- 22 Kasım 2010
- 11.304
- 20.259
- 598
- Konu Sahibi TheQueeninthenorth
-
- #21
Bilmiyorum sacma sapan bir zaaf iste. Ben de boyle olmak istemiyorum. Hastalanmadan once biraz daha mesafeliydim aslinda ama bir donem cok fenalasti. Hastane sureclerinde hep yanindaydim. O neseli , vurdumduymaz adami cocuk gibi caresiz gormek biraz dagitti beni. O zamandan beri destek oluyorum.Millet vicdanlı anne babaya yeri geliyor pinti oluyor o kadar iyiliğe rağmen
Sizinki ilgisiz baba.
Bukadar vicdan yapmanıza anlam veremedim
Çok yüce gönüllüsunuz
Hmm aslında guzel birseyBilmiyorum sacma sapan bir zaaf iste. Ben de boyle olmak istemiyorum. Hastalanmadan once biraz daha mesafeliydim aslinda ama bir donem cok fenalasti. Hastane sureclerinde hep yanindaydim. O neseli , vurdumduymaz adami cocuk gibi caresiz gormek biraz dagitti beni. O zamandan beri destek oluyorum.
Bilmiyorum sacma sapan bir zaaf iste. Ben de boyle olmak istemiyorum. Hastalanmadan once biraz daha mesafeliydim aslinda ama bir donem cok fenalasti. Hastane sureclerinde hep yanindaydim. O neseli , vurdumduymaz adami cocuk gibi caresiz gormek biraz dagitti beni. O zamandan beri destek oluyorum.
Sen zaten oyle guzel anlatmışsınki bizim yorum yapmamıza bıle gerek yok.Eskilerin bir sozu var diyor ki ne yaptın ki elime ne sureyım yuzune şimdi bunu acık acık yazamıorum ama anladın sen .Babadır tabıkı saglık sorunu da var ama sureklı olarak onun zevkıne para harcayamazdın .Kiradasın,çocugun var ,Her sey çok pahalı .Tabıkı naddı ımkanın çoksa yap ama sende dabrıkator deılsın anladıgım kadarıyka.Bazı ınsanlar dunyayı yeseler doymucak gıbı .Benım babamın dayıları var oyle cok mal varlıkları varmıs kı .Hepsını yemısler.Hala bır ev sahıbı deıller .Her gun başka bır sehırdeker hala .Bazen dıorum kı bız mı enayıyız .Benım bırıne 1 tl borcum olsa uyuyamam .Kredı cekıpte sahıl kasabasına yerlessın dıye para vermek nedır ?Daha önce babamla ilgili konular açmıştım, hatırlayanlar olabilir. ne yazık ki babamla olan problemlerimde bir arpa boyu yol kat edemiyorum. kendimi her konuda kararlı, mantıklı biri olarak görsem de söz konusu babamla olan ilişkim olunca küçücük bir kız çocuğuna dönüveriyorum. o yüzden dışardan bir bakış açıısına ihtiyacım oluyor sık sık.
Babamla hep problemli bir ilişkimiz oldu. Annemle babam ben çok küçükken boşandılar, erkek kardeşim ,annem, anneannem, büyükanneannemle büyüdüm. Biz büyürken babamın ne maddi ne manevi desteğini gördük. Evliliklerinde ve boşanma sürecinde, hatta daha sonrasında anneme çektirdiklerine hiç girmeyeceğim. Annem işe girdi, tüm yükü omuzlandı. Babam varlıklı bir ailenin şımarık, her istediği yapılmış, gençliğinde hiçbir maddi zorluk yaşamamış ama pek çok iş kurup batırdığı, ailesinden kalan malları kumarda ve batırdığı işlerde yediği için şu anda elindekini avucundakini tüketmiş biri. bir emekli maaşıyla geçinmeye çalışıyor, arkadaşlarında kalıyor. 