• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Bebekle Umre

Valla konunuz bana çok tuhaf geldi.. yani ne bileyim el kadar bebeği o kadar mikrobun içine sokmak. Üstelik orada yabancı ülkelerden egzotik bölgelerden gelen insanlar olacak. Onların taşıdığı mikroplar..... bilmiyorum helak olur bebek
 
Menenjit asisini saglik ocaginda yaptirip gidebilirsiniz bende cocuklarim olmadan once gitmistim oradaki ihramli cocuklara hayran olmustuM hic oyle kendini yirtan aglayan cocuk gormedim ortamin huzurundan olsa gerek
Benim iki tane olmasalar bende gitmeyi cok istiyorum cocuklarim gorsunler bilsinler diye
Allah yardimciniz olsun insallah makbul ve mebrur bir umre yapip gelirsiniz
 
Oradayken namaz esnasında siyahi bir bayan gelmişti muhtemelen bebeği iki aylık civarıydı önüne yatırdı bir şey sermeden kendisi namazını kıldı çok değişik gelmişti hiçbir millet bizim kadar pimpirikli değil..
Bir de bazıları orayı pislik içinde bir yer zannediyor ama bilirsiniz yerler sürekli temizleniyor ekip tarafından
Sonra namaz esnasında bebekler çocuklar ağlıyor bağırıyor kimse bir şey demiyor çünkü normal onlara göre
medine ve mekke de haremlerin içi kesinlikle çok temiz tutuluyor. devamlı sterilize ediliyor. afrikalılar ve pakistanlılar hiç dikkatli değiller temizlik konusunda, bebekleri her yerde ve hiçbir şey de olmuyor o çocuklara.

dediğim gibi, ben öyle bir rahatlıkta olamam ama çocuğun kalabalık ortam diye havayla bile temas ettirilmemesine karşıyım. avmlerde bebek arabalarında bebek görüyorum. avrupa da, bir kaç günlük bebekleriyle dışarıda dolaşan lohusa anneleri görüyorum. haremler kesinlikle avm ler gibi değil. avm kapalı ortam ve yüzeysel bir temizlik var. haremler devamlı sterilize ediliyor, devamlı süpürülüp siliniyor ve su buharı üfleniyor. başkalarının dokunduğu yerlere dokunmanı gerektirecek trabzan gibi şeyler çok fazla yok ve zemzem bidonları gibi, dokunman gereken yerlerde gün içinde devamlı değiştiriliyor.

bence tek sorun, bebeğini sakin tutabilmek. o da eşle yardımlaşarak yapılır.

bizim hac kafilemizde en genç hacı bizim bebek değildi. bir anne bebeği 30 günlükken, kendisi lohusayken, diğer iki kızını da alıp gelmişti. bebek kırkını arabistan da doldurdu yani. ben ona cesaret edemezdim mesela. çok takdir etmiştim maşallah o hanımı. üstelik vekalet verip gitmeyebileceği her ibadeti de bizzat yaptı. kilometrelerce yürüdü. allah kabul etsin inşallah.

bir de yurt dışına giderken, türkiye deki çocuk doktoruyla önceden konuşup, onu her an arayibeleceğini söylemek de öenmli bana göre. acil bir durumda, ilaç ismi sorulup eczaneden de alınabilir. acil yardım ekipleri var zaten şirketlerin umrecileri götürdükleri.

ben devamlı gidip geldiğim için, gözlemlerim çok bu konuda. gruplarda en çok ve çabuk hasta olanlar, hep en pimpirikli olanlarıdır. her yeri peçeteyle tutar, farklı hiçbir şey yemez, devamlı farklı yiyeceklerden ve baharatlardan şikayet eder, ortak tuvaletlere adımını atmaz, kalabalıktan rahatsız olur.

yine de hemen kesin bir ishal olur, klima çarpar, hasta olur, boğazları iltihaplanır, iki haftalığına gider, 4-5 gün hasta yatar. bunların başlıcalarından biri de benim eşimdir :) kendisiyle seyahat işkencedir. allah tan oğlumu kendim gibi yetiştirdim :))

ben de otel odalarıma kendi süngerimi ve çamaşır suyumu , gırgırımı ve mopumu götürüp, odayı görevliye temizletsem de, banyoya görevliye sokmayan bir manyağım ama kişisel alanımda o hijyeni sağladıktan sonra kamusal alanda gayet keyifle takılıyorum yani.

