Ben aldığım notlara göre değeri biçilen değersiz biriyim

çok cahiliz hayatım, bir olayı birçok açıdan düşünebilmek için inan bana çok deneyimsiziz.

ailelerimiz bizden daha çok yaşamış, bizim tanıdığımız insandan çok daha insan tanımış, ne olaylara şahit olmuşlar ve yılların deneyimini bize enjekte etmeye çalışıyorlar.
onlar kadar yorulmayalım diye yapmak istiyorlar bunu.

gençliğinin, küçüklüğünün verdiği yetkiyle şu an onları suçlayabiliyorsun.
fakat sana çok daha acı bir şey söyleyeyim; gelecekte hayatının daha özgür, ayakları yere basan, tavizsiz, tavizsiz ve kişiliğine saygı duyulan bir hayat olmasını istiyorsan donanımlı olmaya mecbursun.

üniversiteyi her okuyan adam olur diyemem zira adamlık kriterlerimiz inanılmaz farklı.
bana soracak olursan çoğu lisenin varlığı bile insan zekasına hakaretten ibaret, evet.
bak 4 sene gittiğin okul sana üniversitenin esasen ne olduğunu, ne demek olduğunu, amacının ne olduğunu öğretememiş.
kızma lakin sen de doğaya salınsa kendi kendine bir şeyleri fark edebilecek çocuklardan da değilmişsin.
yetersiz senin şu ana kadar bulunduğun çevre.
sen de yetersizmişsin ya da yetersiz bırakılmışsın. (ailen tarafından olmadığı mutlak.)

suçlamak için söylemiyorum, olanı objektif ve bir tık da acımadan yoksun belirtiyorum.
zaten ileride benim gibi insanlar karşına müşteri olarak çıkacak.
canını çok yakarlar, haberin olsun.
o işler hayallerdeki ya da yaz dizilerindeki olmuyor.
hayatın rengi toz pembe değil kuzum benim.
bir restoranda yönetici olursan muhatap olacağın kitle değişiyor, aşçı olursan değişiyor, garson olursan değişiyor.
kafe sahibi arkadaşlarım var, hoş konseptli yerler. hiçbirinden müşteri beni şöyle taciz etti diye duymadım.
bir de üniversite öğrencisi kafede harçlığını çıkartmaya çalışan gençler var. sor bir onlara, ne çirkinliklere maruz kalmışlar.
bak bir insanın yürüyüş yapacağı sokağı bile belirliyor.
hiç bu açıdan bakmış mıydın?

elbetteki meşru kılınmaz taciz gibi rezillikler.
bu da hayatın berbat renklerinden biri işte.
benden ya da benim gibilerden daha acımasız ve gözünün yaşına bakmayacak renklerden.
şimdiden hazırla kendini. karşındaki düşmanlar kansız ve çetin.

hani para, kariyer, başarı her şey değil diyoruz ya.
belki her şey değildir fakat yadsıyamayacağın kadar çok şey onlar.

aileni de kalkıp para kazanacağım diye avutmaya çalışma. hakaret gibi gelir. para değil meseleleri. senin paranı ne yapsınlar balım? cidden sence sana muhtaçlar mı?
karşılaşmak için can attığın olaylar onların canını yakıyor.
kimse kimseye hava atmak için de seni kullanmayacak, emin ol. gurur filan duyarlar, övünürler. yaptığı tablodan memnun her ressam gibi gözlerinden bir ışıltı geçer, bu kadar.
haklarıdır, çok görmeyiver.
 
Bugün yks sınavı vardı bildiğiniz gibi. Sınava alınmadım geç gittiğim için. Evde herkesin morali bozuk. Abime de Ayt'ye de girmeyeceğim yarın dedim yok gireceksin diye itiraz etti. Bin ton laf etti, babam da telefonla aramış anneme kızmış. Onların morali bozuldu sanki onlar girecekti sınava.

