- 3 Eylül 2012
- 21.884
- 57.710
- 798
- Konu Sahibi Munevvergul
-
- #41
harcamayan kadın makbul degıldır der bır komsum yasca benden buyuk ojesını bıle kendı surmez kuafore gıder surdurur hıcbır yere gıtmeyecekse bıle sabah uyanınca ılk yaptıgı kuafore gıdıp saclarına fon cektırmek olur sanırm 20 kusur yıllık evlı en buyuk kızının yasına ıstınaden hesapladım da oyle olmalı bırde seyı anlatır batan gemıde adamın hem karısı hem metresı varmıs 1 kısıyı kurtarabılırsın demısler karıma cok masraf yaptım onu kurtarın demıs
gercekten bu komsum cok kıymetlıdır kocasının yanında allah daha ıyı etsın tabıı ama oyle canını dısıne takan kanaat eden kadın pek yaramıyor erkek daıma kendınden bırseyler talep etsın ıstıyor kadın ıcın yanı bılmıyorum ben boyle gordum etrafta......
bırde yerı gelmısken soylemek ıstedım hanı kadınlar bır araya geldıgınde anlatılır ya ıste bır komsu vardır marıfetsız becerıksız cırkın vs dır ama kocasının gozunde cok degerlıdır haspam ıste bu konular konusulurken buyuk halamın benı benden alan yorumu cok cok afedersınız bacak arasını ısaret ederek tuuhh sana bır ıse yaramıyorsun deyıp bızlere donerek tukurun suna herkes tukursun der cok gulerım gercekten ya
Merhaba arkadaslar eski konularimi okuyanlar bilir bosaniyorum. Bir sürü sikinti yasadım ve yaşadıklarım beni hem hayata karsı soğuttu hem de özgüvenimi kırdı. Bazen cevreme bakıyorum bazı kadinlar oyle eşinin ailesine uzak duran en ufak bı seyde kıyamet koparan. Ama oyle kiymet goruyorlarki. Hem eslerinden hem de eslerinin ailesinden. Bu bir kıskançlık degil ama kafama takılıyor cogu zaman. Ne bileyim ben her ortamda uyumlu olmaya çalıştım bazı seyleri görmezden geldim ama en kotu seyleri de ben yasadım. Adaletsiz dünya dedikleri bu olsa gerek. Siz ne dusunuyorsunuz bu konuda ?
Kızlar herhalde ben o söylediğiniz şanslılardanım ama bu arada eşim de şanslı bir erkek diye düşünüyorum. Şehirde büyüdüm, özel okulda değil ama ailem her istediğimi almamış olsa bile ihtiyaçlarım karşılanırdı. Üniversiteyi bitirdikten sonra girdiğim iş yerinde tanıştım eşimle, çıkma teklifinden 8 ay sonra evlendik. Bu arada ben ailesinin yaşadığı köye gittim. Öyle doğularda falan değil Eskişehir'de. Ama benim yaşantımdan çok farklı bir kültürdü. Ailesi iyi insanlar beni kabul ettiler hem gelin olarak hem de şehirli kız olarak. Yani köye gittiğimizde benden beklentileri benim yapabileceklerimle sınırlıydı. Yani benden bahçe sulamam ya da süt sağmam ya da evde iş yapmamış biri olarak dağ gibi bulaşıkları yıkamam beklenmedi. Ama ben de çok saygı gösterdim yaptıkları en küçük şeylere aldıkları en basit şeylere karşı çok mutlu olduğumu belli ettim. Kv sarılırken kuzum diye sarıldı ben de annem diye sarıldım. Kp ile uzun geceler boyu artık ailenin bıktığı sohbetlerini gözümü ayırmadan dinleyip Onu takdir ettim. Bana köy pazarından aldıkları köyde giymem için şalvarı zevkle giydim. Ne eşyalarda ne alınanlarda benim zevkim olmamışına rağmen dudak bükmedim bilakis, büyük ilgi gösterdim ve giydim. Annemin zaman burun bükmelerini ve beni kışkırtan sözlerini kulak arkası ettim. Kayınvalidem bütün bunları gördü, herkesin içinde gururla sarılmam evime geldiği zaman koluma takıp çarşı pazar dolaşmamız beraber yemek yememiz dedikodularımız herşey güzel geçti. Bütün bunların karşılığını da eşimden kat kat aldım. Zaman zaman eşimin ailesinin cahilce lafları oldu, eşim onlar adına özür dilerken ben yine onu sakinleştirdim, bunların önemi