ama hiçbir şey yemeyip, bir de midelerini bozmayı başaran teyzelere tavsiye vermekten illallah ettim. giderken gördüklerime, yanınıza grip ilacı, mide bulantısı ilacı, vitamini kesin alın diyorum. bir de aç kalacak olan zeytin peynir, kek, böreğini yanında getirsin :)

seyahatte anne gerginse, bebek de gergin oluyor. anne rahatsa, bu ruh hali bebeğe de geçiyor. bence bunun normal bir durum olarak idare edip, olağan üstü hal ilan etmemek lazım. gergin ve her şeye karışan annelerin çocukları, hep annelerinin eteğinde çığlık çığlığa. anne de tükeniyor normal olarak. halbuki rahat bir psikolojideyse, çocuk da gerilse bile bir müddet sonra sakinleşip kendi kendini oyalıyor.
 
bir de giderseniz, muhakkak şemsiye ve güneş kremi götürün. güneşten korunmak için.
 
Bence bu size kalmış bir şey. Doktorunuza da danışın. Onay alırsanız gidin.

Açıkçası ben gitmek istemezdim bebekle. Büyük bir risk gibi geliyor ne bileyim.
 
medine ve mekke de haremlerin içi kesinlikle çok temiz tutuluyor. devamlı sterilize ediliyor. afrikalılar ve pakistanlılar hiç dikkatli değiller temizlik konusunda, bebekleri her yerde ve hiçbir şey de olmuyor o çocuklara.

dediğim gibi, ben öyle bir rahatlıkta olamam ama çocuğun kalabalık ortam diye havayla bile temas ettirilmemesine karşıyım. avmlerde bebek arabalarında bebek görüyorum. avrupa da, bir kaç günlük bebekleriyle dışarıda dolaşan lohusa anneleri görüyorum. haremler kesinlikle avm ler gibi değil. avm kapalı ortam ve yüzeysel bir temizlik var. haremler devamlı sterilize ediliyor, devamlı süpürülüp siliniyor ve su buharı üfleniyor. başkalarının dokunduğu yerlere dokunmanı gerektirecek trabzan gibi şeyler çok fazla yok ve zemzem bidonları gibi, dokunman gereken yerlerde gün içinde devamlı değiştiriliyor.

bence tek sorun, bebeğini sakin tutabilmek. o da eşle yardımlaşarak yapılır.

bizim hac kafilemizde en genç hacı bizim bebek değildi. bir anne bebeği 30 günlükken, kendisi lohusayken, diğer iki kızını da alıp gelmişti. bebek kırkını arabistan da doldurdu yani. ben ona cesaret edemezdim mesela. çok takdir etmiştim maşallah o hanımı. üstelik vekalet verip gitmeyebileceği her ibadeti de bizzat yaptı. kilometrelerce yürüdü. allah kabul etsin inşallah.

bir de yurt dışına giderken, türkiye deki çocuk doktoruyla önceden konuşup, onu her an arayibeleceğini söylemek de öenmli bana göre. acil bir durumda, ilaç ismi sorulup eczaneden de alınabilir. acil yardım ekipleri var zaten şirketlerin umrecileri götürdükleri.

ben devamlı gidip geldiğim için, gözlemlerim çok bu konuda. gruplarda en çok ve çabuk hasta olanlar, hep en pimpirikli olanlarıdır. her yeri peçeteyle tutar, farklı hiçbir şey yemez, devamlı farklı yiyeceklerden ve baharatlardan şikayet eder, ortak tuvaletlere adımını atmaz, kalabalıktan rahatsız olur.

yine de hemen kesin bir ishal olur, klima çarpar, hasta olur, boğazları iltihaplanır, iki haftalığına gider, 4-5 gün hasta yatar. bunların başlıcalarından biri de benim eşimdir :) kendisiyle seyahat işkencedir. allah tan oğlumu kendim gibi yetiştirdim :))

ben de otel odalarıma kendi süngerimi ve çamaşır suyumu , gırgırımı ve mopumu götürüp, odayı görevliye temizletsem de, banyoya görevliye sokmayan bir manyağım ama kişisel alanımda o hijyeni sağladıktan sonra kamusal alanda gayet keyifle takılıyorum yani.

ama hiçbir şey yemeyip, bir de midelerini bozmayı başaran teyzelere tavsiye vermekten illallah ettim. giderken gördüklerime, yanınıza grip ilacı, mide bulantısı ilacı, vitamini kesin alın diyorum. bir de aç kalacak olan zeytin peynir, kek, böreğini yanında getirsin :)

seyahatte anne gerginse, bebek de gergin oluyor. anne rahatsa, bu ruh hali bebeğe de geçiyor. bence bunun normal bir durum olarak idare edip, olağan üstü hal ilan etmemek lazım. gergin ve her şeye karışan annelerin çocukları, hep annelerinin eteğinde çığlık çığlığa. anne de tükeniyor normal olarak. halbuki rahat bir psikolojideyse, çocuk da gerilse bile bir müddet sonra sakinleşip kendi kendini oyalıyor.