Ben meslek lisesinde okudum staj gördüm ayrıca eylül ayından itibaren, paramı kazanıyordum maaşımı alıp ve bu yüzden yks'ye seneye girmeyi düşünüyordum. Öncelikle ailem iyi, baskıcı değiller daha anlayışlılar mesela giyim kuşam, gezmem tozmam konusunda. Ama iş eğitime gelince öyle değil. Ortaokuldan beri aynı şeyi yaptılar. Sanki aldığım notlardan ibaretim. Düşük not alınca zeki bir insan değilim, benden hiç bir halt olmazmış. Ne zaman düşük not olsam, okulda bir sorun olsa babamın hep morali bozulurdu esip gürlerdi. Dert edinirdi. Bana kendimi suçlu hissettirdiler böyle yaparak. Sanki ben bir köleyim ve onların önüne onları memnun etmek için sürekli bir başarı getirmek zorundayım.
Ortaokulda başarısız olma nedenim de o neden akran zorbalığı görmüş olmam ve ben o yaşta depresyon tanısı aldım. Sonuç olarak da meslek lisesine gittim. Bu arada başımdan taciz olayı geçti benim, ailemle psikoloğa gittim ama psikoloğumdan rica ettim anlatmayın istemiyorum diye. Yani ailemin haberi olmadan kendi başıma bazı şeylerle mücadele ettim yine de o kafayla okulda çabalamaya çalıştım. Lisede ilk sınıf hariç takdir, teşekkür aldım. Dün babama aldığım takdir belgesinin fotoğrafını attım sırf o memnun olsun mutlu olsun diye öyle de oldu. Anladım ki onların gözünde sadece bundan ibaretim. Ve beni sürekli yönlendiriyorlar, ablam mesela. Sağlık istemediğim halde sürekli o bölümü seç, şunu seç diyor. Şu bölümü istiyorum derim, yok onun puanı yüksek sen kazanamazsın der. Ben üniversiteyi okumasam da olur diyorum. Bir işe girer çalışırım elime para gelir. Üniversite benim elime para getirmiyor. Ama bunu anlatamıyorum.

Bugün sınava alınmadığım için hiç üzülmedim, suratımı bile asmadım. Diyorlar ki biraz kendin için çabala, aşağılıyorlar bir ton laf. Üniversite okuyunca hayatları mı kurtuluyor? Ve ben geçen hafta ağladım bir dersten kaldım mezun olamayacağım diye. Ama ailem üzülür düşüncesiyle falan değil, ailem bana o başarı hırsını aşıladığı ve ben o dersten kaldığım için ağladım. Öyle düşüncelere girdim ki bir dersten kaldım diye ben neden yaşıyorum dedim kendi kendime... Sonuç olarak takdirle mezun oldum ve o dersten de geçtim ödevi verip. Ama ne yapsam da başarılı olamıyorum sanki illa üniversite okumam lazım. Hiçbir değerim yokmuş ve bundan sonra da artık bir şey yapacak gibi hissedemiyorum.
Siz o isminden memnun olmayan üyesiniz değil mi? Bu bakış açısıyla O, ismi mi değiştirecektiniz ? Bence de değiştirin!
 
Ama kaçak güreşiyorsunuz siz.
Aileniz deli mi,manyak mı da siz okula gidin diye bir 4 sene daha masraf yapmak istesinler,sizin kötülüğünüzü mü istiyorlar sizce? Inanın çocuk okutmak baya masraflı şey.
Daha iyi şartlarda calışabilin diye istiyorlar.
Siz bu sene para kazanıyorum ne de olsa diye girmediniz o sınava seneye ne değişecek? Seneye de gerek görmeyeceksiniz,hazırlanmayacaksınız sınava, çalıştığınız için vaktiniz de enerjiniz de olmayacak. Kendinizi de ailenizi de kandırmayın,şeffaf olun.
 
Üniversite sınavına girmek istemediğim, üniversite okumak istemediğim ergenlik günlerim canlandı gözümde 🧠
Şu an ise bir öğretmenim 😂😂
Üniversite okumanın size bir katkı sağlamayacağını düşünüyorsunuz da şu an işe alımlar için üniversite mezunu olmak bile yetmiyor çoğu yerde.
Yüksek lisans/dil şartı aranıyor.

He tabii günde 13-14 saat ayakta çalışırım, her türlü işe koşarım diyorsanız o çok ayrı. Yolunuz açık olsun
 
Bana ergenliği anlat deseler açar bu konuyu gösteririm. Çocuklar çok toy, cahil hele ergenlik of of. Ergenlik egosantrizmi denen bir şey var. Buna göre ergenler her şeyi en iyi kendileri bilir, aileleri gereksiz baskıcıdır ve dünya onları asla anlamıyordur :ukala: yani dersten kaldığınız için üzülüp bunu dert edin bizahmet. Ayların belki de yılların emeği bu çünkü. Üniversite eğitiminin niteliği tartışılır ama iyi kötü bir diploma sahibi olmalısınız artık. Yani ne demek sınava bilerek geç gitmek yok otekine gitmeyeceğim halleri falan. Siz kararlı bir şekilde ben şunu istyorum deseniz ve o konuda hazırlansanız kimse size köstek olmaz. Ama oturduğu yerden her şeye sızlanıp hiçbir şeyden memnun olmayan biri izlenimi veriurosunuz. Aileniz iyiliğinizi istiyor bu çok net. Cahillikten bunu farklı yorumluyorsunuz. Bu yıl amacınız okula yerleşmek olmadığı hâlde bir gidip sınav atmosferini yaşayın bari. Ailem baskıcı, bilmem ne şöyle yok notlarla değerlendiriliyorum. Ne güzel iş ya doğurup büyüttüğüm çocuğu doğru yola sevk etmek, yaptığı yanlışta yönlendirmek de kabahat olmuş.
 