olmadığını söyledim. çünkü ben de üstüne gidersem eşim ailesini savunmaya geçerdi. Kırıldığım olmadı mı çokkk olmuştur, ama uzatmadım ya da yanlışa yanlışla karşılık vermedim. Eşimle kavgalarımızı aileme taşımadım, ailemin eşim ya da eşimin ailesi hakkında yorum yapmasına izin vermedim. Eşimin evde yan gelip yatmasına izin vermeyip her daim sıcak yemek, temiz giysi ve ev bulmasını sağladım. Ama tüm işlere ucundan kıyısından ortak ettim. Kızımı büyütürken de yine aynı şekilde Ona kızına bakma şansı verdim. Tüm bunları yaparken dilimi güzel kullandım. Bebeğim 1 yaşındaydı yemiyor diye çok üzülüyordum bir gün köydeyiz bağırdım kızıma ye artık diye kv geldi aman kızım sen de pek bir sinirli olmuşsun dedi, o anda siz karışmayın demek yerine boynuna sarılıp annecim bana yardım et çok üzülüyorum diye ağlamaya başladım. Valla kendi annem olsa öyle yumuşamazdı. Eşimin evde her işi yapmasını sağlarken evin erkeği ve babası olarak geleneksel görmesi gereken saygıyı hissettirdim. Ama kendimi de ezdirmedim. Eşim de bu konuda benim seçimimde yanılmadığımın bir göstergesiydi, hiç bir zaman benim kişiliğimi ezecek davranışlarda bulunmadı. Bütün bunların karşılıklı şans olduğunu düşünüyorum ama benim inandığım başka bir şey daha var evlendiğimde 27 yaşındaydım. Belki 20 li yaşlarda evlenseydim farklı olurdu. Çalışıyor olmak, okumuş olmak ve en önemlisi insanları olduğu gibi kabullenmek herhalde şansımı arttırdı. Ha bu arada 14 yıllık evliyim bundan sonrası ne olur bilmem hayat insanlar için evlilikler boşanmalar hepimiz için. Allah sağlık huzur versin hepinize.
Eger mutlu iliski ,güzellik ve parayla olsaydi ,sanatci diye tabir ettigimiz kisilerin mutlu yuvalari olurdu.
Eger sorunlari cözmeyi bilmekle mutluluk olacaksa,psikologlar bu dünyanin en mutlu insanlari olmaliydilar.
Neden mi bu iki konuya degindim?
Malesef ki,bazi kisiler,hayatinda yapmasi gereken, cesaret edemedigi,yapamadigi degisikligi(bosanmak,ayrilmak gibi) mutlaka bir nedene baglar.
-Ayrilamam akrabalar ve cevre ne der?
-Calismiyorum ya da cocugum kücük ayrilamam gibi.
Sans faktöründen ziyade nisanlilik ve flört döneminde ,birlikte olunan kisinin her dedigini kanun gibi yaparsaniz,
-askim bana haber vermeden teyzeme gitme dedi;mutlaka aramaliyim,niye cünkü beni kiskaniyor,o zaman cok seviyor demektir gibi.
-Kayinvalidem bana laf soktu; olsun o benim büyügüm,ne derse desin, ben askim icin ona da katlanirim,
-Kayinvalidem durmadan birseylere karisiyor,ama benim askim diyor ki,evlenince asla bize karisamazlar,seni ezdirmem,
-Askim cok sinirli,bir defasinda bana cok bagirdi ve beni itti,olsun o dövmek degildir, niye? e bende hakettim,ona laf söyledim.Olsun bizim askimiz o kadar büyük ki ,o bana hic kiyamaz,hem o da cok pisman oldu,sözler verdi ,birdaha hic yapmayacak.Zaten 'Ben Onu EVLENINCE KESIN DEGISTIRIRIM'
Velhasil kelam,gercekten sevmek;
Askim demekle olmuyor
Facebook profilini birlikte acmakla,cok mutluyuz yazilariyla,
Kalpli yastik,mum,ayicik hediye etmekle olmuyor
Sansli azinlik sayilan ,oysa benim bunu,basindan beri ne istedigini bilmek dedigim olay söyle gerceklesiyor;
Esim ve ailesi bilir ki, bana karsi yanlis birsey yaptiklarinda bir dakika bile durmayacagimi ,hemen ayrilacagimi bilir.Istemedigim hicbirseyi yapmam.Ne istemedigimi daha flört ,nisanlilik döneminde söylerim,arkalarindan konusmam , beni sevsinler diye dört dönmem,yani gercek kisiligimi sergilerim,her dediklerine,eger istemiyorsam, asla evet demem.