Lohusayken hac yapılabiliyor mu?
 
Lohusayken hac yapılabiliyor mu?

Evet, yapılabiliyor. Regl durumundayken de, lohusayken de hac yapılabiliyor. Adetliyken hac yapmaya örnek hz. Ebu bekir in kızı hz. Esma dır. Peygamberimiz izin vermiştir. Lohusalık da bunun gibi sayılır.

Farkı şu olur: normal haccın bütün farzlarını yerine getirir. İhram a girer. Arafat a çıkar, şeytan taşlar ve sayını yapar. Ama tavaf yapamaz ve namaz kılamaz. Son tavafı yapmadan haccı bitmiş sayılmaz.

O yüzden hac bitse de, kadın ihramlı halde, yani ihram yasaklarına uyarak, adeti bitene kadar bekler. Adeti bitince, guslünü alır, tavafını yapar, ondan sonra ihramdan çıkar. Adetle lohusalık da budur.

Sorunuzun fıkhi hükmü budur. Orda bu hanım bana sormadı. Kendi hocalardan öğrenmiş demek ki. Ama regl olan arkadaşlar oldu. Dönüş tarihleri yetişmeyenlerin biletlerini uzattık ve beklediler.


Aklıma bile gelmedi ona bunu sormak ama muhakkak ayarlanıştır kendisi.

Bir de hacca geldiklerinde 40 günlük programla geldiler. Yani haccın öncesinde 1 ay kaldılar arabistan da. O tarihlerde de bitmiş olabilir.
 
Mikrop yuvası nasıl bir tabirdir orası dünyanın en önemli mekanı bir şey yazarken söylediklerinize dikkat edin.Bebekle gitmek kolay gibi gözükse de ( nasılsa yürümüyor emip uyuyor vs.. gibi) hastalanma ihtimalini ve henüz tüm aşıları tam olmadığı için değişik bir virüs kapması durumunda olacakları düşünün.
 
Ben olsam o kadarcik bir bebegi turlu turlu gormediginiz hastaliklara maruz birakma riskini dusunerek gitmezdim. Yani bu hac gibi hemen o zaman gitmelisin gibi birsey degil ki. Sonra da gidebileceginiz biyer icin bebeginizi riske atmaya deger mi. Bunu dusunmeniz bile tuhaf geldi bana.
 
eğer bebeğiniz hasta olarak dönerse yaşayacağınız vicdan azabını düşünün ve bebeğiniz biraz büyüyünce gidin. Hac değil bu sonuçta umre, istediğiniz zaman gidersiniz.
 
Öyle mübarek bir yerde verir Rabbim kolaylığını ve korur o küçük meleği. Madem niyet ettiniz düşünmeyin bile bugün varız yarın ise meçhul.
 
hac gibi kalabalık değil demişsiniz de ben 2 sene önce gittim fevkalade kalabalıktı.. bir kere aşırı sıcak, klima olan yerlerde de ciddi vuruyor klima yanınıza mutlaka pastil türü bir şey alın her şekilde.. ben farenjit oldum minicik bebek zatürre olur allah korusun.. bir de dikkatinizi çocuğa verirken ibadet çok zor oluyor, yanımdaki arkadaşlardan biliyorum.. isterseniz biraz büyüsün bir yakınınıza bırakıp gidin..
 
Ben hiç zorlanamadım, kızım 2 yaşındaydı kanguruda taşıdık hatta eşim Hicr-i İsmail'de kanguruyla 2 rekat namaz kıldı.
Her şey öyle rahat, öyle yolunda gitti ki hiç pişman olmadım.
İyi ki götürmüşüm. Şimdi hamileyim, 3 senedir de hac kaydımız var olurda bu sene çıkarsa yine yeni doğan bebeğimi de alıp giderim.
Ne tavafta ne say yaparken nede Hira'ya tırmanırken hiç zorluk çekmedik.
Ve biz 3 umre yaptık, Allah kabul ederse.
Bir tek Sevr'e çıkamadık ona da vaktimiz yetmedi. Vakit yetseydi onu da yapardık Allah'ın izni ile.
Kundakta bebeklerle geliyor insanlar.
 
6.ay kontrolünde doktoruna danışıcam arkadaşlar onaylarsa gideceğiz inşallah
Doğdu doğalı bir şeyden sakınmadım üç aylıktan itibaren minibüslere binip geziyorum turp gibi hamdolsun bakalım doktorumuz ne derse o olacak..
 
Back
X