öğrenememiş bir ergen muamelesi göstere göstere en sonunda seni de o ruh alemine sokar. elinden ruhunu kişiliğini adabına varana kadar sömürür sonra dırdır edecek başına çıkacak daha saçma bahanelerin arayışına girer. sende 2. aşama olarak kişilik karmaşasına girersin. kendi kendine: Ya ben gerçekten de yanlış düşünüp yanlış davranıyorum. zaten etrafımda da bir allahın kulu kalmadı. dersin.. oysa ki bunu düşünürken akıl edemessin ki seni psikolojik baskı ve şiddetle zaten eşin bu hale getirmişti. ama tüm bunları yaşarken o gene yanında olduğu için, baskı ve şiddeti devam ettiği için,yanlış düşünceleri sana dayatmaya devam ettiği için bu defa kafanın karmaşıklığı seni depresyona sokar. psikiyatristin ayrılman gerektiğini söylerken etrafında bir allahın kulu kalmadığı için ( sayesinde ) cesaret edemessin. 3. aşamada ise herşey biter. terapiler anlamsızlaşır. gülmessin. konuşmassın. yavaşlarsın. dikkatin sıfır a düşer. arkadaşa dosta anneye babaya bile ihtiyaç duymamaya başlarsın. yaşayan ölüye dönersin. vazgeçersin savaşmaktan.işte bu noktadan sonra yapılacak çok az şey kalır. çoook az hemde. boşanmaya cesaretin olsa dahi tanıdığın sevdiğin herkesi kaybettiğin için o an psikolojin kaldırmaz. kaldırsa da o kadar sabretmişsin ki kimseler anlamaz. anlatamassın. zaten anlatsanda dinleyenin olmaz. boşanmasan yaşayamaz hale gelirsin.. tam bir kaos.

sen etrafında birileri varken boşan bence. yüzüne bakabilecek birileri olsun etrafında. kötü iyi günlerinde insan olsun yanında. insanlar eşini değil seni bilir. her yere yalnız gittiğinde ayıplamalar laf sokmalar sana gelir. sen muhattap olursun herşeyle. zaten bi süre sonra sıkılıp utanıp pıkıp sen de gitmemeye başlarsın. olmaz. olmaz.

sana şunu diyim ben. hazırlıklı ol. boşanacaksın ama eskisi gibi olmayacak herşey yeniden. sakın bu düşüncede olup aldanmayasın. sen hayata sıfırdan başlayacağım diyeceksin. hm bu sırada seni gerçekten seven insanlar, durumu bilen insanlar sana koşa koşa gelecek. ama gelmeyenler için üzülmeyeceksin. çünkü kırılmış olacaklar ki bunun için muhtemel iyi sebebepleri olacak nutez.

sen düşünebilen bir varlıksın. tek başına da gayet sağlam durabilirsin. ağzından çıkan çıkacak herşeyi biliyorum ben. ama biz bayanlar olarak bunu haketmiyoruz. o adamdan önceki sen nasılsa o kişiye dön. tekrar söylüyorum çocuğun konusuna giremem; ama herşeyi toparlayıp etrafına alacağına çok eminim. doğruyu yanlışı hala ayırd ediyorsun çünkü. bırak o adamı layık olduğu cehennemde yaşasın. zaten kimseninde çekeceğini sanmıyorum onu. tedavi olsa çok iyi. ama söylenmez bunu da biliyorum:44:

herşey hakkına hayırlı olsun arkadaşım.. herkes gibi sende hakettiğin övgülere nail ol inşallah. hayat neler getirecek kim bilir. öpüyorum seni:71:
 
Back
X