Haa, bu arada sizce aileniz muhtemelen asgari ücret veya kesintilerle asgari ücretten daha az alacağınız maaşınızın önünü neden kesiyor ola ki? 🥳😂
 
Üniversite okumak zorunda mi herkes? Universite okuyan adam mı oluyor?
Allahim aynen liseli ergen oğlumun lafları 😡
Vallahi ben bu yaz dönemi için sanayiye göndermeye karar verdim.gitsin çalışsın ezilsin hayatı öğrensin... seneye okula koşa koşa gidecegine eminim. Öyle oturduğun yerden bilmem kaç binlik Mike abidas ayakkabı siparişi vermeye benzemiyor bu işler..
Hayat sizin oradan gördüğünüz gibi toz pembe değil umarım acı tecrübeler yaşamadan geç olmadan anlarsınız...
Gir işe çalış markette mi çalışacaksın benzin istasyonunda pompacı mi olacaksın sonra kararını verirsin. Ha bu işleri küçümsediğim için değil tabi ki ama sizin için çabalayan insanlar varken elinizdeki fırsatları değerlendirememeniz sıkıntı.
 
Meslek lisesinde ne okudunuz? Burada insanlar iki binler Turkiye'si gibi üniversiteyi çok önemli diye düşünmüşler ama artık belli basit görülen ve üniversite gerektirmeyen işlerde çok açık var ve gerçekten o işte iyi isen çok iyi para kazanabilirsin. Benim bir arkadaşımın kardeşi iyi bir meslek lisesinden kaynaklı ustası olarak mezun olmuş ve şu an savunma sanayi şirketinde usta olarak çalışıyormuş, liseyi bitirir bitirmez başlamış örneğin. Fakat siz de sınava neden girmediniz ki, alabileceğiniz notu görmüş olurdunuz.
 
Son düzenleme:
Bugün yks sınavı vardı bildiğiniz gibi. Sınava alınmadım geç gittiğim için. Evde herkesin morali bozuk. Abime de Ayt'ye de girmeyeceğim yarın dedim yok gireceksin diye itiraz etti. Bin ton laf etti, babam da telefonla aramış anneme kızmış. Onların morali bozuldu sanki onlar girecekti sınava.

Ben meslek lisesinde okudum staj gördüm ayrıca eylül ayından itibaren, paramı kazanıyordum maaşımı alıp ve bu yüzden yks'ye seneye girmeyi düşünüyordum. Öncelikle ailem iyi, baskıcı değiller daha anlayışlılar mesela giyim kuşam, gezmem tozmam konusunda. Ama iş eğitime gelince öyle değil. Ortaokuldan beri aynı şeyi yaptılar. Sanki aldığım notlardan ibaretim. Düşük not alınca zeki bir insan değilim, benden hiç bir halt olmazmış. Ne zaman düşük not olsam, okulda bir sorun olsa babamın hep morali bozulurdu esip gürlerdi. Dert edinirdi. Bana kendimi suçlu hissettirdiler böyle yaparak. Sanki ben bir köleyim ve onların önüne onları memnun etmek için sürekli bir başarı getirmek zorundayım.
Ortaokulda başarısız olma nedenim de o neden akran zorbalığı görmüş olmam ve ben o yaşta depresyon tanısı aldım. Sonuç olarak da meslek lisesine gittim. Bu arada başımdan taciz olayı geçti benim, ailemle psikoloğa gittim ama psikoloğumdan rica ettim anlatmayın istemiyorum diye. Yani ailemin haberi olmadan kendi başıma bazı şeylerle mücadele ettim yine de o kafayla okulda çabalamaya çalıştım. Lisede ilk sınıf hariç takdir, teşekkür aldım. Dün babama aldığım takdir belgesinin fotoğrafını attım sırf o memnun olsun mutlu olsun diye öyle de oldu. Anladım ki onların gözünde sadece bundan ibaretim. Ve beni sürekli yönlendiriyorlar, ablam mesela. Sağlık istemediğim halde sürekli o bölümü seç, şunu seç diyor. Şu bölümü istiyorum derim, yok onun puanı yüksek sen kazanamazsın der. Ben üniversiteyi okumasam da olur diyorum. Bir işe girer çalışırım elime para gelir. Üniversite benim elime para getirmiyor. Ama bunu anlatamıyorum.