5 kardeşin en küçüğü. Diğer kardeşleri hali vakti yerinde, kendi işlerini kurmuş yürüten insanlar. Onlar da babama destek olmaya çalışsalar da onların işlerini zarara uğratmış, herkesten borç almasıyla yaka silktirmiş biri. Kardeşlerinden ikisiyle çeşitli sebeplerden mahkemelik şu anda babam. Onlardan mal kaçırmaya çalışması gibi mevzular yüzünden mahkemelikler. Kısacası ailenin hayırsızı olarak addedilebilecek biri. Fakat ağzı çok iyi laf yapan, arkadaş çevresinde sevilen, çevresi geniş, ortamcı, elinde para olduğunda en kaliteli yerlerde harcamayı seven, eli haddinden fazla açık biri. Biz büyürken kırk yılda bir annemin çocuklar seni özledi diye dürtüklemesiyle bizle görüşen, aylarca ortadan kaybolmalarıyla ünlü babam biz büyüyünce sanki dünyanın en iyi babasıymış gibi hayatımızın orta yerine kuruluverdi. Aslında elle tutulur bir problemimiz yok, dediğim dedik tavırları, sürekli tepeden bakan, eleştiren hallerini saymazsak son bir kaç yılda hiç olmadığımız kadar iyiyiz ve sık görüşüyoruz. Kendisi diyaliz hastası, haftanın üç günü makineye bağlanıyor. hastalığı ortaya çıktığından bu yana daha sık görüşür olduk. çeşitli borçları vardı onları kapattım. sgk borçlarını ödedim, emekli olmasını sağladım. zamanında beni bir spor ayakkabı için ağlattığı günleri unuttum, o benden istedikçe hayır diyemedim. annemin, anneannemin eleştirilerine kulak tıkadım. gelgelelim babam beni ve kardeşimi irili ufaklı sömürmeye devam ediyor. bazen tel faturasını ödüyorum, bazen cep harçlığı veriyorum. emekli maaşı asla ona yetmiyor. bazen hayır bu ay sıkışığım da dediğim oluyor ama genelde benden istediğini alabiliyor. en son bir sahil kasabasına yerleşmek istediğini söyledi. gidiş için uçak biletini aldım, taşınma masrafları için de 3 bin tl gönderdim. nakitim yoktu kredi çektim. bu arada ben de kendi yağında kavrulan bir insanım. evliyim, eşim de ben de çalışıyoruz. bir çocuğumuz var. kirada oturuyoruz. kuzenlerim kira gelirleriyle günlerini gün ederken ben okuyup ettim kendi alnımın teriyle kazandığımı çok hak ediyormuş gibi babama veriyorum...hasta diye elimden geleni yapıyorum. yarın öbür gün bir şey olsa vicdan azabı çekerim diyorum. ama babam da bunu çok güzel kullanıyor. mesela verdiğim 3bin tl taşınma işlerine değil de at yarışına gidecek ve o gene taşınmayacak gibi hissediyorum. babama karşı bu yumuşak karnımdan nasıl kurtulabilirim? nasıl hayır diyebilirim sürekli irili ufaklı maddi isteklerine? yoksa beni büyütürken hiç emeği olmasa da babamdır, zaten hasta deyip elimden geldiğince yardım etmek midir doğru olan?
Benim babam bir emekli maaşı ile iki çocuk evlendirdi annemin el işi katkısıyla sofraya yeri geldi sadece çorba yeri geldi biber kızartması koyuldu gerisini sen düşünDaha önce babamla ilgili konular açmıştım, hatırlayanlar olabilir. ne yazık ki babamla olan problemlerimde bir arpa boyu yol kat edemiyorum. kendimi her konuda kararlı, mantıklı biri olarak görsem de söz konusu babamla olan ilişkim olunca küçücük bir kız çocuğuna dönüveriyorum. o yüzden dışardan bir bakış açıısına ihtiyacım oluyor sık sık.
