Benim çok sevdiğim bir kız arkadaşım vardı, kısa bir sürede evlenmişti. Nişanlılığı uzun tutması yönünde ısrar ettik ancak erken evlenme takıntısına sahipti. Çünkü adam çok paragöz birisi gibiydi ve birden bire ortaya çıkmıştı. Daha balayında dayak yemiş, bize hiç anlatmadı. Sonrasında araları düzelmiş, arkadaşım da unutmak istemiş olanları çünkü çoğu kişi uyarmıştı onu evliliğin çok hızlı olduğu yönünde. Hamile kalmaya uğraşıyordu, biz de evliliği güzel gidiyor diye düşünüyorduk. Allah nasip etmedi, o adamdan hamile kalamadı. 4 aylık evlilikte adamın sosyal medyadan eski sevgilisine baktığını yakalamış. O anda canına tak etmiş ve boşanmak istediğini söylemiş. Adam yine dövmek istemiş, zor kaçmış ailesinin yanına. Ailesine ve bizlere herşeyi sonradan itiraf etti. Eski eşi kendisinden boşanmamak için herşeyi denedi. Ele güne ben birşey yapmadım, durduk yerde gitti, multu olmasak çocuk dener miydik dedi. Mahkemeyi de boşanmak istemiyorum, eşimi seviyorum diyerek uzattı. Sonradan anladık ki derdi tahmin ettiğimz gibi paraymış. Oturdukları ev ve eşyalar arkadaşıma aitti, düzeni bozulsun istemiyordu. Çocuğu da evliliği garantilemek için istiyormuş. Sonrasın da belki aldatacaktı da. Bu dönemde arkadaşım şu andaki eşi ile tanıştı. Biz boşanmayı bekle kağıt üstünde evlisin desek de dinlemedi, sevgili oldular. Bu sefere eski eş aldatılıyorum diye beyanlarda bulundu, hukuken de haklı. Arkadaşım boşanmak için eski eşe para vermek zorunda kaldı. Boşandı ve bir sene sonra tekrar evlendi. Dışarıdan bakınca eski eş eşini aldatmamış, dövmemiş, seviyor ve çocuk istiyor. Arkadaşım da eşini aldatmış gibi gözüküyor. Peki gerçekten işin gerçeği bu mu? Bir yerlerde zorla evli kalmaya çalışan birisi varsa sadece nikahı var diye onu haklı bulamıyorum. Yoksa eş kişisini ve ya 3. kişiyi savumuyorum.