Bugün sınava alınmadığım için hiç üzülmedim, suratımı bile asmadım. Diyorlar ki biraz kendin için çabala, aşağılıyorlar bir ton laf. Üniversite okuyunca hayatları mı kurtuluyor? Ve ben geçen hafta ağladım bir dersten kaldım mezun olamayacağım diye. Ama ailem üzülür düşüncesiyle falan değil, ailem bana o başarı hırsını aşıladığı ve ben o dersten kaldığım için ağladım. Öyle düşüncelere girdim ki bir dersten kaldım diye ben neden yaşıyorum dedim kendi kendime... Sonuç olarak takdirle mezun oldum ve o dersten de geçtim ödevi verip. Ama ne yapsam da başarılı olamıyorum sanki illa üniversite okumam lazım. Hiçbir değerim yokmuş ve bundan sonra da artık bir şey yapacak gibi hissedemiyorum.
sen benim gençliğim olabilir misin acaba? :)
ben de üniye hazırlanırken babam böyleydi, ben de meslek lisesi çıkışlıydım, bu nedenle kazanmam zor oldu; 3. yılda anca girebildim üniye. o da ek yerleşimle 2 yıllığa :) okulda da öyle ahım şahım başarılı bi tip değildim, babam da üstüme geldikçe iyice stres yapıyordum.

ha sonra ne oldu, ben ailemle aynı şehirde üni okumam deyip 3. yıl hep şehir dışı yazdım, sınava girdikten sonra da bi avmde çalışmaya başladım cebime harçlık gelir die. yerleşeceğimden de emin deildim açıkçası hahah ama oldu işte :) ordan da dgs ile 4 yıllığa tamamladım ama yine başka bi şehirde.

üzerinden 10 yıl geçmiş vay be, o zamanlar beni beğenmeyen, hiçbir şeyimi başarı olarak görmeyen babam (ki düşün dgs'de benim girdiğim yere 3 kişi alıyorlardı, o zaman bile neden bizim olduğumuz şehri kazanamadın, arkadaşların hep öğretmenlik okuyor sen neden kazanamadın vs vs demişti), şimdi benimle gurur duyuyor. ha öyle apaçık gurur duyuyorum vs demiyor ama işte bunu bana hissettiriyor.

benden sana tavsiye çok da umursama. ne yapmak istiyorsan onu yap geç. benim o baskılar karşısında istediğim şey aynı şehirde okumamaktı öyle de ilerledim. şükür ki öyle yapmışım yoksa inan çıkamazdım o boyunduruktan, sinir hastası olur çıkardım muhtemelen.
 
Biraz uzun ama bu yazdigimi cok dikkatle okumanizi isterim.20 yaşındayım aşağı yukarı yaşıt sayılırız seninle.

Benim de ailem derslere çok önem verirdi. Veli toplantısı kötü geçti notlarım da ortaya çıktı diye eve gelip anne babamın tekme tokat dövdüğünü bilirim. Bu yapılan çok çok yanlış. Beni daha da okuldan soğuttu. Ki ben de dediğin gibi küçük yaşta zorbalık da yaşadım üstüne derslerim kötü olduğu için aile şiddeti de vardı. Ama durdum düşündüm, her ailenin olgunluğu farklı, benimkiler aslında beni eğitime teşvik etmeye çalışmışlar, niyetleri kötü değil, ama bunu kızıp döverek, korkuyla aşılamaya çalışmışlar. Haliyle de teşvik yerine soğuma oldu benle.

Yksde tytde düşük aldım, ayt sayisalda da barajı geçemedim ve ailemin tepkisini bildiğim için sınav sonuçlarını photoshopla düzelttim. Tabi o kadar yukseltmedim gsgsgsgsh ama aytde barajın bir tık üstüne çıkardım en azından. Zaten sonucun kötü olacağını tahmin edebiliyorlardı ama gerçekte sayisalda barajı geçemediğimi bilselerdi komalık ederlerdi. Ben ise yalandan üzülmüş gibi yapıp, şoplu belgeyi de yutturmanın verdiği rahatlıkla, icten içe" amaan okuyup da ne yapacağız, okuyanlar ne oluyor ki, lise mezunu olarak markete girer calisirim 4-5 seneye müdür olur yukselirim üniversiteliden daha çok kazanırım" diyordum. Mezuna kaldığım sene markette calismaya başladım. Vee ne oldu biliyor musun? Hiç de öyle sanıldığı gibi değilmiş amelelik tarzı kasiyerlik vs işlerde çalışmak. Sen şimdi diyorsun ya çalışırım falan, sende eski halimi gördüm ve güldüm. Büyük ihtimalle öyle çok kurnaz fettan içten pazarlıklı biri de değilsin gibi geldi bana. Ben de biraz öyleyim saf olmasam da diğerleri gibi kafam plan kurmaya kötülüğe çalışmaz zaten zorbalık geçirdiğim için bir kırgınlık sakinlik var üzerimde. Oyle bir ise girer yukselirim yolumu bulurum vs bizim gibiler icin değil. Kurtlar sofrasi oralar, mudurlugu vs sana bana birakirlar mı? Birbirinin ustune basip yukselmek icin herseyi yaparlar. Bunu niye dedim biliyor musun? Bizim gibileri böyle ayak işlerinde yerler yerler. Havada uyuturlar. Insanlar bizden çok daha kötü ve kurnaz.

