- 31 Ekim 2010
- 3.558
- 793
- 373
- Konu Sahibi Zengin Ama Mutlu
-
- #21
Çok adice bir davranış afedersiniz.. Yazık günahyahu ne diyorsunuz.
annesi o sene vefat etmis cocuga yil sonu gosterisinde annem siirini okuttular haysiyetsizler sirf millet aglasin diye.
evet bizede sorarlardi baba meslegini herkes hadfini bilsin demi ama
Sınıfa velileri almayı sevmem, hatta koridorda bile veli görmek istemiyorum derim.
Böyle çıkışıyorum diye de bana kızan veliler vardır biliyor musun?
Velilere yaranmak da zor yani..
Bir de hemen olumsuz düşünmeyin derim ben de babasının mesleğini sorarım bazı çocuklara.
Öğrenci ayırmak için değil.. Durumları nasıl? Maddi sıkıntıları var mı bilmek ve gerektiğinde destek olmak için..
Bilmiş ve küstah öğretmen, doktor, mühendis veli yerine okumamış saygılı, emeğin bilincinde veli tercih ederim..
Küçücük bir çocuk için anne ve babasının eksik olması çok üzücü haklısınız evet ama inanın öğretmen ağzına almasa dikkat etse de boş. Bu gerçek onun karşısında bazen bir kitapta cümle olarak çıkar. '' Annesi Eda'yı öptü.'' diye mesela..
Bazen de okulda çocuklar '' Annemi isterim, babam gelmedi'' diyebiliyor.. Bazen değil çokça hatta.
B harfini öğretirken baba kelimesini verirken babası tarafından terkedilmiş kızımın hüzün gözlerine bakmaya çekindiğimi biliyorum ben. Ama mecburum öğretmeye o kelimeyi. Anlatabiliyor muyum?
Sınıfa velileri almayı sevmem, hatta koridorda bile veli görmek istemiyorum derim.
Böyle çıkışıyorum diye de bana kızan veliler vardır biliyor musun?
Velilere yaranmak da zor yani..
Bir de hemen olumsuz düşünmeyin derim ben de babasının mesleğini sorarım bazı çocuklara.
Öğrenci ayırmak için değil.. Durumları nasıl? Maddi sıkıntıları var mı bilmek ve gerektiğinde destek olmak için..
Bilmiş ve küstah öğretmen, doktor, mühendis veli yerine okumamış saygılı, emeğin bilincinde veli tercih ederim..
Küçücük bir çocuk için anne ve babasının eksik olması çok üzücü haklısınız evet ama inanın öğretmen ağzına almasa dikkat etse de boş. Bu gerçek onun karşısında bazen bir kitapta cümle olarak çıkar. '' Annesi Eda'yı öptü.'' diye mesela..
Bazen de okulda çocuklar '' Annemi isterim, babam gelmedi'' diyebiliyor.. Bazen değil çokça hatta.
B harfini öğretirken baba kelimesini verirken babası tarafından terkedilmiş kızımın hüzün gözlerine bakmaya çekindiğimi biliyorum ben. Ama mecburum öğretmeye o kelimeyi. Anlatabiliyor muyum?
Ben yurtdışında yaşıyorum fakat kızımın Türkçe'yi öğrenmesi için ilkokul 3'e kadar Türkiye'de okuttum. Sınıfımız 14 kişilik mis gibiydi. Öğretmen felaket bir şeydi. Bulunduğumuz mahallede yaşayan insanların gelir seviyesi ortalamanın üzerindeydi. Dediğiniz fişler bize çok sonradan verildi fakat öğretmen daha ilk hafta elektronik tahta alacaksınız almak zorundasınız gibi bir çıkış yapmıştı. Kimseyi eziklemedi Allah var. Ama sadece baban ne iş yapıyorla da kalmıyor ki konu. Bazı insanlar gereksiz yere meraklı.
Buna benzer bir olay benim başıma da geldi hem de orta okuldayken. Bir branş öğretmeni herkese eviniz kendi eviniz mi? Kaloriferli mi? gibi sorular soruyordu. Ama her derste soruyordu, ben yalan söylemek zorunda kalmıştım çünkü diğerlerinin kendi evleriydi ve kaloriferliydi, belki de onlar da yalan söylediler bilemiyorum ama bizim evimiz kiraydı ve sobalıydı. Çocuk olmasaydım cevabını verir sustururdum fakat yapamadım. Zaten öğretmenlerden korkardık.
Hiç bir öğrencime sormadım sormamda... kesinlikle haklısınız... benim için çocuk önemlidir ailesi değil.Canımı ciddi anlamda sıkan bir konuyu hazır okullar açılmışken paylaşmak istiyorum.
Neden öğretmenler herkesin içinde öğrencilerin babalarının mesleğini sorarlar?
Babası olmayan öğrenciye reva mıdır?
