Münevver, merhaba. Umarım iyisindir. Ara ara gel gitler yaşaman normal. Bu hemen seni yıkmasın. Hiç sigara içmeyenle sigara içip sonrasında bırakmış biri aynı olmaz. Bu da bunun gibi. O hiç sigara içmemişler gibi, sıfır noktasıda asla olamayız ama şunu da bilmeni isterim. Hayat denilen şey aslında şu değil: Yani mutlu olmak için evlenilecek, çocuk yapılacak... böyle bir kural yok. bunlar bizim salakça kafamızda tasarladığımız, ve mutlu olmak için kendimizce böyle bir sıralama yaptığımız şeyler. Mutluluk bizde, içimizde. Onu arayarak bulubilirsin. Mutluluk bir başkasına da bağlı değil.
Şunu da unutma: Yüzde yüz mutluluk diye bir şey yok. O evlenip çoluk çocuğa karışanların da bir sürü sorunlar var. Hayat böyle. Kimse mutlak mutluluğu yaşamıyor. Herkesin bir sorunu mutlaka oluyor.
Önce kendini affetmelisin. Kendini mi suçluyorsun olanlardan? Bırak herşey olması gerekiyordu ve oldu. Sorgulama. Hayat sorgulamayı sevmez, sadece yaşa. Bak üç yılın böyle geçti, daha fazla kendine zulüm etme.
Şükür ki ailen yanında. Ümidi asla kesme. Nefes alıyorsan şükret, elbet güzel şeyler olacak. Güzel şeyler geç gelir zaten ki kıymeti bilinsin diye. kötü şeyler çabuk olur zaten. Ve şunu unutma evren yavaşlığı sever. O yüzden hep sabredin derler. Eski eşini görünce hissettiklerine takılma. Ara ara gelgitler olacak, bu normal. Bir süre sonra o sana artık sokaktaki herhangi biri gibi gelecek. Şu an için onu hala önemsediğin için bunları hissediyorsun. Bir süre sonra gözünde o değersizleşince, onu gördüğünde de bir şey hissetmediğin gibi "ay ben bununla mı evlenmişim" bile diyeceksin. Her şeyin bir zamanı var. Bizler sabırsızız. Tedavine devam et Münevver ve kendinde değişimi başlat. Dıştan içe doğru değişim.... Önce daha iyi hissetmen için dış görünüşünde değişiklikler yap. Dış görünüşünde yaptığın değişim ruhuna da yansır. Sonra da içine yönel biraz. Özüne in. Yalnızlık da kötü bir şey değil, hatta bazen son derece de keyifli. Yalnız kalmaktan da korkma. Ve en önemlisi kendinle barış, kendini affet....