Hele o lise mezuniyetinle girdiğin tezgahtar vs amelevari işlerde çalışanların en az%50 si serseri başıboş cahil insanlar. Bilerek ve isteyerek okumamış, kalem kitap düşmanı cahil, kavgacı tipler.Geriye kalanın da %25lik kısmı ya zamanında okumak isteyen fakat hasbelkader okuyamayan, okutulmayan aile ya da maddi durum kurbanı olmuş düzgün insanlar, sona kalan %25lik kısım da senin benim gibi depresyona girip herseyi salıp dersleri de boşlayıp, en sonunda da ben naptım deyip tekrar üniversiteye hazırlanmaya çalışan tipler.

Demem o ki o istemediğin üniversite insana öyle şeyler katıyor ki. Bir kere bunu kimse inkar edemez markette muhatap olduğum tipler, uğraştığım işlerle üniversitedeki asla bir olmuyor. Ben bu iş deneyiminden sonra ailemin ne kadar haklı olduğunu anladım ve derslere sarıldım. Istanbulda çok çok iyi bir devlet üniversitesinde öğrenciyim şu anda. Derslerimde de çok başarılıyım ömrümde ilk defa 4 elle sarılıyorum derslere ki eskiden çok başarısız olmama rağmen. Bana ders oldu iş deneyimi. Boşuna dememişler 1 musibet 1000 nasihatten üstündür diye. Ailem çok çok haklıymış.

Hele ki sen şu an sınavı yeni atlattin. Bir dur bir gör insanların yüzünü. Akrabaların, arkadaşların hatta ailen bile sırf üniversite kazanamadığın için seni cop yerine dahi koymayıp laf yapacaklar. Karakteri 5 para etmeyen arkadaşların üniversiteye gitti diye kendini birsey sanıp seninle iletişimi kesecek.
Iyi üniversite kazanan herkesle kiyaslanacaksin. Senden iyi yapan akrabaların, kuzenlerin sana hava atacak, dışarıdan yapmayanı bile içeriden seni küçük görecek.

Insanlar statüye çok önem verir bakma sen polyanna masallarına. En ufak sorunda eğitimsizlik yüzüne vurulur. O marketler bile artık lise mezunu almıyor.

Okuduğun okul, yaşadığın çevreyi ve maaşını, çevre ve maaşın da eşini dostunu belirler. Düşük seviyeli işlerde çalışırsan kendin gibi birini bulur muhtemelen ay sonunu zar zor getiren mutsuz bir çift olursunuz. Ya da okumayıp kocandan 5 kuruş isterken ezilip bükülen biri olmak ister misin bağımsız olmak yerine?

Geleceğini düşün. İnan amelelik tarzı işlerde gelecek yok. Ben üniversite kazanıp işten ayrılırken iş yerinin müdürü bile " oku kızım buralardan hayır yok" diyorsa, yıllardır böyle yerlerde çalışmış insanlar bana " aman aman kaç kurtar kendini" diyorsa, sen niye bilerek ve isteyerek bu sektörden devam etmek isteyesin?

Umarım yazdıklarım sana ders olmuştur. Bir hedef belirle ve onun için çalış lütfen. Ne cevre ne bize kotu davranan insanlar, hatta bazen ailemiz bile gelecek garantisi vermez, fakat başarı ve egitim verir. sağlıcakla kal. .....
 
Bugün yks sınavı vardı bildiğiniz gibi. Sınava alınmadım geç gittiğim için. Evde herkesin morali bozuk. Abime de Ayt'ye de girmeyeceğim yarın dedim yok gireceksin diye itiraz etti. Bin ton laf etti, babam da telefonla aramış anneme kızmış. Onların morali bozuldu sanki onlar girecekti sınava.