1. sınıflar vs ilkokul öğrencileri için okulun ilk haftası diye velileri sınıfa alıyorlar, özellikle anneleri.
Annesi olmayan , vefat etmiş kaç ufacık cocuk gizli gizli o görüntüleri görüp ağlıyor.
Sınıfın içinde öğrenci ve öğretmen olur anne babalar değil!
Ayrıca babasının mesleği hiç bir öğretmeni alakadar etmiyor.
Çok merak eden öğretmen varsa açsın telefonu aileye sorsun cetelesini tutuyorsa.
Genelleme yapmadım, bazı diye belirttim, düşüncelerime katılan öğretmenlere saygım sonsuzdur.
Babamı küçükken kaybettim ben, her yeni eğitim döneminin başında korkulu rüyam olurdu bu , çocukluk aklı işte arkadaşlarımın arasında babamı kaybettiğimi söylemek istemezdim.. Gider öğretmenin kulağına fısıldardım veya yalan söylerdim emekli diye...
Bir keresinde de müdür yardımcısı sınıfa girip babası ölmüş olan var mı? diye alenen sormuştu darüşşafaka başvurusu için, ilkten napsam diye düşünmüştüm, sonradan parmak kaldırmıştım, arkadaşlarımın bakışlarını hiç unutmuyorum... Hayır ne amaçla sorar ki bu öğretmenler ? Ellerine ne geçecek öğrendiklerinde ? Düşüncesizlikten başka bir şey değil, bir çocugun hayatında ne gibi travmalar yaratabilirler akıllarına bile gelmiyor... Ben çok çektim bu baban ne iş yapıyor? sorusundan.
Bir arkadaşıma da aynı şey olmuştu, babasını kaybettiğini söylemişti öğretmen sordugunda, daha sonra sınıftaki acımasız çocuklardan biri senin baban yokk senin baban yok diye kahkahalar atarak alay etmişti arkadaşımla.. ağlamaktan helak olmuştu kız... Çocuklar çok acımasız olabiliyorlar bazen...
Çok sonraları büyüdükçe idrak etmeye başladım.. Bu ayıp değil günah değil.. Babacığım hepimizin gideceği ebedi mekana biraz daha erken gitti sadece.. Bu acınacak bir durum değil... Ama çocuk aklı bunu idrak edemiyor işte.
Gayet iyi anlatmışsiniz ilköğretim seviyesinde içe kapanık olabiliyorlar
Ben de buna benzer şeyler yaşadım ama şu anda öğrencilerime bu tarz sorular sormak aklima bile gelmiyor öğrenci tanima fişlerinden ogretmenlerle yaptigimiz fikir alışverişlerinden veli ziyaretlerinden az çok fikir sahibi oluyoruz zaten öğrenci hakkinda çocuğu sinifta bu sorularla ezmenin bir mantığı yok
Çok teşekkür ederim, çok haklısınız hala içimde acıdır bu anılar, neyse ki insan büyüdükçe anlamlandırıyor her şeyi..Gözlerim doldu okurken
çocukken yaşanan bu duygular hiç bir zaman unutulmuyor gerçekten.. babanız nur içinde yatsın mekanı cennet olsun insallah..
Babamı küçükken kaybettim ben, her yeni eğitim döneminin başında korkulu rüyam olurdu bu , çocukluk aklı işte arkadaşlarımın arasında babamı kaybettiğimi söylemek istemezdim.. Gider öğretmenin kulağına fısıldardım veya yalan söylerdim emekli diye...
Bir keresinde de müdür yardımcısı sınıfa girip babası ölmüş olan var mı? diye alenen sormuştu darüşşafaka başvurusu için, ilkten napsam diye düşünmüştüm, sonradan parmak kaldırmıştım, arkadaşlarımın bakışlarını hiç unutmuyorum... Hayır ne amaçla sorar ki bu öğretmenler ? Ellerine ne geçecek öğrendiklerinde ? Düşüncesizlikten başka bir şey değil, bir çocugun hayatında ne gibi travmalar yaratabilirler akıllarına bile gelmiyor... Ben çok çektim bu baban ne iş yapıyor? sorusundan.
Bir arkadaşıma da aynı şey olmuştu, babasını kaybettiğini söylemişti öğretmen sordugunda, daha sonra sınıftaki acımasız çocuklardan biri senin baban yokk senin baban yok diye kahkahalar atarak alay etmişti arkadaşımla.. ağlamaktan helak olmuştu kız... Çocuklar çok acımasız olabiliyorlar bazen...
Çok sonraları büyüdükçe idrak etmeye başladım.. Bu ayıp değil günah değil.. Babacığım hepimizin gideceği ebedi mekana biraz daha erken gitti sadece.. Bu acınacak bir durum değil... Ama çocuk aklı bunu idrak edemiyor işte.