Bu kadar basit.
Erkekler gidemeyecegini anladiklari anda , farkli davranirlar.
Ve ne yazik ki,erkek anneleri,ogullarini hakkimi helal etmem diye tehdit ediyor,oysa bilseler o üzdükleri gelinlerinin ,kul haklarini asla ödeyemeyeceklerini...
Bizim millet, dinde sadece isine gelen kismi alip uyguluyor.Aman kul hakki mi varmis,evli kisilerin arasini bozmak günahmiymis,umurlari degil.
Sonuc olarak;
Sevgili hanim kizlarimiz,
Ask beyinde olan ,belli kimyasallarin,belli bir süreye kadar size oynadigi bir oyun, ask bir süre devam eder.Arkasindan salt sevgi kalir.
Lütfen askiniz herseyi yener,sevdiginiz kisiyi kesin degistiririm gibi bos hayallere kapilmayin,bir insan basinda neyse sonunda da o olur.
Önce siz mutlu olacaksiniz ki,baskalarini mutlu edebilesiniz.
Şans faktörü vardır tabi ki, ama %90 o şans bizim elimizde.
Evet ben de eşi tarafından bir dediği iki edilmeyen, el üstünde tutulan kadınlardanım, ama bunun şansım olduğunu düşünmüyorum. Doğru seçim diyelim...
Çok yakışıklı ama kaba bir erkek yerine kadın ruhundan anlayan ince bir erkek seçtim.
Çok karizmatik ya da zengin olsun demedim, bana her konuda destek olacak, köle muamelesi yapmayacak, bir bardak su istemeye bile kıyamayacak birini bekledim.
Hayatım boyunca duygularıyla değil mantığıyla hareket eden bir insan oldum, aşk gözümü kör etmedi.
13 yıllık birlikteliğimizin sonunda şu an bile bana ihanet, en ufak bir sözlü ya da fiziksel saldırısı, kabalığı, saygısızlığı olsa kapıyı çektiğim gibi gider asla da dönmem, o da bunun biliyor, o yüzden 2 kere düşünüp 1 kere konuşuyor, kırmamak, incitmemek, kaybetmemek için elinden geleni yapıyor.
Yani bence eşim benim şansım değil, seçimim... Ailesini seçemedim ama onlarla da görüşmedim, ayda yılda bir görürüm, merhaba, güle güle nin ötesinde diyaloğa girmem...
Çok aşık oldum diyip kaba saba, düşüncesiz, ana kuzusu, tırt bir adamla evlenmek, evlendikten sonra değişir, düzelir diye nikah masasına oturmak şanssızlık değil, yanlış seçimdir...
ayrıca tecrübe faktörü de var. ben mesela bir çok kişinin bildiği gelin kaynana gerçeğini bilmiyordum. yıllarca okudum, sonra deliler gibi çalıştım. vaktim yoktu ki konu komşunun kaynana sıkıntını dinleyim de bana ders olsun.
ben herkesi olduğu gibi onu da kaynana olarak değil insan gözüyle görmüştüm. ne bileyim o beni insan olarak görmeyecek. düşman olarak görecek. eşimi doldurucak huzurumu kaçırıcak.. ah bilsem..
Kimin ne hatası varsa yüzüne vuracaksın asla içine atmayacaksın.
Kendine yapıyorsun çünkü içine atarak.
Bu eşinin ailesi dahi olsa.
Sessiz olup, kim ne derse sesini çıkarmayıp yine de yüzüne güleyim, saygıda kusur etmeyeyim dersen tepene çıkarlar.
Sessiz kalma ve hatalarını söyle, söyle ki ''haa bu kız saf değil yapılana göz yummuyo kendini, ailesini koruyo'' deyip bu sefer onlar alttan almaya başlasınlar.
Benim çevremde hep alttan almayıp hatasını yüzüne vuranlar kazandı.
Ahh canim keske soyledigin gibi kolay olsa yuzune vuruncada fesat kotu gelin konumuna dusuruyolar sussan tepene cikiyolar
Haklısın canım ama kimin ne olduğunu herkes biliyo.
Varsın öyle desinler. En azından içinde ne varsa o şekilde davranırsın.
Nefret ettiğin halde yüzüne gülmek zorunda kalmazsın.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?