Ben meslek lisesinde okudum staj gördüm ayrıca eylül ayından itibaren, paramı kazanıyordum maaşımı alıp ve bu yüzden yks'ye seneye girmeyi düşünüyordum. Öncelikle ailem iyi, baskıcı değiller daha anlayışlılar mesela giyim kuşam, gezmem tozmam konusunda. Ama iş eğitime gelince öyle değil. Ortaokuldan beri aynı şeyi yaptılar. Sanki aldığım notlardan ibaretim. Düşük not alınca zeki bir insan değilim, benden hiç bir halt olmazmış. Ne zaman düşük not olsam, okulda bir sorun olsa babamın hep morali bozulurdu esip gürlerdi. Dert edinirdi. Bana kendimi suçlu hissettirdiler böyle yaparak. Sanki ben bir köleyim ve onların önüne onları memnun etmek için sürekli bir başarı getirmek zorundayım.
Ortaokulda başarısız olma nedenim de o neden akran zorbalığı görmüş olmam ve ben o yaşta depresyon tanısı aldım. Sonuç olarak da meslek lisesine gittim. Bu arada başımdan taciz olayı geçti benim, ailemle psikoloğa gittim ama psikoloğumdan rica ettim anlatmayın istemiyorum diye. Yani ailemin haberi olmadan kendi başıma bazı şeylerle mücadele ettim yine de o kafayla okulda çabalamaya çalıştım. Lisede ilk sınıf hariç takdir, teşekkür aldım. Dün babama aldığım takdir belgesinin fotoğrafını attım sırf o memnun olsun mutlu olsun diye öyle de oldu. Anladım ki onların gözünde sadece bundan ibaretim. Ve beni sürekli yönlendiriyorlar, ablam mesela. Sağlık istemediğim halde sürekli o bölümü seç, şunu seç diyor. Şu bölümü istiyorum derim, yok onun puanı yüksek sen kazanamazsın der. Ben üniversiteyi okumasam da olur diyorum. Bir işe girer çalışırım elime para gelir. Üniversite benim elime para getirmiyor. Ama bunu anlatamıyorum.

Bugün sınava alınmadığım için hiç üzülmedim, suratımı bile asmadım. Diyorlar ki biraz kendin için çabala, aşağılıyorlar bir ton laf. Üniversite okuyunca hayatları mı kurtuluyor? Ve ben geçen hafta ağladım bir dersten kaldım mezun olamayacağım diye. Ama ailem üzülür düşüncesiyle falan değil, ailem bana o başarı hırsını aşıladığı ve ben o dersten kaldığım için ağladım. Öyle düşüncelere girdim ki bir dersten kaldım diye ben neden yaşıyorum dedim kendi kendime... Sonuç olarak takdirle mezun oldum ve o dersten de geçtim ödevi verip. Ama ne yapsam da başarılı olamıyorum sanki illa üniversite okumam lazım. Hiçbir değerim yokmuş ve bundan sonra da artık bir şey yapacak gibi hissedemiyorum.
Taciz 18 yas alti bir hikayeyse aileye soylenır
Senin haberin yoktur bıldıklerınden
 
Bugün yks sınavı vardı bildiğiniz gibi. Sınava alınmadım geç gittiğim için. Evde herkesin morali bozuk. Abime de Ayt'ye de girmeyeceğim yarın dedim yok gireceksin diye itiraz etti. Bin ton laf etti, babam da telefonla aramış anneme kızmış. Onların morali bozuldu sanki onlar girecekti sınava.

Ben meslek lisesinde okudum staj gördüm ayrıca eylül ayından itibaren, paramı kazanıyordum maaşımı alıp ve bu yüzden yks'ye seneye girmeyi düşünüyordum. Öncelikle ailem iyi, baskıcı değiller daha anlayışlılar mesela giyim kuşam, gezmem tozmam konusunda. Ama iş eğitime gelince öyle değil. Ortaokuldan beri aynı şeyi yaptılar. Sanki aldığım notlardan ibaretim. Düşük not alınca zeki bir insan değilim, benden hiç bir halt olmazmış. Ne zaman düşük not olsam, okulda bir sorun olsa babamın hep morali bozulurdu esip gürlerdi. Dert edinirdi. Bana kendimi suçlu hissettirdiler böyle yaparak. Sanki ben bir köleyim ve onların önüne onları memnun etmek için sürekli bir başarı getirmek zorundayım.
Ortaokulda başarısız olma nedenim de o neden akran zorbalığı görmüş olmam ve ben o yaşta depresyon tanısı aldım. Sonuç olarak da meslek lisesine gittim. Bu arada başımdan taciz olayı geçti benim, ailemle psikoloğa gittim ama psikoloğumdan rica ettim anlatmayın istemiyorum diye. Yani ailemin haberi olmadan kendi başıma bazı şeylerle mücadele ettim yine de o kafayla okulda çabalamaya çalıştım. Lisede ilk sınıf hariç takdir, teşekkür aldım. Dün babama aldığım takdir belgesinin fotoğrafını attım sırf o memnun olsun mutlu olsun diye öyle de oldu. Anladım ki onların gözünde sadece bundan ibaretim. Ve beni sürekli yönlendiriyorlar, ablam mesela. Sağlık istemediğim halde sürekli o bölümü seç, şunu seç diyor. Şu bölümü istiyorum derim, yok onun puanı yüksek sen kazanamazsın der. Ben üniversiteyi okumasam da olur diyorum. Bir işe girer çalışırım elime para gelir. Üniversite benim elime para getirmiyor. Ama bunu anlatamıyorum.

