bazen şöyle düşünüyorum. Bazıları sırf memur diye ezdiğimi!!! Ya da aldatmaya meyilli olduğumu!!! Yazıyorlar. Ama şunu söylemek istiyorum eşim fabrikatör de olsa o bana annesi ailesi için yaşattığı gümlerden sonra yine soğurdum. İnan’ın çok zor zamanlar geçirdim hele hamileliğimin son zamanlarında çok üzdüler beni
Sevgili Feronika yalnızca sen mi üzüldün?
Eşin de üzüldü.
Seni üzdüğü için, yaptığı eşeklikler için, evliliğine verdiği zarar ne yapsa düzelmediği için
hala üzülmeye devam ediyor.
Ona artık saygı duymayan, küçük gören ve bunu sık sık hemen hemen her cümlesinde hissettiren bir eşi var.
Çocuğunun annesi aynı zamanda.
Tüm samimi duyguları ile yanında olsa bile karısı ''Param için benimle.'' duygusuna sahip..
O bu evliliği bıraksa, karısı onu bırakmaya dünden hazır.
Onu deli gibi seven kadın gitti, ne yapsa da dönmüyor.
Belki bir daha hiç dönmeyecek.
Bu duygularla yaşamak kolay mı?
Senin durumunu değerlendirirken hiç zorlanmıyorum.
Yaşantılar farklı olsa da hissedilenler karşılıklı olarak o kadar benzer ki..
Bir fark var ben sadece ben çok üzüldüm demiyorum.
Eşimin de üzüldüğünü hatta üzüntüden öte bu evliliğin devamı için rencide olmaya
katlandığını benim maddi olarak daha çok verdiğimi ama onun manevi olarak daha çok ezildiğini
görebiliyorum.
Adama bugün ''Gözüme bir güzel göründün bugün neden acaba?'' dedim de cevabı '' Sen beni beğenmiyorsun ki hep bir eksik buluyorsun. '' oldu..
Güzel şeyler duymaya duymaya nasıl hissetmişse demek..
Kendi duygularımızla boğuşurken karşımızdakinin de bir can olduğunu unutmasak mı ne?