Bir ogretmen ogrencisinin herseyini bilmek zorundadir anne babasi ayni evde mi sag mi ne is yapar egitim seviyesi nedir cocuk okula nasil geliyor servislemi kim okuldan aliyor kardes sayisi kendine ait odasi var mi daha onceden gecirdigi bir rahatsizlik var mi surekli kullandigi ilac var mi daha bircok bilgi sinif veya rehber ogretmenin dosyasinda bulunmak zorundadir yoksa inanin biz kimsenin babasinin meslegini merak etmiyoruz rahatsiz oldugunuz konuya gelince baba meslegini sorunca ve babam yok cevabini alinca o yavrumuzun diger cocuklar tarafindan ezilmesi ve dalga gecilmesinCanımı ciddi anlamda sıkan bir konuyu hazır okullar açılmışken paylaşmak istiyorum.
Neden öğretmenler herkesin içinde öğrencilerin babalarının mesleğini sorarlar?
Babası olmayan öğrenciye reva mıdır?
1. sınıflar vs ilkokul öğrencileri için okulun ilk haftası diye velileri sınıfa alıyorlar, özellikle anneleri.
Annesi olmayan , vefat etmiş kaç ufacık cocuk gizli gizli o görüntüleri görüp ağlıyor.
Sınıfın içinde öğrenci ve öğretmen olur anne babalar değil!
Ayrıca babasının mesleği hiç bir öğretmeni alakadar etmiyor.
Çok merak eden öğretmen varsa açsın telefonu aileye sorsun cetelesini tutuyorsa.
Genelleme yapmadım, bazı diye belirttim, düşüncelerime katılan öğretmenlere saygım sonsuzdur.
Canımı ciddi anlamda sıkan bir konuyu hazır okullar açılmışken paylaşmak istiyorum.
Neden öğretmenler herkesin içinde öğrencilerin babalarının mesleğini sorarlar?
Babası olmayan öğrenciye reva mıdır?
1. sınıflar vs ilkokul öğrencileri için okulun ilk haftası diye velileri sınıfa alıyorlar, özellikle anneleri.
Annesi olmayan , vefat etmiş kaç ufacık cocuk gizli gizli o görüntüleri görüp ağlıyor.
Sınıfın içinde öğrenci ve öğretmen olur anne babalar değil!
Ayrıca babasının mesleği hiç bir öğretmeni alakadar etmiyor.
Çok merak eden öğretmen varsa açsın telefonu aileye sorsun cetelesini tutuyorsa.
Genelleme yapmadım, bazı diye belirttim, düşüncelerime katılan öğretmenlere saygım sonsuzdur.
Çok teşekkür ederim sağ olun...Çocuklar gerçekten çok acımasız, bunu bilmeleri gerekir okul yönetimi ve öğretmenlerin. Buna göre bir tutum sergilenmeli okul içerisinde. Allah babanıza gani gani rahmet eylesin.
Bu istediğiniz bilgiler öğrencilere verilecek bir form aracılığı ile de gayet düzgün ve sistemli bir şekilde edinilebilir.Bir ogretmen ogrencisinin herseyini bilmek zorundadir anne babasi ayni evde mi sag mi ne is yapar egitim seviyesi nedir cocuk okula nasil geliyor servislemi kim okuldan aliyor kardes sayisi kendine ait odasi var mi daha onceden gecirdigi bir rahatsizlik var mi surekli kullandigi ilac var mi daha bircok bilgi sinif veya rehber ogretmenin dosyasinda bulunmak zorundadir yoksa inanin biz kimsenin babasinin meslegini merak etmiyoruz rahatsiz oldugunuz konuya gelince baba meslegini sorunca ve babam yok cevabini alinca o yavrumuzun diger cocuklar tarafindan ezilmesi ve dalga gecilmesin
Çok teşekkür ederim sağ olun...
Evet çocuklara da kızamam empati duyguları gelişmediği için karşısındakine ne kadar zarar verdiğini bilmiyorlar ama öğretmenler boşuna okumuyor o kadar sene çocuk psikolojisinden anlamaları gerekli, böyle sorular sorulmamalı.
Haklısınız.. Bence kesinlikle karakterle alakalı bir durum bu.. Bazı öğretmenler gerçekten çok meraklı oluyorlar, bazıları sınıfta laf olsun diye soruyor.. Her ne sebeple olursa olsun bunlar çocukların muhattap olmayacağı türden sorular.. Herkesin bir yarası üzüntüsü var, böyle oldukça daha çok deşiliyor.Kesinlikle doğru söylüyorsunuz, çocuk psikolojisinden anlamayan eğitimci mi olur? Belki de bazı öğretmenlerde yılların vermiş olduğu bezginlik, umursamazlık da var. Bilemiyorum ama hepimiz biraz ucundan biraz derinden bu tür sorunları yaşamışız anladığım kadarıyla.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?