Bugün sınava alınmadığım için hiç üzülmedim, suratımı bile asmadım. Diyorlar ki biraz kendin için çabala, aşağılıyorlar bir ton laf. Üniversite okuyunca hayatları mı kurtuluyor? Ve ben geçen hafta ağladım bir dersten kaldım mezun olamayacağım diye. Ama ailem üzülür düşüncesiyle falan değil, ailem bana o başarı hırsını aşıladığı ve ben o dersten kaldığım için ağladım. Öyle düşüncelere girdim ki bir dersten kaldım diye ben neden yaşıyorum dedim kendi kendime... Sonuç olarak takdirle mezun oldum ve o dersten de geçtim ödevi verip. Ama ne yapsam da başarılı olamıyorum sanki illa üniversite okumam lazım. Hiçbir değerim yokmuş ve bundan sonra da artık bir şey yapacak gibi hissedemiyorum.
Evet unı okumalısın
Ben arkadaslarıma varana kadar üni okumus insanlarla ılrtısım kuruyorum

Gerisi insanı asagıya cekıyor
Alınan alınsın
 
Senden çok çok büyüğüm muhtemelen söylediklerimi dikkate almayacaksın.Ama yinede söyleyeyim senden 2 yaş küçük kızım var.Korona zamanında sadece evden calisarak(18 yaş altı sokağa çıkma yasağı vardi etüdler kapaliydi) okulunu 1.cilik ile bitirip lgs de en yüksek puanı alarak lise tercihini yapti.Suanda 11. Sınıfa geçti puanı yüksek nitelikli gözde bir devlet okulunda okuyor ( ve Antalya'nın düzgün dershanelerinden %80 burs kazanarak şimdiden kayıt yaptırmak ve üniversiteye 2 sene hazırlanmak istediğini söyledi bizde kaydettirdik ve okulu tüm gün.Ayrica 2 yildirda dil kursuna gitti.Okuldan çıkıp dershaneye gidecek muhtemelen 10 gb eve gelecek tam 2 yıl boyunca haftanin 7 günü(kendi tercihi)(sinavlari proje odevleri ne zaman yetistirecek?)Hedefinde Ankara Hukuk var.Hukuk okuyup milletvekili yada kaymakamlık valilik gb yüksek makamlar istiyor.Bunu hocaları ve biz maddi , manevi olarak destekliyoruz hocalarida arkasında bundan olur diyorlar.Ben bu yaşıma gelmişim yarın ölsem arkamda ayaklarının üstüne sağlam basan kocasının eline bakmayan özgür bir evlat bırakmam ona en büyük ceyizdir.Aklını başına al bu sene güzelce calis en iyi şekilde ve o sınava gir.10-20 yıl sonra değil lise belkide 2 üniversite okuyan bile iş bulamayacak yazık etme kendine.Ailen çok haklı kusura bakma.Sen yarın düzgün bir meslek edinirsen zaten evleneceksin yada kendi evin olacak kendine kalacak o para ailenin cebine giren olmayacak.Tamamen senin iyiliğin için istiyorlar.(Benim kız geçen senenin üniversite sınavı sorularını süre tutarak evde çözdü sadece 2 yanlışı çıktı cuma karne aldı ama hala test çözmeye devam ediyor bütün yaz cozecekmis tyt konularını bitirdi ayt bitirecekmis dershaneye başlayınca tekrar yapmış gb olacak hedefi tam puan)KENDİN ICIN ÇALIŞ VE O SINAVA GIR VE KAZAN kendine yapacağın en büyük iyilik bu .
 
Ben en basindan aileme soyledim zaten. Zorladilar gir gir diye. Universite okumazsam onlara gore adam olunmuyor. İse gireyim calisayim diyorum ona da yok.
E universite okusan bile zor. Haklilar. Ise girip calisayim ne Allah askina. En iyi ihtimal asgari ucretle hangi vasif gerektirmeyen isi yapacaksin hayatin boyunca? Universite oku en azindan, okudugun meslegi yapmayacaksan bile vizyonun genislesin. Buradan bakinca bayagi vizyonsuz gorunuyorsun cunku. Ise girip calisayim ne yahu. Hayati ne saniyorsun?
 