Babamla hep problemli bir ilişkimiz oldu. Annemle babam ben çok küçükken boşandılar, erkek kardeşim ,annem, anneannem, büyükanneannemle büyüdüm. Biz büyürken babamın ne maddi ne manevi desteğini gördük. Evliliklerinde ve boşanma sürecinde, hatta daha sonrasında anneme çektirdiklerine hiç girmeyeceğim. Annem işe girdi, tüm yükü omuzlandı. Babam varlıklı bir ailenin şımarık, her istediği yapılmış, gençliğinde hiçbir maddi zorluk yaşamamış ama pek çok iş kurup batırdığı, ailesinden kalan malları kumarda ve batırdığı işlerde yediği için şu anda elindekini avucundakini tüketmiş biri. bir emekli maaşıyla geçinmeye çalışıyor, arkadaşlarında kalıyor. 5 kardeşin en küçüğü. Diğer kardeşleri hali vakti yerinde, kendi işlerini kurmuş yürüten insanlar. Onlar da babama destek olmaya çalışsalar da onların işlerini zarara uğratmış, herkesten borç almasıyla yaka silktirmiş biri. Kardeşlerinden ikisiyle çeşitli sebeplerden mahkemelik şu anda babam. Onlardan mal kaçırmaya çalışması gibi mevzular yüzünden mahkemelikler. Kısacası ailenin hayırsızı olarak addedilebilecek biri. Fakat ağzı çok iyi laf yapan, arkadaş çevresinde sevilen, çevresi geniş, ortamcı, elinde para olduğunda en kaliteli yerlerde harcamayı seven, eli haddinden fazla açık biri. Biz büyürken kırk yılda bir annemin çocuklar seni özledi diye dürtüklemesiyle bizle görüşen, aylarca ortadan kaybolmalarıyla ünlü babam biz büyüyünce sanki dünyanın en iyi babasıymış gibi hayatımızın orta yerine kuruluverdi. Aslında elle tutulur bir problemimiz yok, dediğim dedik tavırları, sürekli tepeden bakan, eleştiren hallerini saymazsak son bir kaç yılda hiç olmadığımız kadar iyiyiz ve sık görüşüyoruz. Kendisi diyaliz hastası, haftanın üç günü makineye bağlanıyor. hastalığı ortaya çıktığından bu yana daha sık görüşür olduk. çeşitli borçları vardı onları kapattım. sgk borçlarını ödedim, emekli olmasını sağladım. zamanında beni bir spor ayakkabı için ağlattığı günleri unuttum, o benden istedikçe hayır diyemedim. annemin, anneannemin eleştirilerine kulak tıkadım. gelgelelim babam beni ve kardeşimi irili ufaklı sömürmeye devam ediyor. bazen tel faturasını ödüyorum, bazen cep harçlığı veriyorum. emekli maaşı asla ona yetmiyor. bazen hayır bu ay sıkışığım da dediğim oluyor ama genelde benden istediğini alabiliyor. en son bir sahil kasabasına yerleşmek istediğini söyledi. gidiş için uçak biletini aldım, taşınma masrafları için de 3 bin tl gönderdim. nakitim yoktu kredi çektim. bu arada ben de kendi yağında kavrulan bir insanım. evliyim, eşim de ben de çalışıyoruz. bir çocuğumuz var. kirada oturuyoruz. kuzenlerim kira gelirleriyle günlerini gün ederken ben okuyup ettim kendi alnımın teriyle kazandığımı çok hak ediyormuş gibi babama veriyorum...hasta diye elimden geleni yapıyorum. yarın öbür gün bir şey olsa vicdan azabı çekerim diyorum. ama babam da bunu çok güzel kullanıyor. mesela verdiğim 3bin tl taşınma işlerine değil de at yarışına gidecek ve o gene taşınmayacak gibi hissediyorum. babama karşı bu yumuşak karnımdan nasıl kurtulabilirim? nasıl hayır diyebilirim sürekli irili ufaklı maddi isteklerine? yoksa beni büyütürken hiç emeği olmasa da babamdır, zaten hasta deyip elimden geldiğince yardım etmek midir doğru olan?
Zengin olmasam da durumum kotu degil. Bunu biliyor. Yani cikarip 100 200 neyse nakit vermek beni zora sokmaz. O da bu tur meblaglar istiyor. Hayir diyecek olsam ben sana sonra vericem maas gunu simdi acil lazim vs diyor. Tabii maas gunu geldiginde ses yok. Ben de o miktari isteyemiyorum. Boyle gidiyor.Ben olsam eline nakit para saymam ama telefon faturasıymış, eve erzak alımıymış yaparım. Yani babamı çok düşündüğümden değil de kendim vicdan azabı yaşamamak için.
Esim gonlu bol biridir. Laf etmiyor hic. Ihtiyaci olana yardim edilir kafasinda. Bazi kucuk nakdi yardimlari ondan habersiz yapiyorum ama kredi cektigimi biliyor tabii. Onu da madem kendine yeni bi hayat kuracak ver o zmn ama umarim gider dedi. Yani babamin nasil biri oldugunu ikimiz de biliyoruz aslinda.Eşiniz ne diyor bu duruma? Adam çocuk büyütmenin cefasını çekmemiş, sefasını sürüyor. Emekliliğinde sahil kenarında yaşamak isteyenler gençliklerinde, çok afedersiniz, köpek gibi çalışıyorlar. Emekli maaşı kimseyi “yaşatmaz”, herkes idare ediyor babanız da idare etmeli. Yoksa siz verdikçe isteyecek. Ayrıca anneniz de kırılmakta çok haklı, babalık öyle olmuyor. Kadın ne zorlukla büyüttü sizi kim bilir, o zaman aklına gelmiş mi evlatlar?