Üniversite sınavı ve eğitimi artık belli başlı mesleklerin üniversiteleri için gerekli tıp,hukuk,mimar, mühendis,öğretmen,polis bu tarz eğitiminin gerekli olduğu ve unuttuğum nice meslekler gibi.. Bir halkla ilişkiler okuyan kişinin açıköğretim bölümünde bu bölümü tercih edip geriye kalan zamanda köklü bir şirkette en azından "bedavaya" üç ay staj yapması örgün eğitimle mezun olan akranları ile beraber mülakata girdiğinde kişiyi öne çıkarabiliyor.
Temel eğitim gerektiren bir meslek tercih etmeyeceksen açıköğretim yazıp ilgili bolumle alakalı stajlarla cv parlatabilirsin. Dil ogrenebilirsin. Başka bir iştede çalışıp yurtdışı için para biriktirebilirsin.
O kadar çok özel üniversite açıldı ki market gibi her ilçede var metropollerde.
Ailen senin için en iyisinin olmasını istiyor. Kimse evladı okumasın istemez. Çünkü en küçük 40 en yüksek 60 li yaş grubundalar tahminimce onların zamanında herkes üniversiteyi, başarılı ders notlarını büyük bir başarı olarak görüp bir saygınlık kazanma yöntemi olarak gördüler. Maalesef artık tek başına bir üniversite yeterli olmuyor.
Ne istediğine karar verip buna göre bir yol cizmelisin kendine. Her türlü bir meslek edinmeli bugün yarın ailen yanında olmazsa kendi başına gecinebilecek ileride kendi çocuklarına verebileceğin bilgiler ile doldurmalisin kendini.
Kimse çocuğunu okumadı,düşük not aldı diye sevmeyi bırakmaz. Verdikleri tepkiler seninle alakalı değil aslında kendileri ile alakalı yeterli olamadık mı diye kendilerine soruyorlar neyi eksik yaptıklarını bilmedikleri için sana tepki gösteriyorlar ama emin ol ki seni çok seviyorlar.

Kendi yolunu çiz gerekirse yapmak istediklerini daha önce yapmış olanlardan dinle bir de. Destek al. Ailene neden üniversite okumak istemediğini kendinin ne istediğini anlat. Önce kendin kendi yolunu planla yaz çiz ölç sonra başkalarını ikna etmek kolay. Yola çıkacak olan sensin.
 
Konu sahibi, seni anlayabiliyorum. Ben de istemeye istemeye tercihlerde bulundum. Sınava bile zorla girmiştim :KK70:

Meslek lisesinde öğretmenlik yapmıştım giyim branşından öğrencilerim vardı. Hem lise mezunu hem de 2 yıllık önlisans programı okuyan öğrencilerim yine aynı işi yapıyor. İlla ki önlisans okuyan bir tık daha öndedir. Şu da var, bazı öğrencilerim İsmek Moda Okulu'na gidip daha da çok şey öğrendiğini belirtmişti.

Moda ile ilgili çalışacaksanız da iş hayatınıza katkı sağlayacak program veya bölüm okumanızı tavsiye ederim. Okumak için okumayın.
 
Üniversite okumayıp ne yapmayı düşünüyorsunuz peki var mı bu konuda bir planınız? Sınava geç gitmek basıl bir sorumsuzluktur. Aileniz ne dese haklı. Haberlerde görünce geç kalıp alınmayanları kendine yerden yere atıp ağlayanları hiç üzülmüyorum. Bu kadar önemli, senede bir sefer olan bir sınava da bir zahmet erken uyanın, evden erken çıkın.

Sizin zaten okumakta gözünüz yokmuş. Olabilir herkes üniversite mezunu olmak zorunda değil. Ülkede çöpçüye de ihtiyaç var temizlik işçisine de garsona da vs vs örnekler yürür gider. Bu meslekleri yazma sebebim herhangi bir diploma beklentisi olmaması.

Aileniz kendince doğru olduğunu düşündükleri şeyi yapıyorlar. Okumayacak insana zaten ne yapsalar da okumaz. Asgari ücretle erkenden bir işe girip çalışın madem. Baba evinde oturup babadan harçlık alıp of puf yapmaya benziyor muymuş gerçek hayat bir görün, tanışın
 
Ben en basindan aileme soyledim zaten. Zorladilar gir gir diye. Universite okumazsam onlara gore adam olunmuyor. İse gireyim calisayim diyorum ona da yok.
Ise gireyimden kastınız nedir? Meslek lisesindeki bolumunuz neydi, ne is ile para kazanmak istiyorsunuz?

Eğer okuduğunuz bölümü sevdiyseniz ve o alanda çalışmak ise bilinçli konustugunuzu düşünebilirim.

Ancak okulla alakalı olmayan herhangi bir işi kastediyorsaniz aileniz bu nedenle ikna olmuyor olabilir.

Bu arada herkes okumak elbette zorunda değil, bunu bu kadar çok istemiyorsanız bence de okumamalisiniz ve bir işe girip hayatı deneyimlemelisiniz.

Bazı insanlar sizin gibidir, kötüyü görmeden akillanmazlar. Sizi aileniz iyi bir bölümde okursa ben onu istememistim diyip sizlanip bırakacak tiplerden gibisiniz. O nedenle bence de bir an önce iş hayatına atılmali ve hayatı görmelisiniz.

Belki de cidden bu hayat size göredir. Oldu da memnun olacak olursanız da cidden zaman kazanmış olursunuz.
 
X