Evet,insanlar yoktan var ediyorlar. Bizimki dunya kdr mali yedi doymadi. Hala da yemeye calisiyor..Benim babam bir emekli maaşı ile iki çocuk evlendirdi annemin el işi katkısıyla sofraya yeri geldi sadece çorba yeri geldi biber kızartması koyuldu gerisini sen düşün
Valla sirf onun yuzunden ev borcuna girmeyi de dusunuyorum ama pesinatimiz az. Istedigimiz muhitteki evlerin yanina yaklasamiyoruz. Kaldik oyle...Siz ,cocugunuzdan sorumlusunuz boyle yaparak babaniz gibi kotu bir evebeyn oluyorsunuz,
Cocugunuzun geleceginden caliyorsunuz ,veremem yok,
Gelirim belli daha alacagim borc yok diyip bitirin
Cok guzel ifade etmissiniz. Icimde bir yerlerde mantiktan uzak, halen sevilmeyi bekleyen bir kiz cocugu var saniyorum. Bu kiz cocugu ayni zamanda babasinin pisman oldugunu,ona hak ettigi degeri verdigini gormek istiyor da olabilir. Babam parayi hicbir zaman kiymetli gormedi. Oyle olsa elindekileri bu kdr rahatca har vurup harman savuramazdi. Sorumluluk bilinci de olmadigui icin ilerde bizim cekebilecegimiz skntilar onu durduramadi. Su anda da halen dusunmemeye devam ediyor. Varsa versin ne olacak ki. Bu meblaglar onu batirmaz diye dusunuyor buyuk ihtimalle. Birikim yapmam zorlasiyormus, cocugumun rizkindan gidiyormus umrunda degil, ne zmn oldu ki zaten. Ben de verdiklerime hep hayir yapiyormusum gozuyle baktim. Hasta dedim, vermesem vicdan yparim dedim. Ama at yarisina veya ickiye gittigi de gercek cogunun. Cocugumun rizkini bu sekilde daha fazla harcamayacagim. Bunu gerceklestirebilmek icin terapiye gitmem.gerekirse de gidecegim.Bazı insanlar iyilik yaparak öç alır farkında olmadan.Çünkü içlerinde kin nefret besleyemezler..Kötü davranan hiçe sayan ,hayatında büyük rksiklikler ve travmalar yapan kişilere iyi davranmak iyi insanların öç alma şeklidir..
Ama bu öç duygusu ne kadar baskın sa o kadar iyi davranırsınız..Ta ki onu iyiliğinizin altında ezilmiş pişman olmuş halde görene kadar..Ama babanız bencil bir insan olduğu için bunun farkında bile değil..Çevresinde ki herkes ona yardım ettiği için alışkanlık yapmış insanları kullanmaya...İnsanların ona iyilik yapmasını kendi becerisi veya hakkı olarak görüyordur..Çünkü öyle insanlar genelde kendini hiç suçlu görmez. Ne var kardeşim bana para verdiyse babamın sayesinde kazanabildi..Yada ne var babası değilmiyim yapacak tabiki filan derler...Emek harcamadan sahip oldukları için paraya filan da aslında pek değer vermezler..Hep birileri yardım ettiği için alışkanlık olmuştur çünkü
Ama siz yardım ediyorsunuz bilinç altınız da onun pişman olduğunu görmek istiyorsunuz ama nafile..Bunu göremeyeceksiniz..Siz iyiliğin dozunu arttırdık ça arttıracaksınız.O da istemenin dozunu arttiracak ,değişmedi değişmeyecek..
Siz aslında içinizde ki o küçük çocuğu iyileştirmrye çalışıyorsunuz..Bu duyguyu yenemezseniz çocukluğunuzu iyileştireyim derken kendi yaptığınız haksızlıkları göremezsiniz..Evladınıza eşinize ve kendinize hatta annenize haksızlık yapıyorsunuz..Ve birgün o yara iyileştiğin de yerini yaptığınız haksızlıkların vicdan azabı alır..Özelliklede evladınıza onun geleceğine yaptığınız haksızlık..
Bu yüzden bencede bu duyguyu yenemiyorsanız terapi alın..Yine düşenin zorda olanın yanında olun evladınıza örnek olun ama kimsenin sizi sömürmesine izin vermeyin..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?